Page 1 of 1

Adnan Polat'ın Basın Toplantısı

Posted: Mon Dec 29, 2008 2:09 pm
by Ali Gursel
Bugünkü Basın Toplantısı metni aşağıda. Ben kendi adıma önemli bulduğum yerleri boldladım (futbol konusunda):

29 Aralık 2008 11:35




Galatasaray Kulübü Başkanı Adnan Polat, bir basın toplantısı düzenleyerek basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Polat Otel'deki konuşmasında birbirinden çarpıcı açıklamalar yapan Başkan Polat, Mehmet Yıldız'ın transferi, Emre Belözoğlu'nun G.Saray'ın adını telafuz etmemesi ve yıllardır polemik konusu olan taraftar sayısı hakkında konuştu!..
-"GALATASARAY'DA TRANSFER BİTMEZ"-

"Transfer Galatasaray’da hiçbir zaman bitmez. Bu sene de olacaktır ama geçtiğimiz senelerdeki kadar olmaz.

Basketbolda dönüşüm içerisindeyiz. Özellikle kız takımımızın bana kupa sözü var. Erkek takımında da yeniden yapılanma var. Sezon başından beri iki yenilgimiz var. Orada da finali hedefliyoruz.

Dünyanın gündeminde global kriz var. Ekonomik anlamda bütün kulüpler sıkıntı çekiyor. G.Saray da bunlardan biri ancak krizin etkisi bizde giderek azalıyor. Stadın devreye girmesiyle bu sıkıntılar ortadan kalkacak.

3 sene evvel başlatılan ve bugün Türkiye’deki toplumun yüzde 8’in ortaya koyan engelli sporcularımızın namağlup olarak Türkiye ve dünya şampiyonu olması bir ilk. Bu kadar büyük bir başarı medyada hak ettiği yeri almadı. Devlet nezdinde de hak ettiği ilgiyi görmediler. Bu arkadaşlar toplumun 7 milyonunu temsil ediyorlar.

-"TFF'YE ŞARTSIZ DESTEK VERDİK, BUNDAN SONRA DA VERECEĞİZ"-

Göreve geldiğimizden bugüne kadar olan önemli değişikliklerden biri de TFF’de yaşandı. TFF’ye şartsız destek verdik ve bundan sonra da destek vereceğiz.

G.Saray’ın bünyesinde bin 500’e yakın sporcu var. Bunların giderleri karşılanıyor. Şirketlerimizin bünyesinde 300 tane de çalışanımız var. Olayı sadece futbola indirgemek diğer branşlara haksızlık olur.

Mağaza sayımızı iki katına çıkarmak ve ciromuzu 3’e katlamak istiyoruz. Ciromuz bir önceki yıla göre yüzde 55 arttı. İnternet satışımızın da toplam satış içinde yüzde 20 olmasını hedefliyoruz.

Riva’da ilçe belediyesinden onay aldık. Anıtlar Kurulu’ndan onay aldıktan sonra projemizi gerçekleştireceğiz. Bunu ortak yapabiliriz ya da satabiliriz.

Florya’nın üst hakkı 9 yıl daha uzatıldı. G.Saray’ın kendi mülkiyetindeki 24 dönüm arazi dışında 60 dönüm de üst hakkı var. Stadın devreye girmesiyle bu araziyi de satın almak istiyoruz.

Seyrantepe’de yapılan stadın isim hakkı Türk Telekom’a 10 yıllık verildi. Göğüs reklamı da Türk Telekom’a verildi 5 yıllık. 137 milyon 500 bin dolarlık bir anlaşma yaptık.

-"HAYATİ DERECEDE BİR SIKINTIMIZ YOK"-

Bu sene Şampiyonlar Ligi’ne girseydik gelirimiz giderimizi uzun yıllar sonra karşılayacaktı. Giderlerin kontrol altına alınması için Salı günü sabahtan başlayıp hafta boyu çalışmalar yapıyoruz. Ödemelerimizde geçtiğimiz dönemlerde çok uzun döneme yayılan vadeler bu dönemde bazen bir ay bazen de iki aya kadar sarkıyor. Sıkıntımız var ama çok önemli değil, hayati derecede bir sıkıntımız yok.

Amaç, uluslararası başarıyı, sportif anlamda yakalamanın yanında sağlıklı sürdürülecek bir ekonomik yapıyı da hazırlamak. Biz kendi şirketlerimizde yapmayacağımız bir şeyi asla G.Saray’da yapmayız. Şampiyonluktan daha değer verdiğimiz konu Sportif AŞ ile Futbol AŞ’nin birleştirilmesidir. Bu olay G.Saray geleceği açısından çok önemlidir. Herkesin hemfikir olduğu konu G.Saray’ın sağlıklı bir ekonomik yapıya kavuşması.

-"MEHMET YILDIZ TRANSFERİ İÇİN ŞARTLARIN OLUŞMASI LAZIM"-

G.Saray’ın transfere ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. Beşiktaş maçı sonrası bir toplantı yaptık. Genelde herkesin fikri aynı. Bir transfer yapmak için bir boşluk oluşması lazım. Mehmet Yıldız’ın bize faydası olacağını inanıyoruz ancak şartların oluşması lazım. Sivasspor Başkanı ile konuştuk. Mehmet Yıldız ve başka futbolcuların transferini konuştuk. Her görüşme bir transferle sonuçlanacak diye bir şey yok. Bunun sonundan bir transfer çıkabilir de çıkmayabilir de. Sadece Mehmet Yıldız’ı değil, başka futbolcuları da konuştuk. Sadece bugünü değil sezon sonunu da konuştuk.

Sözleşmeniz var diye kendinizi esir zannetmeyin dedim futbolculara. İdealleri varsa futbolcumuzun biz gitmeleri için yardımcı oluruz. Bu Servet için de geçerli diğerleri için de geçerli. G.Saray şartlarından memnun olmayan da olabilir. Biz ona kızmayız ve gönül koymayız. Futbolcularla bunları konuştum ama bana gelen bir futbolcu olmadı. Servet ile sözleşme yenileyebiliriz ama 6 ay sonra da başka bir kulübe gidebilir. Ben İngiltere’nin sıradan bir takımına bir futbolcumu göndermek istemiyorum.

-"FORMSUZ HAKEMLER YİNE ATANIYOR"-

Federasyonu şartsız destekledik. Bugüne kadar Federasyon ve komiteleriyle ilgili bizim ağzımızdan negatif anlamda tek kelime çıkmadı. Hatalar oluyor ve olmaya devam edecek. Maç neticesine göre adam yargılamayız. Onların hatalarına karşı biraz daha insaflı eleştiriler yapmak lazım. Aynı bombardıman aranızdan herhangi birine yapılsa kimyanız bozulur. Bu adamlar yine bu bombardımana iyi dayanıyor. Tek eleştirim, atama şekillerine. Formsuz hakem sonraki hafta yine atanıyor. Kulüplerimiz de bu konuda daha anlayışlı davranmaya davet ediyorum. Bu yöntem eğer uygulanan bir yöntem haline gelirse heralde G.Saray’dan daha fazla kimsenin sesi çıkmaz ve etkisi de olmaz ama biz bu yöntemi uygulamayacağız.

