Rakip Isvicre

Forum Galatasaray Spor Kulubu ve Turk sporu hakkinda ayrintili haberler, yorum ve analizler, ogretici arastirmalar ve diger onemli spor olaylari hakkinda bilgi akisini saglamak, yazilanlari saglikli bir yapi cercevesinde dunyadaki butun Galatasarayli arkadaslar ve diger sporseverler ile paylasmak amaciyla kurulmustur.

Moderator: Staff

Post Reply
Yucel F Genc
Posts: 151
Joined: Wed Jul 20, 2005 11:38 pm
Location: Miami/ABD

Rakip Isvicre

Post by Yucel F Genc »

Bu saatten sonra iyi kotu kura olmaz ama ilk macin orda olmasi bizim icin bir avantaj bence. Haydi hayirlisi.

Mehmet Gorgen
Staff Member
Posts: 6562
Joined: Tue Oct 22, 2002 9:19 pm
Location: Bakirkoy-Ist
Contact:

Post by Mehmet Gorgen »

Terim isviçre'yi çok sever..

Hayirli olsun....

Bence Almanya 2006'ya gidecegiz.

Ozan Ersoy
Posts: 3764
Joined: Wed Oct 23, 2002 4:18 am
Location: NC, USA

Post by Ozan Ersoy »

Ilk baktigim sey isvicre'nin grup karsilasmalari. 10 macta 4 galibiyet 6 beraberlik. Galibiyetler de ancak faroe adalarina ve kibris rum kesimine karsi. Kendi sahalarinda kibris rum kesimini 1-0 yenmisler. Fransa, Irlanda ve Israile karsi maclar 0-0, 1-1 bitmis genelde.

Yani cok zor gol yiyen bir ekip, cok zor gol atip galip gelen bir ekip. Yildiz mildiz yok, 2-3 topculari ulke disinda oynuyor diye abartmamak lazim. O kadar yildiz bizde de var. Mesela Ukrayna'daki Shevchenko capinda bir oyuncu ne bizde ne onlarda var.

Hatta kadrolara bakildiginda, bir suru yabanci asilli oyuncu goruyoruz. Turk Yakin kardeslerin haricinde kolombiya asilli, hollanda asilli, ispanyol asilli oyuncular var. Aha bu 7 kusak isvicrelidir dedigimiz az oyuncu var. Multeci kampi gibi takim... Yani? Bence bu milli takim seviyesinde bir dezavantaj...

Denildigi gibi Turk takimlarinin Isvicre takimlarina gore sansi iyi tutuyor. Gerek kulupler gerekse milli takim seviyesinde. Yani bir moral olarak dezavantaj yok. Mesela Ingiltere'yi tarihimizde hic yenemedik ve bu bizde psikolojik olarak bir eziklik, onlara ustunluk veriyordu. Burada oyle bir sey yok.

Turk takimlarinin en buyuk sorunlarindan biri yan top tehlikesi de bir Norvec gibi takimina karsi olacagindan az. Yani kiran kirana mucadeleler olacagini ama gol acisindan kisir maclar gececegini tahmin edebiliriz.

Ilk macta gol atip berabere kalirsak, Istanbul'daki macta Isvicre'nin galip gelmesi gerekecek. En az kendileri kadar guclu bir takimi da grup elemelerinde hic yenememisler. O zaman seyirci destegiyle de galip gelebiliriz. Ilk mac cok onemli, oraya da Avrupa'nin her yerinden seyircimiz akacaktir.

Bence Almanya'ya gitmemek icin cok buyuk bir engel yok.

Ozan Ersoy

Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Ozan Ersoy wrote: ...
Bence Almanya'ya gitmemek icin cok buyuk bir engel yok.

Ozan Ersoy
Tek bir engel var az buz da degil hani. O da kendileri. Bakiniz Latviya maclari. Yuz karasi o eleme serisi. Yani senin dedigin gibi 5-0'dan 8-0'dan nerelere geldik hikayesine ben pek katilmayacagim. Havada kaliyor ki $u $ekilde. Belki sonuc olarak o derece madara olunmuyor artik buyuk takimlara ama iki sene once Latviya onunde olunan madaralik az buz mu idi yani? Isvicre bir Latviya degil bunu da bir parantez acarak belirtelim. Bence de kura sonucu iyi ama her $ey olur diyorum ilk maci sonucunu gormeden once.
Last edited by Cengiz Akgun on Fri Oct 14, 2005 5:39 pm, edited 1 time in total.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.

