Yolculuk / Ani /Konu dışı
Moderator: Staff
-
- Posts: 1734
- Joined: Mon Jan 10, 2005 9:02 pm
Yunanistan'da insanlar yetksini asip bir genci vurarak ölduren polise karsi yeri gögu oynatti, acili anne babayi yalniz birakmadi, polise aklini basina al bir daha böyle sey yapamazsin mesajini verdi, ic isileri bakani istifasini sundu, bizde insanlar adina futbol denen gugus icin yuruyor. Helal olsun yunanlilara adamlara hayran kaldim kendimi cok daha yakin hissediyorum o insanlara. Bir de su haberdekilere bak, GS'lisi, FB'lisi okumusu(!) cahili, masterlisi doktoralisi, issizi gucusuzu, finascisi..vs arada hic fark yok iste.
http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/ ... sp?gid=229
Avrupalilar demokrasi mucadelesini meydanlarda, kelle koltukta verdiler tam 300 senedir. Yazik bizde iskencelerde insanlar öluyor, bir gazeteci katili polisle hatira resmi cektiriyor ama yaprak kimildamiyor. Ulkeyi yonetenler insanlari dolandiriyorlar kimsenin kasi bile oynamiyor. Bu toplum kendisine kendi haysiyetine kufrediyor aslinda ve bunun farkinda degil. Okumusu(!) ile cahili ile insani reflekslerini komple yitirmis, tek bir ferdine bile guvenemeyecegin bu toplum daha dibi nasil bulsun. Nasil seydir bu anlamiyorum ve ne desek bosa aslinda, essek bile ugrassan alfabeyi ögrenir, okumusu(!), masterlisi, yurt disinda ve icinde yasayani, cahili ile bir toplum nasil bu kadar insani reflekslerini yitirir aklim almiyor aklim.
http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/ ... sp?gid=229
Avrupalilar demokrasi mucadelesini meydanlarda, kelle koltukta verdiler tam 300 senedir. Yazik bizde iskencelerde insanlar öluyor, bir gazeteci katili polisle hatira resmi cektiriyor ama yaprak kimildamiyor. Ulkeyi yonetenler insanlari dolandiriyorlar kimsenin kasi bile oynamiyor. Bu toplum kendisine kendi haysiyetine kufrediyor aslinda ve bunun farkinda degil. Okumusu(!) ile cahili ile insani reflekslerini komple yitirmis, tek bir ferdine bile guvenemeyecegin bu toplum daha dibi nasil bulsun. Nasil seydir bu anlamiyorum ve ne desek bosa aslinda, essek bile ugrassan alfabeyi ögrenir, okumusu(!), masterlisi, yurt disinda ve icinde yasayani, cahili ile bir toplum nasil bu kadar insani reflekslerini yitirir aklim almiyor aklim.
“You have power over your mind - not outside events. Realize this, and you will find strength.”
― Marcus Aurelius, Meditations
― Marcus Aurelius, Meditations
-
- Posts: 1755
- Joined: Tue Oct 22, 2002 10:32 pm
- Location: Yesilyurt - Ist
Yilmaz Ozdil bugun yine Hurriyet te guzel bir yazi yazmis.
25 Aralik 2008
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/105 ... 249&gid=61
25 Aralik 2008
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/105 ... 249&gid=61
"Adnan Sezgin'in attığı her imzanın altına ben imzamı atarım. Bu mesleği en iyi bilen adam." ADNAN POLAT
"Biri, vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, öteki de, içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı."
"Biri, vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, öteki de, içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı."
-
- Posts: 4210
- Joined: Thu Oct 24, 2002 9:29 am
- Location: Bursa-TR
- Contact:
Ben sans eseri odul torenini CNN TURK'te gordum, Efes Pilsen sponsorlugunda herkese arkasinda EFSANE BILMEMKIM yazili formalar verdiler.Murat Biricik wrote:Yilmaz Ozdil bugun yine Hurriyet te guzel bir yazi yazmis.
25 Aralik 2008
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/105 ... 249&gid=61
Siyaset kismina girmeyeyim, 40 sene ayni adama oy vermis ve 40 sene sonra "memleketin agzina micti pezevenk" diyen bir adamin cocuguyum O yuzden bu degerli sahsiyetlerin hepsini ayri tutuyorum.
Ancak futbol konusunda bazi suphelerim var.
Liste su;
Son 25 sene icinde;
Rustu
Recep
Hakan Unsal
Alpay
Bulent Korkmaz
Ridvan
Arda
Oguz
Sergen
Tanju
Hakan Sukur
Millet oylamis saygi duyuyoruz da,
Alpay ve Recep'te suphelerim var.
Metin-Ali-Feyyaz-Ergun-Tugay-Nihat-Mehmet Ozdilek niye yok ilk aklima gelenler, herhalde sevilenler kategorisi bunlar.Yoksa BJK'liler baslardi Ulvi-Kadir-Riza-Ertugrul diye.Bizim Yusuf ve Muhammed sonra Ugur Tutuneker.
Dedigim gibi adaylik neye gore belirlendi kac kisi icinden secildiler bilmiyorum.25 senede bir suru adam var kaliteli, ama kaybolup gitmis.
Emre ve Mehmet Ozdilek kazanmadi Sergen kazandi.Kategoride 4 aday vardi.Illaki biri kazanacak elbet.
