forum.cimbom.org

Selam,

GS futbol takımımızın son 3 maçtaki puan kayıplarından sonra spor programlarında GS aleyhine yapılan eleştirilerin bir bölümünün yapıcı olmadığını gözlemledim. Bence futbol takımımız kısa zamanda toparlanıp puanları toplamaya kaldığı yerden devam edecek diye düşünüyorum. Ligde zaten hala zirvedeyiz, Avrupa'da da Cluj maçını alırsak tekrar işler rayına girer. Bu süreç içinde yapıcı eleştirilere ihtiyaç var diye düşünüyorum. Naçizane benim yapıcı eleştirilerim şunlar:

+ Serbest vuruşlarda ve kornerlerde taktik açıdan takımımız gelişmeli. 10 korner, 20 korner atıyoruz, kullandığımız kornerlerde en ufak bir taktik pırıltısı göremiyorum, öylesine, rastlantısal bir görüntü veriyor takımımız kornerlerde ve ceza sahası civarı serbest vuruşlarda. Bence özellikle antrenmanlarda ve sonrasında fazla mesai yapıp korner taktikleri üzerinde çok yoğun mesai harcanmalı. Çünkü, korner performansındaki bir %10 artış, GS'nin şampiyon olması demek, Avrupa'da gruptan çıkmak demek. FB'nin son 6 senedeki başarılarının en önemli sebeplerinden biri korner ve serbest vuruşlardaki ortalama üstü performansı. İstatistikler yapılırsa FB'nin koner ve serbest vuruşlardaki başarısı ortaya çıkar. Eğer biz korner taktikleri üretemiyorsak, en azından FB'nin son 3-5 senedeki korner taktiklerini izleyip bunları taklit bile etsek, performansımızın artacağını düşünüyorum.

+ Teknik heyetimiz, maçları daha sonra izleyip sonuçları futbolcularla paylaşıp antrenmanları buna göre yapıyor mu? Örneğin, son Braga maçında yediğimiz golde bence kalecimiz Muslera da hatalı. Sol çaprazdan kaleye yaklaşık 10 - 12 metre mesafeden vurulan (ve bence çok sert olmayan) şutu Muslera'mız topu uzandığı yöndeki taça doğru yumruklasa (yani ceza sahasına doğru değil, taça doğru topu yönlendirse), golu yemeyecektik. Bunun gibi nokta tespitler yapıp bunları futbolcularla paylaşmak ve antrenmanlarda bu yönde fazladan çalışmak gerekir diye düşünüyorum. İmparatorumuz, liderimiz, sevgilimiz Fatih Terim önderliğindeki teknik ekibimizin bunları en güzel şekilde tespit edip gereken tedbirleri alacaklarına ve teknik ve taktik açıdan gerekenleri yapacaklarına gönülden inanıyorum. Başarı ayrıntılarda saklı çoğu zaman.

+ Son olarak, bence Nordin 90 dakika oynamalı. Kötü oynadı denen maçlarda bile, dikkatli izlendiğinde, katkıları görülebilir. Oynadıkça performansi artacak ve zirve yapacaktır diye düşünüyorum.

Gelecek Galatasaray'ın.

Saygılar.

ZU

TD malasef yapici kirici demeden hicbir elestriyi kabul etmiyor. Ben ders almam veririm diyor. Ne yapilabilir bilemiyorum cunku etrafinda cok dalkavuk var.

Frikiklerde yasanan verimsizlik, karmasa cok basliliktan kaynaklaniyor. Gecen sene böyle degildi. Selcuk veya Emre, bilemedin Melo, ama agirlikli olarak Selcuk. Bu sene Selcuk kullaniyor olsa da yaninda 1-2 kisi beklemekte. Bu konsentrasyonunun bozulmasina sebep olduguna eminim.

Bu sene GS'da rayina oturmamis bir olay da pas alis verisi. Melo ve Selcuk tam kivaminda oynamamalari takimi pres altindayken zor duruma sokuyor, veya ataga kalkarken. Bir cok topun alisilagelmisin disinda car cur edilmesine sebep veriyor.

Defans ile fazla oynandi bu sene, Ufa'nin sakatlanmasi bence buyuk sansizlik, ama bunu daha önceden hesaba katip yolumuza devam edebilmeliydik. Dany defansta bomba guven vermiyor, Chris ona keza.

Ilerde bir Elmander cikmazi yasaniyor. Milli takimdan izin almis, insallah en yakin zamanda kendine gelir. Onun kosularina takimin ihtiyaci var. Ayrica Burak'in fazla top tasidigina inaniyorum. Pozisyonlarda ki beceriksizligi, top ezmesi yorgun olmasindan kaynaklaniyor belki de.

