internet sitesinden tehdit ve ölüm sessizligi

Forum Galatasaray Spor Kulubu ve Turk sporu hakkinda ayrintili haberler, yorum ve analizler, ogretici arastirmalar ve diger onemli spor olaylari hakkinda bilgi akisini saglamak, yazilanlari saglikli bir yapi cercevesinde dunyadaki butun Galatasarayli arkadaslar ve diger sporseverler ile paylasmak amaciyla kurulmustur.

Moderator: Staff

Serif Halimler
Posts: 470
Joined: Thu Oct 24, 2002 1:47 am
Location: Almanya<--izmir

internet sitesinden tehdit ve ölüm sessizligi

Post by Serif Halimler »

Fransiz düsünürü Voltaire'in su sözünü bilmeyen yoktur :

“Sizin düşüncelerinize katılmıyorum, ama düşüncelerinizi ifade edebilmeniz için gerekirse canımı veririm”

Bu aralar Hincal Uluc'a dogrudan tehdit icerikli bir yazi yayinlandi bir futbol takiminin sitesinde. Hincal Uluc'un pek begendigim bir yorumcu olmasa da , düstügü durum ve sessiz kalan basin, savcilik ve diger kurum ve ki$iler bir zamlar Ismet Inönün sölemis oldugu " Bir ülkede dürüstler de cesur olmali" türünden bir sözünün uygulanmasini gerektiren bir durum bu.

Hincal Uluc bugünkü yazisinda adeta "$u fani dünyaya veda etmis" :

24.04.2008 - Tanrıya bir can borcumuz var!

http://www.sabah.com.tr/2008/04/24/habe ... 5258B.html

İnternet siteleri açıkça konuşamayan, söylediklerinin altına imzalarını atamayan "Şerefli" insanların son sığınağı oldu..
Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın, hiç değilse mertçe ortaya çıkmış ve beni mahkemeye vermişti. Beşiktaş ve Fenerbahçe görüşlerime tepkilerini, internet sitelerindeki imzasız bildirileriyle gösterdiler.
Beşiktaş sitesinde "Eşcinsel" olduğum iddia edilmişti. Cinsel kimliğimin artık fikirlerimle ne ilgisi varsa..
Fenerbahçe sitesindeki itham daha net..
"Şerefsizsin!.."
Tabii, hukukun takibinden kurtulmak için, bu sözcüğün önüne kendilerince şart cümlecikleri falan eklemişler ama, mesaj açık..
"Hıncal Uluç şerefsizdir."
Öyleysem eğer, sevinmeleri gerekir, Şerefli dostlarımın.. O zaman satın alınmam kolaydır. Fenerbahçe bir zenginler kulübü.. En fakiri trilyoner.. Bir şerefsiz yazarı satın almak ne kadar kolay onlar için.. Niye teşebbüs etmiyorlar ki?.
Söylediklerimin hepsinin arkasında duruyorum.
Herkesi ve her şeyi, bilen biliyor. Onları da, beni de biliyor..
Beni de en iyi, onlar biliyorlar.
Satın alamayacaklarını biliyorlar. Tehdit ve şantajla korkutamayacaklarını biliyorlar.
Susturamayacaklarını biliyorlar.
O zaman bunca gürültüyü niye koparıyorlar?.
Mafya beni, susturmak için mi vurdu?. Hayır.. Göz dağı verilmek istenen öbür gazetecilerdi. Bana atılan kurşun medyanın büyük bir bölümünü dehşete düşürdü, muma çevirdi ve amacına ulaştı.. Mafya haber ve yorumları nerdeyse bıçak gibi kesildi.
Benim gazetem Sabah, benim televizyonum atv bile, beni ilk duruşma günü Sultanahmet Adliyesi koridorlarında önümde şov yapan 4050 tetikçinin arasında yapayalnız bıraktı. Bir muhabir, bir kameraman bile yollamadılar, kendilerine haber verildiği halde..
"Öyleyse düş Sezar" dedim. Salonu tıka basa dolduran mafya fedailerinin arasında bir piç gibi yapayalnız girdiğim davadan çekildim. Benim davam kim bilir hangi koşullarda o tetiği çekmek zorunda kalan bir zavallıyla değildi çünkü..
Fenerbahçe internet sitesindeki saldırıya, şantaj ve tehditlere, "Okutmayız.. Boykot ederiz" ifadelerine zerre itibar etmeyeceğimi, omuz silkip geçeceğimi bilirler.
Hıncal 50 yıldır, bu yolun Hancısı.. Kimler geldi, kimler geçti, oralardan oysa..
Peki bile bile böylesi çirkin, böylesi şiddet ve dehşet dolu satırları niye yazarlar, o zaman?.
Ötekileri, özellikle de gençleri, yeni yetişenleri susturmak, korkutmak, kendilerine emir kulu yapmak için.
İşte bu noktada işe, ifade özgürlüğü savunucularının, meslek sivil toplum örgütlerinin, mesela adı var sanı yok iki kurumun, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Türkiye Spor Yazarları Derneğinin müdahale etmesi gerekir ki, gençler yalnız olmadıklarını görsünler. Korkmasınlar, gelecek endişesine düşmesinler.
Anlasınlar ki, bu para babaları karşısında sahipliler..
Yeni yetişenler korkmasın, uşaklaşmasınlar ki Anayasa teminatı altındaki "İfade Özgürlüğü" lafta kalmasın.
Ama hani o yürekli, o gerçek gazeteci, o ifade özgürlüğü için canlarını verecek sapına kadar Voltaireciler?.
Fenerbahçe internet sitesindeki satırlar ve izleyen ölüm sessizliği, sadece Fenerbahçe'yi değil, ne acıdır, medyayı yönetenlerin de kimliğini, kişiliğini ortaya koymuştur.

