Page 21 of 95

Posted: Tue Feb 12, 2008 12:36 pm
by Hasan Tezcan
Öyle diyorsun da...bu cocugun tiplemeleri hep ayni degil mi...

Posted: Tue Feb 12, 2008 5:12 pm
by Mehmet Gurdal Cetin
16 TEMMUZ 2007 PAZARTESI 12:52 pm'de ne oldu
dusun dusun bir turlu bulamadim
87 kisi forumda ayni anda online olmus

Konu neydi ? :)

Posted: Wed Feb 13, 2008 11:18 pm
by Mehmet Marsan
Besiktas JK resmi web sitesinden kopyaliyorum. Inanmiyanlar gidip bakabilir.
Kulübümüz’den Açıklama
13.02.2008 14:35

“Ne” olduğu ya da olmadığı kamuoyu tarafından yıllardır çok iyi bilinen “pembe kazaklı” Hıncal Uluç’un, temsil ettiği ahlak anlayışının pisliği içinde er ya da geç boğulacağına inanıyor ve bu zat’a cevap dahi vermenin lüzumsuz olduğunu düşünüyoruz.
Hakkında gerekli yasal işlemleri başlatacağımız Hıncal Uluç, hesabını Yüce Türk Adaleti’ne verecektir.

Kamuoyuna saygılarımızla duyururuz,

BEŞİKTAŞ JK
Niye bu kadar kizdiklarini anlamak icin gittim Hincal'in son yazilarina baktim. Kayseri-BJK macindan onceki baskanlarin 11 M Eura muhabetini agir bir dile tenkit etmis.

Posted: Fri Feb 15, 2008 7:15 pm
by Ali Kaya
Kuzey ülkelerinde intahar eğiliminin fazla olduğunu biliyordum fakat bu kadar
çıldırmış olabileceklerini tahmin etmiyordum :)

http://www.referansgazetesi.com/haber.a ... _KOD=90377

Posted: Fri Feb 15, 2008 9:15 pm
by Alpay Dedeoglu
Avrupada en cok sevmedigim millet. (Bizzat sahsi tecrubelerimle).
Irkci, soguk, acimasiz, birey olarak kendine guvensiz,
bunalim. Balina katilleri. uzlasmasiz olduklarindan dolayi
Avrupa is piyasasinda ''Avrupanin Araplari '' derler Norvecliler icin.
Turkleride dislerine bakip falan alir bunlar.
Ali Kaya wrote:Kuzey ülkelerinde intahar eğiliminin fazla olduğunu biliyordum fakat bu kadar
çıldırmış olabileceklerini tahmin etmiyordum :)

http://www.referansgazetesi.com/haber.a ... _KOD=90377

Posted: Sat Feb 16, 2008 12:03 am
by Ali Gursel
Alpay Dedeoglu wrote:Avrupada en cok sevmedigim millet. (Bizzat sahsi tecrubelerimle).
Irkci, soguk, acimasiz, birey olarak kendine guvensiz,
bunalim. Balina katilleri. uzlasmasiz olduklarindan dolayi
Avrupa is piyasasinda ''Avrupanin Araplari '' derler Norvecliler icin.
Turkleride dislerine bakip falan alir bunlar.
Ali Kaya wrote:Kuzey ülkelerinde intahar eğiliminin fazla olduğunu biliyordum fakat bu kadar
çıldırmış olabileceklerini tahmin etmiyordum :)

http://www.referansgazetesi.com/haber.a ... _KOD=90377
Sevgili Alpay, benim kişisel tecrübem yok ama bir de lehlerine bir bilgi: dünyada ülke gelirinden yüzde olarak üçüncü dünyaya en çok yardım eden ülke. Her sene gelirlerinin 1%ini hibe ediyorlar diğer ülkelere yardım olarak. Emperyalizm yok, karşılık yok, silah satmak yok, beklenen bir şey yok, hediye safi.

Yani iyi tarafları da var.

