Zıvanadan Çıktık! (FB: Ulusoy maça gelmesin)

[Eren Aykın]

"Hrant Dink (1) başlığına mı, Siddet Geri Döndü başlığına mı(2) yoksa Yeter Artık Medya (3) başlığına mı yazayım" diye düşünürken konunun yeni bir başlıkta tartışılmasının uygun olacağına karar verdim:

Kendi çıkarlarına uygun davranmayanı düşman belleyen, kendinden daha büyük bir hedefi olmayan liderler ve doğru bilgi sunmadan, olayların nedenlerini inceleyip analiz etmeden, bu çatışmalara çanak tutarak güçlüden yana olan bir medya. Beyinler çalışmadıktan sonra, bir toplumu bölmek dünyanın en kolay işi.

Haber:

F.Bahçe'den Haluk Ulusoy'a: Maça gelme!
Hürriyet İnternet 12 Şubat 2007
http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/5939109.asp
F.Bahçe'nin AZ Alkmaar maçını izlemek için Şükrü Saracoğlu'na gideceğini söyleyen Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy'a sarı lacivertli kulüpten ret yanıtı geldi. Kulüpten yapılan açıklamada, "İyi niyet olarak algılanabilecek bu adımın zamanı ve mekanı yanlış seçilmiştir. Ziyaretin bu şekilde ve bu dönemde gerçekleşmemesi akl-ı selimin gereğidir" denildi ...

Haberi yorumlayan "Taraftarlar":

* Onurlu bir davranış, bütün gücüyle FENERBAHCE mizin karsisında olan birisi kritik maçta gelip seyirciyi tahrik edip UEFA karsısında Takımı zor durumda bırakmak için gelmeyi planlıyor olabilirmi. diye düşünmüyor degil insan.
* helal olsun dımdık ayakta duruyoruz fenerbahçe olarak futbol fedarasyonunun butun taraflı tutumuna ragmen bırde utanmadan maça gelmek ıstıyor fb yönetımının altıgı bu karar ıçın bır kere daha gurur duydum tuttugum takımımla en azından adam gıbı durmasını bılıyorlar..
* federasyon başkanı seçilirken vaadettiği gibi her takıma aynı mesafede durmayıp alinin velinin maçına gider FB nin maçına gelmezse her fırsatda da GS liliği ile övünürse ve bu başkanın döneminde gs 4 kere şampiyon olmuşsa
* HELAL OLSUN BAŞKAN AZİZ YILDIRIMA. İKİLİ OYNAMIYOR. YUZUNE GULUP ARKADAN KONUŞMUYOR. FB NİN GUNLUK DEGİL UZUN VADEDEKİ MENFAATLERİ DOGRULTUSUNDA EN DOGRUSUNU YAPIYOR. TEBRİKLER SAYIN BAŞKAN. SENİNLE GURUR DUYUYORUZ.
* Yazıklar olsun Ulusoy.
* bir insan bu kadar mı pişkin olur? dalga mı geçiyor bu adam bizimle? ne işin var kardeşim senin saraçoğlunda. senin adına dahi tahamülümüz yok bir de senin şahsın gelecek öylemi?
* tabiki sayın haluk ulusoy stadımıza gelır ama bu maç degil bu gune kadar sırtımızdan vuran federasyon simdi neden yanımızda lütfen biraz daha gerçek bakalım
* bizans oyunları...haluk ulusoy fenerbahçeye şirin gözükmek için maça gelmek istiyor ama yemezler
* gs avrupada başarılı olsun diye lig maçlarında sözde hakem hatalarıyla antreman maçı yaptırıp maç kazandıran.gs avrupada başarılı olsun diye zamanında lig maçlarını tatil eden.fakat buna karşı kaybedelim diye bizim her türlü maçımızda hem piskolojik hemde uygulamalı olarak her türlü dalavereyi çeviren,avrupa da oynıyacaüğımız maçtan 3 gün önce cezalar açıklayıp konsantiremizi bozan bir insan,şimdi gelip maçımızı izleyecekmiş.sen maçımıza geldiğinde az alkmar gol atarsa gol diye havaya zıplarsın ulusoy

