Polat Üstünel'i niye harcadı.

[Mehmet Gorgen]

Açıkçası Adnan Polat'ın niye başarılı transferler yapan Haldun Üstünel duruken Carrusca ve Ahmet Barusso gibi fiyasko yabancı transferler yapana Adnan segzin'i tercih ettiği konusu çok tartışılmaya devam edecek. Kör ve sağır biri bile Üstünelin bu konuda çok başarılı olduğunu kabul eder.

Adnan polatın bu işleri profesyonellere bırakalım safsatası bana hiç inandırıcı gelmiyor.
Bana kalırsa bu olay bir şekilde üstünel'in pasifize edilmesi içindir.

Sebepler ne olabilir.Aklıma 2 neden geliyor.

1- Transfer paralarını kulüp veriyor ama transfer başarılarından en büyük reklam ve pozitif payı alan Haldun üstünel'di. Bu bir müddet sonra Haldun üstünelin başkan adayı olarak ortaya çıkması vs önlendi.

2- Haldun üstünel bu transferleri yaparken kendi adına akçeli işlere bulaşmış olabilir.Bu söylenti yüzünden polat trafından transferlerden el çektirilmiş olabilir.Hatta olası transferler hakkında kendisine bilgi dahi verilmediğini düşünüyorum.

ben Haldun üstünel'in en kısa zamanda yönetim kurulundan da istifa edeceğini düşünüyorum.

[Cengiz Akgun]

Ustunel'in (nam-i diger at kuyruklu) iyi transfer yaptigini nereden cikardin Gorgen? Getirdiklerinden ne koy oldu ne de kasaba. Evet at hirsizi ile kiyas edilmez durumu ama bir Baros disinda su takima uyan birini getirmis degil. Sihirbaz, hokkabaz, cambaz laflari ise olaya gotu ile gulmek isteyen basindaki GS antipatililerin gectigi bir dalga. Her gelen okkali bir bonservisl ile geldi neredeyse. Parayi uzun vaadeye dagitmalari ise koylu hesabi. Habire faiz isliyor.

Herkez enayi idi. GS'in transferini finans etmek icin kuyrukta beklermiscesine gostermek ise AP'nin kongredeki hiyarlari kafeslemek icin giristigi bir oyun. Ayni Suren'in tahvil satmasi gibi. Yani AP ise bu durumdan kendine en iyi cikari saglamak ile mesgul. GS durumu kimsenin seyinde degil. Iste yuvarlanip gidiyor. Borcta kictan akiyor.

[Salih Bora]

Bence iki sebep var.
"Güle güle Kader Keita" başlığında da değindim.
Birinci sebep, son iki transfer sezonunda getirilen fiyakalı isimlerden gereğince yararlanılamaması... Ve bunun dolaylı olarak puan tablosuna yansıması.
Bunun faturasının birisine kesilmesi gerekiyordu. Yani başarısızlık bir kişiye ihale edilecek, böylece Polat ve şürekası bütün bu hengameden ak pak bir şekilde sıyrılacaklardı.
Kurban, Üstünel oldu.
Aslında Üstünel biraz da kendi kendini bu akıbete mahkum etti.
Yurtdışından hangi fiyakalı isim gelse, basın Haldun'a methiyeler düzdü. Bütün payeyi Haldun'un hanesine verdi.
Oysa o transferlerde, o isimlerin belirlenmesinden tutun da transfer bütçesinde yeterli bolluğun yaratılmasına kadar pek çok ismin katkısı vardı.
Ama sadece Haldun Üstünel ismi ön plana çıktı.
Şemsiye terse dönüp de kamuoyu bu fiyakalı-cakalı oyunculara öfke bileyince... Ön planda olan Üstünel iyot gibi açıkta kaldı.
Polat da demek ki böyle bir operasyona zaten niyetliymiş ki hiç tereddüt etmeden yaptı.
Zaten Adnan Polat'ın, başarısızlıkta kendisini sorumlu görmeme ve etrafa fatura kesme gibi bir huyu vardır.
Bu, birinci sebep.
İkinci sebep ise yıllardan beri takımın Şampiyonlar Ligi'ne katılamayışından dolayı bütçenin sıkıntıya girmesi.
Özellikle geçen sene Yönetim kendini şampiyonluğa angaje etti. Hele hele maç yayınlarından gelen paranın da artmasıyla Süper Lig'de gelecek bir şampiyonluğun ve ŞL'ye katılımın değeri yönetimin ağzını sulandırdı.
Sezon fiyaskoyla sonuçlanınca bu gelirler de kulübe uğramadan uçtu gitti.
Hal böyle olunca... İddiasız transferlerin adamı Adnan Sezgin'e gün doğdu.
Bu transfer döneminde taraftarların beklentileri karşılanamazsa bahane hazır: Büyük isimler getirmeye paramız mı vardı?
Ve aslında haklı bir bahane bu.