forum.cimbom.org

Eleme turundan sonraya kaldi.Transfer Agustos sonunda bitiyor.Eger yanlis hatirlamiyorsam oyuncu transfer etme hakkimiz var.CL kurallarini bilmiyorum.

Forvet isi yalan oldu , sag bekte Ugur UCAR ligin 3. 4. haftasina hazir olur diye dusunuyorum.Sag bek te alinmayacak.Bu sabah Portekiz'in bir beki hakkinda haberler vardi.Ama cok gec.

Kor topal eleme turunu gecmeyi planliyorlar.

Buyuk risk.

Cok paramiz oldugunu dusunmuyorum.Ulker'den boyle bir teklif geldiyse yada TT bir gizli on odeme caktiysa baska.

Steau'yu gecersek sen sag ben selamet...

Mehmet Gurdal Cetin wrote:Eleme turundan sonraya kaldi.Transfer Agustos sonunda bitiyor.Eger yanlis hatirlamiyorsam oyuncu transfer etme hakkimiz var.CL kurallarini bilmiyorum.

1 Eylul'e kadar CL'in grup asamasi icin de transfer yapilabiliyor, ondan sonra elinde ne varsa o.

Yani Steaua'yu gecebilirsek CL'e adam alinabilir. Sag bek belli ki aranmiyor dahi. Golcu ise belki alinir.

Haldun Ustunel Ispanya'da deniyor.

Polat'ta dun Almanya'ya takimdan once gitmis mis...

Tepkileri bertaraf icin forvet transferimiz yakinda geliyor anlasilan.

Turu gecersek herkese inanilmaz bir moral pompalanmis olacak.

SKIBBE ikinci macta kadroya dokunamayacak zira artik takimi kendisi kuramiyor

SKIBBE bitmistir beyler

Kendisi kondisyoner olarak hizmetimizde

Takimla beraber kosar artik

Aslan gibi bir antrenorumuz oldu

Turu gececegiz

Mehmet Gurdal Cetin wrote: SKIBBE ikinci macta kadroya dokunamayacak zira artik takimi kendisi kuramiyor

SKIBBE bitmistir beyler

Kendisi kondisyoner olarak hizmetimizde

Takimla beraber kosar artik

Aslan gibi bir antrenorumuz oldu

Turu gececegiz

Bu benim cok savundugum bir model acikcasi, no democracy, yes dictation. Aziz Yildirim veya Ali Sen'vari gelebiirse de Real veya Barcelona'da da boyle olur bu isler diye tahmin ediyorum.

Parasal acidan da sprotif acidan da en onemli mac bu. Buna mudahale etsinler, sonra ne yapacaklarina bakarlar.

Mudahale iyidir, adami diri tutar

Bence de turu geceriz bu sartlarla...

Ufuk Sezekkaplan wrote:Bu benim cok savundugum bir model acikcasi, no democracy, yes dictation. Aziz Yildirim veya Ali Sen'vari gelebiirse de Real veya Barcelona'da da boyle olur bu isler diye tahmin ediyorum.

Parasal acidan da sprotif acidan da en onemli mac bu. Buna mudahale etsinler, sonra ne yapacaklarina bakarlar.

Mudahale iyidir, adami diri tutar

Bence de turu geceriz bu sartlarla...