Sayfamda iki yazı var..
İkisi de Kemal Dinçer imzalı.. İkisi de Sabah'ta yayınlandı. İnternette Sabah arşivlerine girin, bulacaksınız.
"Fenerbahçeli'nin Günlüğü" Dinçer'in nasıl fanatik bir Fener amigosu olduğunu ortaya koyuyor. Bir İtirafname!..
"Türkiye şartlarında politika ve futbol" ise, Dinçer'in AKP, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve bugünkü Federasyon Başkanı Hasan Doğan hakkındaki yenilip yutulması çok zor görüş ve eleştirilerini sıralıyor.
Şimdi sadece Fenerbahçe internet sitesini yazanlara değil, herkese soruyorum.
Bu kadar fanatik Fenerli ve bu kadar şiddetli bir Recep Tayyip Erdoğan ve Hasan Doğan muhalifi Kemal Dinçer'i, Recep Tayyip Erdoğan tarafından yakın dostu, kızlarının Amerika bursiyeri Hasan Doğan'a kurdurulan federasyonda, hem de hakemleri denetleyen, hem de en tarafsız olması gereken Gözlemciler ve kulüpleri ve taraftarları denetleyen ve raporlayan Temsilciler Kurulu'nun başına getiren güç nedir?.
Ve de medyanın bu atamaya sessiz kalmasını, göz yummasını, kabullenmesini sağlayan gücün kaynağı kimdedir?.
Kaldı ki, ben bu konuda sadece ve sadece kendimizi, medyayı eleştirdim.
"Ahmet Güvener 'Çocukken Galatasaray sempatizanıydım' dediği için yerle bir edilip, yaptığı harika işlere rağmen Merkez Hakem Komitesi başkanlığından, istifaya zorlanmadı mı?. Peki şimdi, bu imzalı yazıların sahibi Kemal Dinçer üstelik hakemleri denetleyen en üst kurulun tepesine gelirken niye sustunuz, niye gık demediniz?. Bu nasıl tarafsız yayıncılıktır, gidinin çifte standartçıları" diye sordum.
"Gık" diyen de çıkmadı, bugüne dek..