Murat Kara
Posts: 1279
Joined: Tue Oct 22, 2002 11:38 pm

Post by Murat Kara »

Eger FT yelkenleri acmadan, su son uc macta oldugu gibi kuyrugu bacaklarinin arasinda tutar da, yogurdu ufleyerek yerse, o zaman ite-kaka, 1-1, 0-0 ile filan gideriz gibime geliyor. Yok FT isi koyuverir de maceralara girerse, o zaman tirnaklarinizi uzun tutun derim maclar oncesi...

Ozan Ersoy
Posts: 3764
Joined: Wed Oct 23, 2002 4:18 am
Location: NC, USA

Post by Ozan Ersoy »

Cengiz Akgun wrote: Yani senin dedigin gibi 5-0'dan 8-0'dan nerelere geldik hikayesine ben pek katilmayacagim. Havada kaliyor ki $u $ekilde.
Turk futbolu neye benziyor biliyor musun Cengiz abi? Iyi bir universiteden dereceyle mezun olmus 22 yasindaki bir delikanliyla... Amaaan o okula girmek bir dert, okulu bitirmek ayri bir dert, basariyla bitirmek bir dert. Buyuk bir basari !!! Taa taa, diplomalar alinir, havaya sapkalar firlatilir. O genc sanar ki, sirketler kirmizi haliyi onune serecekler yuzbinlerce dolar maas verecekler ama ilk darbeyi bir turlu bulamadigi o super is yuzunden yer. En sonunda istemeye istemeye iyi bir sirkette kiytirik bir is bulur. Sonra ikinci darbeyi okulun bir anahtardan baska bir bok olmadigini anladigi zaman yer. 30 yillik tecrubeli adamlar vardir, iyi politikacilar, yagcilar, patronun yigeni olanlar vardir. Cekirdekten yetismis adamlar vardir. Tamam adam iyi bir okuldan mezun olmamistir, bilgisayarla internetle buyumemistir ama herseyi yalamis yutmustur. Gercekler boylece bizim 22 yasindaki delikanlinin suratina carpar. Sadece akilli olmanin yetmedigini, cok calismak gerektigini bir de bir yerlere gelip kariyer yapmak icin koprunun altindan epey su akmasi gerektigini anlar. Potansiyel vardir ama potansiyelin kinetik enerjiye donusmesi icin cok sartlarin yerine gelmesi gerekir.

Turk futbolu da buna benzer bir devrede...

Yalan abicim yalan bakma sen GS'in, FB'nin BJK'in 1900 lerde kurulduguna falan. 1950 ye kadar zaten savas yillari, Turkiye'de ne vardi ki futbol olsun. Ondan sonra da kac kusak berlin panterleriyle, macaristan galibiyetleriyle uyutuldu. Koskaca asir sifir elde var sifirla gecti. Sen belki Metin Oktaylari falan izledin, ruhu sad olsun kendisi cok ender bir istisna ama digerlerinin hemen hemen hepsi yalandi. Nereden mi biliyorum arada nostalji falan diye gosteriyorlar o maclara bakiyorum ve de tarihe bakiyorum. Her aldigimiz galibiyete on tane madara oldugumuz mac var. 7-2 lik Almanya maclari, 5-0 lik milan yenilgileri, 50ler, 60 lar vs hep ayni hikaye. 70ler, 80ler, 15 golle gol krali olundugu, yerde yatarak mudahale yapilmadigi, camurlarin icinde gureslerin yapildigi yillardi.

Mehmet Berkmen'in yukarda asdigi 8-0 lik macin hikayesini ibretle okumak gerekiyor. Nereden nereye derken onlardan bahsediyorum ben.

Bu ulkede milli takim olsun kulupler olsun futbol gercek anlamda son 10-15 senede oynanmaya baslandi. Karsilastirdigin ulkeler 50lerde, 60larda dunya kupalarini sira sira diziyorlardi. Adamlarin Pele'leri, Backenbauer'leri, Cruyfllari vardi. Butun bu tarihin, onurun, gururun getirdigi birikim son 5 senede bir UEFA kupasi alip, dunya kupasinda 3.luk oynamaktan farkli seyler.

