TSL 20: Antalyaspor - Galatasaray: 1-0

Forum Galatasaray Spor Kulubu ve Turk sporu hakkinda ayrintili haberler, yorum ve analizler, ogretici arastirmalar ve diger onemli spor olaylari hakkinda bilgi akisini saglamak, yazilanlari saglikli bir yapi cercevesinde dunyadaki butun Galatasarayli arkadaslar ve diger sporseverler ile paylasmak amaciyla kurulmustur.

Moderator: Staff

Post Reply
Ozgur Huseyinoglu
Posts: 2313
Joined: Thu Oct 24, 2002 2:35 am
Location: Falls Church, VA, USA

TSL 20: Antalyaspor - Galatasaray: 1-0

Post by Ozgur Huseyinoglu »

Cengiz Akgun wrote:Ben buraya girdigim de mac biteli birkac saat olmustu. Hic Sivas macina bulasmak istemedim. Acmak isteyen icin yeterince vakit vardi. Resmi siteye baktim gelecek macin haberi asilmis oldugunu gordum ve buraya da astim. Totem motem sakalarina gulsem de boyle bir batil inancim da yok. Bir evvelki mac bittiginde gelecek olani acilmali. Hatta beklemeye bile luzum yok.
Hadi o zaman madem. Hemsolarimin macina niyetlenmistim, kismet olmadi, bari ailemin simdi oturdugu memleketin macini ben acmis olayim.

Sevgililer gununde, gunduz maci. Bordo macindan onceki son macimiz olacak, moral acisindan onemli olacak yani en azindan. Schifo Mehmet ile yukselise cikan Antalya'nin bu hafta ne yaptigini gorelim, daha yorum yazariz...
Last edited by Ozgur Huseyinoglu on Sat Feb 14, 2009 5:42 pm, edited 1 time in total.
Özgür

Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Kayserili oldugunu unutmusum kusura bakma. Bir daha sefer Kayseri ve Antalya maclarini sana birakmaya dikkat ederiz artik.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.

Ozgur Huseyinoglu
Posts: 2313
Joined: Thu Oct 24, 2002 2:35 am
Location: Falls Church, VA, USA

Post by Ozgur Huseyinoglu »

Dun izinliydi takim, bugun tek antrenman yapilmis, yarin 2 tane yapilacakmis:
Cola Turka İdman Raporu: 10 Şubat 2009 Salı

Galatasaray Profesyonel Futbol A Takımı, çalışmalarını bir günlük aranın ardından Florya Metin Oktay Tesisleri Jupp Derwall antrenman sahasında basına ve taraftara kapalı olarak yaptığı son antrenmanla sürdürdü.

Teknik ekibimiz Michael Skibbe, Cevat Güler, Burak Dilmen ve Nezih Ali Boloğlu yönetiminde, saat 17.00’den itibaren yapılan antrenman ısınma hareketleriyle başladı.

Antrenmanın ana bölümünde çeşitli teknik çalışmalarının ardından dar alanda kalecilerin de katıldığı teknik bir çalışma yapıldı.

Antrenman soğuma çalışmalarıyla tamamlandı ve oyuncular merkez binaya geçtiler.

Mehmet Güven ve Emre Aşık bu antrenmanın tümüne takımla birlikte katıldılar.

Hasan Şaş özel bir antrenman programı dahilinde takımdan ayrı çalıştırıldı.

Mehmet Topal tedavisinin ardından sahada fizyoterapistler eşliğinde takımdan ayrı çalıştırıldı.

Serkan Kurtuluş, Hakan Balta, Fernando Meira ve Semih Kaya’nın tedavilerine ise sağlık merkezinde devam ediliyor.

Ayhan Akman, Arda Turan, Servet Çetin, Sabri Sarıoğlu, Alparslan Erdem, Aydın Yılmaz, Milan Baros ve Morgan de Sanctis milli takım kamplarında bulunuyorlar.

Galatasaray çalışmalarını 11 Şubat Çarşamba günü sabah saat 10.30’da basın ve taraftara açık, akşamüstü saat 17.00’de ise basın ve taraftara kapalı çift antrenmanla sürdürecek.
Zemindeki bir sorundan filan mi oldu, nasil oldu bilmiyorum ama, bu Balta'nin isinirken sakatlanmis olmasi, bir abukluk maalesef... :(

Ote yandan 2 Mehmet ve Emre Kayseri macinin gazileriydi, ikisini kurtarmisiz neyse ki. Topal da iyilesir bir an once umalim.

