Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Forum Galatasaray Spor Kulubu ve Turk sporu hakkinda ayrintili haberler, yorum ve analizler, ogretici arastirmalar ve diger onemli spor olaylari hakkinda bilgi akisini saglamak, yazilanlari saglikli bir yapi cercevesinde dunyadaki butun Galatasarayli arkadaslar ve diger sporseverler ile paylasmak amaciyla kurulmustur.

Moderator: Staff

Salih Bora
Posts: 785
Joined: Thu Jun 14, 2007 10:47 pm

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Salih Bora »

Bugünkü "sonuca dayalı futbol" mest etti beni.
Alpay dostumuzun deyişiyle "kahvehane ağzı" üslubu ile yaptığım eleştirilerden de ziyadesiyle pişmanım.
Ayrıca benim gibi bir empati özürlünün de öyle her düşündüğünü yazmaması gerek zaten.
Hem yurtdışında yaşamıyorum, hem kendi işimin patronu değilim. Eleştirmek benim neyime yahu?
Bundan sonraki "sonuca dayalı futbol" gecelerinde buluşmak dileğiyle...
Aslında ben Rijkaard'a dair, çok sevdiğim bir sözü hatırlatmak istiyordum. O söz şudur: "İdare-i maslahatçılar esaslı inkılap yapamazlar"... Atatürk tarafından söylenmiş.
Şimdi ben Rijkaard'ı "günü idare etmekle vakit sarfeden bir idare-i maslahatçı" olarak nitelendireceğim ama kahvehane ağzıyla konuşuyor imajı bırakacağımdan korkuyorum

İşin şakası bir yana, Rijkaard'ın bir talihsizliği var. Buna dikkat çekmek zorundayız. Nedir o talihsizlik? Temel futbol bilgisi ve oyun zekası anlamında en geri ülkelerden birine teknik direktör olarak gelmesi.
Bizde eskiden "Türk oyuncuları çok teknik ama fizik güçleri yok" denirdi. Böyle olmadığı ortada. Fizik güç bazı oyuncularda var, teknik kapasite ve "oyun zekası" diye tanımladığım özellik ise 100 oyuncunun yalnız 1'inde var.
Yönetim de transfer politikasında bazı gerçekleri göremedi. Bizler de taraftar olarak parlak transferlere ağzımızın suyunu akıttık. Buna ben de dahilim.
Galatasaraylıların damağında tat bırakan UEFA Şampiyonu takımda çok farklı dinamikler vardı mesela. Fatih Hoca nasıl bir futbol oynatacağını biliyordu ve kadroyu buna göre kurmuştu. Ayrıca, "öğretmen" teknik direktör Feldkamp'ın rahle-i tedrisinden geçmiş bir genç oyuncular topluluğunu da hazır bulmuştu. Bütün bunların yanına, ilk yıl Hagi, ikinci yıl Popescu, üçüncü yıl Taffarel transfer edildi ve uluslararası alanda başarı geldi.
Rijkaard'ın Türk futbolunu tanımaması ve bir türlü öğrenmeye niyeti olmaması ise bizi yaktı.
Ona rehberlik edecek bir yerli beyin de (Bülent Ünder gibi) bulunmadığına göre, Yönetim de planlama yoksunu rastgele transferler yaptığına göre, başarının gelmeyeceği açıktı.
Rijkaard'a dikkat ediyorum... Gerçekleri görmüyor, apaçık ortada olan olguları umursamıyor, kafasına nasıl eserse öyle iş yapıyor... İdare-i maslahatçı deyişim bundan.
Seneye Abdullah Avcı'yı takımın başında görmek isterim şahsen. Tranfer Komitesi de bütünüyle değişmeli.
AYRILMAZ İKİLİ
Hasan Tezcan
Site Admin
Posts: 6041
Joined: Wed Oct 16, 2002 6:57 pm
Location: Stockholm

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Hasan Tezcan »

Salih Bora wrote:Seneye Abdullah Avcı'yı takımın başında görmek isterim şahsen. Tranfer Komitesi de bütünüyle değişmeli.
Genclerbirligini izlediniz mi bilmiyorum, onlarin TD'u hakkinda ne dusunuyorsunuz mesela. Abdullah Avci'ya sanirim teklif göturuldu gecmiste, kendisi kabul etmemisti...ligimiz kötu diyorsunuz ama tas gibi takimlar var bana sorarsaniz. Gencleri cok seviyorum bu acidan...zaten sempatizaniyim.

