Page 1 of 5
Sabri gönderiliyor
Posted: Fri Jan 25, 2008 11:03 pm
by Mehmet Gorgen
Posted: Sat Jan 26, 2008 12:02 am
by Savas Macun
Cok iyi olmus.Tum GS'lilarin gobek atmasi lazim.
Hakan-Necati-Orhan Ak-Hasan Sas-Sabri bunlar takimi cok kotu etkiliyor ve ustune ustluk Arda'ya kotu ornek oluyorlardi ve oluyorlar hala.
Cok yerinde bir hareket.
Selamlar
Savas
Posted: Sat Jan 26, 2008 2:05 am
by Hakan Bakircioglu
Sebebi disiplinsizlik ya da hatali davranis(lar) ise baska, ama teknik acidan dogru bir karar olmadigini dusunuyorum. Bunca senedir Sabri'nin kendisini yeteri kadar gelistiremedigini dusunsem de sag kanatta alternatif eksikligi yasarken boyle bir hareket bence hata. Ugur sakatlansa yerine kim oynayacak?
Hakan
Posted: Sat Jan 26, 2008 2:22 am
by Cengiz Akgun
Hakan Bakircioglu wrote:Sebebi disiplinsizlik ya da hatali davranis(lar) ise baska, ama teknik acidan dogru bir karar olmadigini dusunuyorum. Bunca senedir Sabri'nin kendisini yeteri kadar gelistiremedigini dusunsem de sag kanatta alternatif eksikligi yasarken boyle bir hareket bence hata. Ugur sakatlansa yerine kim oynayacak?
Hakan
Niye sasirdiniz bilmiyorum. Gecenlerde Adnan Polat'in NTV'ye verdigi demecten ozetler gecmistim. Orada deginmisti. Sabri Milli takimda sakatlandiktan sonra kendini toparlayamadi. Bu bende buyuk bir hayal kirikligi yaratti. Kendisinden bekledigimizi ikinci yari vermesini bekliyorum ve toparlanmasi gerek dedi. Baktilar Oftas macinda Sabri yine ayni Sabri ve ipini cekecek iste. Yani Fatos dediginiz Necati'ye iyi de Sabri'ye olunca mi kotu oldu?.
Posted: Sat Jan 26, 2008 3:10 am
by Serif Halimler
Kalli'nin ne yapmak istedigini anlayamiyorum. Kulüp ortamini ve takimin günlük durumunu bilmedigim icin, disaridan bakinca davranislarinin oldukca tutarsiz oldugunu görüyorum. Bugünkü basin toplantisinin sadece kisa bir bölümünü izledim. Orada anlattiklari tercüme ile tam olarak aktarilmayacak cinsten. Daha önce Geretz'in konustuguna yakin seyler söyledi. 31. ocaga kadar istedigim mevkilere 4 futbolcu alinmazsa ayrilabilirim anlamina gelen sözler sarfetti, daha sonra öyle demedim dedi. Yöneticiler fikir ayriliginda olmamali dedi, cok önemli bir cümle, tercümede net olarak yansimadi. "Yöneticiler ayni fikirde olmali ve ayni amac icin calismlai dedi. Az buz laflar degil. Icerde uyumsuzluk var izlenimini apacik belirten sözler, ya da ileri yasindan dolayi tartmadan konusuyor. Her iki ihtimalde de durum hos degil. Normalde konu Galatasaray olunca sakin olalimson ana kadar sansimiz var diye pozitif düsünen biriyim, fakat bu günlerde olanlar pek pozitif degil gibime geliyor. Bu karma$ada futbol takimi nasil konstantre olur maca ? Isimiz oldukca zor, bu sezon 3 yarista da basarisiz olacagiz gibi görünüyor, malesef.
Posted: Sat Jan 26, 2008 3:26 am
by Celal Gürcüoglu
Ben size ne demistim, iyidir iyidir Oftas yenilgisi, ciban baslarinin gitmesi kolaylasir diye
Cok sevindim bu habere. Sira yavas yavas digerlerinede gelecek!