Beşiktaş bizim dost kulübümüz. Başkanı ve yöneticileri de arkadaşlarımız. Zaman zaman sportif sıkıntılarda daha sonradan pişmanlık duyduğumuz söylemlerimiz hepimizin oldu. Hakem hatalarıyla ilgili olarak şunu söyleyebilirim: İlk 6 sıradaki takımların maçlarını izleyen profesyonel bir heyetimiz var. Ben bunlardan rapor alıyorum. Ben G.Saray maçını izlerken olabildiğince taraf olmamaya çalışıyorum ama olmuyor. Bu yüzden böyle bir heyet kurduk. Yapılan lehte ve aleyhte hatalara bakarsak herkese eşit oranda hatalar yapılıyor. Hatayı biraz da kendimizde aramamız lazım.

Seyrantepe konusunda, devlete külfet getirmiyoruz aksine ciddi derecede para kazandırıyoruz. Bu para da Türkiye’deki gecekondu dönüşümüyle ilgili ev olarak vatandaşlara dönecektir.

-"ALİ SAMİ YEN'İN RUHU CENNETTE YAŞAYACAKTIR"-

Ali Sami Yen Bey’in ruhu cennette yaşayacaktır!.. Seyrantepe’deki komplekste sadece stat olmayacak. Kapalı bir spor salonu da yapmak istiyoruz orada. Üstü kapalı olacağı için milli felaketlerde de kullanılacak ve Şişli Etfal Hastanesi’de stadın bulunduğu yerin karşısına taşınacak.

-"GALATASARAY'IN BORÇLARI ARTMADI"-

G.Saray banka borçları artmadı. Borç alacak farkı diye bir kavram var Türkiye’de… Aradaki farka baktığınız zaman 2 sene evvel bu 155 milyon dolarmış. Şimdi ise 95 milyon dolar. Orta vadede rakamlara bakarsak G.Saray banka kredisi borçlarını yüzde 15 azaltmış. Nakit artı veriyorsa orada sağlıklı bir yapı vardır. Bizim derdimiz de o. Harcamalara dikkat ediyoruz ama sadece bu da yetmiyor. Hem giderlerde muhafazakar davranıp hem de sportif başarı kazanmaya çalışıyoruz.

UEFA yetkilisi, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı’nın UEFA kriterlerine uygun olup olmadığına dair kontrol ediyordu. Onunla konuştum ve stadın iyi olduğunu ancak trafik sorunu olduğunu söyledi. Ben de bence UEFA finalini vermelisiniz. Biz de derbi oynuyoruz bu statta ama yarım saatlik bir trafik sorunu oluyor dedim. O zaman 3-4 statla yarış halindeydi Saracoğlu ve daha sonra UEFA finalini aldı.

UEFA Kupası’nda her oynadığımız maç, bizim için zarar (burada sanırım yazım hatası var). Oradaki hüner, marka pazarlamasının becerisine bağlı. O kupayı, Saracoğlu’nda kaldıracağımıza inanıp şimdiden marka olarak hazırlıklara başlamalıyız. Ekonomik olarak geçen seferden çok daha fazla katkı sağlamalıyız.

-"SEYRANTEPE'DE RÜZGAR SORUNU YOK"-


Stadın kapalı tribünü arkasına kuzeyi alıyor ve biliyorsunuz ki kuvvetli rüzgarlar kuzeyden geliyor. Olimpiyat Stadı’ndaki rüzgar sorunu Seyrantepe’de yok. Olsaydı zaten şimdiden kendini belli ederdi.

-"FELDKAMP İLE SKIBBE İYİ ANLAŞIYORLAR"-

Feldkamp ile dostluğumuz çok eskilere dayanıyor. Kalli, normalde futbola sadece yorumcu olarak devam ediyordu. Tamamıyla prensip nedenlerinden dolayı ayrıldı. 6 hafta kala Kalli bu prensiplerden dolayı çekti gitti. Yazın bir mavi yolculukta, teknede 3 gün futbol konuştuk ve dostluğumuzu sürdürdük. Bırakıp gitti ve erken bıraktığı için ezikliği de vardı. İki medeni insan gibi oturduk konuştuk. Kalli buraya gelmeden önce de eylülde, ekimde bize eleştirilerini iletirdi. Bizde oradan eleştiri yapacağına gel buradan yap eleştirini dedik ve o da geldi. Skibbe ile de iyi anlaşıyorlar. Bunun ne kadar doğru olup olmadığını bize ancak zaman gösterir. Yarın Feldkamp ile tekrar kavga edebiliriz ama bu dostluğumuzu zedelemez.

Transferleri uzun vadeli düşünüyoruz. Mehmet Yıldız’ı G.Saray’a almayı arzu ediyoruz ve Mehmet için kısa vadeli düşünmüyoruz.

Spor yazarları kupası eskiden vardı. Sezon öncesi 3 Büyükler kıran kırana mücadele ederdi ancak günün koşullarında bu zor. Bunu realize etmemiz fiziken mümkün değil.

-"HAKAN ŞÜKÜR'E, KRAL OLMA İMKANINI GALATASARAY VERDİ"-

Bülent, Arif, Okan, Suat, Tugay, Hakan Şükür… Bunlar 92-93 yılında bizim G.Saray’a kazandırdığımız oyunculardı. Çok ciddi başarılar kazandırdılar ama çok ciddi anlamda da G.Saray’dan kazanç sağladılar. Hakan Şükür çok şey kattı bize. Bir de öbür taraftan bakın. Bursaspor’dan G.Saray ben aldım onu. G.Saray da Hakan’a, Hakan Şükür olma ve Kral olma imkanı verdi. Bir noktaya geliyor ve ayrılma vakti geldiğinde bunu idrak etmeleri çok zor oluyor. Bu kez takıma zarar veriliyor. G.Saray kongresi beni ve arkadaşlarımı G.Sarayîn menfaatlerini korumam için göreve getirdi. Bülent ve Hakan’a tüm eski oyuncuları toplayıp beraber yemek yiyelim teklifinde bulundum. Onlar da “tamam ağabey” diyorlar. Çözeceğiz o konuyu da. Çözmek istiyoruz.

-"LINCOLN'ÜN YÜZÜNDE SAÇ KIRAN OLUŞTU"

Lincoln’ün yüzünde çenesinin sağında ve solunda ciddi derecede saç kıran oluştu. Bu Lincoln’e yapılan baskılardan ve çocuğun üzüntüsünden oldu. Futbol sert bir oyun. Fakat sertlik bir futbolcu tekme atıp sakatlamak için giriyorsa ben bu sertliği kabul etmiyorum. Geçen sene sürekli sakattı. Hep tekme izleri vardı bacaklarında. Futbol sert oynansın ama sertlik topa yapılsın. Delgado’ya da, Alex’e de tekme atılmasın. Anti futbola mani olmamız lazım. Lincoln geçen sene anti futboldan payını fazlasıyla aldı. Bu sene Skibbe ile olan ilişkileri ve eskisi kadar sertlik olmaması nedeniyle formu daha iyi.