Transfer komitesi kimlerden ibaret Salih, var mi öyle bir komite. Kulubun "memurlari" olmasini isterdim, devlet gibi yönetilmesini, kalici "memurlar" olmasini. GS'in is bitiriciye ihtiyaci yok, iyi bir memur kadrosuna ihtiyaci var. Her gelen istedigini yapiyor, mevcut kadroyu dagitip gidiyor...gerekce alinan kötu neticeler, uyelere ve taraftarlara verilen sözler. Profesyonellik bu mu diye sorarlar insana. Yöneticilikten, baskanliktan bahsetmisken...
Yaşadıklarımız ve bende yansıması, değerli sözler eşliğinde

Eşeğe altın semer de vursan eşek yine eşektir.
Alma garibin ahını; çıkar aheste aheste.
Vefa, İstanbul’da bir semt adı değildir sadece.
Kalbi ve sözü bir olmayan kimsenin, yüz dili bile olsa o yine dilsiz sayılır.
Bozuk olunca maya; ne ar tanır ne de haya.
Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Cengiz Akgun »

Hasan Tezcan wrote:
Salih Bora wrote:Seneye Abdullah Avcı'yı takımın başında görmek isterim şahsen. Tranfer Komitesi de bütünüyle değişmeli.
Genclerbirligini izlediniz mi bilmiyorum, onlarin TD'u hakkinda ne dusunuyorsunuz mesela. Abdullah Avci'ya sanirim teklif göturuldu gecmiste, kendisi kabul etmemisti...ligimiz kötu diyorsunuz ama tas gibi takimlar var bana sorarsaniz. Gencleri cok seviyorum bu acidan...zaten sempatizaniyim.

Transfer komitesi kimlerden ibaret Salih, var mi öyle bir komite. Kulubun "memurlari" olmasini isterdim, devlet gibi yönetilmesini, kalici "memurlar" olmasini. GS'in is bitiriciye ihtiyaci yok, iyi bir memur kadrosuna ihtiyaci var. Her gelen istedigini yapiyor, mevcut kadroyu dagitip gidiyor...gerekce alinan kötu neticeler, uyelere ve taraftarlara verilen sözler. Profesyonellik bu mu diye sorarlar insana. Yöneticilikten, baskanliktan bahsetmisken...
Soru bana degil ama Avci teklifi kabul etmedi olayini eksik hatirliyorsun. Teklifi kabul etmemesinin sebebi vardi. Adamin IBB ile mukavalesi varken iken hem de lig devam ederken sen Skibbe'yi yollayip adamin kapisini caliyorsun. Erkek adammis. Ben takimimi boyle yari yolda birakamam ustelik sozlesmem var dedi. Ondan sonra Bulent'e gittiler. Simdi ise yanlarinda Tugay var ki yapacaklari is yine yanlis olacak. TD olmak icin futbolu bilmem yetmiyor. Bunu hala goremeyen varsa kr demektir. Frank futbolu bilmiyor diyeblir mi kimse? Ikinci sorun Turk olsa bile iyi bir TD yaninda Turk futbolcusuna nasil davranilacagini ogrenmek lazim. Tugay iyi bir yardimci olur. Ama artik GS yabanci TD aramamali. Hele boyle frank gibi cok para verecegin adami getirdiginde sorun ortada. Frank giderse Neeskens kalir mi bilmiyorum. Malasef boyle cokmeshur oldun mu bir prima-donnalik oluyor. salih'in dedigi gibi inat ediyorlar.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
Salih Bora
Posts: 785
Joined: Thu Jun 14, 2007 10:47 pm

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Salih Bora »

Hasan Tezcan wrote:Transfer komitesi kimlerden ibaret Salih, var mi öyle bir komite. Kulubun "memurlari" olmasini isterdim, devlet gibi yönetilmesini, kalici "memurlar" olmasini. GS'in is bitiriciye ihtiyaci yok, iyi bir memur kadrosuna ihtiyaci var. Her gelen istedigini yapiyor, mevcut kadroyu dagitip gidiyor...gerekce alinan kötu neticeler, uyelere ve taraftarlara verilen sözler. Profesyonellik bu mu diye sorarlar insana. Yöneticilikten, baskanliktan bahsetmisken...
Benim bildiğim kadarıyla Transfer Komitesi: Adnan Sezgin, Haldun Üstünel ve Murat adında soyadını bilmediğim üç isimden oluşuyor. Eksik hatırlıyor olabilirim. Burada mesele Ahmet-Mehmet'ten ziyade zihniyet.
Adnan Polat'ın yöneticilik vizyonu, Canaydın'lı yıllardan sonra takıma renk getirdi. Bunu her zaman söylüyorum.
Ama bu büyük vizyon ve transferdeki iş bitiricilik, herhangi bir planlamadan ve organizasyondan yoksun olunca ortaya böyle bir kakofoni çıkıveriyor.