Volkan'in form durumu bu kadar kotu mudur, neden haftasonu Balta'nin yerine dusunulmedi, o da bende ayri bir merak konusudur.
Özgür

BarisCakan
Posts: 207
Joined: Fri Oct 17, 2003 10:19 pm
Location: istanbul, türkiye

Post by BarisCakan »

Harry Kewell geçen hafta hala fizyoterapistlerle çalışıyordu, acaba takımla çalışıyor mu artık, bahsedilmemiş de?

BarisCakan
Posts: 207
Joined: Fri Oct 17, 2003 10:19 pm
Location: istanbul, türkiye

Post by BarisCakan »

BarisCakan wrote:Harry Kewell geçen hafta hala fizyoterapistlerle çalışıyordu, acaba takımla çalışıyor mu artık, bahsedilmemiş de?
Ntvspor'da okuduğum açıklamasında, Skibbe Hasan ve Kewell'ın takımla çalışmaya başlamasından memnuniyetini dile getirmiş. Yani evet planlanan (umulan) çizelgede devam ediyor Harry'nin iyileşme süreci. Antalya'da Hakan yokmuş bu arada.

http://www.ntvspor.net/pages/32535.asp

Ufuk Sezekkaplan
Posts: 1333
Joined: Tue Feb 22, 2005 11:33 am

Post by Ufuk Sezekkaplan »

Biraz Antalya'yı tanıyalım. Sezona Hikmet Karaman'la başlayıp daha doğrusu başlayamayıp hemen Jarabinski'yi getiren Antalya devre arasından önce onu da kovup Mehmet Özdilek'le anlaştı.

Bu sene puan tablosunda geldiği en üst nokta 13. olan Antalya oldukça kısır bir takım görüntüsünde. Son 12 maçına baktığımızda 10 gol atmış, 8 gol yemiş, 2'den fazla atamamış.

Antalyaspor - Denizlispor :2 - 1
Besiktas - Antalyaspor : 1 - 0
Ankaragücü - Antalyaspor :0 - 1
Antalyaspor - Ankaraspor : 1 - 1
Fenerbahce - Antalyaspor : 2 - 0
Antalyaspor - Eskisehirspor : 0 - 0
Bursaspor - Antalyaspor :1 - 1
Antalyaspor - Kocaelispor : 0 - 0
Kayserispor - Antalyaspor :0 - 0
Antalyaspor - Sivasspor : 2 - 1
Genclerbirligi - Antalyaspor :1 - 2
Antalyaspor - Hacettepe :1 - 1

Ligde halen 14. durumda. Sezon içinde gol yemediği 4 maç var (2 içeride 2 dışarıda), ortalama 90 dakikada 1 gol atıyor, 65 dakikada da 1 gol yiyor. Yani yukarıda dediğim gibi bu sezon kısır bir görüntüsü var. Bunda kadrosunun sorunlu olması kadar (devre arasında 2 yabancısını gönderdi yerlerine 1 yerli 1 yabancı aldı) Jarabinsky'nin dikte ettirdiği defansif anlayışın rolü olabilir.

Golleri ağırlıklı olarak ilk 20 dakikada ve son 10 dakikada yiyor.

Yediği gollerin % 28'i ilk 10 dakikada, % 18''i 10-20 dakika arası, % 18'i de son 10 dakikada. Yani yediği her 3 golün 2'si oyunun başı ile sonuna sıkışıyor. Buradan şu sonuç çıkabilir, oyuna ısındıkça bir direnç kazanıyorlar ama kadroları dayanıksız ve yedekleri iyi olmadığı için oyunu bir yere kadar sıkıştırabiliyorlar.

Bizimle 1996'dan bu yana oynadıkları maçlarda da skor açısından bir kabızlık göze çarpıyor, 1996'dan beri 16 maç yapmışız, 13 galibiyet-1 mağlubiyet- 2 beraberlik elde etmişiz.

Son 2 maçımız 1-1 bitmiş.

2 maçı 1-0 kazanmışız, 5 maçı da 2-0. 1996'dan bu yana sadece 1 maçta 3 gol atabilmişiz.

Takımda Dijehoa 6 gol atmış, ondan sonra Orhan Ak ve devre arasında gelen Fatih Ceylan 2'şer gol atmışlar. Devre arasında takıma dahil edilen Tita'nın da 1 golü var.

Takımda Orhan Ak, Volkan Arslan, Mustafa Özkan gibi veteranlar var. Kalede de manyak Ömer. Yabancıları bana göre sıradan (Zitouni, Pavel Straka gibi).