Posted: Sat Jan 26, 2008 11:07 am
by Mehmet Gurdal Cetin
Yonetim burayi daha dogrusu beni okuyor
Bak kizdirmayin bundan sonra gidecek oyuncunun da ismini aciklarim.
FELDKAMP'a gelince ya gidecek ya gidecek.
POLAT 50 M EURO luk butcesi ile gelecek
Ottmar HITZFELD' e teklif goturululecek
Klup GORGEN'i ise alacak
Basin sozcusu DEDEOGLU olacak
Yeni stadin kapisina POLIM CEYREGE GAZOZ Galatasaray SK yazilacak
Benim adim Kucuk Kiyamet
Dediklerim cikar sonra uzulursunuz
Posted: Sat Jan 26, 2008 3:38 pm
by Alpay Dedeoglu
Sabrinin gerek saha ici gerekse saha ici disiplinsiz ve otoriteyi
sorgulayan hareketleri buna sebep oldu. Maclarda gordugum kadari ile gerek yerlesim gerekse taktik olarak soyleneni yapmiyordu. Yuzde yuz eminimki Kalli serbest atislari sen atma demesine ragmen inadina dayilikla o kullaniyordu. Belkide Sabri disariya gitmek icin bile bile bunu yapti. Okanin, Arifin, gitmeden onceki saha ici ve disindaki davranislarini goz onune getirin. Akil hocalari ve menajerleri ayni olsa gerek.
Feldkamp esas baska bir sey soylemis ki anahtar bu: ''Sabriyi bir turlu egitemiyorum .'' diyor. Yani bizim burada bir turlu gelisme gosterememe dedigimiz olay. Bu da GS alt yapisinin kafa olarak ne kadar ust seviyeye hazirladigini ortaya koyar.
Tabii birde Hakana yaninan yazilirsam dokunulmaz olurum, nasil olsa teknik direktor gidecek yaklasimina fazla inandi. Hakan Sukur bence kotu etkiledi kendisini.
Bir Galatasaraylinin hem sevinip hem uzulecegi olay. sevinecegi durum ise yukaridaki bahsettigim sebepler. Ben Kalliyi alkisliyorum bu karari icin.
Uzuldugum nokta bu cocuk kendi alt yapimizdan yetisme, GS'yi seven, mucadele eden fizik gucu yuksek ve (sasirtici ama gercek) kenardan oyunu iyi okuyacak goruse sahip(Omer Kukne yazmisti bir yazisinda PAFlari kenardan yonlendiriyor diye) milli bir oyuncu. Alt yapidan oyuncu yetistirmekle bitmiyor ise, daha sonrasinda onu korumak ve surekli kendini gelistirecek kafa yapisinda ve profesyonellikte olmasini saglamak gerekli.
Posted: Sat Jan 26, 2008 5:14 pm
by Ufuk Sezekkaplan
Bir ara Rus satranc ekolu uzerine bir yazi okumustum, bir donem dunyayi domine eden oyuncular yetistirirken bir sporcuda 4 ogeye bakiyorlarmis: Yetenek, Calisma, Saglik (fiziksel guc). Sonuncusu da kisilik.
Bu sonuncu faktoru de 2 acidan degerlendiriyorlar; biri, oyuncunun kisiligine uygun bir oyun anlayisinin secilmesi ve gelistirilmesi. Mesela gunluk hayatta olaylara sakin, sogukkanli, stratejik yaklasan sporcularla, neseli, disadonuk oyunculara onerdikleri oyun sistemleri cok farkli.
Digeri de tum sporculari kucuk yasta edebiyatla, guzel sanatlarla, bir baska hobiyle tanistirip, ozel egitmenleri ile baska yonlerinin de gelismesini sagliyorlar. Karpov'un iyi bir filatelist olmasi, Kasparov'a muhendislik fakultesinin bitirtilmesi, Spassky'nin, Dostoyevski ve Scriabin hayrani bir gazeteci olmasi ornekleri gibi.