Cengiz abi, Abdullah Hoca'ya götürülen teklif 2007-08 sezonunun son 6 haftası içindi. Hani Kalli'nin ansızın ayrıldığı dönem...
AYRILMAZ İKİLİ
Mert Tokman
Posts: 2581
Joined: Tue Oct 22, 2002 9:18 pm
Location: Virginia, USA

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Mert Tokman »

Hasan Tezcan wrote:Genclerbirligini izlediniz mi bilmiyorum, onlarin TD'u hakkinda ne dusunuyorsunuz mesela.
Thomas Doll fakir adamin Littbarski'siydi bir zamanlar - yanlis hatirlamiyorsam Dogu Alman ekolunde yetisti - ve iki Almanya birlestigi zaman bugun bildigimiz Bundesliga'ya Dogu Alman takiminin yildizi olarak gelmisti - birlesen yeni Alman milli takiminin 2-3 Dogu tarafindan geleninden biriydi.

O donemlerde Almanya'dan bizim lisenin karsisindaki kirtasiyeye gelen Bravo dergisini alirdik - bu Doll'un safya sayfa fotograflari olurdu.

Almanlar zaten disiplinli adamlar birde ustune komunizm idaresinde yetismenin verdigi arti disiplin gelince Doll'un nasil oyuncuya tavizsiz bir sistem yaratmaya calistigini dusunebiliyorum. Galatasaray'in simarik oyuncularina fazla gelebilir bu kadar disiplin - bas kaldirirlar :roll:
Salih Bora
Posts: 785
Joined: Thu Jun 14, 2007 10:47 pm

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Salih Bora »

Mert Tokman wrote:Almanlar zaten disiplinli adamlar birde ustune komunizm idaresinde yetismenin verdigi arti disiplin gelince Doll'un nasil oyuncuya tavizsiz bir sistem yaratmaya calistigini dusunebiliyorum. Galatasaray'in simarik oyuncularina fazla gelebilir bu kadar disiplin - bas kaldirirlar :roll:
Mert hocam, baş kaldıranların başı kesilmediği için bugünlere geldik.
Türk futbolcusundan ve yabancı yıldız oyunculardan maksimum isifade etmek için gösterilmesi gereken disiplin derecesi ne kadar olmalı?
Biz bu soruyu soruyorsak, işe tersten bakıyoruz demektir.
Çünkü önce teknik direktör seçilir ve ondan sonra onun belirleyeceği doğrultuda bir kadro inşasına gidilir.
Fatih Terim döneminde oyuncular hocalarına karşı ağızlarını açabiliyorlar mıydı? Açamıyorlardı. Ama sevgi ortamı da vardı Florya'da. Ve Terim'in en iyi bildiği "hem sever hem döver baba" modeli yıllarca tıkır tıkır işledi.
Avrupa'dan, özellikle de Avrupa'nın 4 büyük liginden buraya gelmiş hocalar ise olaylara daha Batılı bir tarzda yaklaşmak istiyorlar.
Souness'a bir seferinde "Neden kamp yaptırmıyorsunuz" diye sormuşlardı. O da cevap olarak, "Benim oyuncularım profesyonel oyunculardır. Eğer iyi yaşayıp kendilerine bakmazlarsa zararını kendileri görürler" demişti.
Türkiye'de geçerli bir yaklaşım değil elbette bu.
Lucescu da UEFA şampiyonluğu sonrasında ayakları yerden kesilmiş ve kaşarlaşmış bir oyuncu kitlesini idare etmekte ne kadar zorlandı ilk senesinde.
Bir de Gerets gibi Türk futbolcusunun dilinden anlayıp ona göre yaklaşım gösteren teknik direktörler var.
Elbette Kalli örneğini de acı acı anımsamıyor değiliz.
Fener'deki Aragones-futbolcu ilişkilerini de örnek olarak vermek mümkün.
Galatasaray'ın kadrosu çok kapsamlı bir revizyona tabi tutulmalıdır. Hiç "yeniden yapılanmanın içindeyiz" diye kendimizi kandırmaya gerek yok. Bal gibi "idare-i maslahat"ın içindeyiz biz.
Büyük bölümü Kalli döneminde oluşturulmuş bir kadroyu önce Skibbe'nin elinden geçirdik. Olmadı. Şimdi Rijkaard'ın elinden geçiriyoruz. O da olmazsa belki başka biri. Hangisi tutarsa... Nasrettin Hoca'nın göle maya çalma hesabı.
Rijkaard eğer idare-i maslahatçı biri olmasaydı, daha kendisi gelmeden Gökhan-Mustafa-Leo Franco gibi isimlerin alındığı bir kulübe, "Ben böyle yönetilen bir kulübe ayağımı basmam" der ve Adnan Polat'ı geri çevirirdi.
Eğer idare-i maslahatçı biri olmasaydı, devre arasına gözünü kırpmadan kadroda ciddi değişikliklere giderdi. Gerekirse Emre Çolak gibi genç oyuncuları direkt A takıma koyardı. O zaman şampiyonluk gitse bile hepimiz "Adama helal olsun, en azından altı okka yürek sahibi olduğunu gösterdi" derdik.
Şimdi büyük çoğunluğu altdüzey yerlilerden kurulu bir kadroya ne idüğü belirsiz bir futbol oynatıyor Rijkaard.
Daha doğrusu, geçen seneden kalan taktiği noktası virgülüne dokunmaksızın devam ettiriyor.
Total futbolu filan zaten geçtim, hiç olmazsa bir korner organizasyonu da mı yapamaz bir takım?
Yılmaz Vural'ın Kasımpaşa'ya oynattığı futbolun f'sini oynayamıyoruz. Bu benim çok gücüme gidiyor bir Galatasaraylı futbolsever olarak.
Galatasaray önce uzun vadede kendini büyük hedeflere taşıyacak futbol tarzının ve kadro yapısının ne olduğunu kararlaştırmalı. Ondan sonra ona göre teknik direktör seçmeli. Bu ikisi olduktan sonra da kadroyu silbaştan yeniden ayarlamalı.
Var mı bunun başka bir yolu?
AYRILMAZ İKİLİ
Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Cengiz Akgun »

