Page 17 of 20
Posted: Fri Sep 19, 2008 12:38 am
by Ali Gursel
Kerem Gulec wrote:Ali Gursel wrote:
Ha, Lincoln hala cok yumusak, ikili mucadelelerde felaket falan, ama adam 90 daika oynadigi her mac en az bir asist yapiyor (ha, attigi paslar Nonda'ya, Umit'e degil de baskalarina gitse mac basina uc asisti olur). Ben daha iyi olacagini dusunuyorum, ama herkesin yazmasini bekleme bunu olsa bile.
Ali
Lincoln bugun sonuca etki etti, ozellikle hucuma cok katkisi oldu. Nonda ve Baros biraz daha gununde olsalarda neredeyse 8-9 gol atilabilecek bir rakip. Servet biraz dikkat etse iki gol atiyordu neredeyse. Steaua maci asil referansti.
Ancak bugunku mac 3-4 bitti. Duzgun bir takim olsaydi rakip, mac muhtemelen 6-2 falan rakip takim lehine bitebilirdi. O atacagimiz iki golun ikisini de atsa ne farkeder. Lincoln bir orta saha oyuncusu veya en azindan Skibbe oyle zannediyor. Orta saha futbolcusundan beklentiler biraz daha yuksek. Lincolngillerin en babasi olan Ronaldinho'ya tahammul edemedi Barcelona. Milan'a transferini, Beckham'in LA Galaxy'ye transferine benzetiyorum. Zaten dusunun odenen para topu topu 18M Euro. Artik bu tip futbolcular biraz demode oldu bence yakinda buyuk takimlarda hic boyle oyuncu kalmayacak. Zaten Arsenal, Chelsea, Liverpool, ManU gibi takimlarda bir tane kosmayan, mucadele etmeyen adam yok. Orta sahada oynayan oyunucunun hem oyunu kurup hem de mucadele etmesi gerekir (forvet ve defans oyuncusunun da). Yoksa biz bunun gibi rakip dandikse 2-3, 3-4 veya iyiyse 5-1'lik maclar izleriz. Demek istedigim derli toplu oynayip, rakibe pozisyon vermeden maci 1-0 kazanmayi tercih ederim boyle sacma bir futboldansa.
Yorumlarim bu mac icin degil genel olarak Galatasaray'da gormek istedigim oyuncu tipinden bahsediyorum. Ilk baslarda transferine cok sevindigim Lincoln artik cok soguk geliyor. Ancak Turkiye liginde bize birkac macta puan kazandirip, ise yarayabilir. Onun disinda guclu rakiplere karsi ben olsam ilk 11'de oynatmam. Hamit Altintop gibi adamlari tercih ederim orta sahada. Varsin daha az pozisyona girelim, en azindan cok zor gol yeriz.
Sevgili Kerem,
Hamit Altintop'u ben de tercih ederim, alma sansimiz nedir?
Yukarida yazdiklarin kavramsal olarak akla yakin geliyor ama is sonunda gelip kavramlara degil, oyunculara dayaniyor.
Ayhan cok mucadeleci, koy dort tane orta sahana, bak 34 macta kac gol atiyoruz. Futbol maalesef sadece iyi savunma ile kazanilmiyor. Bu yuzden Milan iki tane Gattuso aramak yerine bir Gattuso'nun yanina bir Pirlo koyuyor, hatta Kaka'yi da koyuyor.
Diger konu su wing back meselesi gibi, kac tane Gerrard, Essien, Ballack, Lampard var? Zengin Ingiliz klupleri bunlari bulup oynatiyor diye GS'da mi bulsun?
Lincoln'un GS'a gelirken kimseye ofans/defans dagitirim dedigini sanmam. Orta saha oyuncusu mu degil mi onu da bilemiyorum. Alex orta saha oyuncusu mu mesela? Lincoln ayagina cok hakim topu istedigi noktaya neredeyse eliyle koymus gibi atabilecek bir oyuncu. Schalke'de onarken de bizde ki kadar yumusak oldugunu sanmiyorum.
Ezcumle Lincoln'den Lampard olmaz, ama bir sekilde oynatmayi becerebilirsek bize cok faydali olur bence. Ha, ama ne kadar umitli olsam da benim icin de bu sezon son sansi, eger sakat, forsuz, tatilde falan devam ederse seneye sut ve gol, cunku artik alternatifi var.