Buradan suraya varmak istiyorum. Her duzeyde bizim sporcularin gunluk yasamini tahmin edebiliyoruz. Futbolcularin sosyal aktiviteleri Kasibeyaz'a veya Akmerkez'e gitmekten, playsation 3 oynamaya kadar bir cercevede. Muhtemelen Persembe aksamlari Kurtlar Vadisini de seyrediyorlardir.
Cogu, Turkce'yi 60 kelime ile konusabiliyor; hicbir hobileri yok, bu yuzden de analitik dusunmeyi ogrenemiyorlar. Daha dogrusu, bu onlara ogretilmiyor.
19 yasinda, dunyaca sorumluluk yukletilen bir Arda, toplumda nasil davranilir; nasil sagligini korur, nasil ev odevine calisir, kisiligi hangi tarz oynamaya yatkin ve kendisini nasil gelistirir, hic degerlendirilmiyor.
Turkiye'de alt yapidan anlasilan sey, sadece kosmayi, pas atmayi, sut cekmeyi ogrenmek ve aradan siyrilmak. Buna bir de alt yapi hocalarinin son zamanlarda kariyer saplantilari girince is baska yone kaydi (ayri konu ama, Abdullah Avci da bu manada kotu bir ornek oldu. Keske hep altyapida kalsaydi).
Sabri bu kultursuz iklimin kimbilir kacinci kurbani. Yetenek, evet var. Calisma, fiziksel unsurlar ve kisilik gelisimi ise zamaninda ona ve hatta ailesine birakilmadan, usta ellerde yogurulmaliydi.
Sizin bunu yapacak gercek altyapiniz, mental ekibiniz olmadiginda Sabri'nin ve Sureyha Ayhan'in gelecekleri, tarikatlarda veya kamyoncularin elinde yoguruluyor cunku.
Posted: Sat Jan 26, 2008 5:15 pm
by Ufuk Sezekkaplan
Alpay Dedeoglu wrote: Feldkamp esas baska bir sey soylemis ki anahtar bu: ''Sabriyi bir turlu egitemiyorum .'' diyor.
Feldkamp aynı vurguyu surekli Hasan Sas ve Arda icin de yapiyor. Tahminim Hasan Sas da bugun yarin gidici.
Posted: Sat Jan 26, 2008 5:38 pm
by Alpay Dedeoglu
Cok guzel noktalara temas etmissin ve yaziyi cok begendim.
Balkan ve Turkiye Satranc sampiyonu Suat Atalik'i (Lisedendir ve satranctadada bir GS ekolu vardır bric gibi) tanidim. Kendisi ayni zamanda gunde en az 1-2 saat salonda calisir(agirlik, kultur fizik, kondisyon vs..) . Sebebinide vucudun kuvvetli olmasi ile kafanin calismasinin paralel olarakdan oldugunu soylemisti.
Onun icin dilimde tuy bitti soyleye soyleye. Alt yapi tamamen international olup Ingilizce olmali . Hollandali/Fransiz/Alman/Turk personelle butun dunyadan yetenekli gencler gelmeli ve yalniz futbol fundamentali, kisisel beslenme, hijyen ve spor egitimi, yabanci dil ve de futbol stratejisi degil, evrensel kulturde verilmeli.
Ufuk Sezekkaplan wrote:Bir ara Rus satranc ekolu uzerine bir yazi okumustum, bir donem dunyayi domine eden oyuncular yetistirirken bir sporcuda 4 ogeye bakiyorlarmis: Yetenek, Calisma, Saglik (fiziksel guc). Sonuncusu da kisilik.