Neyse halkim en dogrusunu bilir (politika haric)
TRUST GALATASARAY
MGC
MGC
-
- Posts: 397
- Joined: Tue Oct 22, 2002 5:00 pm
- Location: Istanbul
- Contact:
http://www.milliyet.com.tr/Siyaset/Habe ... usu&ver=25‘Mustafa’ sorgusu
Milliyet gazetesi yazarı Can Dündar, Atatürk'ün yaşamını anlattığı 'Mustafa' adlı belgeseliyle ilgili olarak açılan soruşturma çerçevesinde savcılığa ifade verdi. Savcılığın, filmde Atatürk'e hakaret edilip edilmediği ve sigara reklamı yapılıp yapılmadığı konusunda bilirkişiye başvurması bekleniyor
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Milliyet gazetesi yazarı Can Dündar hakkında, Atatürk'ün yaşamını detaylarıyla anlattığı "Mustafa" adlı belgesel filmi nedeniyle soruşturma başlattı.
Dündar hakkındaki soruşturma süreci, 3 ayrı suç duyurusu üzerine başlatıldı. Sigara ile Savaş Derneği kurucu üyesi Prof. Dr. Ahmet Ercan ile Sigara ile Savaşanlar Vakfı Onursal Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural'ın, Atatürk'ün ölüm yıldönümü olan 10 Kasım tarihli ortak suç duyurusu dilekçesinde, şu suçlamalar yer aldı:
"Atatürk Türk ulusunun yapışkanıdır, önderidir, örnek kişisidir. Mustafa filmi, içeriği, ayrıca konulara yorumu ile cumhuriyet ile Atatürk'ün saygınlığını aşındırmaktadır.
Bunlar yetmezmiş gibi, filmde, Türklerin simgesel Atası’na pofur pofur sigara, ayrıca düşkün biçimde içki içirterek, Atatürk'ün saygınlığı düşürülürken, Türk gençliğinin örnek aldığı kişi de manevi olarak öldürülmekte, buna ek olarak Türkiye tarihinin en büyük sigara reklamı Atatürk kullanılarak yapılmaktadır."
Dilekçede sigara reklamı karşılığında filme sponsor bulunduğu iddia edildi, filmin "Tütün Ürünleri Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkındaki Kanun"a aykırı olduğu da öne sürüldü, Ayrıca filmin gösterimden kaldırılması talep edildi. Dilekçede Atatürkçü Düşünce Derneği Çankaya şubesi üyesi Ali Berham Şahbudak'ın suç duyurusunda yer alan iddialara benzer ifadeler dikkat çekti. Şahbudak, filmde Atatürk'ün kadınlara karşı aşırı zaafı olan, içki sofralarından kalkmayan birisi olarak gösterildiğini öne sürmüştü.
'Mustafa denilemez'
İstanbul Barosu'na kayıtlı Avukat Gülnihal Soydan'ın suç duyurusunda ise, sadece Dündar değil, filmin yapım ekibinde yer alan isimler ve sponsorlar aleyhinde de dava açılması talep edildi.
Filmle, "Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanuna Muhalefet" suçunun işlendiğini savunan Soydan, Atatürk'ten vasat, sıradan, herhangi bir kişiden bahseder gibi "Mustafa" diye söz edildiğini belirti. Soydan, "Hepimizin babasına 'Mustafa' demek cüretiyle ismini kısaltmak, kabul edilemez bir saygısızlıktır" denildi.
'Bregoviç Ermeni asıllı'
Dilekçede, filmin müziklerini yapan Saraybosna doğumlu Goran Bregoviç'in Ermeni asıllı olduğu öne sürülerek, "Ermeni soykırımı konusunda lobi çalışmaları yapıldığı şu günlerde film için bilinçli olarak cımbızla seçilmiş kişilerden biridir" ifadesine yer verildi.
Dilekçede, ayrıca "Filmi Warner Bross dağıtıyor. Dünya çapında bir firma nasıl oluyor da Dündar'a destek çıkıp dağıtımı yapıyor? Bu, uluslararası yabancı destekli bir programın parçası olduğunun ispatıdır. Atatürk'ün karga kovaladığı sahnede 'Yorgo' isimli Yunanlı bir çocuğun oynatılması, Ata'ya saygısızlıktır. Türk çocuğu kalmadı da Yunanlı bir çocuk Atamızı canlandırıyor" denildi.
İfadeye çağrıldı
Suç duyurularını birleştiren Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Dündar'ı ifade vermek üzere adliyeye davet etti. Basın Savcısı Nadi Türkaslan'a önceki gün ifade veren Dündar, filmin sadece 114 saniyesinde Atatürk'ün sigara içerken görüldüğünü belirtti ve 15 yıllık çalışmalarını savcıya anlattı. Savcılığın, filmde Atatürk'e hakaret edilip edilmediği ve sigara reklamı yapılıp yapılmadığı konusunda bilirkişiye başvurması bekleniyor.
Film en azından bu "ulusalcı" denen kafataşçı adamları ortaya çıkarıyor, o bile bir şeydir.
Ugur
the average person thinks he isn't.
-
- Posts: 1734
- Joined: Mon Jan 10, 2005 9:02 pm
Kafatasci olmayan mi var ulkede? Bu kadar ezbere yasayan, gerek dini gerek politik bu kadar dogmalarin pesinde gitmeyen kim var? Ulusalci denenlerle kendisine 'liberal' sifati takan saklabanlarin arasinda ne fark var? Hepsi ayni ezberden gidiyorlar. Felsefenin olmadigi yerde kafatscilik baslar cunku sorgulamadan, inanclarina köru körune bagli yasayan herkes kafatasciligin kuyusuna girmege mahkumdur.