Ali

Posted: Sat Feb 16, 2008 10:07 am
by Kenan Atak
Cengiz abinin de cok sevdigi Bekir Coskun TFF secimleri uzerine yazmis :) Sonra bana neden kac senedir futbol izlemiyorsun diyorlar.

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/824 ... 1&sz=71377

Posted: Sat Feb 16, 2008 8:16 pm
by Ugur Sahin
Kerem Tezic wrote:Cengiz abinin de cok sevdigi Bekir Coskun TFF secimleri uzerine yazmis :) Sonra bana neden kac senedir futbol izlemiyorsun diyorlar.

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/824 ... 1&sz=71377
Çok güzel yazmış hakkaten. Hala "Yarı aç, yarı tok yaşayan hemşireler, öğretmenler, polisler, memurlar, işçiler, emekliler sürünürken, verdikleri vergi ile 135 bin Ye Te Le maaş alan Fatih Terim" yazıyor adam, daha neyi kime anlatacaksın. Orda bıraktım zaten ben de yazıyı okumayı.

Bekir Coşkun benim gözümde AKP'nin niye iktidarda olduğunu açıklayan adamdır. Karşıtın Bekir Coşkun olduktan sonra, az bile oy alıyor AKP gibi geliyor bana.

Ugur

Posted: Sat Feb 16, 2008 9:14 pm
by Cengiz Akgun
Satilmislar bir araya geliyorlrmis Sabah ve ATV'de. Daha dune kadar Serdar Serdar diye bokunu yedigi Serdar Turgut'a calimini atan paraya kalemini degil dibini dahi gozunu kirpmadan satacagini bildigim Ardic bugun jart diye Hoscakalin demis bile Aksamda. Simdi daha rahat Paristeki Sen nehrinin boklu sularindan bir bardak icmege gidebilecek. Eskiden senede iki kere gidebilirken alacagi okkali maasla dort kere gidecek. O da zaten ona yetiyor. Hepsi bu.

Barlas ise buyuk hanco olarak NTV'de Emre Kongar'in onunde egilip bukulmekten bikip kurkcu dukkani olan Sabah ve ATV ye hukumetin liberal yayin organi olma hizmetini vermege hazir olarak donmus. Birbirlerinin layigini bulmuslar. Hayirli olsun. Babahanin sutlanacagi soyleniyor ki o sanki bunlardan asagi mi kaliyordu. Ama boyledir. Ilk once yari doneklerden baslarlar. Candar mandar'da aralarinda. Bir de Hasan Cemal'i Milliyetten alip aralarina alsalar da tam kadro Cankaya da yemek ziyafetlerinde bulunup Gul'e nasil sarap icileegini ogretirler ve Basbakan'in ucaginda en sotali yerlerde Dunyanin kicina dugum atmaya hazirlar.

Ben de gecen gun gariban Acun'a vurdumdu.

Posted: Sat Feb 16, 2008 9:35 pm
by Ali Kaya
Ugur Sahin wrote:
Kerem Tezic wrote:Cengiz abinin de cok sevdigi Bekir Coskun TFF secimleri uzerine yazmis :) Sonra bana neden kac senedir futbol izlemiyorsun diyorlar.

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/824 ... 1&sz=71377
Çok güzel yazmış hakkaten. Hala "Yarı aç, yarı tok yaşayan hemşireler, öğretmenler, polisler, memurlar, işçiler, emekliler sürünürken, verdikleri vergi ile 135 bin Ye Te Le maaş alan Fatih Terim" yazıyor adam, daha neyi kime anlatacaksın. Orda bıraktım zaten ben de yazıyı okumayı.

Bekir Coşkun benim gözümde AKP'nin niye iktidarda olduğunu açıklayan adamdır. Karşıtın Bekir Coşkun olduktan sonra, az bile oy alıyor AKP gibi geliyor bana.