Bu sonuncu faktoru de 2 acidan degerlendiriyorlar; biri, oyuncunun kisiligine uygun bir oyun anlayisinin secilmesi ve gelistirilmesi. Mesela gunluk hayatta olaylara sakin, sogukkanli, stratejik yaklasan sporcularla, neseli, disadonuk oyunculara onerdikleri oyun sistemleri cok farkli.
Digeri de tum sporculari kucuk yasta edebiyatla, guzel sanatlarla, bir baska hobiyle tanistirip, ozel egitmenleri ile baska yonlerinin de gelismesini sagliyorlar. Karpov'un iyi bir filatelist olmasi, Kasparov'a muhendislik fakultesinin bitirtilmesi, Spassky'nin, Dostoyevski ve Scriabin hayrani bir gazeteci olmasi ornekleri gibi.
Buradan suraya varmak istiyorum. Her duzeyde bizim sporcularin gunluk yasamini tahmin edebiliyoruz. Futbolcularin sosyal aktiviteleri Kasibeyaz'a veya Akmerkez'e gitmekten, playsation 3 oynamaya kadar bir cercevede. Muhtemelen Persembe aksamlari Kurtlar Vadisini de seyrediyorlardir.
Cogu, Turkce'yi 60 kelime ile konusabiliyor; hicbir hobileri yok, bu yuzden de analitik dusunmeyi ogrenemiyorlar. Daha dogrusu, bu onlara ogretilmiyor.
19 yasinda, dunyaca sorumluluk yukletilen bir Arda, toplumda nasil davranilir; nasil sagligini korur, nasil ev odevine calisir, kisiligi hangi tarz oynamaya yatkin ve kendisini nasil gelistirir, hic degerlendirilmiyor.
Turkiye'de alt yapidan anlasilan sey, sadece kosmayi, pas atmayi, sut cekmeyi ogrenmek ve aradan siyrilmak. Buna bir de alt yapi hocalarinin son zamanlarda kariyer saplantilari girince is baska yone kaydi (ayri konu ama, Abdullah Avci da bu manada kotu bir ornek oldu. Keske hep altyapida kalsaydi).
Sabri bu kultursuz iklimin kimbilir kacinci kurbani. Yetenek, evet var. Calisma, fiziksel unsurlar ve kisilik gelisimi ise zamaninda ona ve hatta ailesine birakilmadan, usta ellerde yogurulmaliydi.
Sizin bunu yapacak gercek altyapiniz, mental ekibiniz olmadiginda Sabri'nin ve Sureyha Ayhan'in gelecekleri, tarikatlarda veya kamyoncularin elinde yoguruluyor cunku.
Posted: Sun Jan 27, 2008 12:45 pm
by Soner Özaltındere
Bu konu da çok hassas ve dikkatli olunması gerektiği kanısındayım. Her ne kadar Sabri'nin davranış ve performansından bende hiç memnun olmasam da dün akşam Bjk-Gaziantep maçında Özgürcan'ın müthiş hırsını, isteğini ve Baki'ye sol kanadı dar ettirişini gördükçe acaba bu çocuklar kendi klüplerinde niye böyle rahat ve hırslı değillerdi diye düşündüm kendi kendime... Ben bu çocukların bir süre kendilerini daha rahat gösterebilecekelri klüplerde pişmeleri taraftarıyım ama yine de bu çocukların arasından çıkabilecek bazı yetenekeleri de birileri onları klüpte görmek istemiyor diye kaybetmemek lazım.
Posted: Mon Jan 28, 2008 3:17 pm
by Alpay Dedeoglu
Dun GS yendi ama saha disi gelismeler beni acayip sinirlendirdi.
ILKONCE:
Efendim neymis, H.Sukur ve futbolcular toplanip Sabriyle konusmuslar, hatali oldugunu anlatmislar, sonra yonetimden af dilemisler, yonetimde dusunuyormus. Yahu gecen seneden beri sacmaliyor Sabri daha once akliniz neredeydi? Sonra Sabriyi bozan onu kendine uydu yapan H.Sukur.