Son maçta Denizli'ye karşı Tita ve Dijehou ile çift santrfor ve arkalarında Fatih oynayıp ilk 15 dakikada 2 gol buldular. 20'de de yediler ve maç böyle bağlandı. Özetlerden seyrettiğim kadarıyla pozisyonu az bir maçtı buna rağmen Antalya defansı Denizli'ye bayağı bir hava topu verdi. Zaten golü de öyle yediler.

Dijehou ayağında çok top tutuyor, biraz Yattara gibi çalımı seviyor. Yine de Emre ile sertleşen defansımıza karşı fazla şansı olmayacaktır.

Son olaylar takım içinde bir odaklaşma sağlayabilir. Gerçi son maçta Arda'nın ısınırken, kale arkası tribüne çağrıldığı halde önce gitmediği sebep olarak da Lincoln'un önce çağrılmasına tepki verdiği ileri sürüldü (Radyo Spor'da Mehmet Demirkol'un programında dendi). Ayrıca Baros'un son maçta kafası yarıldığında ve lincoln kırmızı kart gördüğünde de etrafında çok büyük bir kalabalık yoktu, sanki bu sene yabancılarla yerliler arasında bir saflaşma var gibi.

Kişisel tahminim ilk 20 dakikada erken golle başlayacağımız, Nonda'nın yine gol atacağı, Volkan'ın solbek başlayacağı, Sabri'nin de çok iyi bindirmeler yapacağı ve iyi oynayacağı yönünde.

Kaleci manyak Ömer'in (takım kaptanları aynı zamanda) bu maça özel motive olacağını düşünüyorum. Bu bakalım ters mi tepecek, geçen sene bizim tribünlere saygı duruşunda bulunan bu manyak yoksa hayatının maçını mı oynayacak göreceğiz.

Bu maçta defansın çok açılmasına gerek yok bana kalırsa, çakılı oynarsak maçı net 2-0'a bağlarız. Hatta erken gelecek bir gol sonrası, hafta içi tartışmalardan bunalmış takımımız da yılların pasını bir 6-7 gollü galibiyetle atabilir...

Ozan Ersoy
Posts: 3764
Joined: Wed Oct 23, 2002 4:18 am
Location: NC, USA

Post by Ozan Ersoy »

Bence Kayseri macindan cok daha zor gececek bir mac.

1) Deplasmandayiz... Antalya'nin sahasi cim ama cok kotu. Cim obek obek kalkiyor. Top yerde takiliyor vs. Yazin bakin yazin diyorum kisin degil oynanan maclarda herkes sikayet etti. "Ayiptir Antalya gibi bir sehirimizde boyle bir sahanin olmasi" dedi her oynayan takim. GS'in oyunu ritmi zaten Sivas maclarindan beri sekteye ugramis durumda. Bir anda attan dusmus duruma geldiler. Dandun oyun devam edecektir.

2) Milli mac var ve GS'li 6-7 oyuncu milli takimlarda. Antalya'dan herhangi bir oyuncu oldugunu sanmiyorum. A milli takimin rakibi sert oynayan bir Afrika takimi. Hazirlik mazirlik dinlemiyorlar ve dan dun giriyorlar. Cumartesine sakatlik ezik, yara bere icinde oyuncumuz olabilir.
GS takim halinde antrenman yapamiyor. Yarin dinlenecekler, bir tek cuma gunu taktik calisma yapip, cumartesi maca cikacaklar. Antalya bir haftadir tam takim maca hazirlaniyor.

3) Lincoln yok. Oynadigi 23 dakikada bile neler yapti Lincoln. Onsuz Baros da iyi islemiyor ve GS'in hucum gucu azaliyor.

4) 3 gun sonra cok onemli bir maca cikacagiz. O yuzden bazi oyuncularimiz rolanti oynayacaktir.

5) Rakibin hocasi Sifo Mehmet. Son haftalarda ardarda Besiktas'la oynadi, bir beraberlik bile yok. Oyuncularda hirs yok, bazi maclara yedekleri cikardi. Besiktas'lilar bu maclarla gaza geldi, Konya'da patladilar. Antalya da o maclarin ardindan Denizli'yi yendi. GS'a karsi takimini hirslandiracagi, iyi motive edecegi, daha az hata yapacagi kesin.