Ben de sizin gibi düşünüyorum.
Bizde teknik direktör - yönetim ilişkisi lifratla tefrit arasında yürüyor.
Hiç müdahale etmeyip, işleri saldım çayıra mevlâm kayıra'ya dönüştürenler var.
Geçen sezon Feldkamp neredeyse padişahlığını ilan ederken, türlü dengesizliklerle futbolcuları sindirirken, yönetimden tek kişinin sesi çıkmadı. Neyse ki dengesiz olduğu için bir sabah ansızın gitti. Takımda kalsaydı şampiyon filan olamazdık.
Bir de Aziz Yıldırım modeli var. Aziz'silin dedikleri şey.
Bu model şöyle işliyor. Başkan şeref tribününde maçı seyrederken "Deniz'i değiştiiiiir" diye bağırıyor, bir bakıyorsunuz ki ikinci yarıda Deniz oyunda yok. Aziz Yıldırım mutlu, Zico mutlu, herkes mutlu.
Kulüp yönetiminin hocaya karışması olayı bize özgü bir olay değil. Bazı arkadaşlar bunu ilkel bir yönetim davranışı olarak değerlendiriyorlar.
Oysa Milan'da Berlusconi-Galliani ikilisinin, teknik direktör Ancelotti'ye zaman zaman telkinde bulundukları herkes tarafından bilinir.
Bunlar normal şeyler. Hele ki yeni gelen ve kadroyu tanımadığı apaçık belli olan bir hoca için.
Karakter yapısı gereği, bazı hocalar ille de risk aramadan duramazlar.
Aragones'e bakıyorsun, adamın şapkadan tavşan çıkarmak gibi bir niyeti yok.
Benzer yaşlardaki Feldkamp ise neler neler icad edip bizi şaşırtmıştı...
Bu sene de Skibbe'nin, ipte canbazlık yapacağı anlaşılıyor.
Ama Şampiyonlar Ligi'ne katılmak çok mühim. Kişilik tatmin etme uğruna kulübün paralarını sokağa atmaya kimsenin hakkı yok.
Adnan Sezgin bunu görür ve hocaya birtakım uyarılarda bulunursa ne alâ...
Fakat Feldkamp'ın deliliklerini umursamayanlar, Skibbe'ye "orda dur" telkininde bulunurlar mı, o da soru işareti.

Yönetimin'in meseleye müdahil olması gerektiğine fazlasıyla inananlardanım. Yönetime güvendiğimden değil, Skibbe'ye güvenmediğimden. Ayrıca rastgele insanlardan oluşturulacak herhangi bir grup insan bile GS için en doğru 11'i en fazla 1 kişilik yanılgıyla bulabilir. O 1 kişide oynadığı mevkiye yabancı biri olmaz!

Yönetimin hocaya kadro dikte etmesi ilkelliktir. Ama maalesef başkada çare yok! Acı olan bu. Bir Teknik Direktörün takımına bir takım katkıları olmalı ve gündeme bunlarla gelmeli. Biz hocanın makul tercihler yapması için yönetimin müdahelesine güvenir hale gelmişiz. E bu hoca ne halta yarıyor o zaman? TAKIMA KATKISI NEDİR? FAYDASI NEDİR?

Kayseri maçı Skibbe'yi anlamak ve değerlendirmek açısından önemli bir maç olacaktır.

Makul bir 11 çıkartırsa, ortaya iyi bir futbol konulursa, aynı şey lig maçında devam ederse Steau maçı için ümitlenebiliriz.

Maçtan önce değişik düşüncelerle yanlış kadro çıkartılabilir ama yanlışta ısrar etmek, üstüne Erhan Şentürk'ten medet ummak insanın ümitlerini kırıyor gerçekten.

Kupa finalini dört gözle bekliyorum. İnşallah o maçtan sonra Skibbe ve takım adına olumlu şeyler yazarız. Bu adam bana sempatik geliyor. Kendi adınada GS adınada başarılı olmasını isterim.

Skibbeye yönetim açık bir şekilde müdahele edemez, çünkü inanarak ve güvenerek getirdiler bu hocayı, kendileri açık açık söylediler. yapılacaksa da kimsenin ruhu duymadan yapılır. yapılması gerektiğine ise katılmıyorum, yönetim bir karar vermiş getirmiş bu adamı, maç ne kadar önemli olursa olsun daha ilk resmi maçtan sonra takıma müdahele etmek ne profesyonelliğe ne de Galatasaray ın büyüklüğüne yakışmaz. Yanında yardımcıları dururken yönetimin kalkıp da takım kurmaya kalkması çok yanlış. skibbenin bariz bir hatası varsa onu uyaracak kişiler yardımcılarıdır sadece...

