Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Moderator: Staff
-
- Posts: 6299
- Joined: Thu Mar 30, 2006 6:35 pm
- Location: Alisamiyene 10 dk
- Contact:
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Bursa kazandı. Tabiki hakederek kazandı. İlk gol çok güzel bir rövaşata ile geldi. İkinci gol klasik Sercan golü. Kaleciyi bile geçip vurdu. Ve 5 puan farkla lider şimdi. Şampiyonluk havasına girdikleri belli. Hatta kutlamalara bile başladılar. En büyük avantajları sahalarında oynayacakları maç sayısının çokluğu...
-
- Posts: 1755
- Joined: Tue Oct 22, 2002 10:32 pm
- Location: Yesilyurt - Ist
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Bursa kazandi, en yakin takipcisi ile arada +5 puan farki var. Ligde 8 degil, 7 mac oynayacaklar, GS deplasmanindan sonra iceride iki final maclari var.
IBB - Deplasman
Antalya
Gencler - Deplasman
Gaziantep
GS - Deplasman
Kayseri
Ankara - Deplasman ( +3 )
BJK
GS bundan sonra max bir beraberligi tolere edebilir, daha fazlasi sampiyonluga havlu atmamiz demek. Bursa kalan 7 macinda iki beraberlik dahi alsa diger maclarini kazandi mi sampiyon!
IBB - Deplasman
Antalya
Gencler - Deplasman
Gaziantep
GS - Deplasman
Kayseri
Ankara - Deplasman ( +3 )
BJK
GS bundan sonra max bir beraberligi tolere edebilir, daha fazlasi sampiyonluga havlu atmamiz demek. Bursa kalan 7 macinda iki beraberlik dahi alsa diger maclarini kazandi mi sampiyon!
"Adnan Sezgin'in attığı her imzanın altına ben imzamı atarım. Bu mesleği en iyi bilen adam." ADNAN POLAT
"Biri, vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, öteki de, içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı."
"Biri, vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, öteki de, içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı."
-
- Posts: 6299
- Joined: Thu Mar 30, 2006 6:35 pm
- Location: Alisamiyene 10 dk
- Contact:
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Fenerbahçe
Sivasspor
Diyarbakırspor
Manisaspor
Bursaspor
İBB
Antalya
Gençlerbirliği
GS'nin maçlarıda bunlar. Bence kilit maç Fener maçı. Eğer bunu kazanırsak sonrası daha kolay geçebilir. Hele Bursa maçına kadar 4'te 4 yaparsak, o hafta liderliğe dönüş yapabiliriz.
Önce fener, gerisi sonra... Bu maç çok önemli. Kazanamazsak başaşağı düşüş başlar... Gerçi trabzonda başladı o...
Sivasspor
Diyarbakırspor
Manisaspor
Bursaspor
İBB
Antalya
Gençlerbirliği
GS'nin maçlarıda bunlar. Bence kilit maç Fener maçı. Eğer bunu kazanırsak sonrası daha kolay geçebilir. Hele Bursa maçına kadar 4'te 4 yaparsak, o hafta liderliğe dönüş yapabiliriz.
Önce fener, gerisi sonra... Bu maç çok önemli. Kazanamazsak başaşağı düşüş başlar... Gerçi trabzonda başladı o...
-
- Posts: 2581
- Joined: Tue Oct 22, 2002 9:18 pm
- Location: Virginia, USA
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Sampiyonluk havasi Bursa'ya yaramamis - IBB ilk yariyi 2-0 onde kapatti - Bursa'li futbolcular Olimpiyat stadindaki 30bin Bursa taraftari onunde stres yasiyor - sinir harbi icindeler.
Bizim icin iyi bir hafta olabilir
Maci IBB 2-1 kazandi... GS icin bir sans kapisi acildi - bakalim bunu degerlendirebilecekler mi?
Bizim icin iyi bir hafta olabilir
Maci IBB 2-1 kazandi... GS icin bir sans kapisi acildi - bakalim bunu degerlendirebilecekler mi?
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Bursa 2-1 kaybetti,daha doğrusu IBB oldukça düzgün futbol oynayarak kazandı,güzel bir maç oldu.
Yarın Adnan Polat seçimi kazansın,pazar Feneri yenelim,pzt şampiyonuz.
Yarın Adnan Polat seçimi kazansın,pazar Feneri yenelim,pzt şampiyonuz.