6) Antalya'nin forveti Djiehoua midir nedir, Aghahowa'dan daha iyi bir forvet. Zaten Agahowa atabildigi 4 golun 3'unu Fener macinda atti bitti. Djihoa cok guclu, topu tasiyabiliyor ama cabuk oyundan kesiliyor ve topa kaleye bakmadan abanarak vuruyor. Bir nevi Afrika'li Mehmet Yildiz.

7) Kimi verecekler bakalim. Baros'u kan surme olayindan beri hedef yaptilar. Baros kirmizi kartla atilir diye tahmin ediyorum. Bicerler, keserler, her turlu rezaleti sahada yaparlar. Sonunda GS'dan oyuncu atilir.

Ozan Ersoy

Ufuk Sezekkaplan
Posts: 1333
Joined: Tue Feb 22, 2005 11:33 am

Post by Ufuk Sezekkaplan »

Ozan Ersoy wrote: 5) Rakibin hocasi Sifo Mehmet. Son haftalarda ardarda Besiktas'la oynadi, bir beraberlik bile yok. Oyuncularda hirs yok, bazi maclara yedekleri cikardi. Besiktas'lilar bu maclarla gaza geldi, Konya'da patladilar. Antalya da o maclarin ardindan Denizli'yi yendi. GS'a karsi takimini hirslandiracagi, iyi motive edecegi, daha az hata yapacagi kesin. Ozan Ersoy
Ozan diğer tespitlerin haklı ama şu 5.maddeye şöyle de bakabiliriz. Mehmet Özdilek Yılmaz Vural'dan daha farklı bakıyor bu maçlara ve daha zeki. Yılmaz Vural Antalya'nın başındayken 3 büyüklerle oynayacağı maçlara takımı aşırı yükler ve puan koparırdı. Sonra alttaki emsalleri ile oynadığı maçları seri halinde kaybederdi. O sebeple de milli takıma 2-3 oyuncu verirken küme düştüler.

Oysa Antalya olarak BJK ile oynadığın maçta aldığın puan 3 iken, bir hafta sonra Denizli ilen oynarken aslında 6 puan alıyorsun.

Mehmet bence bu yüzden BJK maçlarına asılmadı. Kontrollü ve sıkmadan oynattı. Asıl kazanması gereken maç Denizli idi. Yılmaz Vural'ın geleneksel hatasına düşmedi (bu arada BJK Konya maçı 0-0 bitti ve seyrettiğim kadarıyla çok uyuz bir maçtı, bir de Holosko'dan oldular).

Neyse ben Mehmet'in çok kontrollü ve beraberliğe yatkın oynatacağını sanıyorum. Diğer saydığın faktörleri bertaraf edersek rahat kazanırız gibi geliyor, bakalım ne olacak?

Can Ergun
Posts: 685
Joined: Mon Nov 12, 2007 6:20 pm
Location: Istanbul

Post by Can Ergun »

Hakan Balta,Lincoln kesin yok.Meira takımla çalışmaya başlamış ve büyük ihtimal cts oynayacak,Arda,Baros ve Servet bu maçta oynamasınlar mümkünse,milli maçta oynadılar,sakatlık ve yorgunluk riskine girmeye gerek yok,takımın geri kalanı bu maçı kopartacak kalitede.Ümit'in cezası ne durumda şimdi hatırlamıyorum ama su sıçratmadan dolayı 2 maç almadıysa oynaması iyi olur.Kewell belki iyileşir ve bu maç 2.yarı oynayabilir.

Lincoln,Kewell,Arda'nın yokluğunda 4-2-3-1 , 4-1-2-1-2 gibi sistemleri oynamaya çalışmak pek verimli olmuyor,özellikle Ayhan'ın 10 numara pozisyonunda oynadığı maçlar ( geçen yılki 5-3lük Sivas maçı haricinde hakkını verdiğini hatırlamıyorum).Son maçlarda M.Güven iyi işaretler verdi,belki Joe Cole gibi bir 10 numara olur böyle giderse Lincoln'den ziyade.

Sabri---Meira---Emre---Volkan
Barış---M.Topal---M.Güven---Ayhan ( Kewell)
-----Nonda-Ümit(Yaser)------

Şeklinde çıkabiliriz.İşler kötü giderse Arda girer ama umarım gerek kalmaz.

Ama ligde kaybedilen puanlardan sonra tahminimce

Sabri-Servet-Meira-Volkan
----Ayhan--M.Topal----
Barış----Nonda---Arda
--------Baros--------

Şeklinde bir kadro göreceğiz.