Birak simdi idare-i maslahati rahle-i risaleyi Salih. Bu Terim'i de gozunde oldukca buyutmussun. Daha dun milli takimdan torbadan dusen hiyar gibi dustu. Ikinci gelisinde de ortada Hagi olmayinca arakasindanboklu tas atilarak lovuldu. Yani onun da halini gorduk. Evet kizarip morarip ana avrat duz gidiyordu belki ama kasarlanmislar onun da altini oydu. Hele boyle bos fici gibi dingardadiginda. Sergen mergen takamadi bile.

Evet yabancilar karsisindakilari profesyonel insan saniyorlar ama ortaokulu anca bitirmis (bakmayin siz iclerinde lize mezunuyum diye gezenlere. Diploma ellerinde ama asil seviyeleri orta mektep onlarin) zekasi kit (paraya gelince baska. o zaman hepsi anasin gozu diyeyim de siz anlayin soylemesi ayip) adamlari bir de araya boyle dil problemi filan girince yabancinin altindan kalkmasi zor. Kalli bile 80'lik adamdi Hasan Sas'a dayanamayip duduk atti idi adam kafayi egip uc kisinin arasina dalarken gordugunde. Bir kere yabanci TD'nin yanina iyibir Turk'u sart kosacan. O da TD'nin dilini ana dili gibi bilecek. Mert zert filan gibi cevirmeni bulursan zaten bastan katbettin. Herif kafasina gore ceviriyor. Anc bu durumda yabanci TD akillina geldigi gibi at oynatamayacak. Inatlasamayacak. Parayi veren klup. Boyle el etek got opup yabanciyi getirdiginde adamlar kasiyorlar kendilerini. Daha hala Frank olayinda farkinda degil. Ben sahsen Frank'ten umidimi kestim. O da kesti GS'dan. Su ikinci yari parmagini kimildatmadi adam yahu. Goz gore gore araba hendekten yuvarlaniyor ama dam seyrediyor birader.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
Kenan Atak
Posts: 1734
Joined: Mon Jan 10, 2005 9:02 pm

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Kenan Atak »

Frank Rijkaard da kimmis! Bu ust duzey futbolcularin basina getirin Yilmaz Vural veya Abdullah Avci'yi hatta Samet Aybaba'yi, getirin de gorelim ebemizin bir tarafini. Yazik ya böylesi zor bulunur adama bu kadar tahammulsuzluk! Elbette zaman alacak verecekleri. Hiddink te köylu zaten o da milli takimin basina yakismaz. Aklim almiyor bu sorunu bu kadar basit cözmeye kalkismanizi. Turkiye'de futbol kulturu, spor kluturu ne ki Rijkaard'in sapkadan tavsan cikarmasini bekliyorsunuz. Arda denilen kelle pacayi da görduk Sah'ti Sahbaz oldu. Daha sictigi bok kurumadan bu herifi kaptan yapiyorlar, yok Liverpool pesindeymis te bilmemne. Getirsinler Abdullah Avci'yi, Arda'nin gelecegi yer iste Sergen olur!
“You have power over your mind - not outside events. Realize this, and you will find strength.”
― Marcus Aurelius, Meditations
Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Cengiz Akgun »

Kerem biraz da burada FR buyuk adam filan diyerek bu adama toz koydurmak istemeyenlerin eline mi oynuyorsun bilmiyorum. Ben FR oyunculugunu da bilmem. Iyi hatta cok iyi oldugunu duydum. Ben Neeskens'i tanirim. O yuzden bu TD kadrosu GS geldiginde sevinmistim.