-
- Moderator
- Posts: 13009
- Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
- Location: New Jersey /USA
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Sadece GS'a mi aciliyor o kapi. 5-6 hafta once surunen BJK icin bile kapi acildi. Yarin yensinler liderle aralari 3 puana inecek. Pazar gunku mac berabere bitsin diye dua ediyorlar simdi. Ayni sekilde GS yenecek bir FB ibir anda uc puan geri ile ikincilik sirasina yukselecek. GS icin soyleyecegim ise bu tur stresi hicbir zaman kaldiramamis olmalari. Gecen hafta TS'u yenebilseler ya da en az bir puanla donseler bugunku acikli hal olmayacakti.Mert Tokman wrote:Sampiyonluk havasi Bursa'ya yaramamis - IBB ilk yariyi 2-0 onde kapatti - Bursa'li futbolcular Olimpiyat stadindaki 30bin Bursa taraftari onunde stres yasiyor - sinir harbi icindeler.
Bizim icin iyi bir hafta olabilir
Maci IBB 2-1 kazandi... GS icin bir sans kapisi acildi - bakalim bunu degerlendirebilecekler mi?
Cengiz Akgun
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
-
- Posts: 2581
- Joined: Tue Oct 22, 2002 9:18 pm
- Location: Virginia, USA
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Abdullah Avci Turk futbolunun eksikliklerini cok iyi biliyor ve ona uygun bir futbol oynatiyor takimina...Can Ergun wrote:Bursa 2-1 kaybetti,daha doğrusu IBB oldukça düzgün futbol oynayarak kazandı,güzel bir maç oldu.
Attiklari ilk gol kornerden bir kafa vurusu ile ikinci ise ileride savunmaya yonelik oyuncu Huseyin Cimsir'e yapilan pres sonrasinda geldi --- iste size Turk futbolunun iki en buyuk hastaligi - biri duran yan toplarda adam markaji eksikligi (yine Huseyin'in hatasi), ikincisi ozellikle savunmaya yonelik oyuncularin pres yiyince panik yapip bocalamasi.
IBB mac 2-1'e gelene kadar (74. dakika galiba) devamli ileride basti rakibine ve dogru durust pas organizasyonu yaptirmadi. Sercan'da sacmamaldi mac boyunca - ofsayt yuzunden kaybedilen toplarin haddi hesabi yok - aman diyeyim gaza gelip milyonlar dokmesinler bu cocuga. FB macinda begendigim Ozan Ipek cok etkisiz kaldi bu mac - bunda IBB'nin Polonya'li sagbekinin buyuk rolu var - adam hem kornerden kafayla ilk golu atti hem de Bursa'nin sol kanadini kilitledi resmen. Bursa devamli sagdan Volkan Sen ve Ali Eren'le geldi - nitekim golude oyle buldular. Bana gore IBB'nin presine karsilik Ertugrul'un Huseyin'i oyunda tutup Ergic'i cikarmasi ve Batalla'yi oyuna sokmasi korkaklikti - Huseyin gibi adama guvenirsen basina gelecek sonucta budur iste.
-
- Posts: 2581
- Joined: Tue Oct 22, 2002 9:18 pm
- Location: Virginia, USA
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Farkindayim... istiyorum ki son haftaya liderle 4. takim arasinda en fazla 2 puanla girilsin ve son hafta tam bir final haftasi olsun...Cengiz Akgun wrote:Sadece GS'a mi aciliyor o kapi. 5-6 hafta once surunen BJK icin bile kapi acildi. Yarin yensinler liderle aralari 3 puana inecek. Pazar gunku mac berabere bitsin diye dua ediyorlar simdi. Ayni sekilde GS'i yenecek bir FB bir anda uc puan geri ile ikincilik sirasina yukselecek. GS icin soyleyecegim ise bu tur stresi hicbir zaman kaldiramamis olmalari. Gecen hafta TS'u yenebilseler ya da en az bir puanla donseler bugunku acikli hal olmayacakti.
Bursa - BJK
FB - Trabzon
Gencler - GS
-
- Moderator
- Posts: 13009
- Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
- Location: New Jersey /USA
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Ali Tandogan demek istedin herhalde. Bu adami simdi bulunmadik hint kumasi gibi ovuyorlar. bu adam BJK'tan kovuldu. FB'de oynadi mi bilmiyorum. Ya futbolunda buyuk bir gelisme oldu (ki pek sanmam) ama yaptigi ortalar ve verdigi paslar fena degil. Volkan'in attigi gol de cok guzel bir zamanlama yaptilar ve Volkan'in vurusu da o kadar iyi idi.Mert Tokman wrote: ..