Ali
Posted: Fri Sep 19, 2008 1:05 am
by Ozgur Huseyinoglu
Ufuk Sezekkaplan wrote:Bellinzona ile oynuyoruz. Ben bu takimin ismini bu maca kadar duymadim daha.
Takimdan 1) Bukres rovansinda bekledigimiz hirsi/arzuyu goremeyince, 2) cok kolay gececegini umdugumuz Antalya maci puan kaybiyla sonuclaninca, bir yogurdu ufleyerek yeme durumu olustu tabii.
Ama ote yandan, bu yaziya cevaplarda yazildigi gibi, (bilmiyorum belki benim cahilligim ama) bu son 3 gunde beklenmedik sonuclar alan su takimlarin adini da ben yeni yeni duydum (bir tek "CFR 1907 Cluj"un adini adasim Romanya'daki sike tartismalarindan burda bahsettigi zaman duymustum - Anorthosis'i de Trabzon zamanindan biliyoruz aslinda ama, onun sonucunu da eklemek lazimdi boyle bir listeye)
Hamburg - AFC Unirea Urziceni 0-0
Feyenoord - Kalmar FF 0-1
Slavia - SC Vaslui 0-0
Roma 1-2 CFR
Bremen 0-0 Anorthosis
Celtic 0-0 AaB
(Edit: Ekleyecektim, unuttum. Gerci daha once de yazmistim sanirim. Bu adamlarin bir onceki turda eledigi Ukrayna takiminin UEFA katsayisi bizimkinden yuksekti!?)
Nitekim, yine rakip kaleciyi kahraman yaptigimiz bir macta, balına gollere dua etmek zorunda kaldık UEFA katsayımızı olmasi gerektigi miktarda yukseltebilmek icin. Arada ilk Bukres macinin kurtaricisi, son lig macimizin tek golcusunu de silip ativerdik bir macta (tamam, inanilmaz kazmaliklar yapti bugun ama, ne kolay siliyorsunuz bir macta yahu, anlayamiyorum).
Ve aslinda oyundaki bugunki dengesizlik, ve rakibe verilen sanslarin coklugu da, TD'ye korkak filan denecek olsa da, "asker" tipinde orta saha oyuncusu sayisini yukseltmemiz gerektigi fikrini uyandiriyor bende. (Ve tabii, Servet ve Meira'yi, o koca boylariyla kucucuk ilkokul siralarina oturtup, kara tahtada adam paylasimini nasil yapmalari gerektigini tekrar hatirlatmak da).
Meira, Servet, ve Haldun Ustunel'in mac sonrasi demeclerini duydum. Bizim takimin genel durusuna yakistirdim. Hepsi de mutsuzluklarini, ve de durumun bize yakismadigini acik secik belirtiyordu. Yalniz, Servet'e gercekten bir haller olmus, ilerdeki oyuncularin geri kosmadigindan, defansin yalniz kaldigindan filan bahsetti ki, kendi yaptigi gorev yeri bosaltma hatasi onlarinkinden daha az kotu/disiplinsiz birsey degildi.
Skor yazarligi/oyun yazarligi tartismalari da olmus yukarda. Tam o tartisma eksenine oturan bir mac oldu aslinda. Bence ligdeki 3 macimizda da bu mactan cok daha derli toplu, daha iyi oynamistik ama, "hani nerde puanlaaaar?!" diyenlere karsi da, "alin madem, buyrun puan!" deme sansi doguyor ordaki oyunlarin aslinda o kadar da elestirilmemesi gerektigini soyleyenlere!
Posted: Fri Sep 19, 2008 1:05 am
by Murat Gökcigdem
alisamiyen'net de bir yorumcu -sag olsun- macin ozetinin oldugu bir yerin adresini gecmis:
http://videos.sapo.pt/m4ThjLzZ6HONF51bzyTp
Posted: Fri Sep 19, 2008 1:16 am
by Kerem Gulec
Ali Gursel wrote:
Sevgili Kerem,
Hamit Altintop'u ben de tercih ederim, alma sansimiz nedir?