Neeskens elbette patron olmadigi icin sorumluluk durumunda ona yuklenmiyorum ama FR icin soyleyeceklerim malasef dus kirikligindan ibaret. Vural, Avci ya da herhangi bir TD bu adam karsilastirilir mi demissin. Kimle karsilastirilacak. Adam su anda Ertugrul Saglam'in yaptigini yapacak durumda degil. Adamin elinde Turkiyede herhangi bir Anadolu takiminin elinde olmayan futbolcular oldugu halde patir patir her ciddi macta GS yeniliyorsa bunun adi yapilaniyoruz olamaz. Sene basinda Hapoel bilmem ne gibi adi sani duyulmamis takimlarla mac yapilirken birseyler yapiyor fikri ve goruntusu veren adam ligin sonunda Eskisehir, Antalya, TS onunde sacmaliyorsa ve 3 tane yardimcisi ve kondisyoneri ile takimin kondusyonu 60. dakikada bitiyorsa, ve ayni hatalar her hafta yapilip hatta hata orani fazlalasiyorsa TD ne yapiyor diye sormak, isini yapmadigi icin ki (benim gozumde parasini alip isini yapmayana baska soylenecek laf yok) sahtekarlik yapiyor demek neden ayip oluyor. Barcelonadan sonra arkasindan kac kisi kosmus? Soylenildigine gore Hollandada ikinci lig takimi ile ilgilenmis arkasindan da Barcelonaya gitmis sonra da yatiyordu.

Evet Turk futbolcusunun zeka seviyesi profesyonellik anlayisi kimse ile karsilastirilmayacak kadar kotu. Ama bu adamin eline bugun FB'nin kadrosu ile basabas hatta daha iyi bir kadro teslim edilidi. yabancilar da oynamiyor ya da oynatamiyor. Hadi anladim Avrupa kupasinda Atletico'ya elendin. Ama artik ligde seni Eskisehir, Ankaragucu, Antalya sahada silip atiyorsa FR cok buyuk futbolcuydu, kredisi var sevki kirildi diyerek TS karsisina burada gercegi goren herkesin bekledigi gibi umutsuzca cikmasi ve ustune ustluk artik baska turlu oynayacagiz filan diye atip tutup ayni oyun duzeyi ile oynayip "iyi mucadele ettik" demesini ben sahsen Turklere yapilan bir hakaret olrak kabul ediyorum. Madem sevkin kacti ben birakiyorum. Kafam sevgilim ve cocugumda desin gitsin. Yerini dolduracak biri bulunur. Bak gelecek hafta FB maci var herkes arpacik kumrusu gibi dusunuyor basimiza neler gelecek diye. Ayip degil mi yahu?

Madem bu kadar iyi biliyor bu isi insan oturup bir plan program yapar ve rakibini yenmek icin her turlu hamleyi dusunur bir taktik gelistirir. Bunlar olmadigi gibi disiplin filan da yok. O yok bu yok. Su benim gectigim demecine bak. Gol atmayi becermedik demis. Avuclar dolusu para dokuldu transferlere. Madem oyle bosuna para harcamayin Jo'ya filan luzum yok biz gol atmasini becerimiyoruz deseydi. Oyuncu ona bakiyor. O boyle hic umarsamadikca ya bana ne bana gelinceye kadar cok su kaldirir diyorlar.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
Kenan Atak
Posts: 1734
Joined: Mon Jan 10, 2005 9:02 pm

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Kenan Atak »

Cengiz Akgun wrote:Kerem biraz da burada FR buyuk adam filan diyerek bu adama toz koydurmak istemeyenlerin eline mi oynuyorsun bilmiyorum.
Abi ben kimsenin eline oynamam mantigima ters geleni yazarim bunda kimsenin alinacagini ve pohpohlanacagini da dusunmem. Böyle demene uzuldum. Bu TD konusunda sizin yaklasiminiz mantigima ters geliyor, baska konularda ise dogru geliyor. Bunun altinda yatan en temel arguman Frank'in geldigi ulkede yani Turkiye'de futbolcularin altyapilarinin felaket dusuk ve profesyonellik anlayislarinin olmamasi. Bu adam bunlari bu yastan sonra onlara ogretemez. kendi oynatmak istedigi oyun tarzini Caner, Sermet, Arda gibi adamlara anlatamiyorsa bu onun sucu degil. Futbolcu macin en kritik aninda ortayi eski aciga yolluyorsa, 10 metrelik yere topu yuvarlayamiyorsa, kosan adamin önune top yuvarlamaktan acizse Frank ne yapsin. Ben sayisiz TD örnegi verdim. Bu adamlarin hepsi kalitesiz mi? Hepsi Turkiye'den sonra gittikleri yerlerde gene ust duzey görevlere geldiler. Frank gibi adami getirdn mi Neeskens'le beraber en az 4-5 sene takimin basinda tutup butun ipleri onlara vereceksin ki az biraz yol katedilsin. Yoksa o gelsin bu gelsin her sene hep ayni oluyor. Skibbe raus, Frank raus diye devam ediyor bu döngu.
“You have power over your mind - not outside events. Realize this, and you will find strength.”
― Marcus Aurelius, Meditations
Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Cengiz Akgun »