Bursa devamli sagdan Volkan Sen ve Ali Eren'le geldi - nitekim golude oyle buldular. Bana gore IBB'nin presine karsilik Ertugrul'un Huseyin'i oyunda tutup Ergic'i cikarmasi ve Batalla'yi oyuna sokmasi korkaklikti - Huseyin gibi adama guvenirsen basina gelecek sonucta budur iste.
Cengiz Akgun
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
-
- Posts: 785
- Joined: Thu Jun 14, 2007 10:47 pm
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Beşiktaş, Eskişehirspor'u 3-2 yendi.
Ne yalan söyleyeyim, beni şaşırtan Es-Es'in 3 gol yemesi değil 2 gol atması oldu.
Sanırım BJK defansının hataları ve Ümit Karan'ın ilk goldeki fırsatçılığı bu şaşırtıcı sonuçta etken oldu.
Maçtan önce sorulsaydı, 1-0 veya 2-0 BJK lehine biter diye cevap verirdim. Yani her zaman olduğu gibi.
BJK'nin Antalya ve Eskişehir ile oynadığı maçlara "iddaa" oynamak isteyenler evini arabasını satıp 1-0'a veya 2-0'a oynasa servet sahibi olurlar.
Önce Türkiye'deki teknik direktörlük algısı üzerine birşeyler söylemek istiyorum.
Bizde teknik direktör mutlaka futbolculuktan gelmelidir gibi yanlış bir inanç var. Hele ki bir futbolcu büyük takımlarda oynamışsa, futbolu bitirdiğinde ona çok büyük kapılar açılabiliyor.
Dünyada da bir ölçüde böyle ama Türkiye'de daha fazla böyle.
Mourinho diye bir adam var... Bu adam, futbol menajerliğinde profesyonel kariyerine Bobby Robson'un tercümanı olarak başladı. Onun öncesinde topa ayak değmişliği yok. Sir Bobby'nin yanında kendini geliştirdi. Kısa sürede yardımcı antrenörlüğe terfi etti, sonra da tek adam olarak Benfica'nın başına geçti. Devamında Porto, Chelsea, Inter...
Türkiye'deki görüntü ise şu: Eski ve ünlü bir futbolcu futbol hayatına nokta koyar koymaz 1-0 önde başlıyor hocalık devresine.
Özellikle büyük takımlarda sembol olmuş oyuncuların yıllarca forma giydiği takımlara karşı objektif olabilmesi çok zor.
Bilinci objektif olsa bile, bilinç altı onu içten içe oyar. Beyni başka söyler, kalbi başka söyler.
Beni Eskişehir'in başına geçirseler... O sırada GS şampiyonluğa koşuyor olsun. En kritik haftada GS ile maçım var. Nasıl konsantre olurum, nasıl kendimi galibiyete inandırırım da futbolcularımı dört dörtlük hazırlarım?
Taktik verecek olsam dilim tutulur basiretim bağlanır. Soyunma odasında taktik konuşması yaparken asla bütün söylenmesi gerekenleri söyleyemem.
Kendi içimde kendimle bir savaş veririm yani.
Bir ara maçta skor 2-0 oldu. Es-Es 2-0 öne geçti. O sıralarda kamera Rıza Çalımbay'a doğruldu. Bir bakışı vardı ki benim bile içim sızladı. Adamın babası ölse bu kadar hüzünlü bakmaz.
Bir başka görüntü... Maç bitmiş, skor 3-2. Oyuncular içeri girmişler, merdivenleri çıkarak soyunma odalarına doğru ilerliyorlar. Kamera yine Rıza Çalımbay'ı gösterdi. Adamcağız, henüz milli olmuş genç ergen gibi gergin bir mutluluk halindeydi.
Ben ona kızmıyorum.
Bu işin doğasında bu var.
Rıza olsun, Şifo Mehmet olsun... GS'ye karşı oynattıkları oyunun üçte birini oynatamıyorlar BJK'ye. Durum bu.
Gelelim maçaaaaa...
İmkan olsa da iki televizyonu yanyana koysa, bir tanesi bizim iki hafta önce Eskişehir'in sahasında ortaya koyduğumuz oyunu, diğeri de Beşiktaş takımının bugün 2-0'dan sonra oynadığı oyunu gösterse...
Çok önemli bir gerçek o zaman anlaşılırdı.
Galatasaray, takım ruhu ve bilinci kazanamamış bir futbolcular topluluğu.
Beşiktaş, takım ruhunun ve bilincinin ete kemiğe bürünmüş hali.
