Page 1 of 1
Hasan Sas
Posted: Tue Jun 23, 2009 5:41 pm
by Selcuk Samli
Uzun zamandir bu konu ile ilgili bir seyler yazmak istiyordum,vakit bulunca yazayim dedim.
Yine eski,basarili,oyuncularimizdan biri kulupten herhangi bir futbolcuymus gibi ayrildi.Kimse konusmamis bile...Uzuldum hakikaten,umarim bir gun bu isleri olmasi gerektigi gibi yapariz.
Hasan cok begenerek izledigim bir oyuncuydu.2001-02,ve 2005-06 sezonlarinda oynadigi futbol hala aklimda.Bu yetenekleriyle,Avrupa'da yetismis olsaydi, onemli liglerin,onemli takimlarinda rahatlikla oynardi.Hirsini ve duygularini daha iyi kontrol edip,oyun icinde daha iyi kararlar verebilir,bazi seylerin zamanlamasini daha iyi yapabilirdi.Genc yaslarda oynadigi sahalarin bozuklugu belki de son zamanlarda yasadigi sakatliklarin hazirlayicisi oldu.
Neyse,Hasan'i GS'da uzun sure seyretmis olmaktan dolayi sansliyim.Son maclarda seyircinin ona karsi olan olumsuz tepkisine cok uzuldum.O tepkileri hic hakketmedi.
Evimde 2 tane imzali,biri GS biri ulusal formayla olan,posteri var;koleksiyonumu asacagim duvarda yerlerini alacaklar.
Bir GS'li olarak kendisine hizmetlerinden dolayi tesekkur ederim.
Re: Hasan Sas
Posted: Tue Jun 23, 2009 7:59 pm
by Can Ergun
Hasan'ın GS'a verdikleri,hırsı,forma aşkı tartışılmaz.O 16 dk da sahada ağlarken hepimizin gözleri dolmuştur.Ancak eski jenerasyon futbolcuların hemen hemen çoğunda olduğu gibi kendine bak(a)mama sorunu Hasan'ın da başını yedi.Tugay kendisinden daha yaşlı olamasına rağmen aradaki fark ortada.
11 yıl içerisinde gösterdiği başarıları arkasına alarak son 3 sezonda bu başarıların üstüne yatıp,"profesyonellik" gereği senede milyon dolarları alırken,talep ederken hiçbir sorun yoktu ama profesyonel bir kulüpte oynayacak seviyenin altına inip,kulüp kendisine yeni bir sözleşme sunmadığı zaman problemler ortaya çıktı.Bu durum daha önce problem yaşayan diğer oyuncular için de aynı...
Bir futbol kulübüne fayda sağlamış her oyuncu sınırsız imtiyaza sahip olacağını düşünmekten vazgeçerse kulüpte bu sporcularla daha uygun bir şekilde vedalaşabilir.Kaldı ki kimse Hasan'ı kovmadı bu kadar tantana nedir onu da anlayamıyorum.Doğrusu nedir acaba? UEFA kupasını kaldırmış her oyuncu kendileri istedikleri zaman mı GS'dan ayrılcaklar ?
2000 yılında bu takımı bırakıp İngiltere,İtalya vs vs liglerde 2.sınıf takımlara "profesyonellik" çerçevesinde transfer olan futbolcular formdan düştüklerinde neden o profesyonellik koşullarını unutuveriyorlar?
Re: Hasan Sas
Posted: Wed Jun 24, 2009 12:31 am
by Selcuk Samli
Bu konu hakkinda daha fazla yazmak istemiyordum ama oyle icap etti.
Ben Hasan'in GS'da oynamaya devam etmesini dusunenlerden degilim.Belki kendisi bile dusunmuyordur.Benim bahsettigim giderken kendisine gosterilen tavir.Bu isler daha iyi yapilabilir,herhangi bir futbolcu degil sonucta Hasan.
Kazandigi paraya gelince de, kulup uygun gormus sozlesme yapmis,bu surecte kotu performans gostermis olabilir,ama kotu niyet gormedim hicbir zaman.
Yasadigi sakatliklar,kendine bakmamasi gibi konulara gelincede Avrupa'da yetisse cok daha farkli olabilirdi diye yazdim.Oyle dusunuyorum ciddi olarak.