Yukarida yazdiklarin kavramsal olarak akla yakin geliyor ama is sonunda gelip kavramlara degil, oyunculara dayaniyor.
Ayhan cok mucadeleci, koy dort tane orta sahana, bak 34 macta kac gol atiyoruz. Futbol maalesef sadece iyi savunma ile kazanilmiyor. Bu yuzden Milan iki tane Gattuso aramak yerine bir Gattuso'nun yanina bir Pirlo koyuyor, hatta Kaka'yi da koyuyor.
Diger konu su wing back meselesi gibi, kac tane Gerrard, Essien, Ballack, Lampard var? Zengin Ingiliz klupleri bunlari bulup oynatiyor diye GS'da mi bulsun?
Lincoln'un GS'a gelirken kimseye ofans/defans dagitirim dedigini sanmam. Orta saha oyuncusu mu degil mi onu da bilemiyorum. Alex orta saha oyuncusu mu mesela? Lincoln ayagina cok hakim topu istedigi noktaya neredeyse eliyle koymus gibi atabilecek bir oyuncu. Schalke'de onarken de bizde ki kadar yumusak oldugunu sanmiyorum.
Ezcumle Lincoln'den Lampard olmaz, ama bir sekilde oynatmayi becerebilirsek bize cok faydali olur bence. Ha, ama ne kadar umitli olsam da benim icin de bu sezon son sansi, eger sakat, forsuz, tatilde falan devam ederse seneye sut ve gol, cunku artik alternatifi var.
Ali
Anlasamadik
Aslinda verdiginiz Milan ornegi birkac sene once iyi isliyordu (gecen yil berbatti o ayri). Ambrosini, Gattuso ve Pirlo hepsi de dafansif yonleri kuvvetli basit ama garanti oynayan orta saha oyunculari. Pirlo benim icin dunya'daki en iyi 3-4 orta saha oyuncusundan biridir onu ayri tutuyorum. Hatta bu tip oyunculari orta sahada oynatarak Italya dunya sampiyonu oldu. Bunlarin devri geciyor, belki de gecti bile (yaslaniyorlar) ama bir zamanlar iyi isliyorlardi. Kaka konusunda haklisiniz, benim begendigim oyun tarzina pek uymasa da "outlier" olarak bakiyorum. Messi ve Ronaldo'ya da ayni sekilde. Bence baska da pek yok dunyada. Cok hizli ve/veya atletikler, ayni zamanda inanilmaz da teknikler. Lincolngillerle ayni kefeye koymuyorum ama koyana da sozum yok, olabilir.
Yine de dogru duzgun bir takim olacaksak bence Hamit, Appiah (eski halinden bahsediyorum) en azindan eski Besiktas'li Giunti gibi orta saha oyunculari getirebilmemiz lazim.
Ya da daha hesaplisi icimizden cikmali ama cikamiyor maalesef. Bir de alt yapimiz iyi diye ovunuyoruz (sadece rolatif olarak iyi sanirim). Cok yetenekli olanlar cikiyor arada (Arda, Aydin), ama genelde sadece hucum yapmaya alismis oyuncular. Oyunun defansif yonunde hep sikinti cekiyorlar. Alismalari zaman aliyor. Zaten defansin, orta sahanin ortasinda oynayan duzgun bir oyuncu cikmayali ne kadar oldu? En son Okan'la Emre'yi hatirliyorum ben.
Lincoln'den fayda alma konusuna tabii ki katiliyorum. Bazi maclarda sonradan girmesini tercih ederim. Problem Lincoln'un alternatiflerinin Lincoln'le ayni anda sahada olmasi. Adi ustunde sizin dediginiz gibi "alternatif"
Bugun Nonda, Baros, Kewell, ve Lincoln'le beraber dogru duzgun savunma yapamayan 4 futbolcuyla oynadik. Hadi birine ikisine tahammul edelim de 4 cok fazla bence.
Posted: Fri Sep 19, 2008 1:28 am
by Ismail Gezer
Ozgur Huseyinoglu wrote: Yalniz, Servet'e gercekten bir haller olmus, ilerdeki oyuncularin geri kosmadigindan, defansin yalniz kaldigindan filan bahsetti ki, kendi yaptigi gorev yeri bosaltma hatasi onlarinkinden daha az kotu/disiplinsiz birsey degildi.