Şerefsiz Hıncal bildiğini okumaya devam edecektir.
Şantajlarınız boş. Tehditleriniz havagazı..
Korkutamazsınız..
Haa!.. Hedef gösteriyorsunuz ya!.. Siz hedef gösterince, kendi kaptanlarına bile saldıran, linçe, yani öldürmeye teşebbüs edenlerin varlığını bile bile hedef gösteriyorsunuz ya!..
Ondan mı korkarım sanırsınız?. Yaşım 69.. Yeterince yaşadım ben.. Aylar evvel yazdım da.. Okumadınız mı?.
Hem de çok mutlu, çok keyifli, çok gururlu ve onurlu yaşadım. İçimde ukde, gözümde, gönlümde eksik, keşke yok.. Arkamda bırakacağım, geleceklerinden endişe edeceğim insanlar yok.
Bana böylesi bir hayatı layık gören Yüce Tanrı'ya bir can borcum var, öder giderim..
Giderim de o zaman siz ne olursunuz, asıl onu düşünün Şerefli Dostlarım!.

Ismail Gezer
Posts: 6299
Joined: Thu Mar 30, 2006 6:35 pm
Location: Alisamiyene 10 dk
Contact:

Post by Ismail Gezer »

Firefox nanayı yemeseydi benzer bir konuyu açacaktım: "KEMAL DİNÇER İSTİFA!" başlığıyla..

Bu denli fanatik bir adamın Temsilciler Kurulunda yeri olmamalı.

Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Re: internet sitesinden tehdit ve ölüm sessizligi

Post by Cengiz Akgun »

Serif Halimler wrote:Fransiz düsünürü Voltaire'in su sözünü bilmeyen yoktur :

“Sizin düşüncelerinize katılmıyorum, ama düşüncelerinizi ifade edebilmeniz için gerekirse canımı veririm”
....
Cok acikli yazmis ama FB sitesinde ne denildiginin aslini bulamadim am bir yerden kopyasini buldum.

Şampiyonluk mücadelesi veren ve önümüzdeki hafta Sami Yen'e gidecek Fenerbahçe'den Hıncal Uluç'a sert açıklama.
İşte Sarı-Lacivertliler'in resmi sitesinde yer alan açıklama:

"Sağdan soldan duyduğu yalan, dolan sığ bilgiler ile kendini otorite zanneden, her şeyden anladığını ve her konunun uzmanı olduğunu iddia eden, olayları ve konuları köşesinde işine geldiği şekilde saptırmaktan kaçınmayan, ahlak ve izandan nasibini almamış, içindeki kin ve nefreti her fırsatta kusan bir Hıncal Uluç var.

Spor yazıları yazan ama Türkiye'de hiçbir stadyuma gidip maç seyredemeyecek kadar bütün camiaların nefretini kazanmış bir Hıncal Uluç var.

Kendi köşesinde yazdığı yazılarla spor camiasında kin ve nefret tohumları eken, kamplaşmalara neden olan, ektiği nefret tohumları ile insanları biri birine düşüren, çatışmalara sebep olan, sebep olduğu çatışmaların ardından kendisinin neden olduğu çirkinliklere bile sonradan pişkin gülüşünün ardından ben demiştim diyecek kadar kendini bilmez bir Hıncal Uluç var.

Hıncal Uluç hafta sonu kaleme aldığı yazısında yine kendi kurguladığı hayali senaryolar üzerine sayın başbakanı, federasyon başkanını, kulübümüzün başkanı Sayın Aziz Yıldırım'ı, asbaşkanımız Sayın Şekip Mosturoğlu'nu ve TFF kurullarında görev yapanları zan altında bırakacak yalan dolu bir yazı kaleme alıyor. Bunu ilk defa da yapmıyor. Aynı saçma ve yalan senaryolarını periyodik zamanlarla gündeme getiren Hıncal Uluç, çıktığı TV programları ve gazete köşelerini kurguladığı çirkin senaryolar ile farklı takım taraftarları arasında kin ve nefret tohumları ekmek, futbolu yönetenleri toplum içinde sürekli şüphe ve zan altında bırakmak, futbola olan güven ve adaletin hiçbir zaman sağlanamaması için her zaman kullanıyor.