-"KAPTANLIK İÇİN SADECE ESKİ OLMAK YETMEZ"-

Kaptanlığın kriterleri farklı. Yönetebilme, yönetme önemli burada. Sadece eski olmak yetmez. Bu idari bir karardır. Bu konuda bir daha hiçbir futbolcumu ikaz etmem. Bu konuda onları uyardım. İdarenin verdiği kararı futbolcu değerlendiremez. Kaptanın kim olacağına biz karar veririz. Florya’nın 5 tane kapısı var. Bu konuda eleştiri yapan futbolcular gidebilir.

-"FENERBAHÇE İÇİN 'ANADOLU YAKASINDAKİ RAKİBİMİZ' DESEM HOŞ OLUR MU?"-


Emre Belözoğlu ile ilgili söylenecek fazla bir şey yok. Özünde F.Bahçeli’ymiş bunu biz bilmiyorduk. G.Saray’da oynadığı sürede aldığı ücretin karşılığını verdi. G.Saray’dan Fener’e, F.Bahçe’den G.Saray’a transfer olmayı sindirebilmek kolay değil. Emre’nin son derece medeni bir insan olduğunu düşünüyorum ama yurt dışında oynamış bir futbolcunun G.Saray’ın adını telaffuz etmemesinin iki sebebi vardır. Ya üstünde baskı vardır ya da kompleksi vardır. Ben burada Fenerbahçe için ‘Anadolu yakasındaki rakibimiz’ desem hoş olur mu? Bunun yakıştığını düşünmüyorum. Uygar bir davranış olarak görmüyorum.

Emre ile ilgili yetiştirme bedeli konusunda Fenerbahçe Kulübü’nün yerine getirmesi gereken vecibe biraz gecikti ama Aziz Bey’in haberi olursa o konuyu halleder sanırım.

-"UEFA ŞAMPİYONLUĞUNU TEK BİR KİŞİYE BAĞLAMAK DOĞRU DEĞİL"-

UEFA Kupası’nın kazanılmasında maddi manevi katkısı olan herkese teşekkür ediyoruz. Bize kimisi tavsiyeleriyle kimisi maddi anlamda kimisi dualarıyla kim yardımcı olmak istiyorsa bizim gönlümüz ve kapımız herkese açık. Ama bir UEFA şampiyonluğunu tek bir kişiye bağlamak doğru değil. Akıl, ilim ve mantıkla hareket edelim ama manevi değerler de arkamızda olursa seviniriz.

-"SKIBBE'DEN SON DERECE MEMNUNUZ"-

G.Saray’da aktif olarak 7. senem. Şimdiye kadar hiçbir hocayla 3-5 yıllı anlaşma yapmadım. Hep 1+1 yıllık anlaşmalar yaptık. Skibbe’den şu anda son derece memnunuz. Geldiği ilk dakikadan itibaren bombardımana tutuldu. İyi dayandık. Taşı koysanız erirdi. Skibbe geldiğinde eylül ve ekimde çok ciddi sakatlıklar olacak dedi. Nereden çıkarıyorsunuz dedik. Milli takımdaki oyuncuların sakatlanabileceğini söyledi. Bizim sakatlarımızın çok olmasının nedeni bizim milli takımlara çok fazla futbolcu vermemizden kaynaklanıyor. Futbolcular fiziksel sakatlıkların yanı sıra zihinsel olarak da yoruluyor. Benfica maçından Fenerbahçe maçına futbolcuyu dönüştürmek kolay değil. En önemli futbolcularımızın sakatlandığı dönemden iyi sıyrıldık ama hedeflediğimizin 6-7 puan gerisindeyiz. İkinci yarıda çok daha iyi bir G.Saray olacağından eminim."

-"İKİNCİLİK GALATASARAY İÇİN BAŞARISIZLIKTIR"-

G.Saray’ın şampiyonluktan başka alternatifi yoktur. İkincilik başarısızlıktır. G.Saray Türkiye’yi ve imajını en iyi şekilde temsil etmek zorundadır.

Fenerbahçe Kulübü, başkanı ve yöneticileri ile –istisnalar olabilir- hiç olmadığı kadar iyi durumdayız. Dünyadaki bütün maçlar bir tarafa G.Saray-F.Bahçe maçları bir tarafa. Orada aldığımız galibiyetin sevincini başka hiçbir maçta yaşamıyorum. Bu atmosferde bazen olmaması gereken şeyler oluyor. Ayhan Şahenk’teki maçta ben de yer alacağım ve orada en ufak bir nezaketsizlik olmayacağını taahhüt edebilirim.

Türkiye’de futbolla ilgilenen insan sayısı kamuoyu yoklamalarına göre yüzde 70. Nüfusun 50 milyonun yüzde 34’ü civarında G.Saraylı çıkıyor. Yüzde 30-32 ise F.Bahçeli çıkıyor. Ali Şen’in kulakları çınlasın!.. Ona sorarsak 30-35 milyon F.Bahçeli var. G.Saray tahmin ediyorum son 10 yıldaki başarılarıyla Fenerbahçe’yi taraftar sayısında biraz da olsa geçti. Bunu yayıncı kuruluş da izlenme oranlarıyla açıklayabilir.

-"ŞANSAL BÜYÜKA VE EKİBİNE TEŞEKKÜR EDİYORUM"-

Yayıncı kuruluşla en ufak bir problemimiz yok. Şansal Büyüka ve ekibine çok teşekkür ediyorum. Bize yardımcı da oluyorlar.

G.Saray Başkanlığı benim idealimde en üst düzeydeki mevkiiydi. Ben 33. başkanım. Bunun süresiyle ilgili olarak hele şu dönemi bir bitirelim de sonra bakarız diyebilirim.

Posted: Mon Dec 29, 2008 2:29 pm
by Ali Gursel
Biraz bolca konuya değinmiş ama ben kendi adıma çok önemli ve de olumlu bulduğum konulara değineyim:

İlk önce UEFA'da alınabilecek iyi bir sonucun değerlendirilmesinin gereğinden bahsediliyor. Bunun lafta kalmaması ve de tabii bu başarının da yakalanması halinde bu yaklaşım GS için çok faydalı olacaktır.

Bunun ikizi olan stadın öneminin vurgulanması, buna da ayrıca sevindim. Bir diğer topicte yazdığım üzere umarım burada da ciddi hazırlık yapılıyordur. Bu hazırlığın vakti UEFA'da finale kalınınca ya da stad açılmadan bir hafta önce değil, GS'ın bu iki konuda biri ihtimal üzerine, diğeri de mutlak çalışma yapması lazım.

Mehmet Yıldız konusunda sıkı pazarlık yapıyoruz ayrıca belki başka oyuncu da var konusu öenmli, sağ bek pliz.