Skibbe genel olarak güzel futbol oynamamıza vesile olsa da,hangi maçta hangi adamı oynatması gerektiğini hala öğrenemedi veya yardımcıları yeterince bu konuda konuşmuyor.

Eray Tunç
Posts: 529
Joined: Fri Feb 22, 2008 3:08 am
Location: İngiltere

Post by Eray Tunç »

Ben olsam:

Code: Select all

                  De Sanctis
PafTakımSagBek
veya Linderoth     E. Gungor  Servet     Volkan
               
                  M. Topal   M. Guven

 PafTakımSagKanat
   veya Barış         Arda            Ayhan
                      Baros       

Murat Gökcigdem
Staff Member
Posts: 1271
Joined: Thu Nov 07, 2002 4:25 pm
Location: Washington, DC USA

Post by Murat Gökcigdem »

Phil Jackson bizim TD'imiz olsaydi su resmi butun oyuncularimizin onune

Image

Umit Karan oynayacaksa da onun onune su resmi motivasyon amaci ile koyardi :idea:

Image

Ozgur Huseyinoglu
Posts: 2313
Joined: Thu Oct 24, 2002 2:35 am
Location: Falls Church, VA, USA

Post by Ozgur Huseyinoglu »

Murat Gokcigdem wrote:Phil Jackson bizim TD'imiz olsaydi su resmi butun oyuncularimizin onune
Ilginctir aslinda, Hakemin musamahasi sonucu, maci geciktirme isine su kaciran Omer, iyi de mac cikarinca, bu sefer bizim protesto isine su kaciran seyircimize bu hareketi yapinca, normalde oyle pek etliye sutluye karismayan moddaki Lincoln vermisti burda "kimin coplugunde, kime horozlaniyorsun" tepkisini. Kozlarini paylasma sanslari olmayacak bu haftasonu maalesef:
TFF wrote:PFDK Kararları - 12.02.2009 12.02.2009

Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'nun 12.02.2009 tarih ve 51 sayılı toplantısında almış olduğu kararlar aşağıda belirtilmiştir.

1- GALATASARAY A.Ş.'nin, futbolcusu CASSIO de SOARES SOUZA LINCOLN'ün 07.02.2009 tarihinde oynanan GALATASARAY A.Ş. - KAYSERİSPOR müsabakasında görmüş olduğu ikinci sarı kart ve buna bağlı olarak kırmızı kartın iptal edilmesi ve cezai uygulamalarının kaldırılmasına ilişkin talebinin FDT'nin 74/3. ve 74/2. maddesi uyarınca REDDİNE,

2- GALATASARAY A.Ş.'nin, 07.02.2009 tarihinde oynanan GALATASARAY A.Ş. - KAYSERİSPOR Turkcell Süper Lig futbol müsabakasında, stadyum çimlerinin statüye aykırı şekilde sulanmasından dolayı talimatlara aykırılık nedeniyle takdiren 5.000.- TL PARA CEZASI ile cezalandırılmasına,

Aynı müsabakada GALATASARAY A.Ş.'nin, taraftarlarının neden olduğu saha olayları sebebiyle takdiren 5.000.-TL PARA CEZASI ile cezalandırılmasına,

Aynı müsabakada GALATASARAY A.Ş.'nin, takım halinde sportmenliğe aykırı hareket nedeniyle takdiren 9.000.-TL PARA CEZASI ile cezalandırılmasına,

Aynı müsabakadan sonra GALATASARAY A.Ş.'nin, resmi internet sitesinde TFF'nin saygınlığını zedeleyen ve futbolun değerini düşüren sportmenliğe aykırı beyanlarda bulunmasından dolayı takdiren 100.000.-TL PARA CEZASI ile cezalandırılmasına,

Cezaların içtimaı suretiyle GALATASARAY A.Ş.'nin neticeten ve takdiren 119.000.-TL PARA CEZASI ile cezalandırılmasına,
Lincoln icin referans verdikleri talimat maddeleri sunlar:
(2) Disiplin Kurulu müsabaka esnasında meydana gelen olaylarla ilgili hakem kararlarının
hiçbirini değiştiremez veya bozamaz.
(3) Disiplin Kurulu, hakemin saha içerisindeki futbolculara ilişkin disiplin uygulamalarını (sarı
kart ve kırmızı kart uygulamalarını) ve sonuçlarını ancak şahısta hata hallerinde ortadan
kaldırabilir.
Kart yanlis kisiye cikmadikca, bir birsey yapamayiz diyorlar yani anladigim. Bunun tersi ornek hatirlayan var mi PFDK'dan? Yani, yanlis kisiye cikmamis ama hatali verilmis kartin silindigini?