Kerem Tezic wrote:
Cengiz Akgun wrote:Kerem biraz da burada FR buyuk adam filan diyerek bu adama toz koydurmak istemeyenlerin eline mi oynuyorsun bilmiyorum.
Abi ben kimsenin eline oynamam mantigima ters geleni yazarim bunda kimsenin alinacagini ve pohpohlanacagini da dusunmem. Böyle demene uzuldum. Bu TD konusunda sizin yaklasiminiz mantigima ters geliyor, baska konularda ise dogru geliyor. Bunun altinda yatan en temel arguman Frank'in geldigi ulkede yani Turkiye'de futbolcularin altyapilarinin felaket dusuk ve profesyonellik anlayislarinin olmamasi. Bu adam bunlari bu yastan sonra onlara ogretemez. kendi oynatmak istedigi oyun tarzini Caner, Sermet, Arda gibi adamlara anlatamiyorsa bu onun sucu degil.
Ben de madem bunu goruyor ve ben bunlara yeni bir sey ogretmem diyorsa o zaman israr etmesinin bir anlami yok biraksin diyorum. Degilse bunu uzatmanin bir anlami var mi sence? Turk futbolcusu yarin degisecek degil. Gelecek sene de degismiyecek. Salih guzel aciklamis. Kendisinin futbol bilgisine bu konudaki unune ve sanina laf eden yok. Onu buraya getirenler ondan senin su yukarda saydigin ama onun yapamayacagini ya da yapmayacagini soyledigin isler icin getirdi. O zaman belki anlatamadilar ona ama simdi o da durumu gordu.

Madem kendisinden yapamayacagi ya da yapmayacagi seyler isteniyor ve bekleniyorsa ben bu sartlar altinda bunu yapamam demesi gerekir eger is ahlaki varsa. Bana su futbolculari alirsaniz bu is olur degilse ben bu saatten sonra sizin comarlarla ugrasamam demesi lazim degil mi? Belki bunlari yonetime soyluyordur. Ama basina sanki kimse maci gorememis gibi iyi mucadele ettik ama gol atmasini beceremedik diyerek alay etmesi seni rahatsiz etmiyor demek ki. Bak elinin altinda Brezilya milli takiminin ilk 11'in degismez adami var. Bunu burada kac kere soylediler. Onun da mi futbol temeli yok. Defans icin mumla aranip sonunda Neil getirildi. Degisen bir sey yok. Yine defanstan top cikaramiyorlar ve yine korkunc defans hatalari yapiliyor. Neil'de mi bu isi bilmiyor?

Dun Bursa macini sayrettin mi bilmem? Adamlar canla basla takim oyunu oynuyorlar. Bir Barcelona degiller ama bir GS da degiller. Takim olma ruhunu kapmislar onlerine bir hedef konmus ve ona kilitlenmisler. Ellerinden geleni yapmaya calisiyorlar. isin burasi TD isi. Onlerine bir hedef koyarsin: bir disiplin ve method ile bu boku nasil oynamalari gerektigini ayri ayri gorev vererek belirtirsin. Yapmayani cezalandirir devamli olarak yapamayani kadrodan alirsin, yapani odullendirirsin. Bunun icin gece gunduz mu calisirlar yoksa gece klubune gidip sevgilisi ile sinemayi mi kapatirlar. Bunlar seni ilgilendirmez. Evet bu dediklerim Bursa da daha kolay oluyordur cunku basariya aclar ve bunun bir itme gucu var. Baslarina bekci dikmeye luzum kalmiyor. Ama GS'in bugunku takimi da basariya ac olmasi lazim. Avrupada 10 senedir surunuyorlar. Grupta ikinci olan Panatinaikos rakibini eledi bir ust tura cikti. GS ise gruptan birinci cikmasina ragmen bunu yapamadi. Panatinaikos'u iki kere yenmenin hicbir anlama gelmedigini ispat ettiler boylece.

Turkiye Kupasindan da elendi. Kime? Antalya'ya. Sifo Mehmet'e madara olmakta varmis kaderinde. Ligde onune gelene yeniliyor. Deplasman performansi fecaat. Saatli bomba gibi her maca yurek titirekligi ile cikiliyor oldu. Bu adamin GS verdigi nedir ya da ne verecegini bekliyoruz diye sorduk? 40 kusur resmi mac oynandi. Bu soru sorulmali. Yukarda dedigim gibi verecegini veremiyor ya da vermiyecekse israr etmekte bir anlam yok. Gelecek sene degisen ne olacak? Ali Turan mi? Ali gidip Veli gelecek yani. Geciniz.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
Salih Bora
Posts: 785
Joined: Thu Jun 14, 2007 10:47 pm

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Salih Bora »