Hıncal Uluç, artık bu çirkinliklere son ver. Kin ve nefret kusmayı bırak. Kendini Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe takıntısından kurtar. Bunu kendi başına yapamıyorsan bu konuda profesyonel destek al. Ama kulübümüzü, başkanımızı ve yöneticilerimizi kurguladığın o çirkin senaryolarının aktörü haline getirme. Fenerbahçe Spor Kulübü 100 yıllık şanlı tarihe sahip köklü bir kurum. Bu kurum senin gibi kendini bilmezlerin attığı çamurlarla yıkılmayacak, daha nice yıllar gururla ve onurla ayakta kalacaktır. Bunu bil ve asla aklından çıkarma.

Eğer gerçekten elinde kaleme aldığın çirkin senaryolarının somut kanıtları (Önceki federasyonunun başbakan ve başkanımızın işbirliği ile gönderildiği ve bu günkü federasyonun aynı işbirliği ile kurulduğuna dair objektif bir bilgi, Sayın Hasan Doğan ile başkanımız Sayın Aziz Yıldırım arasında her hangi bir ticari ortaklığı gösterir belge, ayrıldığından beri Sayın Kemal Dinçer ile kulübümüz arasında her hangi bir ilişkiyi gösterir bilgi ya da belge, asbaşkanımız Sayın Şekip Mosturoğlu'nun TFF'nin her hangi bir kurulunu yaptığına bir bilgi) varsa çık ortaya açıkla aksi takdirde yazdığın senaryoyu yalan, seni iftira atan bir ŞEREFSİZ olarak değerlendirmek zorunda kalacağız.

Türk spor kamuoyu;

Her ne kadar bundan önce Hıncal Uluç'u artık muhatap almayacağımıza, cevap vermeyeceğimize dair bir açıklamada bulunmuşsak da sorumluluğumuzun bir gereği olarak yalan senaryoları ile yarattığı infiali görmeyen bu adamı son kez uyarma gereği duyuyoruz.

Fenerbahçe Spor Kulübü olarak taraflı tarafsız herkesi Hıncal Uluç'un yazılarını ve TV programlarını boykot etmeye, okumamaya, izlememeye davet etme aşamasına gelmiş olduğumuzu üzülerek belirtmek istiyoruz. Bu duyurumuzu tüm futbol dünyasının selameti için yapıyoruz. Futbolu bu şekilde çirkinleştirmeye çalışanların sektörden çıkarılması için artık bir yerden başlanmalı, bu çerçevede fikirleri ve davranışları ile toplum için kötü bir ahlaki model oluşturan ve zaten fiziki olarak futbol stadyumlarından dışlanmış olan Hıncal Uluç'u futbol kamuoyunun dışına fikren de itmek önemli ve yerinde bir başlangıç olacaktır.

Fenerbahçe Spor Kulübü"


Ben olum tehditi filan gormedim eger yazilanlar bu ise. Elinde belge varsa cikar demisler. O da belge diye Kemal Dincer'in iki yazisini cikarmis. Ne bicim belge ise bunlar. Sanki Turkiyede Federasyonda bulunanlar tarafsiz kisilermis gibi. Kemal Dincerler FB'li imis. Bak sen su Dogan'in isine! BJK'li ya da GS'liyi bulamamis.

Arada sirada birilerinin Hincal'i hizzaya getirmesi lazim. Onlar da yapmislar.
Last edited by Cengiz Akgun on Fri Apr 25, 2008 7:25 pm, edited 1 time in total.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.

Osman Kiciman
Posts: 397
Joined: Wed Dec 24, 2003 10:22 am
Location: Atakoey, IstanbuI / TR

Post by Osman Kiciman »

Cengiz Abi sustalı kemal açısından acaip olan aynı anda hem TV ve gazetelerde FBli kontenjanından yorum yaparken hem de temsilciler kurulunun başına getirilmesidir.

Hıncal'ın önceki yazılarını da okumak lazım, tam anlamak için
http://www.sabah.com.tr/uluc.html

Sadece GSlı olduğunu açıklayan Ahmet Güvener'in başına gelenleri hatırlayalım. Sustalı (yı iç eden) Kemal'in bu kurulun başına gelebilmesi ve taraflı yorumculuğunu da sürdürebilmesi öbür yakanın psikolojik üstünlüğü değil midir?