Bildiricigimiz de 100bincige patlamis! :x

Dunki divan kurulunda Polat, bugunki basin toplantisinde Sezgin ve Ustunel de o bildiriden oyle aman aman farkli seyler soylemis olmadilar aslinda ama, bakalim TFF cezalari yagdirmaya devam edecek mi?

Ali Hocam'dan o divan kurulu konusmasina dair yorumlar bekliyordum aslinda. Anti futbola izin vermeme, gerekirse sertlige karsi sertlik filan gibi, kendisinin de yazip durdugu konulari benzer ifadelerle dile getirmis oldu baskan, var mi bir danismanlik durumu filan diye sorsam demistim... ;)
Özgür

Murat Gökcigdem
Staff Member
Posts: 1271
Joined: Thu Nov 07, 2002 4:25 pm
Location: Washington, DC USA

Post by Murat Gökcigdem »

Ozgur Huseyinoglu wrote:Kart yanlis kisiye cikmadikca, bir birsey yapamayiz diyorlar yani anladigim. Bunun tersi ornek hatirlayan var mi PFDK'dan? Yani, yanlis kisiye cikmamis ama hatali verilmis kartin silindigini?
Sevgili Ozgur, bilgiler icin cok tesekkurler.

Eger yanlis hatirlamiyorsam gecen sene Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu, BJK vs Trabzon macinda iki sarı kart görerek kırmızı kartla oyun dışında kalan Baris Memis adli bir oyuncunun ikinci pozisyondaki gordugu sari (yani kirmizi karti) kaldirmisti.

Olay "kabiliyetleri bu kadar" olan MHK den cikip PFDK'de degerlendirilmisti yanlis hatirlamiyorsam.

PDFK'nin de karari ayni olsa bile nedense konu Tahkim Kuruluna aktarilmis Kurum'da goruntuleri degerledirip " oyuncunun "ciddi ve aşikar nitelikte hatalı bir karar olduğu" kanaatine varip cezayi iptal ettiler.

"Kapasiteleri bu kadar" iste...

Ali Gursel
Posts: 2632
Joined: Thu Oct 24, 2002 2:53 am

Post by Ali Gursel »

Ozgur Huseyinoglu wrote:Ali Hocam'dan o divan kurulu konusmasina dair yorumlar bekliyordum aslinda. Anti futbola izin vermeme, gerekirse sertlige karsi sertlik filan gibi, kendisinin de yazip durdugu konulari benzer ifadelerle dile getirmis oldu baskan, var mi bir danismanlik durumu filan diye sorsam demistim... ;)
Sevgili Ozgur,

Sen teveccuh etmissin ama danismanliktan ziyade gorunen koy kilavuz istemez durumu var ortada.

Ama baskanin aciklamalarinda tabii benim merakimi tatmin eden seyler oldu. GS bu sezonu dayak ve tekme yiyerek acti. Hakemler islerini yapmiyorlardi, bir-iki mac haric rakip takim her maci 11 kisi bitiriyor, biz de yedigimiz tekmelerle kaliyorduk. Ben o aralar madem hakemler islerini yapmiyorlar, Bouzid'i falan tutup saha icinde biz bir iki bacak kirip cezasini kendimiz kesseydik yazdim.

Tabii yonetim benim gibi heyecanli olmayip daha sakin ve akli basinda oldugundan boyle yapmamis, bu konuda iceriye sessizce mesaj vermis. Mesajin icerigini bilemiyorum ama birkac mac icin ise de yaradi gibi gozuktu (Polat'in tarih vererek TFF baskani ile gorusmelerinin icerigini aciklamasi bundan ve bence cok onemli). Ankara deplasman maclarimiz ornektir. Fauller azaldi, GS'in maclari da hafiften genc takimlarla A takim maclarina benzemeye basladi. Birkac hafta 10 dakika icinde bitirdi GS maclarini, fubol farki cok acik goruldu.

Sonra ne oldu bilemem, ama tekme ve anti-futbol geri dondugu gibi buna bir de GS'li oyunculari sahadan atma eklendi (GSli oyuncularin bazilari disiplinsiz, benim buna lafim yok, ama bunun cok daha buyuk sebebi sahada maruz kaldiklari futbol disi hareketlerin her hafta tekrarlanmasi ve cezasiz kalmasi). Bunlarin bazilari Karan ve Lincoln'un ki gibi acikca hicbir dayanagi olmayan, sebebi sonradan raporlarda degistirilen atilmalar falan.