Seninle ayristigimiz iki nokta var..

1) Potansiyeli gormemek. "Ya bunlar hep boyle istikrarsiz iste, bugun Almanyayi yenerler, burunlari kalkar, havalanirlar sonra iki gun sonra Letvonyaya yenilirler. " bu universite mezunu olmus adama "len senden bir bok olmaz, iki sinav gectin diye adam mi oldun" demek gibi bir sey.

2) Kisa surede bir seyler olacagini dusunmek. Hasat eylul'deyse, agustos'da tohum ekip, eylul'de bicmek nerede gorulmus ki? Bu is bir 10 senede olacak is degil. Daha zamani var. Evet letonya'ya da elenilecek, malesef hepimiz gorduk ki Tromso'ye de elenmek varmis, ama arada finaller de oynanacak. Daha yapilacak cok sey var ki hepsini burada dile getiriyoruz, bunlar icin de cok calismak ve zaman gerek. Su UEFA kazanmis kadro dunya kupasinda ucuncu olduktan sonraki bocalama hep bir ders. Ben diyorum ki bir 15-20 senesi daha var. Turk takimlari 15-20 sene icinde seri basi olacak, 4 takimla CL'ye katilacak, milli takim finallere abone olacak. Iclerinde GS olur mu olmaz onu kestirmek zor ama duse kalka zamanla oraya gelecegiz.

Ozan Ersoy

Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Ozan Ersoy wrote:
Cengiz Akgun wrote: Yani senin dedigin gibi 5-0'dan 8-0'dan nerelere geldik hikayesine ben pek katilmayacagim. Havada kaliyor ki $u $ekilde.
Turk futbolu neye benziyor biliyor musun Cengiz abi? Iyi bir universiteden dereceyle mezun olmus 22 yasindaki bir delikanliyla... Amaaan o okula girmek bir dert, okulu bitirmek ayri bir dert, basariyla bitirmek bir dert. ....
Benzetmen gayet yerinde. Butun olay gorgusuzlukten ileri gelmekte. Yani hastalik olan o. sadece futbolda mi? hayir her alanda. Murat kara benim cahillikle alay ettigimi saniyor. Benim alay ettigim cahilligini bilen olanaksizliklar yuzunden cahil kalmi$ ama asla aptal olmayan Anadolu insani degil. Bunu zaten M. Kemal'de gorerek Anadolu insani icin soyledikleri ortada. Benim derdim bu boyle yari cahillikleri ile iki $ey ogrenince her $eyi bilirim havasina girip ham hum$arolopla ko$eye donecegini sanan avanaklarla. Malasef cogunlugu olu$turdujlari icin onlar yadirganmiyor onlar ve benim alay edi$im ve kucuk goru$um sorun oluyor. Bu kucuk bir sorun degil senin uzerine bastigin oldukca buyuk bir sorun. Insanlar egitimi sindiremedikleri icin gorgusuz. Bu okul acmakla degil insanlara kucukken kendi kendilerini yeti$tirmeyi a$ilamak yolu ile cozulecek. Yani ana ve babaya kaliyor. Degilse boyle coban gibi bunlar ne oldum delisi oldukca kafalarina vurup ezikliklerini yuzune vuracak bir otorite lazim. Bunu Terim kavrami$ vaziyette. Bazen kendisi de ayni sacmaliklarin kurbani olunca i$ zivanadan cikiyor. Bende biliyorum kafalarina koyduklarinda Avrupa ve Dunya $ampiyonu olmalarinda kabiliyet konusunda cok geride filan olmadiklarini. Geride olduklari nokta kafaca bu i$e hazir olmayip ba$ariyi hazim edememeleri.
Last edited by Cengiz Akgun on Sat Oct 15, 2005 5:29 pm, edited 1 time in total.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.