Hosgeldin Zekeriya, guzel topic acmissin...evet bazen elestiriler bir acimasiz ve dengesiz oluyor.

Hem Braga hem de Eskisehir macinda gordugum bir sey var: defans oyunculari kalecimizden top sekme olasiligina karsi hamle yapmiyorlar. Braga macinda defans oyuncusu -sanirim Riera idi-, Selcuk Braga oyuncusuyla birlikte mudahele etmeye calisirken seyrediyordu. Eskisehir macinda da ayni hikaye. Defansin biraz daha uyanik olmasi lazim. Ayrica, Eskisehir macinda Selcuk'un kale cizgisi onunde topu kaptirmasiyla basladi hersey. O pozisyonda iki Eskisehirli ona yuklenirken topu taca vurmaya calismaliydi. Bizim oyuncular kendilerine pek yediremiyor boyle seyi.

Riera'dan sol bek yaratma israri beni rahatsiz ediyor. Hele bunu bula bula Braga macinda denemesi. Eger bu durumda israrciysa, Caglar devre arasi gidici demek. Caglar bu kadar kotu muydu hakikaten? 1,5 yil once milli takim ABD'ye geldiginde izlemistim, bana fena gorunmemisti. Tabii antremanlarda halini bilmiyorum, belki de onu dusunmemek icin makul nedenler var.

Sunu da eklemek isterim: bizi cozduler dediginiz takimlarin Canakkale gecilmez/kontradan gol ara taktigi bir tutar, iki tutar. Aksakliklara ragmen ben bu takimdan hala epey umitliyim.

Selam,

Evet, böyle tartışmalardan ortaya çıkan sonuçlarla ve ortak akılla GS mutlaka daha iyiye gidecektir diye düşünüyorum. Henüz istenen seviyeye gelmedik. Bu sene yeni gelen kaliteli futbolcuların Hamit, Nordin, Burak, Umut, Dany'nin geçen senenin şampiyon takımına adaptasyonu için biraz daha zaman gerekiyor.

Tabi esas önemli olan Şampiyonlar Ligi performansımız. Cluj maçını alırsak takımın bütünleşmesi daha da hızlanır. Ben ümitliyim.

Zekeriya

http://spor.haberturk.com/futbol/haber/ ... akimda-sok

Hakan Balta milli takim kampindan cikartilmis. Bunun anlami artik resmi olarak bir sol bekimizin olmadigi.

sol kasık bölgesinde kronik zorlanma...

Hangi elestiri, yapici yada zarar verici..

Bu sakatlik diger sakatligi ile aynisimi bilmiyorum. Ama bu TD sezon basinda sol bek almadi.

Ben is yerimde yanlis kararlar alan ve burnunun dikine gidip elestiriye acik olmayan birini once anlatabildigimce, kuruma verdigi zararlari kendisine aciklayarak uyaririm. Sonra ihtar ederim , halen devam ediyorsa muhasebe departmanina gonderirim.

Bana gore Galatasaray bir isyeridir. Taraftara oyle gorunmese de calisanlarina bu bu sekilde gorunmelidir. Maasi yuksek yada asgari ucret hic farketmez. Cimlere bakan adam cime yanlis bi madde dokerse yada orani tutturamazsa cimler kavrulur. Bunu bir kere hos karsilayabilirsiniz , ama ikinci hatta ucuncu kez yaparsa buyuk ihtimal o cim adam degisir

Mesele cimleri kavurmadan eski sagligina yesilligine kavusturmak.

Bu kadar basit...

Malasef bu soylediklerin yensek de yenilsekte seninleyiz diyen, Terim bize Avrupa Kupasi kazandirmis 6 kere sampiyon yapmisken ona dil uzatmak vefasizliktir diye dusunenler icin gecerli degil. Onlar hala iyi yoldayiz, zaman tanimaliyiz, duzelecegiz filan diye kusura bakmasinlar ama hayal kuruyorlar.

Gercekleri inkar eden, yapilmasi gerekeni yapmayanlar her zaman hayatta husran ile karsilasacaklardir. Bu husran Terim icin pek gecerli degil elbette. Bir eli yagda bir eli balda sadece kendi egosu icin gemileri yakacak zihniyette yari cahil bir insanla karsi karsiya oldugunu kabul etmeyenler icin tarih takrarlanacak yine. Avrupada bu kafa ile basari kazanmak imkansiz. Adam kendini yenilemiyor. Takimi calistiramiyor. Tek yaptigi hot potle ayar cekmek. Ama maymun gozunu acti. Evvelden cocuk gibi kabul ediyorlardi bu tehditleri. Simdi Hamit'in, Selcuk'un, ve yabancilarin buna aldiracagi bir durumlari yok. Boyle oluncada bu kisir dongu devam edecek.