GS-FB maçının istatistiklerine baktım.
Maçın tümünde F.Bahçe takımı bizim futbolculardan kat kat fazla koşmuş.
Hadi onu geçtim, maçın hakemi Cüneyt Çakır bile bizim takımdaki oyunculardan daha fazla koşmuş.
Entresan bir şey doğrusu.
Hatırlıyorum... Geçen sene Skibbe varken bu forumda "koşmak ve pres" meselesi epey tartışılıyordu. Benim de içinde bulunduğum bir grup arkadaş, takımın kondüsyonunun Türkiye Ligi için yetersiz olduğunu savunurken, bir başka grup ise önemli olanın "hamal gibi" koşmak değil topu koşturmak ve bol pas yapmak olduğu noktasında görüş belirtiyorlardı.
Geçen sene G.Saray takımı koşan, pres yapan, boş alanları dolduran, dolu alanlarda ters koşularla rakip savunmayı daraltan yüksek eforlu bir oyun sahaya koyamıyordu.
Bu sene de aynı. Hatta bu bahiste geçen seneyi mumla aratır halde diyebiliriz.
Ama Beşiktaş bunu çok iyi uyguluyor. Fenerbahçe de özellikle Emre'li maçlarda bu dediğimi başarıyla yerine getiriyor.
Biz getirmiyoruz.
Neden getirmiyoruz?
Bir görüşe göre, total futbol anlayışında koşmak ve mücadele etmek hamallıktır.
Acaba öyle mi?
Avrupa liglerini takip ediyorum... İnanın İspanya Ligi'nde bile bizim kadar az koşan temposuz bir takım yok.
Rijkaard'ın başarılar kazandığı Barcelona'nın oyun şekli asla bu kadar esnek değil.
Galatasaray takımının savunma 4'lüsünün hücuma katkısı minimum.
Ve savunma hattı ileriye de çıkmaktan aciz. Hep geride bekliyor.
Jo, Keita, Santos ve Arda, yani 4 hücumcu, top rakipteyken topun arkasına geçip presle rakibi rahatsız etmiyorlar.
Orta sahadaki bütün yük, Sarp'a, Topal'a, Barış'a ve eğer oynarsa Ayhan'a kalıyor. Bu saydıklarımdan ilk üçünün hamle yeteneği de çok kısıtlı olduğu için rakipler orta sahayı ele geçirip vızır vızır kalemize akın ediyorlar.
Fener takımı bugün 5-6 adamla korkusuzca kalemize yüklendi zaman zaman. Bekler çok rahat hücuma çıktı.
Neden?
Sebep: Yumuşak futbol...
Maçtan önce Rijkaard, "Takım halinde hücum edip takım halinde defansa gelmeliyiz" demişti.
Demek ki Teknik Direktör'ün oyun planı da oyunculara çok yansımıyor.
Ama öte taraftan, oyunculara üç pas yapabilecek düzeye kavuşmayı bilmesi lazım bir teknik direktörün.
Yani pas yapmak dediğin bu kadar da zor bir olay değil.
Savunmadan hurraaaaa doldur-boşalt'tan gayrı hiçbir hücum etkinliğimiz yok.
Oyuncularımız yardımlaşmalı ve birbirine yakın oynamıyor. Boş alanlara kanat bindirmeleri ile kaçmıyor. Hızlı ve dikine oynamıyor. Verkaçlı pas organizasyonlarıne girilmiyor.
Yapılan şu... Keita'ya at. O bir mucize yaratıp 3 rakibin içinden topu kurtarsın. Orta yapsın. Gol olsun.
Ya da Caner'in ve Sabri'nin akıllara seza ortaları denk gelsin Jo'nun önünde kalsın. Jo topu tutsun, Santos'a versin. Ondan sonrası Allah kerim.
Bu tabloda Dos Santos etkili olmaya çalışmasına rağmen bizim takım onu da heba ediyor.
Kadrodaki oyuncuların hemen hemen tümü inanılmaz derecede formsuz. Yani günden güne form kazanması gerekirken tam tersi oluyor.
Rijkaard'lı sezondan elimize kalan koca bir hiç.

İlaveten... Rijkaard'ı savunmak için kullanılan bir başka argüman daha var.
"Adamın daha ilk sezonu. Türk Futbolu'nu tanımıyor. Ona zaman verin..."
Aslında, ilk sezonunda başarılı olan hocaları hatırlatarak da bu argümana karşılık verilebilir ama neyse... Başka bir örnek sunmak istiyorum.
Eric Gerets takımın başına geldiği sene, ilk iş olarak GS takımının 2004-05 sezonunda oynadığı bütün maçların kasedini izlemiş ve Türk Futbolu'nu az çok tanıyacak bir eylemde bulunmuştu.
Yanında da Bülent Ünder gibi futbolu en iyi bilen bir teknik danışman bulunmaktaydı.
Rijkaard şu ilk dediğimi yapsa eline mi yapışırdı? Yahu Türk Futbolu'nu tanımak bu kadar zor mu?
AYRILMAZ İKİLİ
Salih Bora
Posts: 785
Joined: Thu Jun 14, 2007 10:47 pm

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Salih Bora »

