forum.cimbom.org

Herkese merhaba sevgili sporseverler,

cimbom.org'daki ilk mesjım bu. Çok sevinçliyim sizin gibi değerli Galatasaray'lıların arasında olmaktan.

Bugünkü başkan Demirören'in komedi ötesi açıklamaları ile ilgili yorum yapmak istedim: Yazı ile okuyarak kelimesi kelimesine şöyle dedi sayın Demirören: "... Etik Kurulu raporunun değerlendirilmesi neticesinde, ... futbolu futbol yapan değerlere müdahale çabalarının, bu değerlere zarar verecek noktaya ulaşmadığının ve hiçbir şekilde sahaya yansımadıklarının belirlenmesi, en sevindirici noktadır".

Yani "hiçbir şekilde sahaya yansımadıklarının belirlenmesi" konusu. Fakat bence bunun tespit edilebilmesi mantıken de teknik olarak da mümkün değil. Etik Kurulu en iyi ihtimalle, "herhangi bir şekilde sahaya yansıdığını tespit edemedik" diyebilir.

Yani, "(...çabalarının...) hiçbir şekilde sahaya yansımadıklarının belirlenmesi" farklı bir şey, "(...çabalarının...) herhangi bir şekilde sahaya yansıdığının (somut kanıtlarla) belirlenememesi" çok farklı bir durumdur.

Şikenin sahaya yansıdığının belirlenebilmesi için, mesela bir futbolcunun kendi kalecisine de çalım atıp göstere göstere kendi kalesine gol atması, veya futbolcuların niyetlerini uzaktan görüntülerle okuyan bir niyet okuyucu cihazın icat edilmiş olması gerekir, vs vs. Bu veya buna benzer apaçık bir kanıtın saha içinde olmaması şikenin sahada olmadığını asla ispatlayamaz. Hele hele 20-30 tane farklı kameranın nerdeyse sahanın her bölgesini her saniye kayıt ettiği bir sahada futbolcuların zaten alenen şike yapması sözkonusu olamaz. Olsa olsa ancak "çaktırmadan" karşı takıma yardım edebilirler.

Tape'lerde olduğu söylenen bir haber vardı gazetelerde. tabi doğruluğunu bilemem, gazetelerden okudum, örnek olması açısından söylüyorum: Geçen sezon son maçta Sivas'li bir futbolcunun maçtan sonra (ertesi günü vs de olabilir) çok yakın ve samimi bir akrabası veya arkadaşı ile olan samimi bir telefon görüşmesi teknik takibe takılıyor: "Maçın sonlarında nasıl vuramadın o topa", sorusuna futbolcu "iyi ama ben oraya gol atmak için koşmadım ki" diyor, gazete haberine göre. Yani, bir futbolcu koşarken, veya koşmazken, topa vururken, veya tercih hakkını kullanıp çalım atarken, vs vs hangi niyetle ve hangi amaçla bunları yaptığını tespit etmek, yani futbolcunun düşüncesini ve niyetini okuyabilmek mümkün olabilir mi? Böyle bir teknik alet var mıdır? Tabi ki mümkün değildir bir futbolcunun hareketlerindeki niyetinin şike olmadığını somut olarak ispat etmek.

Hrant cinayetinde mahkemenin verdiği kararı hatırlayın. Çok tepki çekmişti. Hakim daha sonra medyaya açıklama yapmak zorunda kalmıştı. "Mahkeme olarak biz, olayın arkasında çete yoktur kararı vermedik. Çetenin varlığına dair kanıt bulunamadı dedik. Benim kişisel tahminim, çetenin varlığı, ama mahkeme olarak biz somut olarak ıspatlayamadık" mealinde ifadede bulundu.

Sayın Demirören'in açıklamalarındaki diğer konuları (Genel Kurulu'un değişmesin kararına rağmen 58.maddenin bir günde değişmesi, vs) konuşmaya bile gerek yok. TFF'nin bu kararları, eski başkan sayın Aydınlar'ın da söylediği gibi, bence de bir komedi.