Ben internette bir klip buldum, arkadaki dekoru, sarkinin sözleri, sahnede ve izleyenler arasindaki göbek atan tiplerle bugun Turkiye'de herseyin resmini (görgusuzluke, zevsizlik ve bunun gunluk yasama siddet olarak dusen iz dusumunden ulkenin vurdumduymaz insanina kadar) hic yorumsuz bu kadar guzel orataya koyan bir klip olamaz. Soludugunuz kömurle, ulkede siyasi ve dusunsel guduklukle birebir baglantili bu klip
http://www.youtube.com/watch?v=v8uYAx9y-Do
Ben internette bir klip buldum, arkadaki dekoru, sarkinin sözleri, sahnede ve izleyenler arasindaki göbek atan tiplerle bugun Turkiye'de herseyin resmini (görgusuzluke, zevsizlik ve bunun gunluk yasama siddet olarak dusen iz dusumunden ulkenin vurdumduymaz insanina kadar) hic yorumsuz bu kadar guzel orataya koyan bir klip olamaz. Soludugunuz kömurle, ulkede siyasi ve dusunsel guduklukle birebir baglantili bu klip
http://www.youtube.com/watch?v=v8uYAx9y-Do
“You have power over your mind - not outside events. Realize this, and you will find strength.”
― Marcus Aurelius, Meditations
― Marcus Aurelius, Meditations
-
- Posts: 1734
- Joined: Mon Jan 10, 2005 9:02 pm
Topragi bol olsun, bir baska buyuk kayip Jeff Healey ile beraber: Stevie Ray Vaughan. Bunun Austin'deki mekaninda blues dinlemek var. Blues'un hastasiyim ama SRV bir baska
http://www.youtube.com/watch?v=YDBIbJKjAZQ
Alttaki bluescu hatun ise benim Tenessee'den yakin bir arkadasminin kendi deyimi ile kankasi. Bu kadar iyi blues gitaristi baska bir kadin daha görmedim ve daha gecen seneye kadar ismini bile duymamistim
http://www.youtube.com/watch?v=fltzZNnR-I8
Bu da unutulmaz blues grubu Fleetwood Mac'in efsane ismi Peter Green'den
(o gitti Fleetwood Mac bitti)
http://www.youtube.com/watch?v=cYVJDaks ... 1&index=66
http://www.youtube.com/watch?v=YDBIbJKjAZQ
Alttaki bluescu hatun ise benim Tenessee'den yakin bir arkadasminin kendi deyimi ile kankasi. Bu kadar iyi blues gitaristi baska bir kadin daha görmedim ve daha gecen seneye kadar ismini bile duymamistim
http://www.youtube.com/watch?v=fltzZNnR-I8
Bu da unutulmaz blues grubu Fleetwood Mac'in efsane ismi Peter Green'den
(o gitti Fleetwood Mac bitti)
http://www.youtube.com/watch?v=cYVJDaks ... 1&index=66
“You have power over your mind - not outside events. Realize this, and you will find strength.”
― Marcus Aurelius, Meditations
― Marcus Aurelius, Meditations
-
- Posts: 4210
- Joined: Thu Oct 24, 2002 9:29 am
- Location: Bursa-TR
- Contact:
Bu sabah bembeyaz bir Bursa'ya uyandik.Her yer kar altinda.Sabah 07:30'da evden cikarken Ege "abimle kartopu oynayacam" diye ortaligi yariyordu.
Daha sokagin kosesini donmeden bir tane kaza gordum.Yokuslarda millet zincir takmadigi icin saga sola yalpaliyor ve patinaj yapiyor.Istanbul trafiginin halini bile dusunmek istemiyorum.Istanbul'da yasayanlar bugun bir kac saat rotari goze alsin.Kar yagacagini meteoroloji gunler oncesinden haber verdi, niye bu millet zincir takmaz anlamam.
Bursa'nin da su guzelligi var iste.Sabah pencereni bir aciyorsun karsinda muhtesem Uludag karlar altinda.Uludagdaki isletmeciler bayram ediyor.Hava guzelse kayak pistleri doluyor para basiyorlar, hava sisli yada tipi varsa lobi barlar yada cafeler full cakiyor.Win-Win yani
Hafta sonu oglanlari teleferik ile daga cikaracagim.Birlikte kizak kayacagiz, 4 lu bir kizak kiralayip hepimiz ustune dolusacagiz.Sarialan yada Cobankaya'da donmus parmaklarla yenecek sucuk ekmekten sonra hanimla bir kupa sicak sarabi paylasip manzara seyretmek var planda.
Sonrada buyuk oglanla "Ayi ayak izi" surecegiz. Bazen teleferikten kurt yada baska yabani hayvanlarin ayak izlerini gorebiliyorsunuz.Bakalim yerden de gorebilecekmiyiz.
Tabi olayin bir baska boyutu da var.Her yer bembeyaz cok guzel de Allah isinmaya calisanlara yardim etsim.Dogalgazin metrekupu 1 YTL civari. En az 150-200 arasi yakilir bu ay.
Komur dagitan politikacilar dort gozle bekliyordu bu kari.Onlara da gun dogdu, ekstra oylar geliyor.
Daha sokagin kosesini donmeden bir tane kaza gordum.Yokuslarda millet zincir takmadigi icin saga sola yalpaliyor ve patinaj yapiyor.Istanbul trafiginin halini bile dusunmek istemiyorum.Istanbul'da yasayanlar bugun bir kac saat rotari goze alsin.Kar yagacagini meteoroloji gunler oncesinden haber verdi, niye bu millet zincir takmaz anlamam.