Çevremdeki Galatasaraylılardan ve internetteki G.Saray portallarından anladığım kadarıyla GS taraftarları çok büyük bir panik içinde.
Ben buna "son 10 yılın depresyonu" diyorum.
Takımın son 10 yılı her bakımdan yanlış tercihlerin ve kaotik gel-gitlerin onyılı oldu.
Son birkaç gündür internette G.Saraylıların görüş bildirdiği hemen hemen her ortamı okuyorum.
Şimdi birçok insan, Rijkaard'la yolların ayrılması halinde kulübün çok daha büyük bir kaosa sürükleneceğinden korkuyor.
Zaten Türkiye'de futbol konusu diğer pek çok konu gibi klişeler ve laf ebeliği üzerinden konuşulduğu için, "bilgi" ve "analiz" çok değer verilen kavramlar değil.
Öyle olunca da pek çok taraftar, Adnan Polat ve Frank Rijkaard'ın üzerine adeta dokunulmazlık zırhı dikmeye çalışıyor.
Tez şu: Rijkaard çok büyük bir teknik direktördür. Sözleşmesinin sonuna kadar devam edilmelidir.
Elbette Rijkaard'ın futbol bilgisini küçümsemek doğru değil. Zaten bunu yapan da yok. Ama basında çıkan çatlak seslerden iyice rahatsız olmuşlar ki şu aralar basının el ele verip Rijkaard'ı göndermek üzerine komplolar kurduğunu düşünüyorlar.
İşin matrak yanı, takımın berbat bir durumda olduğunu da görüyorlar. Daha doğrusu görmemek için büyük çaba sarfettiler ama son alınan FB yenilgisi takkenin düşüp kelin meydana çıkmasına yol açtı.
Böyle olunca da, klasik alışkanlık gereği suçlu avına çıkıyorlar ve suçu -onların deyimiyle- "kutsal Galatasaray formasını layıkıyla dolduramayan ruhsuz futbolcular"ın üzerine atıyorlar.
Futbolcuların ruhsuzluğundan giriyorlar, yeteneksizliğinden çıkıyorlar.
Bir hafta öncesine kadar aynı futbolcuların bu takımı şampiyon yapacağını söylüyorlardı.
Taraftarlıkta rasyonellik aranmaz diyorum ama bu kadar da değil yani... Sen kalk, birilerinin kılına dokundurmamak adına futbolculara savaş ilan et.
Bunu yapmak yerine kulüpteki tepeden tırnağa sağlıksız yapılanmayı görseler ve A'dan Z'ye ciddi bir re-organizasyona gidilmesi gerektiğini teşhis etseler çok daha iyi bir taraftar hamlesi olurdu. Galatasaray'ın şu anda ihtiyacı olan bu.
Ama böylesi kolaylarına geliyor belli ki...
AYRILMAZ İKİLİ
Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Cengiz Akgun »

Rijkaard aklini onune alacak mi yoksa beyinsizler filan diyerek yine ben kamp filan yaptirmama mi diyecek. Bunlari bilmiyoruz. Bunu kendisine soracak adam da yok bu yonetimde. yapacaklari sadece kallesce arkadan oymak. Bu arada yetismesi istenen alt yapidan oyuncular icinde Tugay'a verilmesi gereken uzun bir liste olmali. Neleri calistiracak nasil hazirlayacak gelecegin GS'li futbolcusunu. Bunu Tugay'inda bildigini sanmiyorum. Madem istemekle olmuyor kailiyet huner ve zeka laim dedi. Bunlar nasil futbolcuya monte edilir bunu da soylemeli. Degilse ben de calistiririm GS'i.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
Murat Biricik
Posts: 1755
Joined: Tue Oct 22, 2002 10:32 pm
Location: Yesilyurt - Ist

Re: Frank Rijkaard Galatasaray'da...

Post by Murat Biricik »

Rijkaard bugun aldigimiz beraberlik ile sezon sonu hedefini revize etti. "Kazansaydik motivasyon kazanacaktik. Formanin renklerini savunmaga devam edecegiz." dedi. Umarim yeni sezonda GS da kalir.

CL e katilim hayal. BJK , SS den bir galibiyet alirsa belki. FB ile dort, Bursa ile yedi puan fark var. Buyuk ihtimal Avrupa Liginde mucadele edecek ve sezonu yine erken acacagiz. Boyle bir takim ( oyuncular degil, cevirmeninden yoneticisine butun takimdan bahsediyorum) ile Avrupa Liginde yola devam etmek Rijkaard ve ekibi icin ne kadar tatmin edici olur, dusunmek lazim.

Bizim Rijkaard ve ekibini istememizden daha ziyade, onlar GS da bir sezon daha gecirmek isterler mi? Bekleyip gorecegiz.
"Adnan Sezgin'in attığı her imzanın altına ben imzamı atarım. Bu mesleği en iyi bilen adam." ADNAN POLAT

"Biri, vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, öteki de, içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı."
Post Reply