Cengiz Akgun wrote:Malasef bu soylediklerin yensek de yenilsekte seninleyiz diyen, Terim bize Avrupa Kupasi kazandirmis 6 kere sampiyon yapmisken ona dil uzatmak vefasizliktir diye dusunenler icin gecerli degil. Onlar hala iyi yoldayiz, zaman tanimaliyiz, duzelecegiz filan diye kusura bakmasinlar ama hayal kuruyorlar.

Bunlardan biri benim herhalde, hayal kurma kismini kendimde gormemekle beraber. Meseleyi biraz bukup soyle sorayim: Nasil oldu da 6 sampiyonluk ve UEFA kupasi bu bombos kara cahil adamla geldi? Yani simdi olmayan o zamanki dogrular neydi? O zamanki dogrularin ne oldugunu hatirlarsak belki bugune de yarari olur. Yoksa dogrular yok muydu? Yoksa Saint Yildirim hakli mi, UEFA sampiyonlugu tamamen tesaduf eseri mi kazanildi?

Yuksel Gunal wrote:

Cengiz Akgun wrote:Malasef bu soylediklerin yensek de yenilsekte seninleyiz diyen, Terim bize Avrupa Kupasi kazandirmis 6 kere sampiyon yapmisken ona dil uzatmak vefasizliktir diye dusunenler icin gecerli degil. Onlar hala iyi yoldayiz, zaman tanimaliyiz, duzelecegiz filan diye kusura bakmasinlar ama hayal kuruyorlar.

Bunlardan biri benim herhalde, hayal kurma kismini kendimde gormemekle beraber. Meseleyi biraz bukup soyle sorayim: Nasil oldu da 6 sampiyonluk ve UEFA kupasi bu bombos kara cahil adamla geldi? Yani simdi olmayan o zamanki dogrular neydi? O zamanki dogrularin ne oldugunu hatirlarsak belki bugune de yarari olur. Yoksa dogrular yok muydu? Yoksa Saint Yildirim hakli mi, UEFA sampiyonlugu tamamen tesaduf eseri mi kazanildi?

Aziz Yildirim yani Saint Thunderbolt o kupanin yanina bir daha yaklasamadigi surece rast geldi lafinin arkasinda olacak. Kimse de hadi oradan diyemiyeyecek. Hagi gibi Avrupada gururu kirilmis bir profesyoneli bir daha bulamazsa o gunlerde basariya ac ona cocuk denecek yasta biat eden o futbolculari bulamadigi surece iki kupayi bu kafada bir arada gorme sansi sifira yakin. Gecen sene son dakikada yine sicip batiriyordu. Stresi asla kaldiramayip eli ayagina dolasmasi bu isi hala pisiremyeyip acemilik etmesini yari cahilline veriyorum. Bu sene bu grupta sonuncu olup yine hikaye yazdiginda buradan devam ederiz.

Cengiz Akgun wrote:

Yuksel Gunal wrote:

Cengiz Akgun wrote:Malasef bu soylediklerin yensek de yenilsekte seninleyiz diyen, Terim bize Avrupa Kupasi kazandirmis 6 kere sampiyon yapmisken ona dil uzatmak vefasizliktir diye dusunenler icin gecerli degil. Onlar hala iyi yoldayiz, zaman tanimaliyiz, duzelecegiz filan diye kusura bakmasinlar ama hayal kuruyorlar.

Bunlardan biri benim herhalde, hayal kurma kismini kendimde gormemekle beraber. Meseleyi biraz bukup soyle sorayim: Nasil oldu da 6 sampiyonluk ve UEFA kupasi bu bombos kara cahil adamla geldi? Yani simdi olmayan o zamanki dogrular neydi? O zamanki dogrularin ne oldugunu hatirlarsak belki bugune de yarari olur. Yoksa dogrular yok muydu? Yoksa Saint Yildirim hakli mi, UEFA sampiyonlugu tamamen tesaduf eseri mi kazanildi?

Aziz Yildirim yani Saint Thunderbolt o kupanin yanina bir daha yaklasamadigi surece rast geldi lafinin arkasinda olacak. Kimse de hadi oradan diyemiyeyecek. Hagi gibi Avrupada gururu kirilmis bir profesyoneli bir daha bulamazsa o gunlerde basariya ac ona cocuk denecek yasta biat eden o futbolculari bulamadigi surece iki kupayi bu kafada bir arada gorme sansi sifira yakin. Gecen sene son dakikada yine sicip batiriyordu. Stresi asla kaldiramayip eli ayagina dolasmasi bu isi hala pisiremyeyip acemilik etmesini yari cahilline veriyorum. Bu sene bu grupta sonuncu olup yine hikaye yazdiginda buradan devam ederiz.