Re: Hasan Sas
Posted: Wed Jun 24, 2009 2:48 am
by turgut uyar
Hasan Şaş, Ankaragücü'nde oynadığı zamanlardan itibaren takip ettiğim ve Galatasaray'a
gelmesini istediğim bir futbolcuydu ve öyle de oldu.
Hasan Şaş'ın en sevdiğim özellikleri savaşan,hırslı ve de gayet teknik bir oyuncu
olmasıydı.Galatasaray'da oynadığı süre içerisinde kendini teknik anlamda daha da
geliştirdi ve 3.üncü olduğumuz dünya şampiyonasında en üst düzeye ulaştı.O zaman milli
takımın yurtdışında tanınan(Mısırlı futbolseverlerin deyimiyle "yavaş yavaş Hasan Şaş")
ve teknik olarak Brezilya'lı futbolcuları anımsatan bir stili vardı.Hakikaten kendi
deyimiyle"top ayağına oturduğu" zaman rakip defans oyuncularını eksiltebilen bir çalım
yeteneği vardı.Hele bir de bu çalımların sonunda "adrese teslim" denen ortalarından birini
yaparsa çok şık goller izlemiş olurduk.
Daha sonra ki dönemlerde hakemlere olan gereksiz agresif tavırları,çok fazla çalım
yapmaya çalışıp topu kaptırması ve akabinde bütün defansımızın hazırlıksız yakalanarak
oyundan düşmesi seyirciyle arasını bozdu.Son zamanlarda tekrar kendini bulmak için
çabaladıysa da sakatlıklar peşini bırakmadı.
Yönetimlerin futbol yaşantısının son dönemlerine gelmiş futbolculara ilgisizlik ve vefasızlık
göstermesini doğru bulmamakla beraber bir yere kadar anlayabilirim ama taraftarın
son maçlarda Hasan Şaş'a karşı göstermiş olduğu tepkiye anlam vermek mümkün değil.
Hasan Şaş kendine yeterince bakmamış,o maçlarda iyi oynamamış olabilir.Bu onu
oyuna sokan teknik adamın problemidir,oyuncunun değil.
Hele ki oynadığı son maçların sonunda kafasına cep telefonu atılması ve havaalanında
kendisine hakaret edilmesini hiç hak etmedi.
Emre,Okan gibi futbolcular kulübe beş kuruş para kazandırmadan,sadece kendi
kazanacakları parayı düşünerek İnter'e tranfer olurken onları havaalanına kadar
marşlarla yolcu edip, gidecekleri günden önce veda partisi veren taraftarlar,formunun
zirvesindeyken(3.ncü olduğumuz Dünya Şampiyonası sırasında) Avrupanın bir çok
büyük kulübünden teklif almışken ve de sözleşmesi bittiği için bonservis sorunu
olmayacakken(yani emre ve okan gibi bonservis parasını kendi alacağı ücrete ilave etme
şansı varken)Hasan Şaş'ın o yıl BOŞ MUKAVELEYE İMZA ATMASINI ben unutmadım.
Taraftarımızın da unutmamasını beklerdim.
Bazılarına antipatik gelen hareketleri olabilir(Fatih Terim gibi o da Adana'lı) ama
karakterli bir futbolcuydu.
Hasan Şaş'a her şey için teşekkür ederiz.Seni unutmayacağız.
Re: Hasan Sas
Posted: Wed Jun 24, 2009 7:33 pm
by Cengiz Akgun
Hasan'in hirsi filan vardi ama Hasan calim atmaktan futbol oynayamadi malasef. O Brezilya'ya attigi gole kendi bile inanamamisti. Brezilya'ya bugune kadar kac Turk futbolcusu gol atabilmis derseniz belki Hasan'dan baskasini bulamazsiniz. Gozlerime inanamamistim topu alip biraz surdukden sonra bir cakti pir cakti. Ondan sonra ara Hasanimi ki bulasin. Bu oksurup surubumu her neyse (ki epey su goturur) doping olayinda bayagi kirilmisti GS'ya, o gunlere bu adam ne yer ne icer diyerek kapimi bile calmadilar demisti. Avrupa'ya gidebilirdi ama giden Arif, Fatih Akyel, ve en son Necati gibi fazla bir sey yapacagini umamazdim kendisinden.