Ugur
Aslında hazır maaş mevzularına girmişken kandi maaşınıda bir açıklasaymış, kankası Emin'e çok ısrar etmişlerdi, herhalde utanılacak kadar az olduğu için açıklayamamıştı.

Birde vergiden bahsetmişken kendi patronunun yediği naneler (hemde o çok eleştirdiği AKP ile, Petrol Ofisi vergi afları falan) hakkında iğneli yazılar beklemek hakkımız, fakat ne hikmetse o konularada pek sıra gelmez.

Yani sonuçta tencere dibin kara seninkisi benden kara muhabbeti.

Ali

Kosova bagimsiz

Posted: Sun Feb 17, 2008 8:50 pm
by Alpay Dedeoglu
Hosgeldin Kosova.. Cok acilar cekildi, cok canlar verildi,
cok ocaklar sondu. Bagimsizliga giden zor oldu.
Gerci hala UN'nin kontrolunda gidiyor isler ama yavas yavas duzelir.

''Avrupa'nın 49'uncu ülkesi Kosova
hurriyet.com.tr



Bugün 17 Şubat, saat 16.00'da Avrupa 49 ülke oldu. Kosova bağımsızlığını ilan etti. 51 ülke tanıyacağını açıkladı.


KOSOVA'DA BAĞIMSIZLIK BAYRAMI..

Ve Kosovalıların rüyası gerçek oldu. Bugün 17 Şubat saat 16.00'dan itibaren Kosova bağımsızlığını ilan etti. Avrupa artık 49 ülke oldu. 51 ülke Kosova'yı tanıyacağını açıkladı. Aralarında Türkiye ve ABD de var. Tanımayacağını resmen açıklayanlar arasında Kıbrıs Rum Kesimi, İspanya ve Romanya yer alıyor.

Kosova'nın bağımsızlığını ilan etmesi ve birçok ülke tarafından tanınacağının açıklanması, ister istemez KKTC'yi de akıllara getirdi. Bu konuda en çok Rusya bastırdı. Rusya lideri Vladimir Putin, geçen hafta bu konuda Avrupa ve ABD'ye ağır şekilde yüklendi. "40 yıldır KKTC'yı tanımıyorsunuz. Utanın" diyen Rus lider, Kosova'nın bağımsızlığına karşı çıkıyor.

RUSYA İLE GÜRCİSTAN ARASINDA KRİZ

Sırbistan ve Rusya bağımsızlığa karşı çıkıyor. Rusya Kosova’nın tanınması halinde, Gürcistan’daki özerk bölgeler Abazya ve Güney Osetya’yı tanıyabileceği imasında bulundu. Moskava’nın bu çıkışına tepki gösteren Gürcistan Cumhurbaşkanı Mikhail Saakaşvili, Abhazya ve Güney Osetya’yı koruyacaklarını açıkladı ve Rusya'ya nota verdiklerini söyledi.

AMERİKAN BAYRAKLI KUTLAMALAR

Kosova Başbakanı Haşim Taci, bağımsızlık ilanı için Meclisi, Türkiye saatiyle 16.00’da topladı. Taci "Tarihi bir gün yaşıyoruz" dedi. Bu açıklamanın ardından Priştine’de halk, ellerinde Kosova ve Amerikan bayraklarıyla sokaklara döküldü.

SIRPLAR SOKAKLARA DÖKÜLÜP PROTESTO ETTİ

Bağımsızlık ilanının ardından, geniş katılımlı kutlamalara geçildi. Sırbistan’da ise Kosova’nın bağımszılığına karşı çıkan yüzlerce kişi, başkent Belgrad’da yürüdü.

AB Dönem Başkanlığını yürüten Slovenya’nın Belgrad’daki Büyükelçiliğinin önünde toplanan, Sırp bayrakları taşıyan bin dolayında gösterici, “Kosova Sırbistan’ın kalbidir” diye slogan attı.