Saygılar.

ZU

Zekeriya bey, hoşgeldiniz. Burada yeni üyeler görmek beni çok mutlu ediyor.
Yazdıklarınıza katılmamak elde değil.
Şikenin sahaya yansıyıp yansımaması meselesi benim de çok canımı sıkıyor.
Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir kriter olamaz.
İki taraf anlaştıysa, bunun daha sahaya yansıyıp yansımaması hiç önemli değil. Adamlar anlaşmışlar. Bir taraf parayı vermiş. Öbür taraf parayı (veya başka bir menfaat) almış. Para alan futbolcu, sahaya çıkınca maçı sattığını kolayca belli etmemek adına bin kere düşünüp bir kere adım atacaktır. Gerekli yerlerde yapacaktır "hamlelerini".
Fakat şike olayını örtbas etmek üzere göreve getirilmiş olan Federasyon bu tür bir sahaya yansıma kriteri uydurarak hukuka takla attırıyor.
Bu işin sonunda, sahaya yansımadığı gerekçesiyle FB'nin elinden şampiyonluğu almazlar. En fazla puan cezası verirler.
Peki puan cezası hangi sezon için uygulanacak? Kararlar eğer Haziran-Temmuz aylarında alınırsa, cezanın 2011-2012 sezonu için uygulanması pek olası değil. O zaman yeni başlayacak sezonda Fener'in eksi puanla başlamasına hükmedilecek.

Tek geçer akçe "para" olunca, ne yapıp edip Türk futbolunun para muslukları kısılmasın diye kırk takla atıyorlar.
Pek gündem gelmiyor ama Spor Toto Kupası diye bir garabet oynanıyor üç haftadır. İsterseniz buna Gazoz Kupası veya Boş Duranlara Meşgale Kupası da diyebilirsiniz.
Bir de buna play-off rezaletini ekleyin.
Seneye play-off kalkar mı? Basında yazılanlara bakılırsa, kulüpler Digiturk'tan play-off uygulamasına devam edilmesi karşılığında ekstra para talep etmiş. Digiturk bunu reddetmiş. Kulüpler de "para vermezseniz seneye play-off kalksın" demişler.
Futbolcunun üstüne bu kadar maç yükü bindirilir mi, 34 haftanın emeği 6 haftaya kurban edilir mi, her hafta derbi oynanınca derbinin anlamı mı kalır? diye düşünen yok. Varsa yoksa para...

Tesekkur ederim Salih bey, hosbulduk. Goruslerinize aynen katiliyorum.

Playoff ile alakali olarak da playoff'ta puanlarin yariya bolunmesi kararinin FB'nin avantajina olacagi tahmin edildigi icin yapildigini dusunuyorum eski baskan FB'li Aydinlar zamaninda. Cunku istatistiksel olarak son 10 seneye bakildiginda, FB ozellikle Anadolu deplasmanlarinda cok daha fazla puan kaybetti GS'ye gore. Derbilerde ise GS, BJK ve TS maclarinda cok daha basariliydi rakiplerine gore. Dolayisi ile Anadolu deplasmanlarinda yasayacagi puan kayiplari playoff'ta yarilanacakti. Playoff bu sene oynandigi sekliyle, takimlar Agustos'tan Nisan'a kadar bos yere oynayacaklar, cunku puanlar yarilanacak, ve Nisan Mayis'ta 6 haftada oynananacak playoff maclarin puan onemi cok daha fazla. 7 ay lig hic oynanmasin, 4 buyukler arasinda bir bucuk aylik bir playoff turnuvasi ile lig sampiyonu belli olsun, ayni sey. Playoff bundan sonra bu hali ile kesinlikle oynanmamali. Gelecek sezon playoff oynanacaksa ve adil olmasi isteniyorsa, normal lig puanlarinda herhangi bir indirim kesinlikle olmamali. Her takim kazandigi puan ile playoff'a baslamali. Adalet icin bu sart bence.

Saygilar.

ZU