Canım tabii total futbol dedikleri şey mutlaka takım ruhundan önemlidir... Savaşmak, koşmak, mücadele etmek neymiş ki? Hamallık yahu hamallık... Onun yerine orta saha çizgisinde maç boyu toplam 500 pas yaparak fırsat kollamak ve olmadı mı hurraaaa topu şişirmek çok daha akıllıca.
Bence bugünkü maçın tekrarını ne yapın yapın izleyin.
BJk takımı 0-2 olduktan sonra mücadelesini ve gösterdiği eforu ikiye katladı.
Doğrusu gol de onlar için tam zamanında geldi. Ama o golü zaten bir şekilde bulmaları kesin gibiydi. Çünkü GS önünde 11 kişiyle kalesine kapanan Es-Es, bugün neredeyse 6 kişiyle hücum edip 3 kişiyle defans yapan bir deli cesaretine bürünüvermişti... Allah'ın hikmeti işte...
Beşiktaş oyunun özellikle 35-75 arası müthiş kanat bindirmeleri, yorulmak bilmeyen bir mücadele ve pres, verkaçlı ve dikine ilerlemeli oyun, rakip ceza sahasında çoğalma ve benzeri futbol prensiplerini sahada uyguladı.
Vay eşekler... Ulan insan total futbol oynar.
Tabii Denizli'nin "herkes her yerde" diye özetleyebileceğimiz taktiksel kaosu özellikle İnönü'de yenik duruma düşünce iyice şahlanıyor ve bu kaos yüksek bir eforla kendini parçalarcasına mücadele etmeye dönüşünce rakip savunmalar afallıyor.
Yarınki maç artık çok daha önemli
Ne yalan söyleyeyim, beni şaşırtan Es-Es'in 3 gol yemesi değil 2 gol atması oldu.
Sanırım BJK defansının hataları ve Ümit Karan'ın ilk goldeki fırsatçılığı bu şaşırtıcı sonuçta etken oldu.
Maçtan önce sorulsaydı, 1-0 veya 2-0 BJK lehine biter diye cevap verirdim. Yani her zaman olduğu gibi.
BJK'nin Antalya ve Eskişehir ile oynadığı maçlara "iddaa" oynamak isteyenler evini arabasını satıp 1-0'a veya 2-0'a oynasa servet sahibi olurlar.
Önce Türkiye'deki teknik direktörlük algısı üzerine birşeyler söylemek istiyorum.
Bizde teknik direktör mutlaka futbolculuktan gelmelidir gibi yanlış bir inanç var. Hele ki bir futbolcu büyük takımlarda oynamışsa, futbolu bitirdiğinde ona çok büyük kapılar açılabiliyor.
Dünyada da bir ölçüde böyle ama Türkiye'de daha fazla böyle.
Mourinho diye bir adam var... Bu adam, futbol menajerliğinde profesyonel kariyerine Bobby Robson'un tercümanı olarak başladı. Onun öncesinde topa ayak değmişliği yok. Sir Bobby'nin yanında kendini geliştirdi. Kısa sürede yardımcı antrenörlüğe terfi etti, sonra da tek adam olarak Benfica'nın başına geçti. Devamında Porto, Chelsea, Inter...
Türkiye'deki görüntü ise şu: Eski ve ünlü bir futbolcu futbol hayatına nokta koyar koymaz 1-0 önde başlıyor hocalık devresine.
Özellikle büyük takımlarda sembol olmuş oyuncuların yıllarca forma giydiği takımlara karşı objektif olabilmesi çok zor.
Bilinci objektif olsa bile, bilinç altı onu içten içe oyar. Beyni başka söyler, kalbi başka söyler.
Beni Eskişehir'in başına geçirseler... O sırada GS şampiyonluğa koşuyor olsun. En kritik haftada GS ile maçım var. Nasıl konsantre olurum, nasıl kendimi galibiyete inandırırım da futbolcularımı dört dörtlük hazırlarım?
Taktik verecek olsam dilim tutulur basiretim bağlanır. Soyunma odasında taktik konuşması yaparken asla bütün söylenmesi gerekenleri söyleyemem.
Kendi içimde kendimle bir savaş veririm yani.
Bir ara maçta skor 2-0 oldu. Es-Es 2-0 öne geçti. O sıralarda kamera Rıza Çalımbay'a doğruldu. Bir bakışı vardı ki benim bile içim sızladı. Adamın babası ölse bu kadar hüzünlü bakmaz.
Bir başka görüntü... Maç bitmiş, skor 3-2. Oyuncular içeri girmişler, merdivenleri çıkarak soyunma odalarına doğru ilerliyorlar. Kamera yine Rıza Çalımbay'ı gösterdi. Adamcağız, henüz milli olmuş genç ergen gibi gergin bir mutluluk halindeydi.