Türk Telekom anlaşması günün şartlari düşünüldüğünde bence gayet uygun özellikle zamanlaması harika (tabii ödeme şartlarını da bilmek lazım ama bugün herhangi bir klübümüzün böyle bir anlaşma imzalaması herhalde artık mümkün değil). Uzun dönemli anlaşmalarda hep acaba az mı kaygısı oluyor, FB, BJK, TS falan benzer anlaşmalar yapıp miktarlar belli olmadan belirtilen fikirler de hep eksik ama bana bu miktarlar iyi geldi. Özellikle Baroş, Kewell hatta Meira gibi adamların getirisi eğer UEFA'da ciddi bir tırmanış olursa TT parası işini yapmış olur ilk yılı için.

Sertlik konusunda söyledikleri ve sakatlamaya yönelik sertliği kabul etmiyorum sözleri bence çok çok önemli. Sağolsun başkan, bunu duymak yeterli, gerisini duymaya gerek yokç

FB ile ilşkilerin iyi olduğu çok önemli laf. Yine eksik kısımları okuyan doldurabilir, bence .

Ben genel olarak duyduklarımdan hoşlandım. Tabii bu sözlerin gerektirdiği icraatlerin de yapıldığını varsayarak.

Ali

Re: Adnan Polat'ın Basın Toplantısı

Posted: Mon Dec 29, 2008 3:07 pm
by Ufuk Sezekkaplan
Ali Gursel wrote:
-"KAPTANLIK İÇİN SADECE ESKİ OLMAK YETMEZ"-

Kaptanlığın kriterleri farklı. Yönetebilme, yönetme önemli burada. Sadece eski olmak yetmez. Bu idari bir karardır. Bu konuda bir daha hiçbir futbolcumu ikaz etmem. Bu konuda onları uyardım. İdarenin verdiği kararı futbolcu değerlendiremez. Kaptanın kim olacağına biz karar veririz. Florya’nın 5 tane kapısı var. Bu konuda eleştiri yapan futbolcular gidebilir.
Benim de bu ilgimi çekti zira dün Milliyet'te Sabri'nin bangır bangır bir mesajını görmüş ve rahatsız olmuştum:

Sabri: “Kaptan olamadığım için kırgınlık yaşadım”

GALATASARAY’ın milli futbolcusu Sabri Sarıoğlu, "Beni Sabri yapan Galatasaray’dır. Hiçbir zaman kolay kolay ayrılmayı düşünmedim" dedi. Genç oyuncu kaptan olamadığı için bir burukluk ve kırgınlık yaşadığını söyledi.

Almanya’nın Münih kentinde takım arkadaşı Volkan Yaman’ın düğününe katılan Sabri Sarıoğlu, DHA’ya çok özel açıklamalarda bulundu. Sezona istedikleri gibi başlayamadıklarını belirten Sabri, "Çok istediğimiz bir Şampiyonlar Ligi’ne katılma olayı vardı. Ama olmadı, kısmet değilmiş. Lige döndük. UEFA Kupası’na devam ediyoruz. Günler geçtikçe, haftalar geçtikçe, her maçı üstüne koyarak, daha iyi bir takım olduk. Bence şu an performansımızın daha iyi olacağını düşünüyorum. İyiyiz, ama daha iyi olabilecek bir kaliteye sahibiz. İyi bir şekilde bitirdik ilk yarıyı. UEFA Kupası’nda da gruptan çıkarak, Bordeaux ile eşleştik. Herşey güzel biçim için. İnşallah 2. yarı ile birlikte, hem ligde, hem Türkiye Kupası’nda, hem de UEFA Kupası’nda hedeflediğimiz başarıya ulaşmak istiyoruz" dedi.

Avrupa Kupaları’nda elinden gelen başarıyı göstermeye çalıştığını vurgulayan Sabri Sarıoğlu, "Bunu yaptıysam, ne mutlu bana. Lige de iyi başladım, ama şanssız bir sakatlık geçirdim. 6 hafta gibi uzun bir süre oynayamadım. İyileştikten sonra iyi bir çıkışım oldu, hem Milli Takım’da hem de Galatasaray’da. Her zaman oyunumun üstüne kata kata ilerlemek istiyorum. Daha çok çalışarak, hem kendime, hem Milli Takım’a, hem de Galatasaray’a yardımcı olmak istiyorum. Benim için şu an herşey iyi gidiyor. İnşallah 2. yarıyla birlikte daha da iyi bir Sabri’yi, hem Galatasaray adına hem de Milli Takım adına herkese izlettirmek istiyorum" diye konuştu.

10 yaşında Galatasaray kulübünün içine girdiğini hatırlatan sarı kırmızılı futbolcu, kaptan olamadığı için kırgınlık yaşadığını söyledi. Sabri Sarıoğlu, şöyle konuştu:

"6 senedir A Takım bünyesinde mücadele ediyorum. Tabii bu benim üzerimde büyük bir sorumluluk yaratıyor, ama bu tatlı bir sorumluluk. Çünkü Galatasaray gibi büyük bir camiada böyle bir sorumluluk üstlenmek gurur verici bir şey. Kaptanlık konusuna gelince, tabii benim de 10 yaşında Galatasaray’a geldiğimde hayallerim vardı. Galatasaray’da oynayıp, bu büyük takımın kaptanlığını yapmak. Kimi zaman yaptım, ama son zamanlarda yapamadım. Takdir hakkı başka şekillerde kullanıldı. Tabii bu beni üzmüyor, ama az da olsa kırıklık oluyor. Çünkü hayaliyle yaşadığın bir şeyi gerçekleştirememek az da olsa kırıyor. Ama sonuçta ben profesyonel bir futbolcuyum. Bana sahada nerede görev verilirse, ne kadar süre verilirse, çıkıp sahada göstermek için elimden geleni yaparım. Çünkü biz profesyonel futbolcularız, bunu yapmamız gerekiyor. Her insan bir amaç için uğraşır. Benim de amacım Galatasaray’a geldiğimde bu büyük takımla oynamaktı, sonra şampiyonluk yaşamaktı. Tabii amacım, bu büyük takıma kaptanlık da yapmaktı, Milli Takım ile oynamaktı. Çoğunu gerçekleştirdim. Bu kaptanlık konusunu gerçekleştirdiğim maçlar da oldu. Ama böyle bir uygunluk gösterilmedi. Tabii buna hiç bir zaman karşı gelemezsin. Sonuçta biz Galatasaray’da işçiyiz. Kararlar nasıl verilirse, ona saygı duyarak uyarız. Sonuçta kimin kaptan olup olmayacağı bizi pek etkilemez. Çünkü sahaya 11 kişi çıkıyor, yedeklerle 18. Oynamayan arkadaşlar var. Herkes bir amaç için uğraşıyor. Dediğim gibi Galatasaray’da kaptan olmak da gurur verici bir şey. Kaptan olan zaten bunun gururunu, mutluluğunu, sevincini yaşıyor. Dediğim gibi öyle uygun görüldü, saygı duymak gerekir. Ama az da olsa bi kırgınlık var. Çünkü ben 10 yaşına geldiğimde hedeflerimden biri oydu."