Bir spor kulübünün o sezon Avrupa'daki en önemli maçlarından birine gitmek isteyen federasyon başkanına "Gelme" diyen bir kulüp yönetimi ve bu karara "Helal olsun başkanım" diye alkış tutan bir topluluğu akıl ve mantığı işleterek açıklamak mümkün olamaz. Böyle bir durumun gerekçesinde de akl-ı selimden bahsetmek ironinin tavan yapmasıdır herhalde.
Medya tekellerinin internet sayfalarında, TV "haber" bültenlerinde seks, şiddet, futbol ve geyik muhabbetinden başka hiçbir şey yok. En ufak bir bilgi, en ufak bir analiz yok. Beyinlerin kullanımını engellemeye insanları hayvanlaştırmaya, sürüleştirmeye yönelik böyle bir ortamda da insanları, örneğin "Hepimiz Ermeniyiz" sloganını destekleyenler ve desteklemeyenler olarak, %50-%50 bölmekten kolay bir şey olamaz (4). Bugün slogan seviyesinde tartışma olarak süren bu bölünmeyi gerektiği zaman silahlı çatışmalara çevirmenin çok zor olacağını sanmıyorum. (Örneğin: "Şii camisi"nin bombalanmasıyla Amerikalıları bırakıp birbirine düşen Iraklılar; Saldırıdan kaçarken yakalanan kılık değiştirmiş İngiliz ajanları (5); 12 Eylül öncesi sabah solcuların, akşam sağcıların cinayetlerinde aynı silahın kullanılması; Madımak yangını; 6-7 Eylül olayları vesaire...)
Galatasaray takımının, dedikoduya dayalı manipülatif haber yapan bir medya olduğu sürece Avrupa'da asla başarılı olamayacağı bir gerçek, ama yarın insan aklını dışlayan bu ortamda İtalya'dakinden (2) çok daha büyük çapta olaylar yaşandığında ve bazı beyinler yedikleri tekmeler yüzünden bir daha asla çalışmamak üzere çürümeye terk edildiklerinde falan takımın bilmem neredeki başarısının hiç bir önemi kalmayacak.
Oyun bu yahu! İnsanların yapması gereken, hayvanlar gibi oyun oynarken eğlenmek ve öğrenmek olmalıdır. Oyun oynarken eğlenilir, çünkü bilinir ki bu gerçek hayat değildir, hata yapan ölmez! Hayal gücü eyleme dönüştürülür ve bundan zevk alınır. Oyun oynarken öğrenilir, çünkü sayısız gözlemden, defalarca deneme yanılmadan sonra hayati önemdeki bilgi edinilir. Ama dile gelip de konuşabilseler, hiçbir hayvanın bir takım ismiyle darağacı kelimesini aynı cümlede kullanabileceğini zannetmiyorum (6)
Benim "Ben Bunları Yüzüncü Yıllarında Şampiyon Yaptırmam" (7), "Bitmeyen kin! (8 )", "Savaşa devam!" (9) diye manşetler atan tekel spor medyasından bir beklentim yok. Akıl ve mantık dedikodu ve yönlendirmenin yerini alacaksa bunu biz spor severler gerçekleştireceğiz. Örneğin bir FB taraftarı çıksın ve Haluk Ulusoy'a beslenen "kin" in, devam eden "savaş" ın nedenlerini açıklasın. Sloganlarla, savaş terminolojisiyle, paranoyak duygularla, dogmalarla değil bilimin ışığında yaşadığımız şu lüzumsuz ve mantıksız ortamın nedenlerini araştıralım.
Haluk Ulusoy geçmiş yönetiminde Fenerbahçe'ye ne yaptı?
Şu anki yönetiminde eğer yapıyorsa nasıl haksızlıklar yapıyor?
Kin, düşmanlık, savaş mevcut sorunların çözümü mü?
Nasıl bir başkan FB'lileri memnun eder?
Levent Bıçakçı dönemindeki federasyon yönetimi FB'liler için makul müydü?
Gerçekten adalet isteniyor mu yoksa istenirmiş gibi mi yapılıyor? Suç işleyenlerin başı Demokles'in kılıcıyla kesilmeli mi yoksa A. Doğan'ın Fanatik Gazetesi'nin dediği gibi herkes şike yaptığı için geçmiş kurcalanmamalı, bir camia ve onun başkanı cezalandırılmamalı mı? (10)
Doğru soruları sorup mantıklı cevaplar veremezsek yarın çok geç olacak.

(1) Hrant Dink, http://www.cimbom.org/forum/viewtopic.php?t=3945
(2) Şiddet Geri Döndü, http://www.cimbom.org/forum/viewtopic.php?t=3958
(3) Yeter Artık Kutsal İttifak Medyası!, http://www.cimbom.org/forum/viewtopic.php?t=3757
(4) "Hürriyet Anketi Gazetecilikle Bağdaşmıyor", http://www.bianet.org/2007/01/26/90826.htm
İşte sonuçlar, http://www.hurriyet.com.tr/gundem/58365 ... 3428&oid=2
(5) İngilizin maskesi düştü, isyan çıktı, http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=112447, http://www.hurriyetusa.com/haber/haber_ ... sp?id=6332
(6) “Darağacında Olsak Bile Son Sözümüz Fenerbahçe”, http://www.fenerbahce.org/kurumsaldetay ... entID=3914
(7) Ben bunları 100. yıllarında şampiyon yaptırmam, http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/ ... 2006-08-29
(8 ) Bitmeyen kin!, Fanatik, 30.12.2006
(9) Savaşa devam!, Fanatik, 01.01.2007
(10) Temiz olan el kaldırsın, Fanatik, 29.11.2006, http://www.cimbom.org/forum/viewtopic.p ... 1&start=90

[Can Baysan]

Sevgili Eren,

Uzun bir süredir forum süreni içini doldurmakla öğüttüğün "Kutsal İttifak Medyası" tartışma başlığını foruma kendim açmıştım. Medya hakkındaki düşüncelerimi detaylıca dökmeye fırsatım olmamıştı. Madem konuyu açtın, ucundan değinmekte fayda var.