Nedendir bilinmez tekrar martda yavru yapayim diye kizisip yavrularini yiyen disi kedilere donup o havaya burundu GS. En basta en buyuk bu tur ayibi Bulent Korkmaz'a yaptilar. gerci Bulent bu sezon o ayibin acisini cikardi. Arkasindan Arif ve Hakan Unsal geldi. Sonra Hakan Sukur ve sonunda da Hasan.
Hakan Unsal beni klube uye yapmak icin 10bin TL para istediler vermesine verirdim ama aslinda 200 bin dolara yakin param kaldi almadim daha dogrusu alamadim ve bagisladim demisti. Insan utanir be Hakan Unsal'dan klube uye olmak istediginde uyelik icin ondan bundan istenen hava parasini isterken. Hani bu takimin formasini islatan ve ustelik basarili olmus sporcular otomatik uye oluyordu ve olmasi da lazim eger bu madde yoksa. Bu tur kahpelikler hep Canaydin gibi agzi bir kici baska oynayanlarin isi olduguna ve Hakan'in soyledikleriniin dogru olduguna inanirim. Ercan Guven bugunku GS klubune adi disinda ne verdigi belli olmayan Lise'lilerin sultasindan kaynaklaniyor bunlar demis asagidaki yazisinda ki cok dogru. Kendi veletlerini (kusura bakmasinlar boyle genelliyorum ve burada bu terimle bagdasmayacak bu forumun uyesi cok degerli arkadaslardan ozur diliyorum. Cunku amacim kalbi ve beyni bu kluple oldugu sadece yaptiklarindan degil her hallerinden belli olan bu kisileri hedef alip kirmak olamaz. Hasa!) Belki kendileri kabul ederler ya da etmezler durum cogunluk goz onune alindiginda malasef boyle ve dedigim gibi aidatlarini bile verdiklerini sanmadigim ama kluple olan iliskilerini o ellerindeki diplomaya dayanarak eski dostluk ve hatir gonulle yurutup kitabina uydurarak cocuk coluk yigen kuzenini klube yazdirtip ondan sonra Hakan Unsal'dan uyelik icin hava parasi istenmesindeki (aidat degil) serefsizlige sessiz kalanlari baska turlu aciklayamiyorum cunku. Ha kalkip bana dinci idi seriatci hizipci edebiyati ile adamin onca sene bu formayi serefi ile islatip dizinden bile olmasina aldirmayip bu klubun basarisindaki rolunu golgelemeye kalkanin da alnini karislarim. Bunlar yarin Hasan'dan da (olur ya bari uye olayim dediginde) uyelik icin hava parasi isteyeceklerdir muhakkak. Bu guruh GS'yin yakasindan dusmeden GS klubunun onunun acilmasi imkan dahilinde degil hicbir zaman.
http://www.milliyet.com.tr/Yazar.aspx?a ... ven&ver=89
Yalniz dun oyle yazip bunu bir Besiktas ve Fenerbahce yapmazdi ve yapmadi dedikten sonra bugun Gokhan Zan'in acikli hikayesini anlatip kendisi ile ters dusmus farkinda olmayarak. Eger Hasanin da hakikaten parasi filan kaldi ise bir tekmede o da vursun; yerden goge kadar haklidir.
Re: Hasan Sas
Posted: Mon Aug 10, 2009 8:56 pm
by Mehmet Marsan
Hasan Sas'in ne yaptigini merak eden arkadaslar icin yaziyorum.
Dun aylardir acmadigim TRT-int kanalina bir bakayim dedim. Kanalin ismi TRT-Turk olarak degismis. Maclardan hemen sonra oldugu icin bir spor yorum programi vardi. Bir sunucunun yaninda Hasan ve Balic. Tam kahve muhabbeti havasinda maclari yorumluyorlardi. Seyretigim 15 dak Hasan kendiden once takimdan ayrilanlarin yaptigi gibi klube bir cok stem etti. Firsat verilseydi Gaziantep'de sahada veya yedektim falan dedi.
En cok gozume batan saclarinin bayagi bollasmasiydi. Balic agzini acmadan ustunde onu acik bir yelek sandalyesinde arkaya kaykilarak oturup parasini aldi.
Hasan'in bu isis ciddi yapmaya calismasi hosuma gitti, onunde notlari vardi. Kamera karsinda biraz daha rahatlamasi gerekiyor.
Hasan Sas'a basarilar dilerim. Kendisini cok severdim. Artik makbul olmiyan temiz Anadolu cocugu olarak gorurdum.