"Beni Sabri yapan Galatasaray’dır. Hiçbir zaman kolay kolay ayrılmayı düşünmedim" diyen Sabri, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu sene sözleşmem bitiyordu. Ama ben hiç bir zaman Galatasaray’a bir şeyler kazandırmadan bu kulüpten ayrılmak istemiyorum. Beni almak isteyen kulüpler varsa da, ’Gerekli olan bonservis ücretini verip, hem Galatasaray’ın, hem de benim kazanacağım şartlar uygun olursa, Galatasaray’dan ayrılırım’ diye her zaman söyledim. Bu da zaten Avrupa olur. Hayallerimden biri de Avrupa’da oynamaktır. Dediğim gibi kulübümün de menfaatleri doğrultusunda, şartlarda uygun olursa ben de orada oynayıp, Sabri’yi ve Türk Milli Takımı’nı orada da temsil etmek istiyorum. Ama işte her zaman istediğimiz gibi olmuyor. İleriki zamanlar neyi gösterir belli olmaz. Dediğim gibi Galatasaray’ın da menfaatleri doğrultusunda, şartlar da uygun olursa ben de Avrupa’da oynamak isterim."

Kendisine resmi teklif gelmediğini de açıklayan Sabri, "Kulübüme geldi mi gelmedi mi bilmiyorum. İngiltere, İtalya, İspanya ve bazı ülkelerden menajerler vasıtasıyla arayanlar olmuştu. Sonuçta bunlar telefonla bir resmiyet kazanılmayan kulüpler. İsim vermek doğru olmaz. Bana da zaten fazla isim gelmedi. Sadece ülke olarak söylüyorlardı. Sonuçta tanımadığım menajerlerdi. Bunlar tabii resmi olmadığı için, çok da dikkate alınmıyor. Bir transferin gerçekleşmesi için, 2 kulübün resmi olarak iletişime geçip anlaşması lazım. Tabii ilerleyen zamanlar ne gösterir, onu bilemeyiz. Hayırlısı neyse o olsun" şeklinde konuştu.

Takımda şu anda da kendilerine sahip çıkacak değerli ağabeyleri bulunduğunu ifade eden Sabri, "Hakan ağabey olsun, Bülent ağabey olsun, Arif Ağabey olsun, Ergün ağabey olsun, bunlar çok değerli oyunculardı. Onlarla beraber çalışmaktan gurur duydum. Onlarla aynı sahada mücadele ettim. Bu beni çok mutlu ediyor. Onların yeri farklı, fakat şu anda da bize sahip çıkacak değerli ağabeylerimiz var. Hasan ağabey olsun, Ümit ağabey olsun, Ayhan ağabey olsun, hepsi değerli oyuncular" dedi.


http://www.milliyet.com.tr/Spor/SonDaki ... m%E2%80%9D

Şu anda Galatasaray'da boşboğazlık yapan tek adam bu Sabri. Hangi niteliği ile kaptan olacak, nasıl bu kadar muhteris oluyor bilmiyorum. Ama Adnan Polatîn bu söylemi ciddiye aldığı belli.

Tek sorun Polat'ın bu açık mesajının, bunu algılayacak bir bıngıldağa gidip gitmediği.

Ama helal olsun. Başkan her konunun çok yönü olarak içinde ve en önemlisi her konuda mesajları çok net.

Re: Adnan Polat'ın Basın Toplantısı

Posted: Mon Dec 29, 2008 3:26 pm
by Ali Gursel
Ufuk Sezekkaplan wrote:Tek sorun Polat'ın bu açık mesajının, bunu algılayacak bir bıngıldağa gidip gitmediği.

Ama helal olsun. Başkan her konunun çok yönü olarak içinde ve en önemlisi her konuda mesajları çok net.
Sevgili Ufuk,

Hope springs eternal nasıl tercüme edilir, umut hiç bitmez anlamında bir laf, senin Sabri ile ilgili sözlerin de bana onu hatırlattı.

Milliyet röportajı tamamen yalan olabilir ama önemli değil zaten.

Sabri bu mesajı falan algılayamaz. Ben NBA'de basket oynayamam, Nobel Fizik ödülü kazanamam, Amerika'ya başkan olamam (mütevazi örnekler seçtim :lol: ) Sabri'nin de algılaması bir yere kadar, böyle mesaj falan anlamaz, yarın Adnan Polat mesela başkanlıktan istifa ederse "bak gördünüz mü, bugün bana laf eden başkan nerede ben neredeyim" der çıkan işin içinden.

Kendine eleştirel yaklaşabilmek, kendinle ilgili bir eleştiriye, Allah eleştireni cezalandıracak demek yerine sağduyu ile yaklaşmak zor bir haslet, yaş olarak nisbeten geç gelen ve de belli bir zihinsel, duygusal kapasite isteyen bir haslet. Sabri eger 1500 sene yaşarsa belki böyle bir özelliği olur.

Kalli ben bu çocuğa bir şey öğretemiyorum dedi. Kalli ayrıldı, kendi kaldı, şampiyonluk günü bu şampiyonluğun en önemli mimarı Kalli hakkında "bak işte ben buradayım, o nerede?" gibisinden bir laf etti. Bu bütün dünyaya ben kuş beyinliyim diye haykırmaktır.

Hala GS'da olmasının sebebinin sağ bekte yaşadığımız sıkıntılar olduğunu umuyor ve belki kendine hayrı olur umuduyla Sabri'nin bir yerlere yollanacağını ve belki "ulan ben dün neredeydim bugün neredeyim" diyebileceği. Tabii hiç zannetmiyorum ya neyse.

Bu arada şu Skibbe-Kalli iyi geçiniyor lafından hoşlanmadım basın toplantısında. Takımın hocası var, işi başkalarıyla iyi geçinmek falan değil, işini yapmak. İki başlı rejimler (eğer o sözle kastettiği buysa) pek arzu edilir durumlar değil.

Ali

Posted: Mon Dec 29, 2008 4:07 pm
by Ufuk Sezekkaplan
Ali, dün NTV'de Abdullah Avcı ile yapılan uzun bir söyleşiyi izledim.

Söyleşinin bir yerinde Abdullah Avcı, Hollanda Genç milli takımının da katıldığı bir turnuvada gördüklerini anlattı. Turnuva süresince futbolcuların başında ciddi ciddi öğretmenler varmış, matematik, fizik, coğrafya her neyse. Orada, futbolcuların okuldan kalmaması ve mümkünse üniversite tahsili alabilmesi yönünde destek yapıldığından söz etti. Hatta bu hoca ekibinin Peru'ya kadar futbolcuların yanında gittiğini; derslerin, idman kadar işin özel bir parçası haline geldiğini anlattı.

Buradan da şu sonucu çıkardı ve ben koptum: Bu nitelikte eğitim alan öğrencilere örneğin bir taktik çalışmayı anlattığınızda, söyledikleriniz akıllarında kalıyor ve iyi sonuçlar alıyorsunuz.

Ve anladım ki biz gece gündüz Skibbe-Aragones- DelBosque'ye atıp tutarken onların da karşısında verilen taktiği çoğu zaman anlamayacak yetersizlikte adamlar olduğu gerçeğini kaçırıyoruz.

Ki bu da doğal (Türk futbolcusunun kafa yapısının gelişkin olmaması), okullarda matematik aslında bizi matematikçi yapmak için öğretilmiyor, asgari bir matematik zekaya sahip olalım diye öğretiliyor.