Lincoln'un karti konusunda Sarvan'in aciklamasi herhangi bir kurumun yonetimi icin yillarca utanc abidesi olarak kalir. Yuksek kademelerdeki kisilerin kamuoyunu aldatmaya calismasi, gozun gordugunu carpitmaya ugrasmasi, dogrudan yazilani ama o gecerli degil diye yoksaymaya calismasi cok kotu falsolardir, adamin hali neredeyse uzucu idi.

Neyse, sonunda GS yonetimi bu iceriden sorunu halletme yonteminin basarisiz oldugunu gordu ve basinda yazili oldugu uzere baltayi topraktan cikardi. MHK ve hakemler o kadar kotuler ki, GS savas acmadan da sallaniyorlardi. Su anda tek sanslari GS'i izole etmek, onun bile isleyip islemeyecegi belli olmaz, yani izole etseler dahi yikilabilirler. Zaten o izole etme isi de zor. BJK kizgin, FB kizgin olmaya cok hazir. Sivas ise bu zihniyetin yarattigi Frankenstein: zeminden biz de sikayetciyiz diyerek, ardindan o zeminde cikip tekme tokat adam doverek sampiyon olma hayali icinde. Eger bu hayalleri cabuk kaybederse ozellikle sair hocalari kendini yaratanlara cok cabuk saldiracaktir.

Buradan GS icin iki cikis var:

1) Yabanci hakem. Bence bu dogru cozum. Hakemlerimizin hakemlik yapamadigi UEFA ve FIFA tarafindan tescillenmis. Antalya'da seminer yapmakla, goz boyamakla hakem olunmuyor. Adamlara mac yok iste, en kiytirik turnuvanin en kiytirik macini dahi vermiyorlar. Cok net, lami cimi yok. Ben basin mensubu olsam her basin toplantisinda sorarim: Turk hakemleri ne zaman uluslararasi mac yonetebilecekler, bu rezaleti nasil mideniz kaldiriyor diye.

Yurt disinda ameliyattan men edilmis bir cerrah Turkiye'de sizin bir yakininizi ameliyat etmeye kalksa, bunu da bilseniz ne derdiniz? Durum aynen odur. Ehliyetleri yok, durum tescillenmis ama bizim takimlarin maclarini yonetiyorlar.

Ama yabanci hakem icin calismalara simdi baslasalar, onumuzdeki sezona dahi yetismez sanirim. GS Lincoln, Baros, Kewell ile bir sezon daha bulamayabilir, bu sezon ne olacak? Yani dogru cocum icin su anda cok gec.

2) Cozum sanilan ama mumkun olmayan cozum: Dogru duzgun mac yonetsinler. Mumkun degil, o kabiliyet yok, pozisyona yakin olamiyor, gordugunu yorumlayamiyor, sacmaladikca sacmaliyorlar, sahada oyuncu isyan ettikce de kotu yonetimlerini disiplin ile ortmek ugruna kartlara sariliyor. Turkcell Super Ligi tekmeye kart olmayan ama her cesit itiraza dogrudan kart cikararak tekme atani koruyan bir lig oldu. Ben yarin cikip duzgun mac yonetemem, kapasitem yok, bunlar da edemez, neredeyse hic biri edemez. UEFA o yuzden mac vermiyor. Bunun olacagini beklemek hata, hayal, zirva. Statukoyu devam ettirir.

3) Bu mumkun olan, ideal olmayan ama pratik cozum: Hepsini toplarsin, en ufak sertlikte karti basacaksin, bir konuda cok cok emin degilsen FB-GS (BJK ve TS eklenebilir buna) aleyhine kirmizi kart, penalti falan gibi karar vermeyeceksin. Bunlara uymazsan hakemlik hayatin biter. Bir mac daha goremezsin denecek.

Bu insanlarin adalet duygusuna rahatsizlik verse de, kisa vadede mumkun olan tek cozum. Hakemlerimiz basarili, ha simdi iyi yonettiler ha simdi iyi yonetecekler laflarina kesinlikle aldanmamak lazim. Bugunku futbol guresi ve "Ben Sivas ve Trabzon maclarindan cok zevk aliyorum" diyerek Erman ve Sansal'in yaymaya calistigi ideolojinin parcasidir o muhabbet. Turkiye'yi hem klup hem de milli takimlar seviyesinde 1970-80lere goturur uluslararasi karsilasmalarda.