Tencere dibin kara , seninki benden kara. Neyi anlatacak? Sonra bos kaleye golu atinca yedek klubesine Kalliyi atlayip ,genclere gidiyor. Olay nedir biliyormusunuz? Sabri yollanip HS futbolu birakirsa, GS'deki bu klan yillar sonra bitiyor. Telas ondandir, yeni taban yaratmak icin, GS'deki yapilanmanin devami icin yedek klubesine kosmak ondandir. Yonetimin dusunecegiz demesi ise Ulkerle yapilan sponsorluk anlasmasi geregi Cafe crown, hem Caruscanin gonderilememesi yuzunden olabilir.
SONRA:
Semih Haznedaroglu gece Fox'un programina cikmis dediklerine bak: ''Kallinin giderim diye yaptigini kimse GS'ye yapamaz, ben Galatasarayin oynadigi oyundan memnun degilim, FB'nin Avrupada oynadigindan memnunum, Trasferleden haberim yok, biz bilmeyiz, bazen baskanda bilmez, futbol subesi bilir''. Sonra studyodan Ersan ve Tamburaci agzinin payini verdiler bunun, ''Uslubunuz kotu, ik mik'' dedi. Yahu bu Semih Haznedaroglu bir ara Baskan oluyordu az kaldi, destekleyen bir kitle vardi onmu. Nasil bir adammis, hem liseli hemde GS'li olarak utandim. Allah korumus secimi kazanamamis.
Koca 2. baskanin geceyarisi Fox'a baglanip, kendi klubunu sikayet edip en prensipli hareket eden antrenorunu boyle baltalarmi? Kazik kadar adamsin, yakistimi, sana Sutanide bunu ogrettiler.
Sonra Fatih Altaylinin sacmalamasini dinledim. Aziz Ustunel, Hakan Unsal, Bulent Tulunun sacmaliklarina ise dayanamayacagimdan dinlemedim.
Icinden bu kadar iktidar hirisyla gozu donmus manyagin oldugu klubun yeri cok iyi gene.
Haydi Kalli , dayan. Galatasaray'a karsin Galatasaray icin. Bu yili cikarip su degisimleri yapabilirsen GS toparlanir. Bizlerin kendisini desteklememiz lazim cunku su anda tek destegi sagduyulu Galatasaraylilar.
Posted: Mon Jan 28, 2008 3:30 pm
by Ali Gursel
Alpay Dedeoglu wrote:Dun GS yendi ama saha disi gelismeler beni acayip sinirlendirdi.
ILKONCE:
Efendim neymis, H.Sukur ve futbolcular toplanip Sabriyle konusmuslar, hatali oldugunu anlatmislar, sonra yonetimden af dilemisler, yonetimde dusunuyormus. Yahu gecen seneden beri sacmaliyor Sabri daha once akliniz neredeydi? Sonra Sabriyi bozan onu kendine uydu yapan H.Sukur.
Tencere dibin kara , seninki benden kara. Neyi anlatacak? Sonra bos kaleye golu atinca yedek klubesine Kalliyi atlayip ,genclere gidiyor. Olay nedir biliyormusunuz? Sabri yollanip HS futbolu birakirsa, GS'deki bu klan yillar sonra bitiyor. Telas ondandir, yeni taban yaratmak icin, GS'deki yapilanmanin devami icin yedek klubesine kosmak ondandir. Yonetimin dusunecegiz demesi ise Ulkerle yapilan sponsorluk anlasmasi geregi Cafe crown, hem Caruscanin gonderilememesi yuzunden olabilir.