Göstericilerin liderleri, Slovenya elçiliğine dilekçe vermek istedi. Göstericiler, dilekçede, “Özgür ve demokratik Sırbistan, Sırbistan’ın ve Kosova’nın sözde demokratik Avrupa’da ırzına geçilmesine tanık olmaya hazır değildir” diye yazdı. Dilekçede, Sırp halkından “bu yasa dışı tiranlığa karşı ayaklanması” çağrısında bulunuldu.

Polis elçiliği kordon altına aldı, ondan fazla polis aracı elçilik ve kentin tek camisinin çevresinde hazır bekledi. Gösteride olay çıkmadı.

AB KOSOVA'YA 2 BİN GÖREVLİ GÖNDERİYOR

AB, Kosova Polis ve Yargı Misyonu (EULEX) çerçevesinde bölgeye 2 bin görevli gönderecek. Buna göre, bin 400 polis ve 600 yargıçla savcıdan oluşacak AB Misyonu'nun görevi, Kosova'da asayiş, hukuk, ceza, gümrük düzeninin işleyişini gözetlemek olacak.

Kosova basınına göre, EULEX görevlilerinin pazartesi gününden itibaren gelmesi bekleniyor.

Bu arada BM yönetimine olduğu gibi, AB misyonuna da karşı olduğunu bildiren "Vetvendosje" (Kendin karar al) Hareketi üyeleri, tüm Kosova'da duvarlara "UNMİK ve EULEX'e Hayır" şeklinde sloganlar yazıyor.

"Vetvendosje" hareketi, Kosova'nın kendi kaderini kendisinin belirlemesi gerektiğini savunuyor ve çözüm olarak da referandum yapılmasını öneriyor.

DÜNDEN BUGÜNE KOSOVA'NIN BAĞIMSIZLIK YÜRÜYÜŞÜ

Kosova 1968'de Yugoslavya Federasyonu'nun eyaletlerden biriyken Kosovalı Arnavutlar, ilk kez bağımsızlık yanlısı gösteriler yaptı.

Kosovalı Arnavut ayrılıkçılar ilk gösterilerin üzerinden uzun süre geçtikten sonra Yugoslavya Federasyonu'nun dağılma sürecine girmesiyle birlikte 1991 yılında ayrı bir cumhuriyet olarak bağımsızlığını ilan etti, ancak sadece komşusu Arnavutluk tarafından tanındı.

1996 yılında bağımsızlık yanlısı Kosova Kurtuluş Ordusu-KLA ortaya çıktı ve bazı polis hedeflerinin bombalanması eylemlerini üstlendi. Sırp polisinin 1998 yılının mart ve nisan aylarında ayrılıkçı Kosovalı Arnavutlara yönelik operasyonlarında onlarca kişi öldü.

Sırplar yapılan referandumla Kosova konusunda uluslararası arabulucuğu büyük çoğunlukla reddetti. Uluslararası toplum Yugoslavya'ya yeni yaptırımlar uygulamaya başladı.

KLA, 1998 yılının temmuz-eylül ayları arasında, Sırpların bozgununa uğramadan önce, Kosova'nın yüzde 40'ında denetimi ele geçirdi. Sırp güçleri köylere saldırdı, Kosova'nın merkezinde 22 Kosovalı Arnavutu öldürdü.

1998 ekiminde NATO müttefiklerine Sırp askeri hedeflerine karşı saldırı yetkisi verildi. 15 Ocak 1999'da Racak bölgesinin dışında 45 Kosovalı Arnavut Sırp güçlerince öldürüldü. Uluslararası yetkililer, sorumlular hakkında savaş suçu soruşturması başlatılmasını istedi.

Mart ayında Belgrad yetkilileri, uluslararası toplumun üzerinde mutabakata vardığı barış anlaşmasını reddetti, Arnavutlar ise imzaladı. 24 Mart 1999'da NATO, Yugoslavya'ya karşı 78 gün sürecek hava saldırılarına başladı.