Bursa'nin da su guzelligi var iste.Sabah pencereni bir aciyorsun karsinda muhtesem Uludag karlar altinda.Uludagdaki isletmeciler bayram ediyor.Hava guzelse kayak pistleri doluyor para basiyorlar, hava sisli yada tipi varsa lobi barlar yada cafeler full cakiyor.Win-Win yani
Hafta sonu oglanlari teleferik ile daga cikaracagim.Birlikte kizak kayacagiz, 4 lu bir kizak kiralayip hepimiz ustune dolusacagiz.Sarialan yada Cobankaya'da donmus parmaklarla yenecek sucuk ekmekten sonra hanimla bir kupa sicak sarabi paylasip manzara seyretmek var planda.
Sonrada buyuk oglanla "Ayi ayak izi" surecegiz. Bazen teleferikten kurt yada baska yabani hayvanlarin ayak izlerini gorebiliyorsunuz.Bakalim yerden de gorebilecekmiyiz.
Tabi olayin bir baska boyutu da var.Her yer bembeyaz cok guzel de Allah isinmaya calisanlara yardim etsim.Dogalgazin metrekupu 1 YTL civari. En az 150-200 arasi yakilir bu ay.
Komur dagitan politikacilar dort gozle bekliyordu bu kari.Onlara da gun dogdu, ekstra oylar geliyor.
TRUST GALATASARAY
MGC
MGC
-
- Posts: 4210
- Joined: Thu Oct 24, 2002 9:29 am
- Location: Bursa-TR
- Contact:
Cok ilginc bir haber sizinle paylasmak istedim.
Bir zamanlar bizimde bir Kangalimiz vardi.Acayip bir hayvandi.Babamin ortagi bulundugu tas ocaginin bekcisi idi.Geceleri Karsak bogazinda cok basi bos kopek gezer.Bizimkisi gece sabaha kadar yok olur, sabah suratinda kan izleri ile donerdi.Sonra sagda solda o avare gezen kopeklerin cansiz bedenleri bulunurdu.
Bizim ki disi idi baska bir safkan Kangal ile ciftlesti.Yavruladi , bunca yil sonra hala sorgularim.Yavrularini emzirmedi.Yavrulardan ikisi oldu.Birini biz zor guc bela kavgalarla emzirttik.Biberonlar mi istersiniz koca hayvanin boynunu sikip zorla yavruyu bizimkinin memesine tutmak mi...Yok kardesim emzirmedi gitti.Yavruyu kurtardik ama nasil bir bana sorun.Sonra onu da bir ciftlige verdik.
Yavrular oldugunde uzuntuden kahroldugumu bugun gibi hatirlarim.17-18 felandim herhalde.Dunyada gordugum en guzel hayvandir Kangal.Gozleri manali bakar.Askerde seninle goreve giden, mayini hissedip askere haber veren , pusuyu baskini sezen Kangallar vardir.Hepsinin bir hikayesi oldugu gibi.
Sivas Kangal, çitaların hayatını kurtarıyor
Kangal köpekleri, Namibya'da soyu tükenmekte olan çitaları kovalayarak hayatta kalmalarına yardım ediyor.
(Metin Güneş / CNN TÜRK / Londra) -- Bulundukları yeri ölümüne korumakla ünlü Sivas Kangal çoban köpekleri Afrika’da çitaların çiftlik hayvanlarına saldırmasını önlemek amacıyla yetiştiriliyor.
Kangallar çitaları çiftlik hayvanlarına yaklaştırmayarak belki karınlarının doymasını engelliyor ama aynı zamanda hayvanları güvende olan çiftçilerin çitaların peşine düşmesini önlediği için de onlara iyilik yapmış oluyor.
İngiliz The Times gazetesinin konuyla ilgili haberine göre Namibya’da Çita Koruma Fonu 1994 yılından beri çiftçilere 300 Kangal dağıtmış ve uygulamanın başarılı olduğu görülünce Kenya’da da aynı yola başvurulmuş.
Kenya’daki Masai kabilesine ilk Kangal köpeğinin teslim edildiğini yazan gazete şimdi bu kabilenin yırtıcı hayvanların saldırıları nedeniyle kaybettikleri çiftlik hayvan sayısında dramatik bir düşüş beklendiğini yazdı.
Türkiye’de 6000 yıldır köylüleri ve çiftlik hayvanlarını kurtlardan koruyan Kangallar Namibya’da çitaların saldırısına uğrayan 275 çiftliğe dağıtılmış.
Namibya’da son 14 yıl içerisinde çiftçiler tarafında öldürülen çita sayısı çiftçi başına 19 çita azalmış.
Şimdi çitaların neslini tükenmekten kurtarmak amacıyla Kangalların Afrika’daki başka ülkelere de gönderilmesi planlanıyor.
Çok eski çağlardan beri Anadolu'da yaşayan ve Türk bekçi köpeği olarak da bilinen Sivas Kangalı, zeki, kolay eğitilen, çocuklara karşı sabırlı, azarlanmaya duyarlı, sevilmek isteyen, yaşadığı yeri sahiplenen bir köpek türü olarak ün yaptı.
Sivas Kangalı, özellikle kurtlara karşı verdiği başarılı savaşlarla tanınıyor ve bir çoban köpeği olarak yorgunluktan ve kötü hava koşullarından etkilenmiyor.
Bir zamanlar bizimde bir Kangalimiz vardi.Acayip bir hayvandi.Babamin ortagi bulundugu tas ocaginin bekcisi idi.Geceleri Karsak bogazinda cok basi bos kopek gezer.Bizimkisi gece sabaha kadar yok olur, sabah suratinda kan izleri ile donerdi.Sonra sagda solda o avare gezen kopeklerin cansiz bedenleri bulunurdu.