Bir de vurulduktan sonra Sabah kendisini yalnız bırakmış da o niye sabahı bırakmamış onu anlayamadım :roll:

Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Osman Kiciman wrote:Cengiz Abi sustalı kemal açısından acaip olan aynı anda hem TV ve gazetelerde FBli kontenjanından yorum yaparken hem de temsilciler kurulunun başına getirilmesidir.
...
Sustali Kemal'i tanimam. Bir de Hincal'in gosterdigi yazilarda Kemal Dincer Tayyib'in Federasyonu ele gecirme emellerine ve Dogan'a karsi seyler soylemis. Yani bunlarin yalakligini da yapmamis.

Eger Kemal Dincer'in bir yamugu varsa bunu ortaya getirmek Hincal'a degil bu Federasyon'un icindeki kluplere duser. Hincal'in yalan yanlis hizip ve sahtekarlik seneryolari ile hirlamasi ile Sustali Kemal dusmeyecegine gore ortada hakikaten boyle bir duzen varsa bu duzenin icindekiler de bugun sana yarin bana diyerek alet olmuslardir. GS klubu buyuk kluptur diye zirlama ile klup buyuk olmaz. Bak marka denince zirt diye ortaya cikanlar boyle olaylarin temizlenmesi icin Hincal'a ihtiyaci olmamasi lazim.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.

Tan Erten
Posts: 1179
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:07 pm
Location: Istanbul

Post by Tan Erten »

Cengiz Akgun wrote:Eger Kemal Dincer'in bir yamugu varsa bunu ortaya getirmek Hincal'a degil bu Federasyon'un icindeki kluplere duser.
Cengiz abi, bir spor gazetecesi olarak bunlari ortaya getirmek Hincal'in asli gorevidir. Dedigin olay gazeteciligin mantigina ters. Boyle bariz bir cikar catismasinin (conflict of interest) insanlarinin gozunun icine baka baka surdurulmesine tepki verilmesin mi?
Tan Erten

Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Tan Erten wrote:
Cengiz Akgun wrote:Eger Kemal Dincer'in bir yamugu varsa bunu ortaya getirmek Hincal'a degil bu Federasyon'un icindeki kluplere duser.
Cengiz abi, bir spor gazetecesi olarak bunlari ortaya getirmek Hincal'in asli gorevidir. Dedigin olay gazeteciligin mantigina ters. Boyle bariz bir cikar catismasinin (conflict of interest) insanlarinin gozunun icine baka baka surdurulmesine tepki verilmesin mi?
Hincal bunu hicbir belgeye dayandirmadan sadece varsayimlar ile yapiyor. Batili ulkelerde Hincal'in hayati tazminat odemekle gecer. Gercek gazeteci olayi belgeler. Ortada yamuk var mi yok mu belli degil. FB klubunun tepkisi de buna. Yeter oldugun yeter oturdugun yerde masal yazar gibi senaryo yaziyorsun diyor adamlar. Varsa elinde bir belge Keaml Dincer'in kurula grmesini onleyecek cikar goster diyorlar. Haksizlar mi?

Kemal Dincer Fb'li diye kurula giremez diye bir hukum mu var? Bugun Federasyonda gorev yapanlar takimlarin taraftari ya da kluplerde zamaninda gorev almis adamlar.
Last edited by Cengiz Akgun on Sat Apr 26, 2008 5:48 pm, edited 1 time in total.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.

Serif Halimler
Posts: 470
Joined: Thu Oct 24, 2002 1:47 am
Location: Almanya<--izmir

Post by Serif Halimler »

Burada problem bir kulübe yakin olan birinin yönetici olmasi degil, görev yapilan dönemde tarafsiz olmak gerektigi icin, bir basin yayin organinda yorumcu olarak calismamasi gerektigi.

Ikinci mesele, bir spor kulübünün resmi yayin organinda hedef gösterici bir yazi yayinlanmasi. Yazida Kullanilan tarzin ve cümlelerin sporun özü olmasi gereken sportmenlige (fair play'e) pek uymamasi.

Daha önce de yanilmiyorsam benzer bir polemikten dolayi kursun yemis bir yazar, yine tehdit ediliyor bir resmi spor kulübünün sitesinden.
"son uyari" tehditten baska ne anlama gelebilir

Tehdit edene hic bir kurulusun veya kimsenin bir tek uyarida bulunmamasi.