Servet, Nonda'dan daha fazla eleştiriyi haketti bugün. Arkadaşlarına ayıp etmesin. İlk golde hatalı olduğunu düşünmese Serveti kaleciyle karşı karşıya göremezdik kolay kolay. Çok baskılı oynadığımız zamanlarda Servet hücuma katılıyor ama Servet'in kaçırdığı pozisyonlarda baskı falan yoktu.
Söyledikleri yanlış değil ama dönüp bir aynaya baksın önce. Sahaya sürülen adamların çoğu hücum oyuncusu. Sen onların işini yapmaya kalkıyorsun, onlarında senin işini yapmasını bekliyorsun!
Bir sürü pozisyona girdiğimiz böyle bir maçta, kendi kalesiyle orta saha çizgisi arasında canını dişine takıp mücadele etse daha akıllıca olur. Sahada doğru düzgün savunma oyuncusu yok, sen gitmiş gol arıyorsun!
Posted: Fri Sep 19, 2008 2:12 am
by Ozgur Huseyinoglu
Ismail Gezer wrote:İlk golde hatalı olduğunu düşünmese Serveti kaleciyle karşı karşıya göremezdik kolay kolay.
Aslinda, ilk golde maalesef, benim cok sevdigim Volkan'in stoperlerinin gerisinde kalarak ofsayti bozuyor olmasinin da buyuk katkisi var. Ama kornerden yedigimiz golde, "uzun adami tutuyoruz, kisalar kaliyor" bahanesine filan siginmasin hic. Orda rakibin 5 numarasi ile, golu atan 25 numarasi yer degisiyor (5 numara altipastan disari cikiyor) Servet kaldigi yerde kaliyor, ne kendi adamini takibediyor, ne de bolgesini koruyor tam olarak...
***
Resmi site de eklemis "Sari-Kirmizi Medya" kosesine 9 dk'ya yakin bir goller videosu (Cengiz Hocam, illa download isterim dersen,
ahan bu da, FLV'si)
Posted: Fri Sep 19, 2008 2:18 am
by Ismail Gezer
Ozgur Huseyinoglu wrote:Ismail Gezer wrote:İlk golde hatalı olduğunu düşünmese Serveti kaleciyle karşı karşıya göremezdik kolay kolay.
Aslinda, ilk golde maalesef, benim cok sevdigim Volkan'in stoperlerinin gerisinde kalarak ofsayti bozuyor olmasinin da buyuk katkisi var. Ama kornerden yedigimiz golde, "uzun adami tutuyoruz, kisalar kaliyor" bahanesine filan siginmasin hic. Orda rakibin 5 numarasi ile, golu atan 25 numarasi yer degisiyor (5 numara altipastan disari cikiyor) Servet kaldigi yerde kaliyor, ne kendi adamini takibediyor, ne de bolgesini koruyor tam olarak...
Ben Servet'i suçlamıyorum. O'nun kendisini suçladığını düşünüyorum. Çünkü çok net pozisyonlara girsede yaptığı şey makul değildi. Suçluluk hissiyle saldırdı sanki...
Bence orda asıl sorun 4'lü defans anlayışından gelen ofsayt taktiğiydi. 3'lü defans oynarken ofsayt taktiğine kalkışmaktansa adam adama oynamak gerekirdi.
Esas sorgulanması gereken yediğimiz son gol. Tekrar tekrar yiyoruz aynısını sanki...
Posted: Fri Sep 19, 2008 2:59 am
by Cengiz Akgun
Ozgur Huseyinoglu wrote:
Resmi site de eklemis "Sari-Kirmizi Medya" kosesine 9 dk'ya yakin bir goller videosu (Cengiz Hocam, illa download isterim dersen,
ahan bu da, FLV'si)
Sag olun var olun birader. Ben maci ilk yarsini seyrettim idi. Ikinci yari bir toplantim vardi. Sonra Murat'in verdigi referans yag gibi geldi. Seninkilerde oyle.
Kayseri'ye de uzuldum birader. Hic olmazsa bir umitle giderlerdi Paris'e Simdi Eyfel'i gorup gelecekler.