Ben ona kızmıyorum.
Bu işin doğasında bu var.
Rıza olsun, Şifo Mehmet olsun... GS'ye karşı oynattıkları oyunun üçte birini oynatamıyorlar BJK'ye. Durum bu.
Gelelim maçaaaaa...
İmkan olsa da iki televizyonu yanyana koysa, bir tanesi bizim iki hafta önce Eskişehir'in sahasında ortaya koyduğumuz oyunu, diğeri de Beşiktaş takımının bugün 2-0'dan sonra oynadığı oyunu gösterse...
Çok önemli bir gerçek o zaman anlaşılırdı.
Galatasaray, takım ruhu ve bilinci kazanamamış bir futbolcular topluluğu.
Beşiktaş, takım ruhunun ve bilincinin ete kemiğe bürünmüş hali.
Canım tabii total futbol dedikleri şey mutlaka takım ruhundan önemlidir... Savaşmak, koşmak, mücadele etmek neymiş ki? Hamallık yahu hamallık... Onun yerine orta saha çizgisinde maç boyu toplam 500 pas yaparak fırsat kollamak ve olmadı mı hurraaaa topu şişirmek çok daha akıllıca.
Bence bugünkü maçın tekrarını ne yapın yapın izleyin.
BJk takımı 0-2 olduktan sonra mücadelesini ve gösterdiği eforu ikiye katladı.
Doğrusu gol de onlar için tam zamanında geldi. Ama o golü zaten bir şekilde bulmaları kesin gibiydi. Çünkü GS önünde 11 kişiyle kalesine kapanan Es-Es, bugün neredeyse 6 kişiyle hücum edip 3 kişiyle defans yapan bir deli cesaretine bürünüvermişti... Allah'ın hikmeti işte...
Beşiktaş oyunun özellikle 35-75 arası müthiş kanat bindirmeleri, yorulmak bilmeyen bir mücadele ve pres, verkaçlı ve dikine ilerlemeli oyun, rakip ceza sahasında çoğalma ve benzeri futbol prensiplerini sahada uyguladı.
Vay eşekler... Ulan insan total futbol oynar.
Tabii Denizli'nin "herkes her yerde" diye özetleyebileceğimiz taktiksel kaosu özellikle İnönü'de yenik duruma düşünce iyice şahlanıyor ve bu kaos yüksek bir eforla kendini parçalarcasına mücadele etmeye dönüşünce rakip savunmalar afallıyor.
Yarınki maç artık çok daha önemli
AYRILMAZ İKİLİ
-
- Moderator
- Posts: 13009
- Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
- Location: New Jersey /USA
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
BJK macini seyretmedim ama arkadasim telefonda BJK maci 2-0 dan cevirdi simdi ucuncuyu atacaklar dedi. FB'lidir kendisi. Aklima hemen bizim Salih geldi. Riza satmistir dedim. Hem biliyorsum Sifo'da Ertugrul da satiyor BJK olunca maci dedim. Buna gonul sikesi diyorlar diye ekledim. O da ilk once vallaha olabilir dedi. Zaten onlar olmasa BJK asla sampiyom olamaz dedigim de uyandi. Hadi be sende dedi. GS basindaki Frank de mi BJK'li Daum da mi BJK'li diye itiraz etti. Bu ikisi bunca puan kaybetmese bu ucu istedikleri kadar yatsinlar dediginde hemen bastirdim. Frank olmayabilir ama Daum'un BJK calistirdigini sampiyom yaptigini nasil unutursun dedigimde kafasi karisti. Bosversene sen GS onundeki butun maclaei alsin bak bakalim yetiyor mu bu yatip kakma diyerek telefonu kapadi.
Buraya biraz once baktigimda alim satim isi tamamlanmis Riza ucuncu golu de yedirtmisti. Ama Salih ortalarda yoktu. Bayagi bir suphelendim adamin gunahini aliyorum diye. Ama Salih gelmis yine ayni teoriyi ortaya atmis. Bizim buyuk kaptan filan da aptal. GB iken ve Kayseri"in ikinci takiminda iken GS'a yatmayi birakin yenmek icin elinden geleni ardina koymadi. Riza ustelik BJK basina gelip arkasindan boklu tas atilarak yollandi. Gerci bizim kaptan da oyle. Eger bu adamlari bu kadar aptal saniyorsaniz ve bu takim taraftarligini da bu kadar kutsal saniyorsaniz daha hayatta ogrenecek cok seyler var gibi geliyor bana.