Bizim futbolcular ise orta terkten sonra derhal kebapçı-playsation-bar-manken-porsche algılamasına sıkışmış kişilikler. Asıl yöneticilik bu durumdan onları çıkarıp, 2 lisan bilen, yüksek öğrenim yapmış, okuyan, analitik düşünen adamlar haline dönüştürmek olmalı. Aslında Türkiye'de özellikle spor akademileri buna göre örgütlenebilir, ekstern derslerle ve örgün öğrenim ile desteklenebilir.

Bunun en güzel örneği Tugay'ın yaşadığı kişilik dönüşümüdür. Türkiye'de Mustafa Denizli tarafından milli takım idmanından kovulan disiplinsiz bir adamdı Tugay. Şimdi adı hocalık için geçen bir profesyonel oldu.

Neyse konudan dağıldık. Bu Sabri böyle adam işte. Irrasyonel olduğu için adama da birşeyi düzgün konuşturmuyor :)

Posted: Mon Dec 29, 2008 4:42 pm
by Bahri Unlu
Belki aynidir farklidir AA dan gecen metin..
Yeni stad kompleksi ismi ALI SAMI YEN olacak diye soyluyor.



[quote=]GALATASARAY KULUBU BASKANI ADNAN POLAT,
SEYRANTEPE'DE YAPIMI DEVAM EDEN YENI STAT PROJESINDE, ILERI SURULDUGUNUN AKSINE
DEVLETE BUYUK KAYNAK YARATTIKLARINI SOYLEDI.
POLAT RENAISSANCE OTEL'DE MEDYA MENSUPLARIYLA BIR ARAYA GELEN ADNAN
POLAT, KENDISINE YONELTILEN SORULARI YANITLADI.
ALI SAMI YEN STADI'NIN UST HAKKI VE SEYRANTEPE'DE UST HAKKINA SAHIP
OLDUKLARI ARAZININ BIR BOLUMUNDEN FERAGAT EDEREK GIRDIKLERI YENI STAT PROJESINDE
DEVLETE KESINLIKLE YUK OLMADIKLARINI AKTARAN POLAT, ''BU ISTEN DEVLET KARLI
CIKIYOR. YENI STAT PROJESINDE DEVLETE KULFET OLMUYORUZ. DEVLET, YATIRIMLARINI
YAPTIKTAN SONRA CIDDI ANLAMDA, BIR KAC YUZ MILYON DOLAR GELIR ELDE EDECEK. BIZ
KULFET OLMUYORUZ, AKSINE CIDDI ANLAMDA PARA KAZANDIRIYORUZ. BU PARA DA
TURKIYE'DEKI GECE KONDU DONUSUM PROJELERINDE 5 BIN AILEYE EV OLARAK GERI
DONECEK'' DIYE KONUSTU.
YENI STADA TURK TELEKOM ARENA ADININ VERILMESI SONRASI, ALI SAMI YEN
RUHUNUN NEREDE YASAYACAGI SEKLINDEKI BIR SORU UZERINE, ORADA OLUSACAK SPOR
KOMPLEKSININ TAMAMINA ALI SAMI YEN ADININ VERILECEGINI VURGULAYAN POLAT, STADIN
AYRICA, YASANMASI MUHTEMEL OLAGANUSTU FELAKET DURUMLARINDA DA MERKEZ OLARAK
KULLANILACAGINI IFADE ETTI.

-''TAKIM KAPTANLIGI KONUSU IDARI BIR KARARDIR''-

CASIO LINCOLN'UN TAKIM KAPTANI OLARAK BAZI MACLARDA SAHAYA CIKMASI VE
ARDA TURAN'IN ARTIK IKINCI KAPTANLIGI DAHI KABUL ETMEYECEGI YONUNDEKI
ACIKLAMALARININ HATIRLATILMASI UZERINE POLAT, KAPTANLIK KONUSUNUN TAMAMEN IDARI
BIR KARAR OLDUGUNU SOYLEDI.
GECEN SENE BEKLENENI VEREMEMESINE KARSIN, BU SEZON TAKIMIN YILDIZI HALINE
GELEN LINCOLN'UN UEFA KUPASI'NDAKI HERTHA BERLIN MACINA KAPTAN OLARAK CIKMASININ
BIR STRATEJI OLDUGUNU VE GAYET DE IYI YAPILDIGINI AKTARAN POLAT, KAPTANLIK
KRITERLERININ SADECE TAKIMIN EN ESKISI OLMAKTAN GECMEDIGINI VURGULADI.
TAKIMI YONETEBILME, SUREKLI OYNAMA GIBI KRITERLERIN DE KAPTANLIK ICIN
GECERLI OLDUGUNU VE BUNA BENZER 20 KRITER DAHA SAYABILECEGINI DILE GETIREN POLAT,
OLDUKCA SERT IFADELER KULLANARAK, SOYLE KONUSTU:
''KAPTANLIK KONUSU BIR IDARI KARARDIR. FUTBOLCULAR IDARI KARARI
ELESTIREMEZ VE YORUM YAPAMAZLAR. YAPANLAR IKAZ EDILIR, TEKRAR EDENLER ISE KADRO
DISI BIRAKILIR. BU DURUM, SON OLAYLARDAN SONRA KENDILERINE TEKRAR SOYLENDI. BEN
HICBIR OYUNCUMU TEKRAR IKAZ ETMEM. ALT YAPIDA IDMANDA BULABILIR KENDINI. IDARI
KARARI FUTBOLCU DEGERLENDIREMEZ. ONUN ISI DEGIL. CIKAR OYUNUNU OYNAR, TAKIMININ
KAZANMASI ICIN KATKIDA BULUNUR. KAPTANIN KIM OLACAGINA BIZ KARAR VERIRIZ.
FUTBOLCU DA BUNU KABULLENIR. KABULLENMEZSE DE FLORYA'NIN 5 TANE KAPISI VAR.
ISTEDIGINDEN CIKAR GIDER. BIR DAHA BUNLARI HICBIR FUTBOLCUMDAN DUYMAYACAGIZ.
ANTALYA KAMPINDA KEDILERINE TEKRAR IZAH EDECEGIM.''

-''AGIR BORC ALTINDA DEGILIZ''-

POLAT, GALATASARAY KULUBU'NUN YANSITILDIGI GIBI AGIR BORC YUKU ALTINDA
OLMADIGINI AKTARARAK, BANKA BORCLARININ 65 MILYON DOLAR'DAN 55 MILYON DOLAR'A,
BORC ALACAK FARKININ DA 155 MILYON DOLAR SEVIYESINDEN 95 MILYON DOLAR'A
CEKILDIGINI SOYLEDI.
KULUP OLARAK GUNLUK KISA VADELI NAKIT AKISINDA SIKINTILAR
YASAYABILDIKLERINI ANLATAN POLAT, ''YOKSA ORTA VADEDE RAKAMLARA BAKINCA,
GALATASARAY KREDI BORCLARINI VE ALACAK FARKINI AZALTMIS DURUMDA. BIZIM
HARCAMALARIMIZA COK DIKKAT ETMEMIZ GEREKIYOR. AMA YETMIYOR, DIGER TARAFTAN DA 25
MILYON TARAFTARI OLAN COK BUYUK BIR CAMIA BIZDEN SPORTIF BASARI BEKLIYOR. BIZ
BUNU YAPMAYA CALISIYORUZ. BASARILI OLUP OLMADIGIMIZI ZAMAN GOSTERECEK'' DEDI.