Ya bu defans isini ne yapacagiz bilmiyorum. Bu boyle giderse grup maclarini filan unutun. Cok kotu birader. Bu boyle adi sani duyulmamis adamlar leblebi gibi gol atiyorsa artik Servet'i mi asacaklar Meira'yi mi kesecekler bir seyler yapmalarinin zamani geldi. Ben uzun kisa nalamam. Bu kadar kolay gol yenmemeli. Heriflere bile oarasina burasina carparak 10 kisi kaldiktan sonra gol atabildiler. Bu isin bir de racanu var. Hani anlarim leblebi gibi gol atarsin da yahu iste goze hos geliyor dersin. biz de oda yok. Sinemeki icmisler gibi kabiz adamlar. Nonda'yi macta olsam inip dovecektim. Bu kadar gol kacirir mi bir forvet yahu? Yapacagi bir bilek hareketi onu da yapamiyor direk kalecinin ustune vuruyor topu.
Yeni cocuk ilk yari fena degildi. Ikinci yari biraz dusmus galiba burada okuduklarimdan. Sagbek buldular mi acaba?
Posted: Fri Sep 19, 2008 4:37 am
by Deniz Selman
Yazilacaklarin cogu yazilmis zaten...ben sadece iki sey paylasmak istedim.
Biri kucuk bir bilgi, oburu sizlere acik bir soru:
1) Bellinzona'nin simdiye kadar oynadigi Isvicre Ligi maclarinda attigi gol sayisi, sirayla: 1,0,2,1,2,0,0,1. Toplam 8 macta 7 gol. (Bu arada 12 gol yemisler.)
2) Bu mac UEFA Kupasi deplasmani degilde Sampiyonlar Ligi deplasmani olsaydi, rakip Bellinzona degilde Barcelona olsaydi, "sakat"larin kac tanesi sakat olurdu, kac tanesi (ve hangileri) kafile'ye katilir ve cikip oynardi?
Posted: Fri Sep 19, 2008 4:50 am
by Cengiz Akgun
Deniz Selman wrote:
..
2) Bu mac UEFA Kupasi deplasmani degilde Sampiyonlar Ligi deplasmani olsaydi, rakip Bellinzona degilde Barcelona olsaydi, "sakat"larin kac tanesi sakat olurdu, kac tanesi (ve hangileri) kafile'ye katilir ve cikip oynardi?
Hepsi sakat olmayip saglam olsa Barcelona onunde ne yapabilirlerdi diye bu soruna bir soru ile cevap vereyim. Bence yine persisan olurlarda. bunlarda vucuttan cok kafada sakat. Ne yaptiklarini bilmiyorlar.
Posted: Fri Sep 19, 2008 5:39 am
by Ozan Ersoy
Yucel Basara wrote: Şahsen tanıdığım ve hayat görüşü olarak kendime son derece yakın bulduğum birisi hakkındaki böylesi bir yaklaşımı kabullenemeyeceğim aşikardır.. Galatasaray Dergisi Genel yayın yönetmeni ile şahsen tanışırsanız (ki türkiyede iseniz bu hiç zor olmaz) siz de bana hak vereceksiniz, inanıyorum...
Saygılar sunuyorum..
Yucel bey derginin editoru Mehmet bey hala forumumuzun uyesidir. Hesabi da halen aciktir. Eminim cani istese istedigine yanit verebilir. Yillar sonra (En son yazdiginiz yazinin uzerinde 4,5 sene gecmis) buraya gelip herhangi birini savunma amacli yazmanizi garipsedim. Hayir hosgeldiniz yazin daha bolca yazin da... Yani...
Salih bey, GS dergisini herhangi bir sirketin/kurulusun herhangi bir urununun pazarlama (promotion) brosuru, kitapcigi, yayini olarak gorurseniz isiniz kolaylasir. Bildiginiz gibi bu gibi yayinlarda herhangi bir kotuleme olumsuz taraf gosterilmez. Aksine urun neyse sisirilir, kurulus da dunyanin en iyi sirketiymis gibi anlatilir. Nesnellik beklemek yanlis olur.