Murat Kara
Posts: 1279
Joined: Tue Oct 22, 2002 11:38 pm

Post by Murat Kara »

Ozan Ersoy wrote:Turk futbolu neye benziyor biliyor musun Cengiz abi? Iyi bir universiteden dereceyle mezun olmus 22 yasindaki bir delikanliyla...
Ozan gercekten cuk diye oturmus. Cengiz de guzel ekleme yapmis. Bunlara eklenecek bir sey varsa o da gunumuzde futbolculara verilen miktarlarin hala fakir halktan yetisen futbolcularimiz icin dezavantaj oldugudur. Futbolumuz senin dedigin gibi cicegi burnunda mezun olabilir ama futbolcumuz mezun olduktan sonra onune halilar serilen ve ne oldum delisi olan tipten. Sergen'i, Emre'si, hatta Tumer'i de bu nedenlerle Cengiz'in sevdigi deyimle bok olmadan kokanlardan.

Dunya kuculdu artik ve yeni nesil daha bir sehir kulturu ile buyuyor. Bu nesil de daha bir profesyonellik ve olgunluk var gibi. Nuri'nin durumu buna guzel bir ornek. Bakalim ne olacak.

Mehmet Gorgen
Staff Member
Posts: 6562
Joined: Tue Oct 22, 2002 9:19 pm
Location: Bakirkoy-Ist
Contact:

Post by Mehmet Gorgen »

İSVİÇRE:

....................................Züberbühler(1971) Basel

DEGEN (1983)Dortmund....Müller(1976)mallarco.....Senderos((1985)Arsenal....Magnin(1979) W.bremen
Haas(1978)Bastia.............Rochat(1983)y.boys...Henchoz((1974)Celtic......Spycher(1978) Frankfurt


Gygax(1981)...Vogel1977)Milan.........Wicky(1977)(Hamburg)...Cabanas(1979) G.hopper
Huggel(1977)...Lonfat(1973)Schoux...Behrami(1977)...Ziegler(1986) Tottenham
......................................................Yakın(1977)....Barnetta(1985)Leverkusen


...........Frei(1979)Rennes...............Volanthem(1986)Brescia
...........Lustrinelli(19..)Thun...........Streller


Orta sahada 7 numaralı Cabanas orta sahanın sağında, solunda her yerinde oynayabiliyor.

Hakan son 2 maçtır kadroya alınmıyor. Daha önceki maçlarda da yedek oyuna girmişti.Demek ki formsuzluğu daha da artmış. Hagi'yi eleştirmemek lazımmış.Hakan Yakın'ın bu formuyla bize karşı yapılacak maçlarda da kadroya alınması çok zor.Belki yedek olarak düşünülebilir.

Tüm resmi ve özel maçlarda kaleyi Züberbühler koruyor.GS'yı çok iyi tanır :lol:

Gygax orta sahanın sağında oynayabildiği gibi bazen forvet de oynuyor.

En golcü elemanları şüphesiz fransa'da oynayan Alexandre Frei. Uzun boylu olmamasına rağmen klasik bir golcü.İsviçre'nin her gol attığı maçta nerdeyse golü var. Genç Volanthen de golcü oyuncu.Ama tecrübesiz.Kafa ile gol atmaları çok nadir.

PSV'den Milan'a giden Vogel takım kaptanı ve takımın beyni. Oyunu yönlendiiryor.Yandaki wicky ile her maçta oynuyorlar.Milli takımın değişmez oyunuları.Orta dörtlü inanılmaz pres yapıyor. Takımın en iyi tarafı pres yapmaları.Wicky Hamburg'da 6 numaralı formasıyla ortasanın defansif yönünü tamamlıyor.

İsviçre'nin en iyi oyuncuları kanatlarda oynayan adamları.Sol kanat sağ kanattan daha etkili.Serbest atışlardan gol atacak adamı tek Hakan yakın gibi görünüyor.O da oynamazsa serbest atışlardan gol atacak adamları yok.
Last edited by Mehmet Gorgen on Sat Oct 15, 2005 6:59 pm, edited 1 time in total.