-''FB SUKRU SARACOGLU'NA UEFA FINALI ICIN DESTEK VERDIM''

GALATASARAY KULUBU OLARAK UEFA KUPASI'NI YENIDEN KAZANMIS GIBI PROJELER
GELISTIRDIKLERINI AKTARAN POLAT, FB SUKRU SARACOGLU STADI'NA DA UEFA KUPASI
FINALINE EV SAHIPLIGI YAPMASI YOLUNDA DESTEK VERDIGINI ANLATTI.
YAKLASIK 2 YIL ONCE, 20 YILDIR TANIDIGI BIR UEFA STAT KOMISERININ ZIYARET
ETMEK ICIN KENDISINI ARADIGINI VE UEFA KUPASI FINALINE EV SAHIPLIGI YAPMAYA ADAY
OLAN FB SUKRU SARACOGLU STADI'NI INCELEMEK ICIN ISTANBUL'A GELDIGINI SOYLEDIGINI
DILE GETIREN POLAT, ''DAHA ONCE SAMPIYONLAR LIGI FINALI'NDE YASADIKLARI TRAFIK
SIKINTISININ, SUKRU SARACOGLU STADI'NDA DA KENDILERINI DUSUNDURDUGUNU BANA
AKTARDI. BEN DE, 'BENCE FINALI BURAYA VERMELISIN. COK ONEMLI BIR STAT. TRAFIK
ONEMLI DEGIL. BIZ DE DERBI MACLARI OYNUYORUZ VE YARIM SAATTE NORMAL BIR SEKILDE
DAGILINIYOR' DEDIM. SONRA DUYDUM, FINAL BURAYA VERILMIS'' IFADELERINI KULLANDI.
GERIDE KALAN SEZONDA SAMPIYON OLMAK ISTEMELERININ TEMELINDE, SAMPIYONLAR
LIGI'NE KATILMA ISTEGININ YATTIGINA DIKKAT CEKEN POLAT, STEAUA BUKRES'E
ELENMELERININ ARDINDAN DA BUYUK UZUNTU YASADIKLARINI BELIRTIRKEN, ''AMA YIGIT
SARDAN, 'UZULME BELKI DE O TARAFA DOGRU CEKILIYORUZ' DEDI. UEFA KUPASI ZATEN HEP
GIDER. GELIRI COK AZ. AMA BIZ SIMDIDEN O KUPAYI KALDIRACAGIMIZA INANARAK,
PROJELERIMIZI ONA GORE GELISTIRIYORUZ. BU SEFER DAHA IYI KUPA ZAFERINI
KULLANABILMELIYIZ'' DIYE KONUSTU.

-''FELDKAMP, GECEN SEZON PRENSIPLERI NEDENIYLE AYRILMISTI''-

GECEN SEZONUN BITIMINE 6 HAFTA KALA TEKNIK DIREKTORLUK GOREVINDEN AYRILAN
ALMAN TEKNIK ADAM KARL HEINZ FELDKAMP'IN YENIDEN TAKIMDA GOREVLENDIRILMESINE
DEGINEN POLAT, YASANAN AYRILIGIN ILETISIM EKSIKLIGINDEN VE FELDKAMP'IN
PRENSIPLERINDEN KAYNAKLANDIGINI VURGULADI.
POLAT, FELDKAMP ILE DOSTLUKLARININ COK ESKIYE DAYANDIGINI VE ALMAN
CALISTIRICIYI ISPANYA'DA KURULU DUZENINI BOZDURARAK GALATASARAY'IN BASINA
GETIRDIGINI ANLATARAK, SUNLARI SOYLEDI:
''GECEN SEZON TAMAMEN PRENSIP NEDENLERINDEN DOLAYI 6 HAFTA KALA AYRILDI.
BIRAZ DA ILETISIMDEKI SIKINTILARDAN DOLAYI 6 HAFTA KALA CEKTI GITTI. KENDI
ACISINDAN HAKLIYDI. HAKLI OLAN BIRDEN FAZLA TARAF VARDI, AMA NETICEDE GITTI. BU
OLAY DOSTLUGUMUZU BITIRMEDI. YAZIN MAVI YOLCULUKTA YINE FUTBOL KONUSTUK. TEKNIK
DANISMANLIK GOREVI, GECEN SENE BU ZAMANLARDA KONUSUP KARAR VERDIGIMIZ BIR
KONUYDU. 'BIRAKIP GITTIN, AMA YARIM KALAN ISLERINI GEL BITIR' DEDIK. BORCLU
HISSEDIYORDU KENDINI. ERKEN BIRAKIP GITMENIN EZIKLIGI DE VARDI. IKI MEDENI
INSANIZ. ANLASAMADIK DIYE KUSUP, HAYATTAKI YOLLARIMIZI DEGISTIRMIS DEGILIZ.
EYLUL, EKIM AYLARINDA DA TELEFONLA ARARDI. TAVSIYELERINI GONDERIRDI. 'GEL BURADA
YAP BUNLARI' DEDIK. SKIBBE'YI ESKIDEN TANIYAN VE GUVENEN BIR HOCA. SKIBBE'YE
SORARSANIZ, GELMESINDEN DOLAYI COK MUTLU OLDU. NE KADAR DOGRU BIR KARAR OLDUGUNU
SEZON SONU GOSTERIR. ALINAN NETICELER OLCU OLUR. YARIN FELDKAMP'LA YINE KAVGA
EDEBILIRIZ BELKI AMA BU DOSTLUGUMUZU BOZMAZ.''