Ozan Ersoy
Posted: Fri Sep 19, 2008 6:07 am
by Ozan Ersoy
Demek ki neymis koy moy takimi demeyeceksin. Bu devirde her takim her takimi yenebilir. GS bu takimla ciksin her maca, Turkiye'de ilk 5'e giremez, Avrupa'da da ilk ciddi takima elenir.
Servet'e cok yukleniliyor. Ozellikle bazilarinin dillerinden dusurmediklerini goruyorum. Servet gecen sene de kotu baslamisti. Bu sene de takima en gec gelen oyuncularimizdandi. Agustos ortasinda takimla calismaya basladi. Terim Servet'i sakat sakat oynatti, ben hala tamamen iyilestigini dusunmuyorum. Umursamaz oynadigini da dusunmuyorum. Umursamayan adam 80 metrelik kosular yapip gol arayip, savunmasina geri donmez.
De Sanctis bir iki top cikardi ama Orkun veya Aykut olsa bu 3 golden sonra elestiriliyor olurdu. Ozellikle 3. golden sonra neden cikmadiklari hakkinda bagiris cigiris vardi. 2. golde de Orkun'un kisa kaldigindan, Aykut'un gec yattigindan bahsediliyor olurdu. Bir ara ayagi kaydi, Aykut'un Bukres macinda yaptigi hatayi yapiyordu az daha. Top bizde kaldi, rakibe gitmedi.
Serkan ilk yari fena degildi, ikinci yari cok yoruldu. Daha ikinci yarinin basinda pili bitti. Ortalarda acele etti, hemen hepsi kotuydu. Pas hatalari yapmaya basladi. Skibbe tam zamaninda degistirdi Serkan'i. Daha cok genc, calisacak, zamanla yapacak is. Bir asistle baslamis olmasi sevindirici. Uzerinde durulmasi gerekiyor. Sag bek degil, 3-5-2'de kanat oyuncusu olarak baslamasi da onu cok yordu.
Baros'un goller atmasi da guzel. Her nasilsa atti ya onemli olan o. Nonda'nin da sakat sakat oynadigini dusunuyorum. Milli takimdan sakat dondu, oynayip oynamayacagi belli degildi, Antalya macinda 90 dakika oynadi. Bir yerlerin aciyorsa, vucut/beyin istedigin hareketleri yapmana izin vermez. %100 hazir degilsen, asiri temkinli olabilirsin, kolay gozuken seyleri yapamazsin.
Bu takima benzer bir takim FB ya da BJK da cikarsin, onlara da Bellinzona 3 tane atar. Ben hic sasirmadim. Oyun anlayisi da onemli tabii. Ben Kayseri'ye fazla pozisyon vermeden 0-0 berabere kalan oyun anlayisini tercih ederdim 3 gol yiyen takim yerine. O macta Skibbe korkaklikla suclanmisti. O anlayisla bu deplasmana gitsek, kotu Bellinzona savunmasini anlik hatalarla yakalar elbet 1 iki tane atar, 1-0, 2-0 yener gelirdik. Ikinci macta yedeklerle cik, aslari dinlendir sonra. Ama yok delikanliyiz, rakip ikinci lig ayarinda koy takimi ya, koyacaksin sahaya 4 forvet saldiracaksin. Sonra da "nasil ya, nasil olur bu yaaa, koy takimi bunlar yaaa" diye sasiracaksin.
Ozan Ersoy
Posted: Fri Sep 19, 2008 8:06 am
by Osman Kiciman
Hic yorum okumadan yaziyorum!
Rezalet bir macti. Basta takimin beyni, umarsiz adam olmak uzere. İlk yari topa basar gibi gozuktuk ama geldikleri nadir pozisyonlar tehlikeli oldu. Karsimizda sezon oncesi Alman amator takimi ayarinda bir takima 10 kisi kaldiklarinda dahi net pozisyon verdik ve gol yedik
Son iki golu de kendi kalelerine attilar, dunku maci bile kaybediyorduk
Mac oncesi endiseli oldugumu yazmistim. Maca 3 stoper basladik ama bu kez stoperlerin dizilis yeri dogruydu
Servet bol ileri cikti ama top ezmekten baska bir sey de yapmadi. Takimda her iki yarida iyi oynayan oyuncu yok. Gruplarda gecen yilki sancilari yasayacagimizi soyleme icin muneccim olmaya da gerek yok! Avrupa fatihi payesi askiya asilmisti, yavas yavas depoya kalkiyor. Karsimiza kim cikarsa ciksin catir catir oynuyor. Skibbe'ye taktik disinda motivasyon konusunda da elestiri getirmek lazim.