Murat Kara
Posts: 1279
Joined: Tue Oct 22, 2002 11:38 pm

Post by Murat Kara »

Bir kurum ile bir kisi karsi karsiya geldigi zaman, o kurumun elindeki kaynaklar kisinin elindeki kaynaklara gore kat be kat fazla oluyor. Kurumun bir kediyi kopek gosterme olanaklari var mesela. Tek kisi bunu beceremez.

Bu acidan bakinca bir kisi ne kadar hatali olursa olsun, ne kadar dik kafali ve dikkatsiz olursa olsun, bir kurumun cikip da o kisiye karsi direk muhalefete girmesi korkunc bir olay. Bir kurumun icersinden birilerinin o kisiye gicik olmasi baska bir durum, kurumun resmi araclarini harekete gecirerek o kisiye bir kurum olarak saldirmasi baska bir durum. Hic bir art niyet olmasa bile, hani Supermen'in gucunu ayarlayamayip da deydigi duvari delmesi gibi bir durum cikar ortaya.

Bu durumda Hincal'i hem koruyacak hem de daha sonra adaletli bir sekilde haddini bildirecek bir mekanizmaya gerek var. Boyle bir mekanizmanin bulunmadigi veya harekete gecirilemedigi bir ortamda, ne kadar da hatali olursa olsun Hincal'i savunmak gerekir. Isin ucu olum kalim meselesi olmasa bile bunun yapilmasi gerekir. Ki bu durumda isin ucu olum kalim meselesi olabilir. Yani Hincal'in savunulmasi bir insanlik gorevi oluyor o zaman.

Olay habercilikten ve siyasetten cikmis, bir kisi ile kurum arasinda kan davasina donusmus. Hincal'a da, o kuruma da adaletli bir sekilde haddini bildirmek onemli.

Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Sağdan soldan duyduğu yalan, dolan sığ bilgiler ile kendini otorite zanneden, her şeyden anladığını ve her konunun uzmanı olduğunu iddia eden, olayları ve konuları köşesinde işine geldiği şekilde saptırmaktan kaçınmayan, ahlak ve izandan nasibini almamış, içindeki kin ve nefreti her fırsatta kusan bir Hıncal Uluç var.

Su cumleye katilmamak elde mi? Bu adamin neresi gazeteci? Amerikada Supermerket'lerde kese kagidi bile yapmaya cekineceginiz dedikodu, uydurma ve hayal mahsulu yazan yerlerde bile barinacagi supheli bu herifin agiz kokusu cekilmez elbette. Satin alinamazmis. Bir aksam yemegine bile fit olacagini bilmeyen mi kaldi?
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.

Salih Bora
Posts: 785
Joined: Thu Jun 14, 2007 10:47 pm

Post by Salih Bora »

Cengiz Akgun wrote:Hincal bunu hicbir belgeye dayandirmadan sadece varsayimlar ile yapiyor. Batili ulkelerde Hincal'in hayati tazminat odemekle gecer. Gercek gazeteci olayi belgeler. Ortada yamuk var mi yok mu belli degil. FB klubunun tepkisi de buna. Yeter oldugun yeter oturdugun yerde masal yazar gibi senaryo yaziyorsun diyor adamlar. Varsa elinde bir belge Keaml Dincer'in kurula grmesini onleyecek cikar goster diyorlar. Haksizlar mi?
Haklısınız ama bundan şikayet etmek Fenerbahçe'nin işi değil.
Çünkü aynı komplo teorilerini F.Bahçe'nin basındaki lejyonerleri de üretiyor.
Hem de alâsını.
Bana kalırsa, FB yönetiminin izni ve hatta bilgisi dahilinde.
İşte, daha geçen hafta Abdullah Avcı ile ilgili sürüyle spekülasyon üreten kimdi?
Ya da iki sene önceki Denizlispor maçıyla ilgili birtakım iddialarda bulunanlar?
Onu bırakın, ne zaman Türkiye Kupası'ndan elense, kendi sayfalarından maçın hakemiyle ilgili zahir zemberek sözler sarfetmiyorlar mı? Hakemleri töhmet altında bırakmıyorlar mı?
Tencere dibin kara seninki benden kara.
Konuşmaya hakları yok. Konuştukça ortamı kirletiyorlar.

Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Spor yazari olarak bana gore Ercan Guven uc Hincal Uluc eder. Kemal Dincer'in boruculugunu yapacagini sanmam. Ama bugunlerde insanlara olan guvenim oldukca azaldi. Kimseye kefil olacak degilim. Bu yazisinda satilik degilim diyenin bir yemek icin neler yazacagini ayni benim gibi o da soylemis.

“duayenlerin” bile “Çağır yemeğe senin lokantanı da yazayım” alış-verişine girdiği,

http://www.milliyet.com.tr/Default.aspx ... eID=517873
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.

Ismail Gezer
Posts: 6299
Joined: Thu Mar 30, 2006 6:35 pm
Location: Alisamiyene 10 dk
Contact:

Post by Ismail Gezer »

E.Güven Hıncal'ın böyle birşey yaptığına dair hiçbir kanıt ortaya koymuyor ki? Kim daha güzel palavra sıkıyorsa, o mu haklı artık?

Hıncal'ın söylediklerini yalanlamaktanda o denli aciz kalmışki, "aksini iddia etse onada bizi inandırırdı" diyor.

Hıncal'ın iyi bir gazeteci olduğunu söyleyemem, ama üçle çarpınca işte bu EG çıkıyor ortaya..
Cengiz Akgun wrote:Spor yazari olarak bana gore Ercan Guven uc Hincal Uluc eder. Kemal Dincer'in boruculugunu yapacagini sanmam. Ama bugunlerde insanlara olan guvenim oldukca azaldi. Kimseye kefil olacak degilim. Bu yazisinda satilik degilim diyenin bir yemek icin neler yazacagini ayni benim gibi o da soylemis.

“duayenlerin” bile “Çağır yemeğe senin lokantanı da yazayım” alış-verişine girdiği,

http://www.milliyet.com.tr/Default.aspx ... eID=517873

Ufuk Sezekkaplan
Posts: 1333
Joined: Tue Feb 22, 2005 11:33 am

Post by Ufuk Sezekkaplan »

Murat Kara wrote:Bir kurum ile bir kisi karsi karsiya geldigi zaman, o kurumun elindeki kaynaklar kisinin elindeki kaynaklara gore kat be kat fazla oluyor. Kurumun bir kediyi kopek gosterme olanaklari var mesela. Tek kisi bunu beceremez.

Bu acidan bakinca bir kisi ne kadar hatali olursa olsun, ne kadar dik kafali ve dikkatsiz olursa olsun, bir kurumun cikip da o kisiye karsi direk muhalefete girmesi korkunc bir olay. Bir kurumun icersinden birilerinin o kisiye gicik olmasi baska bir durum, kurumun resmi araclarini harekete gecirerek o kisiye bir kurum olarak saldirmasi baska bir durum. Hic bir art niyet olmasa bile, hani Supermen'in gucunu ayarlayamayip da deydigi duvari delmesi gibi bir durum cikar ortaya.

Bu durumda Hincal'i hem koruyacak hem de daha sonra adaletli bir sekilde haddini bildirecek bir mekanizmaya gerek var. Boyle bir mekanizmanin bulunmadigi veya harekete gecirilemedigi bir ortamda, ne kadar da hatali olursa olsun Hincal'i savunmak gerekir. Isin ucu olum kalim meselesi olmasa bile bunun yapilmasi gerekir. Ki bu durumda isin ucu olum kalim meselesi olabilir. Yani Hincal'in savunulmasi bir insanlik gorevi oluyor o zaman.

Olay habercilikten ve siyasetten cikmis, bir kisi ile kurum arasinda kan davasina donusmus. Hincal'a da, o kuruma da adaletli bir sekilde haddini bildirmek onemli.
Ben burada tam tersi dusunuyorum. Hincal Uluc elinde kalemi ve kosesi olan, her gun, her an 70 milyona hitap etme imkani olan bir kisi. Karsisindaki kisi, kisiler ve kurumun ise Uluc'un sahip oldugu gibi bir mecrai yok. Evet, internet sitelerinde duyuru yapabilirler ama HU her gun en az 5 farkli yayin organinda enformasyon bombardmani yapma olanagina sahip. Sabah'ta ve Fotomacta neredeyse her gun yaziyor, NTV'de ve TRT'de program yapiyor; ATV de onun yayin grubuna bagli.