Gercegi kabul edeceksin, bir lig oynaniyor ve dogru duzgun mac yonetebilecek bir tane hakem yok. Fahis, korkunc hatalar yapilacak bu kesin, tekme tokat atandan yana olmaktansa kadrosu guclu, futbol oynayandan yana hata yapilmali.

Ideal olmayan cozumler icinde en iyisi budur. Ideali aramak durumu daha da kotuye goturur (mukemmel iyinin dusmanidir lafi var ya, o iste, Premiership gibi hakemlerimiz olsun diye beklersek futbolda magara devrine donecegiz).

Ama sonra hakemlerimiz nasil duzelecek martavallarini falan da bosverin. Bir .ok olacaklari yok 50 sene de beklesek, her cesit teknolojiyi de versek.

GS yonetimi almasi gereken durusu almistir. Bunda israrli ve kararli olmalidir. MHK ve hakemleri zaten bir darbe ile yikilacak durumda, GS ile inatlasirsa GS sallamaya devam etmelidir. Hakemleri mahkemelere vermek, kararlari UEFA ve CAS'a kadar goturmek, basinda surekli savasmak ve ilk firsat dogdugunda BJK FB ile isbirligi yaparak darbe vurmak. GS'a, uc buyuklere ragmen futbol yonetilemez, duser giderler.

Oguz Sarvan kim GS'la inatlasacak yahu, Oguz Sarvan kim, GS kim? Lincoln'e verilen kartlar dogruymus. Hadi oradan, kendini bilmez, herkesi aptal sanir adam.

Bir isi yapamamak ayip degildir. Ama yapamadigi halde israrla devam edip kisilere, kurumlara zarar vermek, emek ve yatirimlari baltalamak ayiptir. Bitsin artik bu tiyatro, Trabzon Avrupa'da yok, Turkiye kupasindan daha ilk macta cekilmis (kis kis gulerek), milli takimda bir oyuncusu mu ne var, aylardir haftada bir mac yapiyorlar, Sansal ve Erman hocam bak Ersun hocanin takimlarinda hic sakat yok muhabbetindeler. Babam bizim evde dehic sakat yok, ama hic mac yapan da yok. Oynasinalr bir-iki cephede daha, gorurum kac sakatlari var.

GS ligde, kupada, UEFA'da oynasin, milli takimin yarisini versin, her mac tekme tokat yesin, sakatliktan takim kuramasin, hakemler sahada bunu seyretsin, ardindan piskin cikip Lincoln'e verilen kart dogru desin. Ne yapacakti GS yonetimi, seyretmeye devam mi edecekti? O zaman o yonetimin MHK'dan farki mi kalir?

Ya islerini ellerinden geldigince (yukarida 3. secenek) yaparlar, ya giderler. GS durusunda israrli ve kararli olmali.

Sivas sampiyon olacaksa futbol oynayarak olmali, bu sekilde degil. Gecenlerde yazdigimi tekrar edeyim, duzgun zeminlerde, adam gibi hakemler mac yonetirken Sivas ve GS 19ar mac oynayip GS Sivas'in 4 puan gerisinde olamaz. Bin kere 19ar mac yapsalar bir kere olamaz.

Ali
Ridicule is the only weapon which can be used against unintelligible propositions.--Thomas Jefferson

Serif Halimler
Posts: 470
Joined: Thu Oct 24, 2002 1:47 am
Location: Almanya<--izmir

Post by Serif Halimler »

Ozgur Huseyinoglu wrote: Lincoln icin referans verdikleri talimat maddeleri sunlar:
(2) Disiplin Kurulu müsabaka esnasında meydana gelen olaylarla ilgili hakem kararlarının
hiçbirini değiştiremez veya bozamaz.
(3) Disiplin Kurulu, hakemin saha içerisindeki futbolculara ilişkin disiplin uygulamalarını (sarı
kart ve kırmızı kart uygulamalarını) ve sonuçlarını ancak şahısta hata hallerinde ortadan
kaldırabilir.
Kart yanlis kisiye cikmadikca, bir birsey yapamayiz diyorlar yani anladigim. Bunun tersi ornek hatirlayan var mi PFDK'dan? Yani, yanlis kisiye cikmamis ama hatali verilmis kartin silindigini?
2005-06 sezonunda Semih'in 3 maclik KIRMIZI kart cezasini kaldirmislardi, o zaman bu madde yoktu herhalde !?
UEFA'da Arsenal'i, Süper Kupada Madrid'i.....

Post Reply