İşe, Türkiye'deki spor medyasının bütün vaktini, parasını, enerjisini Galatasaray'ın önünü kesmek, kulübü küçük düşürmek, takım içinde iç huzursuzluklar yaratmak, olumlu gidişini baltalamak üzerine vakfettiği önyargısıyla başlayalım. Kulüpçülüğün devamlı çekiştirdiği bu kumaşın, yalnız G.Saraylıların değil neredeyse bütün üç büyük kulüp taraftarlarının topluca sağduyu kalıplarının üzerini kapladıkları bir dogma ve cinnet şalına dönüştüğünü gözlemliyorum; tabii herkes nalıncı keseri gibi parsanın sunturlusunu kendi tarafına yontmak şartıyla... Algı ve zihinlerimizi kendi inanmak istediğimiz hurafe zincirleriyle sıkmak yerine, bize ancak yararı dokunacak olan gerçeklerin ipine sarmakta fayda var: Spor medyasının hatırısayılır çoğunluğunun Fenerbahçe ile sıkı fıkı, mıç mıç ilişkiler içinde olduğu gerçeği, bu kulübün ait olduğu popülist ve kazanmacı ekol kulübün ruhuyla özdeşleştiğinden beri süregelmiştir, güncel bir konu değildir; o halde, G.Saray gemisi, aynı çapta bir basınla Avrupa'da büyük kazanımlı limanlara da aynı şartlarda demir atmıştır, bu gerçeği gözardı etme. Medyamızın içinde bulunduğu sarı-lacivert gölgenin bir diğer sebebi ise, spor sorumlu müdürlerinin, gazeteye en ciddi tiraj alımını Fenerbahçe kanalıyla gerçekleştirebilecekleri yönündeki basmakalıp yargıdır. Fakat F.Bahçeli de olsalar, ilk planda onlar da gazeteciler; ait oldukları kurumun ticari başarısını da hesap etmek zorundalar, işte bu yüzden, tiraj amaçlı popülist asparagaslar her üç takım lehine de handiyse eşit biçimde dağılmaktadır. Kulüp "karıştırıcı" nitelikteki haberlerin ibresi sarı-lacivertlilere de sıklıkla dönmektedir.
* * *
Cahilliğin, geriliğin, sosyoekonomik çalkantıların bunalttığı benlikleri ve adım adım bir içtükenişe sürüklediği ruh sağlığını bir anda makul noktaya çıkartmak kolay değil, hele bu yönde bir çabaya bile girişilmiyorsa. Fakat aynı teknede içiçe, vücut vücuda oturmayıp, bu sağlıksızlıktan nasibini almadan bir köşede soyutlanmayı seçmek mümkün mü? F.Bahçeli neyse G.Saraylı o, Beşiktaşlı da o... Birbirinden ayımları olsa olsa kırıntı ufaklığında kalır.

[Murat Kara]

"İyi niyet olarak algılanabilecek bu adımın zamanı ve mekanı yanlış seçilmiştir. Ziyaretin bu şekilde ve bu dönemde gerçekleşmemesi akl-ı selimin gereğidir"

Ulusoy'u FB taraftarina hedef gostermisler demek ha! Basbakandan baslamisti kampanya. Sonra klup yoneticileri seviyesinde kampanya baslattilar. Simdi taraftar seviyesinde kampanyaya girisiyorlar. Enerjileri ve paralari cok belli ki.

Ulusoy ise bakti yurt icinde sirtini dayayacak kimse kalmadi, yurt disina dondu yuzunu.

Cok tehlikeli gelismeler bunlar. Sadece futbol icin degil Turk sporu icin de. Eger federe yapi zedelenirse futbolda bu her bransa sicrayabilir.

Secime dayali bir yapi olmasina ragmen Turkiye'deki hemen her kurum gibi bu kurum da curumus durumda ancak FB'nin amaci bu yapiyi guclendirmek degil, aksine curukluklerinden yararlanarak cikar saglamak. Bunun boyle oldugu cok acik. Yoksa daha once akliniz neredeydi diye sorarlar adama.

Bu durum curumus yapiyi daha da curutecek kacinilmaz olarak. Eger federe sistem yikilirsa, o zaman yerine atamali sistem gelecektir ve Ispanya'da Franco doneminde oldugu gibi bir futbol takimi ulkenin gruru olarak lanse edilebilecek, her seyden aslan payini alabilecek, vs duruma gelme yolu acilacaktir.

Su anda alt yapi olarak bu durumu somurebilecek tek klup FB gibi gorunuyor. Yani ne yaptiklarini cok iyi biliyorlar. Bu kampanyalarindan birisi cikip durun birader demeden vaz gecmeleri soz konusu olamaz. Peki kim diyecek bunu? Ulusoy'un altini oyan imzalara katilanlar mi?