Mart-Haziran ayları arasında Sırp güçleri, 800 bin Kosovalı Arnavut'u Makedonya ve Arnavutluk'a sürdü. 10 Haziran 1999'da Yugoslavya lideri Slobodan Miloşeviç, hava harekatının durdurulması karşılığında NATO'nun Kosova'da asker konuşlandırması ve bölgenin BM misyonu tarafından yönetilmesini öngören teklifi kabul etti ve askerlerini Kosova'dan çekmeyi onayladı.

NATO önderliğindeki 50 bin kadar barış gücü askeri Kosova'da konuşlanmaya, Sırplardan kaçan Kosovalı Arnavutlar da evlerine dönmeye başladı.

6 Ekim 2000'de seçim yenilgisini kabul etmeyi reddeden Miloşeviç, kitlesel gösterilerin ardından istifa etti. 28 Haziran 2001'de Miloşeviç, savaş suçlarından yargılanmak üzere Hollanda'nın Lahey kentindeki uluslararası savaş suçları mahkemesine teslim edildi, ancak mahkemesi tamamlanamadan öldü.

2002 yılı şubatında Kosova parlamentosunu seçti, İbrahim Rugova başkan oldu. Ekim 2003'te Sırplar ve Kosovalı Arnavutlar 1999 yılından bu yana ilk kez doğrudan görüşmelere başladı. 2004 martında Kosovalı Arnavutlar Sırplara saldırarak, savaştan beri en kötü şiddet olaylarını imza attı.

Ocak 2006'da başkan Rugova başkent Priştine'de akciğer kanserinden öldü. Kosova'nın gelecekteki statüsüyle ilgili görüşmeler BM'nin öncülüğünde şubat ayında başladı. Sırbistan'da yapılan referandumda Kosova'nın Sırbistan'ın bölünmez bir parçası olduğu ilan edildi.

26 Ocak 2007'de BM'nin Kosova temsilcisi Martti Ahtisaari, Kosova'ya gözetim altında bağımsızlık verilmesini öngören planını açıkladı.

Rusya, Ahtisaari'nin teklifini 2007 nisanında yapılan BM Güvenlik Konseyi toplantısında reddetti. ABD Başkanı George Bush, haziranda Kosova'nın daha fazla gecikmeden bağımsız olması gerektiğini söyledi.

Temmuzda Kosova, BM'nin yürüttüğü Kosova sürecinin başarısız olduğunu belirterek, yıl sonuna kadar bağımsızlığın ilan edilmesi çağrısında bulundu. Nihayetinde Kosova Başbakanı Haşim Taçi, 17 Şubat 2008'de bağımsızlık ilan edeceklerini açıkladı. ''

Posted: Sun Feb 17, 2008 9:54 pm
by Ali Gursel
Sevgili Alpay,

Is sebebiyle 2005 ve 2006 yillarimin onemli bir kismini Pristina'da gecirdim, sonra gidip gelmeye devam ettim en son iki ay once gibi oradaydim.

Bugun siyasi olarak hos gozukse de Kosova ve Kosovalilarin onunde cok cok zor zamanlar var.

Birincisi Kosova Sirplar icin onemli hatta kutsal bir yer. Bu olayda kendi affedilmez paylari ne olursa olsun bu ayrilmayi kabul etmeyeceklerdir. Sirbistan ile iliskisi olmayan bir Kosova'nin durumu da ekonomik olarak hic bir zaman iyi olmayacaktir.

Kosova 1999dan beri Birlesmis Milletler yonetiminde. Ekonomik kurumlari ise zaten epeydir AB yonetimindeydi. Kosova AB'den cok ciddi para yardimi almasina ragmen ekonomisi son derece kotu durumda, issizlik %60-70 civarinda yillardir. Ciddi en ufak bir endustri yok, tek gelirler Ab yardimlari, yurt disindaki Kosovalilarin eve yolladiklari paralar ve kanunsuz faaliyetlerden gelen gelirler (uyusturucu kacakciligi vs).