-''FUTBOLCULARIN BIRAKMA KARARI VERMESI COK ZOR OLUYOR''-

ADNAN POLAT, GALATASARAY'A BUYUK EMEKLERI GECMIS HAKAN SUKUR, HAKAN
UNSAL, ARIF ERDEM, BULENT KORKMAZ GIBI ESKI OYUNCULARI NEDEN KULLANAMADIGI
YONUNDEKI BIR SORU UZERINE, OZELLIKLE OYUNCULARLA FUTBOLU BIRAKMA DONEMINDE
YASADIKLARI SIKINTILARA DIKKAT CEKTI.
GALATASARAY'LA COK BUYUK BASARILARA IMZA ATMIS OYUNCULARIN,
GALATASARAY'DAN DA COK CIDDI MADDI MANEVI SEYLER KAZANDIGINI KAYDEDEN POLAT,
SOYLE DEVAM ETTI:
''BU TEK TARAFLI DEGIL. ORNEGIN HAKAN SUKUR GALATASARAY'A COK SEY VERDI,
MUTLULUKLAR YASATTI BIZE. ORTAYA KOYDUGU PERFORMANSIN KARSILIGINI VEREMEYIZ.
BURSASPOR'DAN GALATASARAY'A TRANSFERINI BEN YAPMISTIM. BU KULUP DE ONA HAKAN
SUKUR OLMA IMKANI, 'KRAL' OLMA IMKANI VERDI. BUYUK BIR SOHRET VE KONUM GETIRDI.
MADDI ANLAMDA BUYUK PARALAR KAZANDI. BIZ FUTBOLCULARIMIZI ONORE EDEREK UGURLAMAK
ISTIYORUZ. AMA BIR NOKTAYA GELINDIGINDE, AYRILMA VAKTI GELDIGINDE ANLAYIP KABUL
ETMELERI COK ZOR OLUYOR. DEVAM ETMEK ISTIYORLAR. DEVAM ETMELERININ TAKIMA, KULUBE
ZARAR VERMEYE BASLADIGI DONEMDE GELIYOR. BU DURUM, FUTBOLU BIRAKMA NOKTASINA
GELEN HER OYUNCU ICIN BOYLE. ONLAR BIRAKMAK ISTEMEYINCE, BIZ BUNU YAPMAK
DURUMUNDA KALIYORUZ. BAZI KARARLARI ALMAK ZORUNDAYIZ VE BELLI YASA GELEN
FUTBOLCULAR DA SAYGI GOSTERMEK ZORUNDA. BEN HAKAN SUKUR VE BULENT KORKMAZ ILE BIR
ARAYA GELDIGIMDE, ONUMUZDEKI AYIN 5'I GIBI HEP BIRLIKTE YEMEK YEMEYI TEKLIF ETTIM
VE KABUL ETTILER. GALATASARAY'LA BASARILARA IMZA ATMIS, KAHRAMAN OLMUS
FUTBOLCULARIN, KULUPTEN UZAK DURMALARINI BASKAN OLARAK GONLUM KABUL ETMIYOR.
COZECEGIZ BU KONUYU.''


-AA-
[/quote]

Posted: Mon Dec 29, 2008 5:34 pm
by Ali Gursel
http://www.galatasaray.org/kulup/haber/2776.php

Resmi siteden haberin linki, fotograflar da var. 150 kadar basın mensubu katılmış deniyor, Sansar falan da var, bütün ağır toplar oradaymış. Epey ses getirmiş gibi duruyor.

Adnan Polat her ne kadar Barack Obama olmasa da üç büyükler arasında basınla en rahat ilişki kuran, en rahat konuşan başkan. Başkan zamanla bunu daha da çok kullanacaktır tahmin ediyorum ama basın toplantısı epey sükse yapmış gibi duruyor, Lig Radyo'da da bir kaç saattir agırlıkla bu konuşulmaya başlandı.

İyidir, yürüyedur başkan.

Ali

Posted: Mon Dec 29, 2008 8:52 pm
by Ozgur A. Boztepe
Bahri Unlu wrote:Belki aynidir farklidir AA dan gecen metin..
Yeni stad kompleksi ismi ALI SAMI YEN olacak diye soyluyor.


Insallah oyle olur Bahri bey. Sonuna turk telekom ismi gelse bile.


Basin toplantisindan once saginda sansal buyuka ve solunda Esat Yilmaer (spor gazetecileri birligi baskani ve hurriyet spor yayin yonetmeni) ile oturuyordu. Cok dogru konustu, cok net konustu, cok kuvvetli konustu, ve zekice mesajlar verdi. Ozellikle Galatasaray maclarindaki hakem hatalarini objektif olamadigi icin kendisinin degelendiremedigini soylemesi son derece olgun bir davranisti.

Kaptanlikla ilgili sert aciklamalarini, oyuncularla senelerdir kurdugu yakin iliski kompanse eder.

Gurur duyulucak bir basin aciklamasi oldu, uzun zamandir gormedigimiz Galatasaray'in agirligi sadece gozden uzak degil, goz onundede kondu.

Kendisini ve bu basin toplantisinda emegi gecen herkezi tebrik ederim.

Posted: Mon Dec 29, 2008 10:19 pm
by Mehmet Gorgen
Adnan Polat halt emiş. :lol:

Kaptanlık Sabri'nin olmalı. Kaptanlık ona anasının ak sütü gibi helal. :lol:

Sabri sen bizim herşeyimizsin. :lol:

Paf takımında bile seni kaptan olarak görmek istemem. :evil:

Posted: Mon Dec 29, 2008 11:23 pm
by Ozgur Huseyinoglu
Kaptanlik konusunda biz Sabri'ye sallayip duruyoruz, ama, Bahri'nin gectigi metinde dikkat ederseniz, konuyu acan gazeteci sorusu Arda'dan bahsediyor. Ben kacirmistim, turkspor.net'in, Milliyet'ten aldigi habere gore, soyle bir aciklamasi olmusmus Arda'nin:
Genç futbolcu Ayhan Akman'ın yokluğunda kaptanlığın Lincoln'e verilmesiyle ilgili soruya ise "Ben kaptanlıkla ilgili konuşmak istemiyorum. Ama Galatasaray'da bir kaptanlık durumu vardır ve geçmişte kaptanlar Cüneyt Tanman, Bülent Korkmaz ve Hakan Şükür'dür. Yönetimimiz böyle uygun görmüştür. Tabiki ben de kaptan olmak isterdim. Ama bu saatten sonra ikinci kaptanlığı asla takmam" ifadelerini kullandı.
***

M.Yildiz konusunda da, Ali Hocam'in vurguya basladigi cumleden bir onceki de bence onemli:
Bir transfer yapabilmemiz için bir boşluğun oluşması lazım.
Yani once Karan/Nonda-severlerin (!) istediginin olmasi gerekiyor sanirim MY konusunda bir somut adim atilabilmesi icin.

Posted: Tue Dec 30, 2008 6:12 am
by Cengiz Akgun
Amanin Polat Dunya sampiyonu diye uydurdugu engellilerin basketbol takimi basinda ve ilgili federasyonda ilgi gormediginden bahsetmis. Ben de bu konuda buna benzer seyleri soyledigimde burada hakaret kabul edeniniz oldu.

Japonyada ne idugu belirsiz bir turnuvada alinan derecenin yeri gogu titretecegini sanmis olmali. Kitalararasi sampiyon filan zirvalikla hem de. Ikincisi o engelli takiminda ben hep Turk oyuncular saniyordum. Birkac tane ABD'li de ustesi. Insaflari kurusun. Turkiyede engellinin uzerinde gidecegi kaldirim bile yok iken bu nesi demistim haberi gorunce. Turkiyede ilk imis. Evet bugun artik boyle sadece Turk oyuncularinin oynadigi seyler masal oldu. Ama GS'yin basarisi diye yetistirilen bir takim olmayinca boyle abra kadabara olandan parsa kapacakti aklinca Ogrenecegi cok sey var daha.

Soylediklerinin cogu da incir cekirdegini doldurmaz. Bu basin toplantisinin amaci ne idi? Ortada bir transfer yok kotarilmis bir olayda yok. LAf ola beri gele konusmak istemis yeni yil icin herhalde.