Mehmet Gorgen
Staff Member
Posts: 6562
Joined: Tue Oct 22, 2002 9:19 pm
Location: Bakirkoy-Ist
Contact:

Post by Mehmet Gorgen »

BU DA AJANSSPORDAN:

DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN FUTBOLCULAR-


RICARDO CABANAS

Ricardo Cabanas orta sahada görev yapan ve milli takımın neredeyse büyün yükünü çeken isim olarak dikkat çekiyor.. Hücuma gerektiğinde katkı yapan Cabanas genç yaşta dizinden geçirdiği bir dizi sakatlığın ardından 15 yaşında katıldığı Grasshoppers’da kazandığı İsviçre Ligi kupaları ile kendisini kanıtladı !..

Yarım sezon Fransa’nın Guingamp takımında oynayan Cabanas 17 maçta forma giydi ve yeniden kariyerine başladığı Grasshoppers’a geri döndü !..

İtalyan anne ve İspanyol doğumlu babanın oğlu olan Cabanas Zürich’de doğdu ve İsviçre vatandaşı oldu !..

21 Yaş Altı Milli takımın kaptanlığını yapan Cabanas takımını 2002 Avrupa Şampiyonası’nda yarı finale kadar taşıdı.. U21 ile yakaladığı bu başarı Cabanas’ı İsviçre A Milli Takımı’na taşıdı !..

2004 Avrupa Şampiyonası’na giden yolda kart cezalısı olduğu için İrlanda Cumhuriyeti maçında forma giyemedi ancak gruplara kalmalarını sağlayan kritik Arnavutluk maçında galibiyet golünü kaydetti !..

1.73 boyunda 65 kilo olan 26 yaşındaki Cabanas toplamda 9 sezondur formasını giydiği Grasshoppers’da 110’dan fazla maça çıktı ve 40’dan fazla gol kaydetti !.. Cabanas, İsviçre Milli Takımı’nın formasını ise 16 Ağustos 2000’de sırtına geçirdi ve bugüne kadar 30’dan fazla milli maçta görev yaptı !..


JOHAN VONLANTHEN

İsviçre Milli Takımı'nın Kolombiya doğumlu genç yeteneği Johan Vonlanthen PSV'nin oyuncusu ancak tecrübe kazanması için 2 sezondur kiralanıyor ve şu anda NAC'da oynuyor !..

Kuhn tarafından zaman zaman Alexander Frei ile eşleştirilen genç golcü 12 yaşına kadar Kolombiya vatandaşı olarak yaşadı !.. İsviçre'ye göç eden ailesi ile birlikte İsviçre vatandaşı olan 19 yaşındaki Johan Vonlanthen 2001 - 2002 sezonunda kariyerine başladığı Young Boys'da parladı ve "İsviçre'nin harika çocuğu" yakıştımasını aldı !..

İsviçre kaptanı Hakan Yakin'in de her seferinde övgüler yağdırdığı genç golcü geçen süre zarfında kazandığı tecrübe ile korkulan bir isim olmaya başladı !.. 2001 - 2002'den itibaren 2 sezon Young Boys'da oynadıktan sonra PSV'ye geçen Vonlanthen yeniden Young Boys'a geri döndü ve bir sezon daha kariyerine başladığı kulüpte kiralık oynadı !.. 2005 sezonunun başında PSV'de sonunda da İtalya'nın Brescia takımında oynayan 19 yaşındaki Vonlanthen 2005 - 2006 sezonuna NAC'da başladı !..

1.75 boyunda 65 kilo olan Johan Vonlanthen kariyeri boyunca forma giydiği çeşitli takımlarda 70'in üzerinde maça çıktı ve 15'in üzerinde gol kaydetti !..

6 Haziran 2004'te İsviçre A Milli Takımı'na seçilen Vonlanthen bugüne kadar 14 maça çıktı ve 5 gol kaydetti !..

Kenan Atak
Posts: 1734
Joined: Mon Jan 10, 2005 9:02 pm

Post by Kenan Atak »