Sirf bir fikir olsun diye. Kosova'da yillardir cok ciddi elektrik sikintisi var. Ulke bir ara A,B,C diye bolgelere ayriliyordu, sonra da A'ya 6 saatin 4u eletrik verilip, ikisinde kesiliyordu, B'ye 3:3 verilip kesiliyordu, C'ye ise bazen 6 saatte 1 bazen iki saat elektrik veriliyordu. A,B,C uygulamasi kaldirildi, simdi herkesin elekrigi bir kesik bir var, Pristina'da surekli cogunlugu Aksa marka jeneratorlerin sesini ve kokusunu duyarsin cunku parasi olanlar ve ticari isletmeler boyle elektrik sagliyor.

Elektrik durumunun bu kadar kotu olmasinin sebebplerinden biri tuketicilerinin cok onemli bir kesiminin elektrik faturalarini odememesi. Elektriklleri kesilirse de iki saat sonra kacak baglanti yapiyorlar.

Kosova su kaynaklari acisindan son derece zengin ayrica bol bol komuru olan iki milyon nufuslu bir yer. Ulkede Sirplar zamaninda yapilan iki komurle calisan ama eskiliklerinden dolayi surekli bozulan santral var.

Elektrik genel ekonomik durumu anlatmak icin bir ornek. Kosovalilar baslarina gelen her musibetten Sirplari sorumlu tutuyor. Sirplar da gulumseyerek Arnavutlugu gosterip, biz orada degildik, onlarin neden elektrikleri yanmiyor peki diyor.

Sosyal sorumluluk bilincinin cok az gelistigi, komunizm ve sonrasi Sirp donemlerin derin olumsuz izler biraktigi bir yer Kosova. Neredeyse tamamini gezdim. Bir suru Sirp kacmis, kalanlar da asker kontroluyle ancak hareket edip yasamlarina devam edebiliyor.

Bir toplumun azinliklarini kaybedince kaybettigi zenginligi anlamis degiller ve sagliksiz bir milliyetcilik hakim toplumda.

Bu arada oradayken BM ve AB gibi kurumlarin bir yeri yonetmek konusunda ne kadar hazirliksiz ve uygunsuz oldugunu da gordum.

Kosova'nin isi cok cok zor. Bugun onlar icin mutlu bir gun. Sirplarin sorumluluk alma ve kendi irkci egilimleri ile hesaplasmak konusundaki korkunc iktidarsizliklarini dusundukce de muhtemelen daha iyi bir cozum yoktu.

Ama benim gozumun onune hep aylik emekli maasi 45 Euro olup gecinemedigi icin taksi soforlugu yapan ve cat pat Turkce bilen 70lik dede, yasi 30a yakin, sirti kalin tanidigi olmadigi icin yillardir issiz dolasip bos vaktinde Kosova'ya yeni bayrak yarsimasini kazanmak icin bayraklar cizen Sabri ve buna benzer bir suru kirik hayat geliyor.

Kosova'da durum bagimsizlikla duzelmeyecek hatta belki Kosova cok daha ciddi politik, uluslararasi sorunlari ateslenecegi yer olacak korkarim, ama umarim yaniliyorumdur.

Ali

Posted: Mon Feb 18, 2008 12:08 pm
by Alpay Dedeoglu
Sevgili Ali,

Baba tarafinin kokeninden dolayi Kosovaya ozel bir ilgim var. Konu ile bayagi okumuslugum var, hatta uzman bir Ingilizin yazdigi Kosova kitabi sahane. Tanidigim Kosovalilardan bayagi dinledim. Babam gitti geldi, insallah bende gitmeyi planliyorum.