Devam etmek anlamsiz. Gorunen o ki, nasil ben basarisizliga ragmen sureklilik adina TD degistirilmesine karsiysam (bu durum su anda Lucescu ya da diyelim Gerets de basta olsa gecerli olurdu benim icin, sadece Fatih Terim degil), agziyla kus yakalasa Fatih Terim'in degeri bu forumda bazilarinin gozunde degismeyecek.

Ben de yarin kovulsun demjyorum. Ama klubun baskani mi olur ya da akli basinda birinin ona bu isin boyle gidemiyecegini yani ayni Mehmet´in soylediklerini onun patronu olarak soylemesi gerektigini ama bu kafada devam ederse kendisine yakisani yapmasi gerektigini hatirlatmasi lazim geldigini soyluyorum. Ama sizler hala bu isin kendiliginden zamanla cozulecegini iddia etmektesiniz. Terim kendi haline birakildiginda felakete surukleyen bir tip. O basarili dediginiz surecte ensesinde Faruk vardi. Canaydini parmaginda oynatti ve hep beraber gorduk klubu viraneye cevirisini. Kac senedir o borclarin altinda ezildi bu klup belini dogrultamadi. Simdi ona hoca biz bu kadar para yatirmis iken SL'den elimiz hamur karnimiz ac cikarsak bu basarisizligin adresi sen olacaksin ona gore diyecek kapasitede biri lazim. Oyle ya her macta en AZ yarim en cok bir milyon avro kaybediyor takim. Su ana kadar olan kayip IKI MILYON avro, boru mu bu be.

Cengiz Akgun wrote:Ben de yarin kovulsun demjyorum. Ama klubun baskani mi olur ya da akli basinda birinin ona bu isin boyle gidemiyecegini yani ayni Mehmet´in soylediklerini onun patronu olarak soylemesi gerektigini ama bu kafada devam ederse kendisine yakisani yapmasi gerektigini hatirlatmasi lazim geldigini soyluyorum. Ama sizler hala bu isin kendiliginden zamanla cozulecegini iddia etmektesiniz. Terim kendi haline birakildiginda felakete surukleyen bir tip. O basarili dediginiz surecte ensesinde Faruk vardi. Canaydini parmaginda oynatti ve hep beraber gorduk klubu viraneye cevirisini. Kac senedir o borclarin altinda ezildi bu klup belini dogrultamadi. Simdi ona hoca biz bu kadar para yatirmis iken SL'den elimiz hamur karnimiz ac cikarsak bu basarisizligin adresi sen olacaksin ona gore diyecek kapasitede biri lazim. Oyle ya her macta en AZ yarim en cok bir milyon avro kaybediyor takim. Su ana kadar olan kayip IKI MILYON avro, boru mu bu be.

Ya abi Unal Aysal'i az cok anladin herhalde nasil bir adamdir. Sence burada Fatih'e zaman verin diyenler, Unal Basgan faktorunu unutarak mi bunu soyluyorlar? Hic merak etme Faruk Suren'den cok daha disiplinli ve basarili bir adam bizim baskan bence.

Eren Gumrukcuoglu wrote:

Cengiz Akgun wrote:Ben de yarin kovulsun demjyorum. Ama klubun baskani mi olur ya da akli basinda birinin ona bu isin boyle gidemiyecegini yani ayni Mehmet´in soylediklerini onun patronu olarak soylemesi gerektigini ama bu kafada devam ederse kendisine yakisani yapmasi gerektigini hatirlatmasi lazim geldigini soyluyorum. Ama sizler hala bu isin kendiliginden zamanla cozulecegini iddia etmektesiniz. Terim kendi haline birakildiginda felakete surukleyen bir tip. O basarili dediginiz surecte ensesinde Faruk vardi. Canaydini parmaginda oynatti ve hep beraber gorduk klubu viraneye cevirisini. Kac senedir o borclarin altinda ezildi bu klup belini dogrultamadi. Simdi ona hoca biz bu kadar para yatirmis iken SL'den elimiz hamur karnimiz ac cikarsak bu basarisizligin adresi sen olacaksin ona gore diyecek kapasitede biri lazim. Oyle ya her macta en AZ yarim en cok bir milyon avro kaybediyor takim. Su ana kadar olan kayip IKI MILYON avro, boru mu bu be.