Bizim ki disi idi baska bir safkan Kangal ile ciftlesti.Yavruladi , bunca yil sonra hala sorgularim.Yavrularini emzirmedi.Yavrulardan ikisi oldu.Birini biz zor guc bela kavgalarla emzirttik.Biberonlar mi istersiniz koca hayvanin boynunu sikip zorla yavruyu bizimkinin memesine tutmak mi...Yok kardesim emzirmedi gitti.Yavruyu kurtardik ama nasil bir bana sorun.Sonra onu da bir ciftlige verdik.
Yavrular oldugunde uzuntuden kahroldugumu bugun gibi hatirlarim.17-18 felandim herhalde.Dunyada gordugum en guzel hayvandir Kangal.Gozleri manali bakar.Askerde seninle goreve giden, mayini hissedip askere haber veren , pusuyu baskini sezen Kangallar vardir.Hepsinin bir hikayesi oldugu gibi.
Sivas Kangal, çitaların hayatını kurtarıyor
Kangal köpekleri, Namibya'da soyu tükenmekte olan çitaları kovalayarak hayatta kalmalarına yardım ediyor.
(Metin Güneş / CNN TÜRK / Londra) -- Bulundukları yeri ölümüne korumakla ünlü Sivas Kangal çoban köpekleri Afrika’da çitaların çiftlik hayvanlarına saldırmasını önlemek amacıyla yetiştiriliyor.
Kangallar çitaları çiftlik hayvanlarına yaklaştırmayarak belki karınlarının doymasını engelliyor ama aynı zamanda hayvanları güvende olan çiftçilerin çitaların peşine düşmesini önlediği için de onlara iyilik yapmış oluyor.
İngiliz The Times gazetesinin konuyla ilgili haberine göre Namibya’da Çita Koruma Fonu 1994 yılından beri çiftçilere 300 Kangal dağıtmış ve uygulamanın başarılı olduğu görülünce Kenya’da da aynı yola başvurulmuş.
Kenya’daki Masai kabilesine ilk Kangal köpeğinin teslim edildiğini yazan gazete şimdi bu kabilenin yırtıcı hayvanların saldırıları nedeniyle kaybettikleri çiftlik hayvan sayısında dramatik bir düşüş beklendiğini yazdı.
Türkiye’de 6000 yıldır köylüleri ve çiftlik hayvanlarını kurtlardan koruyan Kangallar Namibya’da çitaların saldırısına uğrayan 275 çiftliğe dağıtılmış.
Namibya’da son 14 yıl içerisinde çiftçiler tarafında öldürülen çita sayısı çiftçi başına 19 çita azalmış.
Şimdi çitaların neslini tükenmekten kurtarmak amacıyla Kangalların Afrika’daki başka ülkelere de gönderilmesi planlanıyor.
Çok eski çağlardan beri Anadolu'da yaşayan ve Türk bekçi köpeği olarak da bilinen Sivas Kangalı, zeki, kolay eğitilen, çocuklara karşı sabırlı, azarlanmaya duyarlı, sevilmek isteyen, yaşadığı yeri sahiplenen bir köpek türü olarak ün yaptı.
Sivas Kangalı, özellikle kurtlara karşı verdiği başarılı savaşlarla tanınıyor ve bir çoban köpeği olarak yorgunluktan ve kötü hava koşullarından etkilenmiyor.
TRUST GALATASARAY
MGC
MGC
-
- Posts: 1923
- Joined: Wed Oct 23, 2002 4:14 pm
Belcikadaki arkadasimin var bir tane . Fransada bir merakli Fransiz ciftlik kurup uretimini yapiyor , sertifikali falan satiyor. Ve bir sekilde Turkiyedekilerden daha da iri oluyorlar.
Kangallarin basarili olabilecegi yerler Etiyopya ve Kenya gibi yuksek bozkirlar. Nigeriada veya Misirda telef olur bu hayvan. Yani butun Afrikada yurumez.
Kangallarin basarili olabilecegi yerler Etiyopya ve Kenya gibi yuksek bozkirlar. Nigeriada veya Misirda telef olur bu hayvan. Yani butun Afrikada yurumez.
NO ADNANS, NO CRY !!
-
- Moderator
- Posts: 13009
- Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
- Location: New Jersey /USA
Miami'yi boylayip oradan Bati'ya yani Floridanin Gulf kismina Naples'e gectim bugun. Hava sicakligi 81F yani 26C civarinda. Miami Beach'de ilk gunumuz biraz yagmurlu idi. Sehirde otobus ve vapur turu aldik. Miami'de kandolar sira sira ama cogu bos. Sehirin merkezi sevimli ama bu kandolar dolunca trafik ne hale gelecek simdiden belli. South Beach dedikleri yerde en civciv'li yeri; igne atsan yere dusmuyor. Araba basa bela park etme konusunda.
Miami'de Ispanyolca bilmeden yasamak biraz zor. Maiami Herald gazetesi bile iki dilde cikiyor. Ikinci gunu eskiden Papagan Cenneti diye bilenen simdi ise adini Jungle Island'a donusturdukleri yere gittim. Eskiden daha iyi idi. Para tuzagi fazla bir halt yok. Son gun ise Miami Beach'te Crona Bira reklamindaki gibi kumsalda hamak gibi seylere kurulup denizden esen iyo kokulu ruzgarla bir uyumusum ki boyle zevk az olurdu. Bir tane bira acan Papaganim eksikti. Denizin rengi Turkiye kiyalari gibi zumrut yesili (jade dedikleri cinsten). Alti kum oldugu icin boyle gozukuyor derin olmayan yerler. Cok dalgali oldugu icin pek yuzmeyi denemedim. Ama kiyada yuruyup suaya girmek bile yetti.