Kosova dedinmi bir Arnavut realitesi var. Osmanliyi incelersen Arnavutlari elinde tutanin Balkanlarda soz sahibi oldugunu gorursun. Amerika ve AB simdi buna oynuyorlar. Sirp-Ortodoks dolayisiyla Rus etkisini kirmak icin Arnavutlar hala kilit rolde. Bu yuzden muhtemel bir Avrupa topluluguna girme ve Arnavutlukla birlesmese bile onlarla beraber hareket etme mantigivar. 2 milyonluk ulke, bizden daha cabuk ( bizimki hic olmayacak ya neyse) Avrupa topluluguna girme ihtimalleri mevcut. Nufusun bircok misli kadar goc mevcut ve gurbetci paralariyla yasiyorlar. Gecmiste gumus madenlerinin varligi yuzunden istah yaratmisti komsularina. Gerci cevresiyle problemi cok olacak. Yunanistanla zaten mevcut, bu arada oradada bayagi Arnavut var. Makedonyayla tepisecekler cunku oradada baskaldiran Arnavut ve muslumanlar var. Makedonyayla problem olursa , zaten Bulgaristanlada olur zaten bagimsizligi tanimiyorlar. Romanyada ayni sebpten tanimiyor. Karadag ve Sırbistan zaten belli. Bosna Hersek, Arnavutluk ve biz variz. İtalyada destekler zannediyorum cunku artik oradaki illegal faaliyetler cok canlari yandi, bir duzene kurala uysun istiyecekler.

Insan kalitesi ve egitim seviyesi (Genc nesil birkac dil konusuyor, UN mekanizmalari sagolsun)
cok iyi fakat ne yazikki egolar yuksek ve organize olamiyorlar. Elektrik ile ilgili birsey anlatti babam. Bir Kosovali adam elektrik elektronikci ve evinin isitmasini akuile calisan , icinde su dolasan hali ile gerceklestiriyor. Akuleri doldukca arabadan sarj edilmis sekilde getiriyor.
Korkuyorum biraz da rahat kalsalar meshur ''Lek-Gega'' tepismesi baslayacak.(Gerek kendi aralarinda , gerek Arnavutlukla)

Posted: Mon Feb 18, 2008 1:25 pm
by Mehmet Gurdal Cetin
Cengiz Akgun wrote:Satilmislar bir araya geliyorlrmis Sabah ve ATV'de. Daha dune kadar Serdar Serdar diye bokunu yedigi Serdar Turgut'a calimini atan paraya kalemini degil dibini dahi gozunu kirpmadan satacagini bildigim Ardic bugun jart diye Hoscakalin demis bile Aksamda. Simdi daha rahat Paristeki Sen nehrinin boklu sularindan bir bardak icmege gidebilecek. Eskiden senede iki kere gidebilirken alacagi okkali maasla dort kere gidecek. O da zaten ona yetiyor. Hepsi bu.

Barlas ise buyuk hanco olarak NTV'de Emre Kongar'in onunde egilip bukulmekten bikip kurkcu dukkani olan Sabah ve ATV ye hukumetin liberal yayin organi olma hizmetini vermege hazir olarak donmus. Birbirlerinin layigini bulmuslar. Hayirli olsun. Babahanin sutlanacagi soyleniyor ki o sanki bunlardan asagi mi kaliyordu. Ama boyledir. Ilk once yari doneklerden baslarlar. Candar mandar'da aralarinda. Bir de Hasan Cemal'i Milliyetten alip aralarina alsalar da tam kadro Cankaya da yemek ziyafetlerinde bulunup Gul;e nasil sarap icileegini ogretirler ve Basbakan'in ucaginda en sotali yerlerde Dunyanin kicina dugum atmaya hazirlar.

Ben de gecen gun gariban Acun'a vurdumdu.
Niye oyle diyosun Cengiz Abi?

Turkiye'nin sartlari insanlari ne yazik ki tutarli hayatlardan uzak tutuyor.Kose yazarlarina hatta memleketin en buyuk gazetecilerine kiziyoruz miziyoruz ama o heriflerin gercekten yatacak yerleri yok.