Is ekmek parasina meslek gururuna kisisel basariya geldiginde baska bir takim ile profesyonel bir bagi varken GS onune cikip yoluna tas koyarsam icim yanar diyecek bir futbolcu ya da emekli futbolcu varsa eger, dunyanin en aptal insanidir. Isin garibi hem Riza hem de Ertugrul evladimiz diye getirilip arkalarindan boklu tas atilarak kapi disari edilmislerdir. Yani bu is hicbir zaman iki yonlu calismaz. Bilmeyenler baba Gunduz'e soramasalar bile Turgay Seren'e sorabilirler.
O yuzden hala bu ucu BJK boku yiyorlarsa akillarina sasarim. BJK'a ya da buyuk bir takima ilerde profesyonel bir kapasite ile donmek istiyorlarsa basta BJK olmak uzere eze eze yenmeleri gerekirken kendine taraftar susu veren baldiri ciplaklarin yaninda hain ilan edilmekten korkocak kadar beyinsizler ise zaten boyle bir donus asla olmatacaktir.
Buraya biraz once baktigimda alim satim isi tamamlanmis Riza ucuncu golu de yedirtmisti. Ama Salih ortalarda yoktu. Bayagi bir suphelendim adamin gunahini aliyorum diye. Ama Salih gelmis yine ayni teoriyi ortaya atmis. Bizim buyuk kaptan filan da aptal. GB iken ve Kayseri"in ikinci takiminda iken GS'a yatmayi birakin yenmek icin elinden geleni ardina koymadi. Riza ustelik BJK basina gelip arkasindan boklu tas atilarak yollandi. Gerci bizim kaptan da oyle. Eger bu adamlari bu kadar aptal saniyorsaniz ve bu takim taraftarligini da bu kadar kutsal saniyorsaniz daha hayatta ogrenecek cok seyler var gibi geliyor bana.
Is ekmek parasina meslek gururuna kisisel basariya geldiginde baska bir takim ile profesyonel bir bagi varken GS onune cikip yoluna tas koyarsam icim yanar diyecek bir futbolcu ya da emekli futbolcu varsa eger, dunyanin en aptal insanidir. Isin garibi hem Riza hem de Ertugrul evladimiz diye getirilip arkalarindan boklu tas atilarak kapi disari edilmislerdir. Yani bu is hicbir zaman iki yonlu calismaz. Bilmeyenler baba Gunduz'e soramasalar bile Turgay Seren'e sorabilirler.
O yuzden hala bu ucu BJK boku yiyorlarsa akillarina sasarim. BJK'a ya da buyuk bir takima ilerde profesyonel bir kapasite ile donmek istiyorlarsa basta BJK olmak uzere eze eze yenmeleri gerekirken kendine taraftar susu veren baldiri ciplaklarin yaninda hain ilan edilmekten korkocak kadar beyinsizler ise zaten boyle bir donus asla olmatacaktir.
Cengiz Akgun
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
-
- Posts: 2581
- Joined: Tue Oct 22, 2002 9:18 pm
- Location: Virginia, USA
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Ankaragucu - Besiktas 0-0 bitti... Ankara tribunleri Sampiyon Bursa diye inliyor
Fakat Lamerre ile Ankaragucu ve taraftari bir hava yakalamis gibi - seneye ust taraflara oynarlar birkac takviye ve bu taraftar destegi ile - zor bir deplasman...
Fakat Lamerre ile Ankaragucu ve taraftari bir hava yakalamis gibi - seneye ust taraflara oynarlar birkac takviye ve bu taraftar destegi ile - zor bir deplasman...
-
- Moderator
- Posts: 13009
- Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
- Location: New Jersey /USA
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Iyi oynadilar. BJK ancak yorulduklari anda acilabildi. Bobo az daha atiyordu ama cok buyuk haksizlik olacakti. Buna direk bile itiraz edip topu disari celdi. Bayiliyorum takim olarak hareket edebilen takimlara. Ankaraucu bunu yakalamis. Fransiz eli degdigi belli. Yalniz mactan sonra cok ogunuyorlar. Simdi izliyorum. Ulan madem oyle ataydiniz da gorseydik cok iyi futbol oynadiysaniz. Bizim Salih nerde? Bizi burada 3-0 yenmislerdi. BJK ucuz kacirdilar diyecek mi bakalim. Fransiz'i da BJK'li yapmasin.Mert Tokman wrote:Ankaragucu - Besiktas 0-0 bitti... Ankara tribunleri Sampiyon Bursa diye inliyor
Fakat Lamerre ile Ankaragucu ve taraftari bir hava yakalamis gibi - seneye ust taraflara oynarlar birkac takviye ve bu taraftar destegi ile - zor bir deplasman...