Etrafta iki Turk resturani varmis. Biri Pasa oburu de Sultan ama park problem oldugu icin pek denemedim.
New York'da da hava isinir gibi olmus. 40F dediler. 5C gibi birsey. Ekvatora yaklastigimiz icin gunler New York civarindan uzun. Gunes 6:30 civarinda batiyor.
Miami'de Ispanyolca bilmeden yasamak biraz zor. Maiami Herald gazetesi bile iki dilde cikiyor. Ikinci gunu eskiden Papagan Cenneti diye bilenen simdi ise adini Jungle Island'a donusturdukleri yere gittim. Eskiden daha iyi idi. Para tuzagi fazla bir halt yok. Son gun ise Miami Beach'te Crona Bira reklamindaki gibi kumsalda hamak gibi seylere kurulup denizden esen iyo kokulu ruzgarla bir uyumusum ki boyle zevk az olurdu. Bir tane bira acan Papaganim eksikti. Denizin rengi Turkiye kiyalari gibi zumrut yesili (jade dedikleri cinsten). Alti kum oldugu icin boyle gozukuyor derin olmayan yerler. Cok dalgali oldugu icin pek yuzmeyi denemedim. Ama kiyada yuruyup suaya girmek bile yetti.
Etrafta iki Turk resturani varmis. Biri Pasa oburu de Sultan ama park problem oldugu icin pek denemedim.
New York'da da hava isinir gibi olmus. 40F dediler. 5C gibi birsey. Ekvatora yaklastigimiz icin gunler New York civarindan uzun. Gunes 6:30 civarinda batiyor.
Cengiz Akgun
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
-
- Staff Member
- Posts: 6562
- Joined: Tue Oct 22, 2002 9:19 pm
- Location: Bakirkoy-Ist
- Contact:
Madem cengiz abi yazmış ben de kaldığım 12 günde gördüğüm japonya izlenimlerimi kendi açımdan anlatayım.
- Şehircilikte avrupa'nın gerisindeler. Nufusa göre şehir planmasını önceden yapamamışlar. Nufus arttıkça kat be kat yollar yapılmış,Ama yolların dizaynı kısıtlı alana uydurulmak zorunda kalındığından 1 köprünün 10 ayağı varsa bu ayakları 4-5 farklı şekilde yapmak zorunda kalmışlar bu da iğrenç bir görüntü oluşturmuş. Güngörende belediyenin yaptığı üst geçitler gibi saçma sapan çirkin görüntüler var.
-Yeşillik tokyo'da istanbul'dan daha az. Tamamen beton yığını.Diğer şehirleri biraz daha iyi.
-Elektrik direkleri, telefon kabloları yer üstünden gidiyor. İğrenç ötesi kablo kirliliği görüntüsü var. Bu görüntü türkiye'de bile yok.
- Bizim alaturka tuvaletleri gibi japonların da kendi özgü bir tuvaletleri var. Bunun yanında bizim alaturka tuvaletin benzeri her yerde var. Ama bir farkla, alafranga tuvaletlerin tamamı ııstmalı kıçını otomatik yıkıyor. O kadar ülke gezdim böyle bir modern tuvalete tastlamamıştım.İsteyene fotoğraflarını gönderebilirim.
-Halkın %80'i amerikalılardan nefret ediyor. 2.dünya savaşından bu yana amerikalılarun onlara yolcu uçağı bile yapmalarına izin vermemesi, enufak silahı bile dışarıdan almaları çok koymuş.
-Tarım arazilerinde sadece pirinç yetiştiriyorlar.Buna rağmen tükettikleri gıdanın % 98'i, petrolün %100'ü ithal. Petrolün pahalı olduğunu söylüyolar.Litresi 1 dolar'a çok pahalı diyorlar.Ya bizim gibi 2 dolar'a yaklaşsaydı ne diyeceklerdi.Yemek fiyaları en uyduruk yerde bile bence çok pahalı .Meyve fiyatları istanbul bakırköydeki fiyatların 3 katı pahalı.
- Elektrik çok ucuzmuş.20'den fazla nükleer santrallari varmış. Her yer ,dükkanlar inanılmaz ışıklandırılıyor. Bizde 1 tane nükleer santrali bile çok gören çevreci bozuntuları biraz utansın
-Japonların çok kitap okuduğu falan yalan. Bir tren ,metro, veya uçakta %5'i kitap okuyorsa öpte başına koy.Bunun yerine trende yolcuların % 902ının cep telefonundan email yazmak veya sms göndermekle meşgul olduğunu görebilirsiniz.
- Elektronik eşyaların en ucuz olduğu (bizim sirkeci civarı gibi) Akihabara'da fiyatlar bizden sadece % 10 ucuz. Hatta bazıları tamamen aynı. Elektronik eşya almaya değmez.
-asgari ücret yaklaşık 1300 USD/AY.Ekonomik kriz henüz orada daha hissedilmemiş.
- yollarda , tren, metro ve uçak ve gemide duraklar ve yönler japonca'nın yanı sıra İngilizce de yazıyor.Bu uygulama dediklerine göre 3 sene önce falan yaygınlaşmaya başlamış.Yoksa çok zorlanırdık.
- en alakasız şehrinde bile Türk lokantası var. Mesela 3 gün kaldığım Nagoya'da her gün farklı bir Türk lokantasına gittik.