Yalakalik yapmazlarsa transfer olmazlarsa YASAYAMAZLAR.

Tek tutarli olanlar bizim gibi Cimbom.org a yazanlar.Bu isten para almiyoruz zevk icin yapiyoruz da ondan.

Ben sahsen Engin ARDIC'i severim.Bir iki nedenim var.

1) Galatasarayli ( ha bi de liseli ama bende liseli sevgisi Alpay -Mesut ve Osman'la sinirli oldugu icin pek onemli degil- Mehmet artik buralara ugramadigi icin onu yazmadim alinmasin) ama olumune kill for you die for you Galatasarayliligi degil bununkisi sanki benimkine yakin bir Galatasaraylilik.

2) Dobra , agzina geleni soyluyor, isterse yanlis olsun adamin dogrusu o ise yaziyor cekinmiyor (Aslinda biraz seni O'na ,O'nu da sana benzetiyorum)

3) Tatli bir dille eski tufek solcu gecinenleri asagiliyor ki bu benim cok hosuma gidiyor (yanlis anlasilmasin ben solcu yada sagci degilim, merkez sag diyelim Deniz baykal CHP'nin basinda oldugu surece asla CHP'ye oy vermem :) )

4) Cok akilli ve kulturlu bir adam oldugunu dusunuyorum (Hukumete muhalefettekilere, kluplerimizde yoneticilik yapan adamlarin IQ seviyelerine baktikca bu adami daha zeki goruyorum)

Koyunun olmadigi yerde keciye ABDURRAHMAN CELEBI meselesi

Yapabiliyorsa helal olsun

Posted: Mon Feb 18, 2008 5:13 pm
by Kenan Atak
Ugur Sahin wrote:
Çok güzel yazmış hakkaten. Hala "Yarı aç, yarı tok yaşayan hemşireler, öğretmenler, polisler, memurlar, işçiler, emekliler sürünürken, verdikleri vergi ile 135 bin Ye Te Le maaş alan Fatih Terim" yazıyor adam, daha neyi kime anlatacaksın. Orda bıraktım zaten ben de yazıyı okumayı.

Ugur
Bir yazi koymusum begenirsin ve begenmezsin ama gorusunu anlatmanin yolu bu sekilde kucumseyici ifadeler olmamali (cok guzel yazmis hakikaten seklindeki alayci ifadeyi kastettim). Maalesef ulkenin yillardir icinde bulundugu durumu bu tur davranislar cok net acikliyor: linc politikasi. Eger ustteki yaziya neden katilmadigini adam gibi anlatsan ben de deger verir dinlerim ama senin yazdigindan maas konusuna neden tepki verdigini bile anlamadim. Yazik! Ulkenin murekkep yalamis kesmi bu kadar hinc ve sinirle yazarsa ilkokul diplomasi bile olmayan buyuk cogunlugun da adam dogramasi sasirtici degil. Ikisi de farkli linc sekilleri sonunda. Alpay Norvec'ten bahsetmis. Ben size burda kuzeyi usenmeden anlatirim. Bir tartisma platformunda birisi konusurken pur dikkat bu adam ne diyor diye dinleyen, karsisindakine deger veren, ulkesinde tek agac katledilse sokagin dairelerinde protesto eylemi yapan, ve bu kafa sayesinde dunyanin en gelismis bolgesi olan kuzeyi (zaten davranislar birbirinden bagimsiz degerlendirilemez kanimca). Neyse hata bende boyle yazi falan astim. Ozur dilerim haddimi bildirdin cok sagol. Bence ne yazdigini kendini nasil ifade ettigini bir dusun. Bunu kendi kendine yapsan bile kafi benim icin. Burda amacimiz baskin cikmak falan degil sonucta. Meramini kendi argumanlarinla ve tatli bir dille dile getirirsen bakarsin dediklerinden okuyan da birsey kapar ben de dahil. Ama ustteki sekliyle degil maalesef.