Davut Gerçekcioğlu wrote:Skibbeye yönetim açık bir şekilde müdahele edemez, çünkü inanarak ve güvenerek getirdiler bu hocayı, kendileri açık açık söylediler. yapılacaksa da kimsenin ruhu duymadan yapılır. yapılması gerektiğine ise katılmıyorum, yönetim bir karar vermiş getirmiş bu adamı, maç ne kadar önemli olursa olsun daha ilk resmi maçtan sonra takıma müdahele etmek ne profesyonelliğe ne de Galatasaray ın büyüklüğüne yakışmaz. Yanında yardımcıları dururken yönetimin kalkıp da takım kurmaya kalkması çok yanlış. skibbenin bariz bir hatası varsa onu uyaracak kişiler yardımcılarıdır sadece...

Ben yonetimin yalnizca sorgulama hakkinin oldugunu dusunuyorum. Karsilasmadan sonra kotu sonuc oldugunda bir odaya cekip teknik konularda aciklama isteyebilirler. Bu da yalnizca teknik yoneticiye degil yardimcilarina da yapilir. Sorular da genelden baslayip ozele gitmeli: "Neden 65'den sonra oyuna dustuk, bunun onleyecek degisiklikler yapamadik? Hazirlik maclarinda denemedigimiz dizilisi neden simdi denedik? Sonra Yaser niye kadroda yoktu? Erhan Senturk ne alaka? Ayhan'i neden dusunmedin?" seklinde sorular sorulabilir. Bunlari sormaya da hakki vardir maasini veren yoneticinin.

Yanitlar aciklamalar doyurucu olmali, hocanin kafasindan gecenleri cozebilmeliler. Belki de "Ayhan bana antrenmanda yan bakti o yuzden oynatmadim" diyecek. Bu sorgulamayi yapmazlarsa sorunun hocada mi, baska yerde mi (sakatliklar, euro2008'in etkileri, resmi maclarin baslamamis olmasi) oldugunu cozemezler. Bir iki kotu sonuc daha ipin ucunun kacmasina neden olur.

Takim kurma, mac sirasinda oyuncu degistirme falan hocayi bitirir, 1,5 milyon maas vermeye gerek yok. Kendin kur kadroyu al iki calistirici, kondisyoner yanina hallet isi o zaman. En azindan parayi kurtarmis olursun, kulube faydan olur. Tabii eger yapabiliyorsan. Futbol antrenorlugunu takim kurmaktan olustugunu sananlar buyuk yanilgi icindeler.

Ozan Ersoy

Biz olayı çok basite indirgiyoruz. yoldan geçene sorsan en ideal kadroyu kurabilir, skibbe sıradan bir taraftar kadar bile bilmiyormuş gibi imalar falan bunlar çok acımasızca oluyor. sonucta takım içinde olup biteni skibbe kadar iyi kimse bilemez. şimdi ortada herkesin garip karşıladığı bir kadro tercihi var. eğer yönetim buna anlam veremediyse skibbe ve yardımcılarından rapor isteyebilir, bu normal birşey. ama soru cevap şeklinde pek uygun olacagını düşünmüyorum. Benim bu duruma karşı ilk yaklaşımım şu şekilde oldu; skibbe bu maç için aklına yatan en uygun kadroyu sürdü kendince. defansın yapısı biraz değişikti o da bunun farkındaydı ancak bu kadar pozisyon vereceğini tahmin etmemişti, stauenin kapalı bir oyunu benimseyeceğini öngördü belkide. meira ile geriden iyi çıkarak hasan, arda ve lincoln gibi usta ayaklarla topun karsı sahada daha çok oynanacagını düşündü. hakan baltada orta sahada ardanın boşluğunu dolduracaktı, çünkü arda çok çalışacaktı ofansta. ama düşünceleri gerçekleşmedi ve staue diri futboluyla orta sahamızı saf dışı bırakıp direk defansla muhatap olunca işin rengi değişti. kısacası skibbe kendince tehlikesiz bir kumar oynadı ama bir daha kumar oynamaz, o alacağını aldı bu maçta. bakalım görelim kayseri maçında neler olacak.