-Hiçbir japonlara özgü yemeğin tadına bile bakmadım. Diğer arkadaşlar bazı yemeklerini çok sevdi. Mesala "şapu şapu" yemeği gibi.
-Tokyo'da park sorunundan dolayı nerdeyse tüm otel, apartman otoparkları 2-4 katlı elevatör şeklinde yapılmış. Diğer şehirler bu açıdan daha rahat.
-Japonların 30-40 m2 evlerde oturdukları efsanesi de yalan. Ortalama 80-90 m2 evlerde oturuyorlar. Bizim gittiğimiz fabrika müdürünün evi 150 m2'idi.
-Japonların kendi mallarına çok sadık olduğu kendi malı varken avrupa otomobili almayacağı efsanesi de yalanmış. Gördüğüm Mercedesi BMW,Audi,Ferrari, Peugeot arabalarının sayıısnın haddi hesabı yok.Parası olan hemen mercedes, audi'yi altına çekmiş.
Kısaca,
Japonya, arabalarında şoför kısmının sağda olmasıyla İngiltere,
elektrik prizleri , tv yayın sistemi ile ile Amerika'ya,
Mühendislikte metric sistem kullanmasıyla Almanya vs. avrupa ülkesine,
Saygı'da ve temizlikte bizim milletimize benziyor.
Ha bu arada Tokyo'nun havası İstanbul ile tamamen aynı.Japonya bizden vize almayan çok çok nadir ülkelerden biri. Pasaportu olan herkes gidebilir.İstanbul ile Saat farkı 7 saat. Gidenlerin 2-3 gün uyku probleminden dolayı afallamaları normal.
Arigato gozaimas.
- Şehircilikte avrupa'nın gerisindeler. Nufusa göre şehir planmasını önceden yapamamışlar. Nufus arttıkça kat be kat yollar yapılmış,Ama yolların dizaynı kısıtlı alana uydurulmak zorunda kalındığından 1 köprünün 10 ayağı varsa bu ayakları 4-5 farklı şekilde yapmak zorunda kalmışlar bu da iğrenç bir görüntü oluşturmuş. Güngörende belediyenin yaptığı üst geçitler gibi saçma sapan çirkin görüntüler var.
-Yeşillik tokyo'da istanbul'dan daha az. Tamamen beton yığını.Diğer şehirleri biraz daha iyi.
-Elektrik direkleri, telefon kabloları yer üstünden gidiyor. İğrenç ötesi kablo kirliliği görüntüsü var. Bu görüntü türkiye'de bile yok.
- Bizim alaturka tuvaletleri gibi japonların da kendi özgü bir tuvaletleri var. Bunun yanında bizim alaturka tuvaletin benzeri her yerde var. Ama bir farkla, alafranga tuvaletlerin tamamı ııstmalı kıçını otomatik yıkıyor. O kadar ülke gezdim böyle bir modern tuvalete tastlamamıştım.İsteyene fotoğraflarını gönderebilirim.
-Halkın %80'i amerikalılardan nefret ediyor. 2.dünya savaşından bu yana amerikalılarun onlara yolcu uçağı bile yapmalarına izin vermemesi, enufak silahı bile dışarıdan almaları çok koymuş.
-Tarım arazilerinde sadece pirinç yetiştiriyorlar.Buna rağmen tükettikleri gıdanın % 98'i, petrolün %100'ü ithal. Petrolün pahalı olduğunu söylüyolar.Litresi 1 dolar'a çok pahalı diyorlar.Ya bizim gibi 2 dolar'a yaklaşsaydı ne diyeceklerdi.Yemek fiyaları en uyduruk yerde bile bence çok pahalı .Meyve fiyatları istanbul bakırköydeki fiyatların 3 katı pahalı.
- Elektrik çok ucuzmuş.20'den fazla nükleer santrallari varmış. Her yer ,dükkanlar inanılmaz ışıklandırılıyor. Bizde 1 tane nükleer santrali bile çok gören çevreci bozuntuları biraz utansın
-Japonların çok kitap okuduğu falan yalan. Bir tren ,metro, veya uçakta %5'i kitap okuyorsa öpte başına koy.Bunun yerine trende yolcuların % 902ının cep telefonundan email yazmak veya sms göndermekle meşgul olduğunu görebilirsiniz.
- Elektronik eşyaların en ucuz olduğu (bizim sirkeci civarı gibi) Akihabara'da fiyatlar bizden sadece % 10 ucuz. Hatta bazıları tamamen aynı. Elektronik eşya almaya değmez.
-asgari ücret yaklaşık 1300 USD/AY.Ekonomik kriz henüz orada daha hissedilmemiş.
- yollarda , tren, metro ve uçak ve gemide duraklar ve yönler japonca'nın yanı sıra İngilizce de yazıyor.Bu uygulama dediklerine göre 3 sene önce falan yaygınlaşmaya başlamış.Yoksa çok zorlanırdık.
- en alakasız şehrinde bile Türk lokantası var. Mesela 3 gün kaldığım Nagoya'da her gün farklı bir Türk lokantasına gittik.
-Hiçbir japonlara özgü yemeğin tadına bile bakmadım. Diğer arkadaşlar bazı yemeklerini çok sevdi. Mesala "şapu şapu" yemeği gibi.
-Tokyo'da park sorunundan dolayı nerdeyse tüm otel, apartman otoparkları 2-4 katlı elevatör şeklinde yapılmış. Diğer şehirler bu açıdan daha rahat.
-Japonların 30-40 m2 evlerde oturdukları efsanesi de yalan. Ortalama 80-90 m2 evlerde oturuyorlar. Bizim gittiğimiz fabrika müdürünün evi 150 m2'idi.