Cengiz Akgun
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
-
- Posts: 785
- Joined: Thu Jun 14, 2007 10:47 pm
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Cengiz Akgun wrote:Bizim Salih nerde. Bizi burada 3-0 yenmislerdi. BJK ucuz kacirdilar diyecek mi bakalim. Fransiz'i da BJK'li yapmasin.
Bu akşamki Ankaragücü'nü çok beğendim.
Bu takımla 3 hafta önce ve ASY'de karşılaşmamız bizim için iyi olmuş. Yoksa bunlar bu oyunla kendi seyircileri önünde bizi çiğ çiğ yerlerdi. Zaten çetin deplasmanlardan iki senedir avcumuzu yalayarak dönüyoruz. Takımı balerin gibi oynatanlar sağolsun.
Gerçi dediğin gibi zaten Lig'in ilk yarısında 3-0 yendiler, bundan daha ötesi olmaz. Ama o gün Ankaragücü bugünkü kadar baskılı oynamamıştı.
Özellikle Rohten ve Sapara ile BJK'nin sağ kanadını koridor ettiler.
AYRILMAZ İKİLİ
-
- Posts: 785
- Joined: Thu Jun 14, 2007 10:47 pm
Re: Superlig 2009-2010 Mac Sonuclari ve Yorumlari
Türkiye'de gerçekten futbolun izlenecek tarafı yok.
Aslında sırf futbolun değil genel olarak sporun izlenecek tarafı yok demeliydim ama zaten Türkiye'de spor diye birşey yok ki.
Duruşu olan, kimliği olan, sporu spor için yapan bir kulüp bulunmuyor Türkiye'de. Mevcutların elinde Türk sporu it dalaşından başka birşeye benzemiyor.
Belki de en güzeli, voleybolda Arkas'ın, Vakıfbank'ın, Eczacıbaşı'nın, basketbolda Tofaş'ın, kısmen de olsa Efes Pilsen'in, ve çeşitli branşlarda İBB'nin yaptığı.
Bu kulüplerin arkasında seyirci desteği yok diye çok kızıyorlar. Diğerlerinin arkasında var da ne oluyor?
Türkiye'de spor seyirciliği diye bir kurum yok. Üç Büyükler başta olmak üzere birkaç şehrin futbol takımının holigan gruplarının basketbol ve voleybol üzerinde terör estirmesi var.
Amatör branşardaki derbi denen rezaletlere sizin de mideniz kalkmıyor mu?
Kadın sporcuların cinselliğine dayalı küfür bunlarda... Bundan daha ağır ne olabilir?
Erkeğe edilen küfür bile onurlu adamın ağrına gider. Bir de kadına edildiğini düşünün ve anlayın o sporcuların ne koşullarda mücadele ettiklerini.
Bizde ekonomik olarak İstanbul'un egemenliği spora da sirayet etmiş. Üç Büyükler bir biçimde almış başını gitmişler. Zamanla İstanbul'un nüfus yapısı bozulup da amatör branşların seyircisi kalmayınca bu sefer futbol holiganları spor salonlarına akın etmiş ve onları da kendilerine benzetmişler.
Biz de bu koşullarda futbol seyrediyoruz.
Fener maçının özet görüntülerine baktım... FB önce bir tane ofsayttan gol atıyor. Sonra bir pozisyonda Mehmet Topuz kendini yere bırakıp penaltı bekliyor. Hakem penaltı vermeyince FB'den 5 futbolcu Hakem'i çember içine alıyor ve sayıp sövüyor...
Başka bir pozisyonda, hakem düdük çalıp oyunu durdurunca Emre denen bok çuvalı topu protesto mahiyetinde gümmm diye vuruyor. Sarı kart yok.
Ve en beteri... Spor ahlakı adına içime en çok oturanı... Kayseri cezasında iki oyuncu yerde iken (numaradan değil gerçekten sakatlık) FB'li oyuncular atağı devam ettiriyorlar. Alex'e veriyorlar golü atsın diye. Alex ceza sahası içinden vuruşunu yapıyor, top Kayserili savunma oyuncusuna çarpmasa gol olacak.
Bunu görünce aklıma yıllar önce Di Canio'nun West Ham formasıyla yaptığı unutulmaz centilmenlik örneği geldi.
Kalecinin yerde sakatlandığını görünce topu boş kaleye iteklemek yerine eliyle tutarak çimlerin üzerine koymuş ve oradan uzaklaşıp gitmişti.