Ozan, tam aklimdan gecenleri yazmissin.

Ben buyuk bir düş kırıklığı içindeyim. Ama bu tamamen kendi hatam. Hazirlik maclarindaki eksiklikleri gore gore kendimi CL maci oncesi bu kadar poh pohlamasaydim keske..

Neyse....Cengiz agabeyin dedigi gibi Galatasaray'in son macindaki hata ve eksiklikler bence senin gibi son derece mantikli bir insanin aciklamasi bile kafi degil..

bence senin dedigin gibi Ayhan ve Baris'a saha disinda teknik kadro ile bir problem oldu. Baris bence hazirlik maclarinda son derece fizik kondusyon acisindan takimda ayakta kalan tek oyuncu oldu. Onu sahada gorememek benim icin buyuk bir soru isareti?

Ayhan hazirlik macindaki rakibine attigi tekme sonrasi bence Bursa macinda takim icinde bir nevi karar alinarak "cezali" duruma dusmeli idi ama Bursa macinda oynadi galiba...

Bir baska soru isareti galatasaray.org'da macin ozetlerine bakiyordum. Ilk gollerinde Servet Rumen forvetin arkasina dustu. Ama benim bildigim Servet (saydim one thousand one, one thousand two, one thousand three) o uc kritik saniye icinde arkadan uzun bacaklari ile mudahele edebilirdi ama cok tutuk kaldi...

Maci izleyemedim ama futbola ne bedensel nede zihen hazir degiliz. Arkadaslarin dedigi gibi Kalli ile gecen sene bu donemde zehir gibiydik

Kalli ilede sonradan tökezledik. Gönül istiyorki artan bir performans sergileyelim. Ama önemli maçları da kazanalım. İyi oynamasakta kazanalım. Bunun yoluda iyi bir savunma yapmaktan geçer.

Skippe'nin sahaya stoper doldurmasını anlardım, bu adamlar gerçekten formda olsaydı! Normal bir Emre Güngör'ün -stoper bolluğuda varken- önemli bir maçta sağ-bek oynatılmasına itirazım olmazdı.

Neticede hücum yapmak savunma yapmaktan daha zor. Lucascuda BJK'da böyleydi. Uzun süre savunma ağırlıklı oynadı, yıldızlarının performansıyla maç kazandı. Takım oturunca çatır çatır hücum etmeyede başladılar.

Sağ kanatta kim oynarsa oynasın arkasındaki oyuncuya yardım etmesi lazım. Lazım, çünkü oraya kimi koyarsak koyalım devşirme olacak ve mutlaka hata yapacak. Ah Aydın ah! İlk 11'i garantileyeceğin günler yaşanıyor, sen yoksun ortalıklarda!

ARSENAL Man UTD'dan SILVESTRE'yi kadrosuna katti.
BBC

Cok isim vardi fiyatina bakamadim.

Acaba bize de forvet alacaz derken son saniye surprize bir sag bek gelir mi?

Herseyden vazgectim, kor topal su CL one elemesinden cikalim artik..

750 bin sterlinmiş Silvestre.

Ugur

Resmi transfer donemi gelecek Cuma gunu bitiyor degil mi? UEFA ne zaman kadrolari donduracak? Biliyorum SL otomatik kalacagimizi hesaplamiyorum ama elenirlerse finaline kadar para bakimindan haybeye polim ceyrege gazoz olan ama puan konusunda onemli olan UEFA kupasi nasilsa garanti.

Cengiz agabey,

UEFA 22. ve 23. sayfada soyle belirtmis:

http://www.uefa.com/multimediafiles/dow ... wnload.pdf