Yalniz sunu da unutmamak lazim, futbolun bu kadar yuceltildigi bir ulkede su an bulunan nokta sizce basari sayilir mi? Ben hayatimda daha baska hic bir ulkede 1. lig takimlarinin antrenmanlarinin bile tvden gunun haberleri kapsaminda gösterildigini, bir futbol icin yuzlerce futbol yorumcusunun bu isi profesyonelce yaptigini görmedim. Futbol cok gereksiz bu kadar yuceltiliyor, futbolcularin buyuk bir bölumu de bundan etkileniyorlar ve bu simarik, laubali davranislarina da yansiyor. Sahneledikleri son derece sevimsiz ve ukala davranislar da bu etkilenmenin sonucu kisaca. Ayrica milli takimlar duzeyinde Turk futboluna katki yapanlar su an gurbetci diye adlandirilan ve alt yapisini Almanya, Hollanda gibi ulkelerden alanlar. Gerek U-17 gerek A milli takimlarda bu 'gurbetci' diye adlandirilanlarin buyuk katkilari oldu. Avrupa futbolunun da son Bosman uygulamalarindan sonra buyuk krizde oldugunu, CL sistemi ile özellikle birkac klubun cok zenginlestigi, aradaki farkin cok acildigi asikar. Bunu Blatter de surekli dile getiriyor. Tum bu faktörleri de hesaba katmakta yarar var. Klupler duzeyinde GS'in basarilarini bir kenara koyarsak geriye hic bir sey kalmiyor hatta Bulgar takimlarinin bile daha önde oldugu su göturmez. Iste Fenerbahce Fenerbahce diye sisirilen takimin daha 2 turdan fazla atlamisligi yok tarihinde. O iki turu da ne zaman atladi ben hatirlayamiyorum. Turkiye liginde sampiyonlukla cosan ve davul zurna eglenen bir camia. Milli takimlar duzeyinde Avrupa'da su an 10-15 takim neredeyse denk duzeyde. Buna Slovakya, Isvicre ve Turkiye dahil. Kim kimi yense surpriz degil artik. Ama gene de milli takimimizin guclu bir Avrupa takimi karsisinda daha elle tutulur bir basarisi yok. Su grupta bile 1.ligi garantilemis Ukrayna galibiyetini saymazsak diger Yunanistan, Danimarka gibi rakipleri yenemedik. Defans oyuncularinin hata ve forvetlerin vurus yuzdesi sonuclari belirleyici ufak detaylar oluyor milli takimlarda. Gelin görun ki Alpay disinda yetismis iyi bir defans oyuncusu hatirlamiyorum taa Semih Yuvakuran'in zamanindan beri. Arnavutluk maci bile yuregimiz agzimiza geldi. Hala Alpay'dan hakli olarak medet umulmasi bundan. Forvete gelince söyle buldugunu kaleye mihlayan ve insanlari fitik etmeyen bir Tanju Colak'i gördu bu gözler. Hakan Sukur denilen kisi sadece Turkiye liginde kral. Daha Blackburn'de bile tutturamadi. Bana göre su an en buyuk umut ve potansiyel alt yapisini Almanya'da alan gurbetcilerde.

Bir zamanlar Turk Voleybolunu ayaga kaldiran Cengiz Göllu Turk sporundaki en buyuk eksikligin ciddi istikrar oldugunu defalrca belirtmis ve Eczaci kiz takimini baydirici ve gina getirici defans-blok calismalari ile Avrupa zirvesine cikartmisti. Uzun sure istikrari yakaldilar. Ben hala özellikle alt yapida bu calismalarin tam yapildigina inanmiyorum. Yoksa bu kadar savruk defans oyunculari nasil cikiyor anlasilir gibi degil. Ayrica Trabzon'un Kibris Rum ve Galatasaray'in amatör-balikci takimina elenmesini sirf kaza olarak yazmak da yaniltici. Evet yol alindi ama bu kadar yuceltilen ve herseyden önce görulen futbolumuz bu kadar ilgi ve dönen paraya ragmen hala bir yari-amatör Norvec'le falan kafa kafaya ise, iyi ki Norvec cikmadi diyorsak iyi bir dusunmek gerek zira Norvec'te futbola gösterilen ilgi ulkemizdeki ile kiyaslanmayacak kadar dusuk ve ligleri yari-amatör futbolcular doldurmus durumda. Ama hala Ingiltere'ye yiginla futbolcu yolluyorlar keza Isvec de öyle.

Bu arada Isvicre milli takimi asla zayif bir takim degil. Fransa'yi ellerinden kacirdilar. Forvetleri cok kabiz ama defanslari bir hayli iyi. Cok zor olabilir bu maclar.

Post Reply