SONRA:
Semih Haznedaroglu gece Fox'un programina cikmis dediklerine bak: ''Kallinin giderim diye yaptigini kimse GS'ye yapamaz, ben Galatasarayin oynadigi oyundan memnun degilim, FB'nin Avrupada oynadigindan memnunum, Trasferleden haberim yok, biz bilmeyiz, bazen baskanda bilmez, futbol subesi bilir''. Sonra studyodan Ersan ve Tamburaci agzinin payini verdiler bunun, ''Uslubunuz kotu, ik mik'' dedi. Yahu bu Semih Haznedaroglu bir ara Baskan oluyordu az kaldi, destekleyen bir kitle vardi onmu. Nasil bir adammis, hem liseli hemde GS'li olarak utandim. Allah korumus secimi kazanamamis.
Koca 2. baskanin geceyarisi Fox'a baglanip, kendi klubunu sikayet edip en prensipli hareket eden antrenorunu boyle baltalarmi? Kazik kadar adamsin, yakistimi, sana Sutanide bunu ogrettiler.
Sonra Fatih Altaylinin sacmalamasini dinledim. Aziz Ustunel, Hakan Unsal, Bulent Tulunun sacmaliklarina ise dayanamayacagimdan dinlemedim.
Icinden bu kadar iktidar hirisyla gozu donmus manyagin oldugu klubun yeri cok iyi gene.
Haydi Kalli , dayan. Galatasaray'a karsin Galatasaray icin. Bu yili cikarip su degisimleri yapabilirsen GS toparlanir. Bizlerin kendisini desteklememiz lazim cunku su anda tek destegi sagduyulu Galatasaraylilar.
Sevgili Alpay,
Önce bir soru, bilgin varsa ve paylaşırsan sevinirim: Ülker ile anlaşmamızda Carrusca'yı yollamamızı engelleyen nedir? Yani nasıl bir madde var, bu adam ölene kadar GS'da kalacak hem yabancı kontenjanı yiyecek hem de bir faydası olmayacak maddesi falan mı var?
İkinci olarak da bir gözlem: Hakan Şükür ne zaman unuttum bir golden sonra Kalli'ye koştu bir maçta. Kimin yazdığını unuttum (yani sensin demiyorum) ertesi gün bu forumda "Bir yandan altını kazıyor hocanın bir yandan da golde ona koşuyor niyetini saklamak için, bundan korkulur" gibi bir yorum vardı.
Şimdi gençlere koşması rahatsızlık yaratmış.
Sence ne yapmalı golden sonra Hakan sevgili Alpay, yani sevincini kimle paylaşırsa bundan bir rahatsızlık duymazsın? Hocaya gidemiyor, genç oyunculara gidemiyor, e seyirciye gitse niyeti belli seyirciyi kafaya alıp Kalli'nin altını oyacak. Sevinip kimseyle paylaşmasa sanırım bu kez de adam gol attı sevinemiyor bile denecek.
Samimiyetle soruyorum, Hakan gol attıktan sonra ne yapmalı ki hareketlerini normal karşılanıp altında bir şey aranmasın?
Ali
Posted: Mon Jan 28, 2008 3:57 pm
by Ali Kaya
Bende tam benzer şeyler yazacaktım. Hakan ne yapsa yaranamıyor. Sabri
problemi bile üzerine kaldı. Neyse, seneye ayrılıyorda bu muhabbet sona eriyor
(mu acaba? yoksa Hakan uzaktan klubü karıştırmaya devam mı edecek?)
Bu arada gayet tutarsız davranan Kalli Galatasaray'a rağmen Galatasaray için
savaşan adam oluyor. Basın toplantısında yönetimi bırakırım ha diyerek tehdit
ediyor (gerçi bizim yönetim mutlaka hak etmiştir, fakat basın önünde tehdit
sadece klube zarar verir), 4 oyuncu isterim diyerek elindeki genç futbolcuları
resmen eziyor.
Sabri'nin nasıl bir hata sonucunda kadro dışı kaldığı bile tam belli değil. Kalli
takım oyunu oynamamasından şikayetçi. Hakan'ın böyle bir yönlendirme
yaptığını düşünmek çok zor.