Ya abi Unal Aysal'i az cok anladin herhalde nasil bir adamdir. Sence burada Fatih'e zaman verin diyenler, Unal Basgan faktorunu unutarak mi bunu soyluyorlar? Hic merak etme Faruk Suren'den cok daha disiplinli ve basarili bir adam bizim baskan bence.

Ben de oyle saniyordum. Ama senin baskan ortalarda yok. Maca filan da gitmiyor. Yunanli sevgilisi ile mesgul. Malum bir de bu yastan sonra kucagina bir de velet atmis. Cat burda cat Avrupada. Bu isi layiki ile yapanini bulmak zor ve beni de korkutan da bu.

Hani Amerikalilarin dedigi gibi Terim "needs an adult supervision." Bunu da yapacak baska adam yok. Obur kendilerine baskan yardimcisi denilenler Terim'den korkan odlek adamlar. Bunlar ona bir sey diyemez. Iste yonetimde oldugunu bilemedigim (galiba degil) Semih Haznedaroglu'nun hali. Iki laf etti ondan sonra ozur bile diledi.

Devam etmek anlamsiz. Gorunen o ki, nasil ben basarisizliga ragmen sureklilik adina TD degistirilmesine karsiysam (bu durum su anda Lucescu ya da diyelim Gerets de basta olsa gecerli olurdu benim icin, sadece Fatih Terim degil), agziyla kus yakalasa Fatih Terim'in degeri bu forumda bazilarinin gozunde degismeyecek.

Lucescu'nun takimi sampiyon yaptigi gunun gecesi (2001-2002 sezonu) bu forumdan Alpay Dedeoglu ile beraber Levent'te dernekteydik, kutlamalar yapiliyordu. Lucescu o gece toplama abuk sabuk bir takimi sampiyon yapmis degerli bir hoca iken, dernegin arka odalarinin birinde buyuk ihtimal FT nin getirilmesinin pazarligi yapiliyordu. Sonra Gonullerin Hocasi getirildi.

Surekliligi herkes ister, bu takimin sampyon hocasi o aksam gonderildi.

Ama Lucescunun bir sene once sampiyonlugun verilmesindeki rolunu unutma. Okan'in Ankaragucu maci. Emre'nin Jardeli tokatlamasi. Bunlar pek yenir yutulur seyler degildi. Bu ikisi Inter Milan'in kontratini ceplerine koyduktan sonra az hiyanetlik yapmadilar. Lucescu da seyretti. Bir sampiyonluk gitti. Ikinci senesinde ilk yari sonunda yine sallaniyorduk. Iste o zaman Fatih Altayli ile onun ben cobanlik etmezsem asla klubu yonetemez dedigi cek hirsizi baskanla Terimin el ve etegini opmeye gittiler. Terim asla aptal degil. Boyle elalemin yuzunden durup dururken karizmam cizilmesin diye ben hoca varken sezon ortasi gelmem sezon sonu dedi. Mart ayinda soparlar gitti, baskanlik af edersiniz saftirik bir adama gecti. Allah gani gani rahmet eylesin. Kalbi yerli yerinde ama beyni icin ayni seyi soylemek zordu. O da madem herkez onu sstiyor (ne yalan soyleyyim ben de onu istedim. Italya gordu adam olmustur sandimdi)ve de gelmeye hazir diye Terim'i tercih etti. Sonra ben de dahil kendisi de cok ama cok pisman oldu klubu onu alin bunu verin diye hallac pamugu gibi atmasinda ama is isten gecmisti. Iyi niyetin suistimali ancak bu kadar olurdu. Gozunu kirpmadan yapti bunu. Ne alti sifirlik FB maci kaldi ne de Avrupada ayak takimlarina yenilip rezil olmalar. Tam anlami ile dostun dusmanin gotuyle guldugu o gunler cok cabuk unutuldu. Iste o gunlerde Saint Thunderbolt cikip bu Avrupa kupasi olayi bir tesaduftu geldi gecti dedi.

Yalniz Lucescu pek akillanmamisti. BJK ta basarili iken ayni zaafi orada da gosterip kovuldu. Boku hakemlere atmisti Samsun esege cevirdiginde sahada. Simdi yerini bulmusa benzer. Her sene. SL de. Ikinci tura da cikiyor. Terim'in aldigi kupadan da aldi bir tane yanina koydu. Zavalli adam olmadigini buradakilere ispat etti. Biz ise hala deli gullabiciligi ile mesguluz. Iyi oynayip yeniliyoruz yani daha iki yakamiz bir araya gemedi bunca sene. Ayni hatalar ayni sekilde yapila duruyor ve ben ona yaniyorum.