Edit: Bu son golu kendi kalesine atan kıvırcık stoperleri mac icinde aleni bir topu Baros'un onunde koluyla savusturdu gibi gordum. Oyleyse bu pozisyon macin takdiri ilahisidir
Posted: Fri Sep 19, 2008 8:55 am
by Tan Erten
Kadro yokluğundan hücum ağırlıklı çıkılan bir kadroyla alınan skor kimseyi tatmin etmedi. Bir kaç notum var yazayım:
- Serkan Kurtuluş: henüz hazır değil, kondüsyon olarak yeterli değil deniyordu bu gözüktü. Iyi bir Uğur'la rekabet etmesi zor olur. Fizik olarak iyi, forma girip, çabukluk kazanırsa faydalı olabilir.
- Aydın: Bildiğimiz gibi. Fizik gücü zayıf ve çelimsiz. Savunma yapmayı da sevmiyor. Rıdvan tipi ani ivmelenen bir futbolcu ama Galatasaray için özellikle Avrupa maçlarında lüks. Ligde de hırpalanır, arkasındaki sağ beke çok iş düşer. Arda da bir süre böyleydi, sonra savunma yapmaya başladı. Demek ki öğrenilebiliyor.
- Yaser: Ne yaptığını anlayamadım bu çocuğun yine. Fizik olarak o da ufak tefek, çelimsiz. Mutlak bir gol kaçırdı, heyecanına verelim. Onun dışında hiç bir şey yapmadı, sıfır yıldız alması lazım. Günümüz futbolunun kaldıramayacağı bir lüks artık bu fizikteki oyuncular. Altyapıdan gelen bütün oyuncular da böyle, sebebini gerçekten anlayamıyorum.
- Takımda (kadro durumu sebebiyle) çok fazla general, az asker vardı. Ayhan iyi oynadı, yeri geldiğinde iyi toplar attı. Baros'u beğendim; hırslı ve kendisini ispatlamak istediği belli, küllerinden yeniden doğmak istiyor. Nonda çıkıp Ümit Karan yerine alınsaydı, gollere daha erken kavuşurduk gibime geldi.
- Son olarak da Skibbe'nin oynatmak istediği tarzı (sistem değil) daha net görüyor gibiyiz artık. Tek pasla, topu hızlı dolaştırarak rakibin presini kırmak ve oyuna çabukluk kazandırmak istiyor gibi; hücumda da benzer şekilde bir yapı var gibi, rakibi hazırlıklız yakalamak için. Ancak takımın uyumsuzluğu sebebiyle henüz bu tam gerçekleştirilemiyor, ağır çekim gibi oluyor kimi zaman. Bir süre sonra Galatasaray'ı hızlı bir şekilde kontratağa çıkan bir takım olarak izleyebiliriz gibi geliyor bana. Fazla mı iyimserim, eminim ki forumun yarısı "öylesin" diyecek.
-Bu takıma sağlam bir Mehmet Topal, Barış ve Uğur lazım. Bir an önce iyileşip kadroya katılmalarını umuyorum.
Posted: Fri Sep 19, 2008 9:50 am
by Soner Özaltındere
Bir takımın teknik direktörü, futbolcularına o takımın teknik direktörü olduğunu hissettiremiyorsa eğer, o takıma ve özellikle yabancı futbolcuya siz belli bir disiplin altında top oynatamazsınız ki eğer top oynadığınız lig bir futbolcunun sürekli takip altında olduğu değeri yüksek bir lig değilse. Bu sene bir çok iyi transfer yapılmış olmasına rağmen, bence bu adamları motive edecek ve takım haline getirecek ekip daha deneyimli ve disiplinli olmalıydı. Öbür açıdan bakacak olursak eğer, bu teknik ekibin kontrolü ele almak için çok çalışması lazım. Düşüncem de bu ekibin ve takımdan birçok kişinin 2009 - 2010 kadrosunda olamayacağı yönünde.