Dolayisiyla burada haksiz rekabet var. Bir adamin elinde mavzer digerinin elinde caki bicagi olursa, savas adaletli olmaz. Burada korunmasi gereken kulupler ve yoneticiler.

Cengiz agbiye de katiliyorum, Hincal Uluc her zaman gittigi yerlerde bedava yemek yiyip bunu ahlaki bir kilifa sokabilen bir adam. Guya bununla bir yemege satin alinamayacagini gosteriyor. Oysa basinin etik kurallari var, bir adam hakkinda bir elestiri yapma potansiyelin her zaman oldugu icin ondan hediye veya ikram almaman lazim. Uluc'un mantigindan gidersek o zaman devlet memurlari da mesela savcilar da hediye alsin, bedava yemek yesin. Onlar dasatin alinamayacaklarini savunacaklardir nasilsa.

Son olarak FB kulubunun mesajinda hicbir tehdit yok. Gayet duzgun yazilmis bana gore. Yani, Voltaire'in ozdeyisinin gidecegi bu kadar fikir adami varlen bu ulkede, Hincal'a bunlari dokturmek fazla gereksizlik gibi geliyor bana.

Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Ismail Gezer wrote:E.Güven Hıncal'ın böyle birşey yaptığına dair hiçbir kanıt ortaya koymuyor ki? Kim daha güzel palavra sıkıyorsa, o mu haklı artık?

Hıncal'ın söylediklerini yalanlamaktanda o denli aciz kalmışki, "aksini iddia etse onada bizi inandırırdı" diyor.

Hıncal'ın iyi bir gazeteci olduğunu söyleyemem, ama üçle çarpınca işte bu EG çıkıyor ortaya..
Cengiz Akgun wrote:Spor yazari olarak bana gore Ercan Guven uc Hincal Uluc eder. Kemal Dincer'in boruculugunu yapacagini sanmam. Ama bugunlerde insanlara olan guvenim oldukca azaldi. Kimseye kefil olacak degilim. Bu yazisinda satilik degilim diyenin bir yemek icin neler yazacagini ayni benim gibi o da soylemis.

“duayenlerin” bile “Çağır yemeğe senin lokantanı da yazayım” alış-verişine girdiği,

http://www.milliyet.com.tr/Default.aspx ... eID=517873
Ercan Guven bu yaziyi durup dururken Kemal Dincer iyi adamdir o kurula layiktir diye yazmamis. Yazinin konusundan Hincal'in boyle mantik yolu diye karalama yazisi uzerine yazmis. Hatta dalgasini da gecmis. O sirada biri Dincer hakkinda Hincal'in yazdigini yazsa kalkip Dincer'in Dogan ve Tayyip hakkinda yazdiklarini gosterip bunlara nasil muhallif oldugu icin bu goreve cuk diye oturdugunu bizi inanadirmaya calisirdi demis.

Ben Ercan Guven'i her zaman okurum Onun spor yazarligi konusunda verdigim karar bu yazi uzerine degil. Ercan Guven Hincal'a gereken zehiri hak ettigi gibi bu yemek konusunda zerk etmis. Her zaman malumunuzdur yiyip icip biyigi sivayip ertesi gunu reklamini yaptigi kacinci yazisidir bu turlu yazilari. Sadece bu olsa iyi, tatil koyleri yeni acilan magzalar ve boye avantasini yedigi sonra arkasindan yalakligini yaptigi seyler. Ondan sonra kalk ben satilik degilim de. Bok yemenin gul pempesi. Senin kacirdigin yer burasi.

Ercan Guven yazdgi spor konulu yazilarla uc tane Hincal eder.
Last edited by Cengiz Akgun on Sun Apr 27, 2008 2:26 am, edited 2 times in total.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.

Post Reply