Bir o örneğe bakın bir de bu örneğe.
Üstelik bunu yapan Di Canio, sapına kadar tescilli faşist... Lazio'dayken tribünlere yaptığı ünlü faşist selamıyla hatırlanıyor. Ama bu adam bile spor ahlakı olarak bizimkilerden kat kat ileride.
Lanet olsun böyle işe...
Bütün bunların benzerini GS ve BJK maçlarında da görebilirsiniz elbet.
FB'nin farkı, antipatik olmayı kulüp politikası haline getirmeleri... Bunu yaparak düşmanlarını artıracaklarını ve bu yolla kendi camiaları içinde birlik beraberlik ruhu sağlayacaklarını umuyorlar.
Aslında sırf futbolun değil genel olarak sporun izlenecek tarafı yok demeliydim ama zaten Türkiye'de spor diye birşey yok ki.
Duruşu olan, kimliği olan, sporu spor için yapan bir kulüp bulunmuyor Türkiye'de. Mevcutların elinde Türk sporu it dalaşından başka birşeye benzemiyor.
Belki de en güzeli, voleybolda Arkas'ın, Vakıfbank'ın, Eczacıbaşı'nın, basketbolda Tofaş'ın, kısmen de olsa Efes Pilsen'in, ve çeşitli branşlarda İBB'nin yaptığı.
Bu kulüplerin arkasında seyirci desteği yok diye çok kızıyorlar. Diğerlerinin arkasında var da ne oluyor?
Türkiye'de spor seyirciliği diye bir kurum yok. Üç Büyükler başta olmak üzere birkaç şehrin futbol takımının holigan gruplarının basketbol ve voleybol üzerinde terör estirmesi var.
Amatör branşardaki derbi denen rezaletlere sizin de mideniz kalkmıyor mu?
Kadın sporcuların cinselliğine dayalı küfür bunlarda... Bundan daha ağır ne olabilir?
Erkeğe edilen küfür bile onurlu adamın ağrına gider. Bir de kadına edildiğini düşünün ve anlayın o sporcuların ne koşullarda mücadele ettiklerini.
Bizde ekonomik olarak İstanbul'un egemenliği spora da sirayet etmiş. Üç Büyükler bir biçimde almış başını gitmişler. Zamanla İstanbul'un nüfus yapısı bozulup da amatör branşların seyircisi kalmayınca bu sefer futbol holiganları spor salonlarına akın etmiş ve onları da kendilerine benzetmişler.
Biz de bu koşullarda futbol seyrediyoruz.
Fener maçının özet görüntülerine baktım... FB önce bir tane ofsayttan gol atıyor. Sonra bir pozisyonda Mehmet Topuz kendini yere bırakıp penaltı bekliyor. Hakem penaltı vermeyince FB'den 5 futbolcu Hakem'i çember içine alıyor ve sayıp sövüyor...
Başka bir pozisyonda, hakem düdük çalıp oyunu durdurunca Emre denen bok çuvalı topu protesto mahiyetinde gümmm diye vuruyor. Sarı kart yok.
Ve en beteri... Spor ahlakı adına içime en çok oturanı... Kayseri cezasında iki oyuncu yerde iken (numaradan değil gerçekten sakatlık) FB'li oyuncular atağı devam ettiriyorlar. Alex'e veriyorlar golü atsın diye. Alex ceza sahası içinden vuruşunu yapıyor, top Kayserili savunma oyuncusuna çarpmasa gol olacak.
Bunu görünce aklıma yıllar önce Di Canio'nun West Ham formasıyla yaptığı unutulmaz centilmenlik örneği geldi.
Kalecinin yerde sakatlandığını görünce topu boş kaleye iteklemek yerine eliyle tutarak çimlerin üzerine koymuş ve oradan uzaklaşıp gitmişti.
Bir o örneğe bakın bir de bu örneğe.
Üstelik bunu yapan Di Canio, sapına kadar tescilli faşist... Lazio'dayken tribünlere yaptığı ünlü faşist selamıyla hatırlanıyor. Ama bu adam bile spor ahlakı olarak bizimkilerden kat kat ileride.
Lanet olsun böyle işe...
Bütün bunların benzerini GS ve BJK maçlarında da görebilirsiniz elbet.
FB'nin farkı, antipatik olmayı kulüp politikası haline getirmeleri... Bunu yaparak düşmanlarını artıracaklarını ve bu yolla kendi camiaları içinde birlik beraberlik ruhu sağlayacaklarını umuyorlar.
AYRILMAZ İKİLİ