-Japonların kendi mallarına çok sadık olduğu kendi malı varken avrupa otomobili almayacağı efsanesi de yalanmış. Gördüğüm Mercedesi BMW,Audi,Ferrari, Peugeot arabalarının sayıısnın haddi hesabı yok.Parası olan hemen mercedes, audi'yi altına çekmiş.
Kısaca,
Japonya, arabalarında şoför kısmının sağda olmasıyla İngiltere,
elektrik prizleri , tv yayın sistemi ile ile Amerika'ya,
Mühendislikte metric sistem kullanmasıyla Almanya vs. avrupa ülkesine,
Saygı'da ve temizlikte bizim milletimize benziyor.
Ha bu arada Tokyo'nun havası İstanbul ile tamamen aynı.Japonya bizden vize almayan çok çok nadir ülkelerden biri. Pasaportu olan herkes gidebilir.İstanbul ile Saat farkı 7 saat. Gidenlerin 2-3 gün uyku probleminden dolayı afallamaları normal.
Arigato gozaimas.
-
- Moderator
- Posts: 13009
- Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
- Location: New Jersey /USA
Tokya da 2000 yilinda bir 10 gun kadar is icin bulunmustum. Haziran ayi idi cok nemli pis bir havasi vardi. Turkiyedeki gibi yolda kagit mendil satanlari hatirliyorum. Bu arada metrosu oldukca duzenli Halk temiz. O kadar sigara icilen yerde kaldirimda bir kibrit copu bile gormedim. Is yerlerinde telefonlar bizim eski siyah telefonlar. Adamlar dunyaya elektronik alet satarken kendi is yerlerine modern telefon filan takmayi israf saymislar.
Amerikalilari sevmediklerini pek bilemem ama Amerikaya olan saygilari buyuk. Benim simdi Dallas'da olan ev arkadasim o zamanlar NEC'de calisiyor idi. Ona gore Amerikalilar bir iki tane daha atom bombasi atmalari lazimmis az atmislar. Onunla otururken ulan bu heriflere acimasizca ikinci bombayi da attilar derdik. Adam Japonlari yakindan tanidiktan sonra kendilerine bir kurus zarar gelecekse Dunyayi yakarlar dedi. O yuzden ben olsam bir iki tane daha sallardim bunlardaki asiri milliyetcilik ve digerlerini kucuk gorme kimsede yok. Bir tek Amerikadan cekiniyorlar der.
Bunun disinda asiri saygi gosterisi icindeler. Taksi soferlerinin beyaz eldivenleri aklimda kalmis. Bir de otelde bavulumu odama tasiyan kiza uc dort dolar bahsis vermege kalktim. Sanki uygunsuz bir teklifte bulunmusum gibi bir reaksiyon gosterdi. Bahsis diye bir sey yok.
Japon otelinde fici gibi banyoyu da hatirliyorum. Yerlerin darligi yuzunden kuveti yatay degil dikey koyuyorlar. Fici gibi icine giriyorsun.
Amerikalilari sevmediklerini pek bilemem ama Amerikaya olan saygilari buyuk. Benim simdi Dallas'da olan ev arkadasim o zamanlar NEC'de calisiyor idi. Ona gore Amerikalilar bir iki tane daha atom bombasi atmalari lazimmis az atmislar. Onunla otururken ulan bu heriflere acimasizca ikinci bombayi da attilar derdik. Adam Japonlari yakindan tanidiktan sonra kendilerine bir kurus zarar gelecekse Dunyayi yakarlar dedi. O yuzden ben olsam bir iki tane daha sallardim bunlardaki asiri milliyetcilik ve digerlerini kucuk gorme kimsede yok. Bir tek Amerikadan cekiniyorlar der.
Bunun disinda asiri saygi gosterisi icindeler. Taksi soferlerinin beyaz eldivenleri aklimda kalmis. Bir de otelde bavulumu odama tasiyan kiza uc dort dolar bahsis vermege kalktim. Sanki uygunsuz bir teklifte bulunmusum gibi bir reaksiyon gosterdi. Bahsis diye bir sey yok.
Japon otelinde fici gibi banyoyu da hatirliyorum. Yerlerin darligi yuzunden kuveti yatay degil dikey koyuyorlar. Fici gibi icine giriyorsun.
Cengiz Akgun
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
-
- Moderator
- Posts: 13009
- Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
- Location: New Jersey /USA
Naples ve Marco Island hakikaten gorulmeye deger. Florida da tatil yapmak isteyenlere tavsiye ederim. Naples da Naples Pier denen iskelenin etrafindaki plaji tavsiye ederim. Marco adasinda iki umuma acik plaj var. Tigertail yaramaz. Suyu nehir suyu gibi. Dibi "silt" denilen camurumsu bir kumluk. Derin olmadigi icinde suya cok giren olunca bulaniyor. Yarin Clearwater/Tampa'ya dogru hareket ediyorum. Gorduklerimi yazarim.
Cengiz Akgun
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
-
- Posts: 6299
- Joined: Thu Mar 30, 2006 6:35 pm
- Location: Alisamiyene 10 dk
- Contact:
-
- Posts: 4210
- Joined: Thu Oct 24, 2002 9:29 am
- Location: Bursa-TR
- Contact:
Cok guzel seyler bunlar, insani gulumseten cinsten haberler
http://uk.news.yahoo.com/5/20081231/tuk ... dbed5.html
http://uk.news.yahoo.com/5/20081231/tuk ... dbed5.html
TRUST GALATASARAY
MGC
MGC