Page 6 of 7

Posted: Mon Jun 16, 2008 5:39 am
by Serdar Beyazyurek
Bu arada turnuvada geriden gelip mac kazanan tek takim biziz. Hem de bunu iki kere ust uste yaptik. Simdiye kadar turnuvadaki diger maclarda ilk golu yiyen cikaramamis... Umarim bundan sonra geriye dusmeden galip gelebiliriz...

Posted: Mon Jun 16, 2008 6:04 am
by Cengiz Akgun
Ali Gursel wrote:Cengiz bak The Guardian'in mac makalesinden bir bolum:

The Turks felt the Swedish referee Peter Frojdfeldt was against them. Fatih Terim, the manager, whirled his arms as niggly decisions went for the Czechs and his players fought to keep their frustrations in check.

Niggly bad-tempered, ill-tempered falan demek.
Oxford'a ggore niggle fiilinden turemis bir sifat. Iskandinav dillerinden geleme;

Niggle: cause slight but persistent annoyance, discomfort, or anxiety. 2 find fault with in a petty way

Cambirdge de soyle tanimlamis:

to worry someone slightly, usually for a long time

Yani kisacasi kizdiran. uzduren kararlar Ceklere gittikce Fatih Terim ellerini saga sola acti denmis orada. Yani Safi Poz'u tarif edip Ingilizler dalga gecmisler.

Turk basini disinda hakem cekleri tuttu verdigi kararlarla Turkleri ince ince kiydi gibi bir malzeme bulacagini sanmama. Ama arama. Ben kabul ettim hakem cok kotu idi amaci bizi yendirip Cekleri ilk sekize sokmakti diyeyim ki rahatlayin. Sanki pezevenk babamin oglu idi bu kadar yazdirip cizdirdiniz bana.

Posted: Mon Jun 16, 2008 7:02 am
by Bulent Erol
Hakem daha sahaya cikmadan Servet'e ayakkabilarini degistir diye bagirirken rengini belli etti. Cocuk azarlar gibi bir tavri vardi. O sirada Milli Takim yetkilisi birisi gelip 'sen kimi azarliyorsun, ayakkai degisecekse degistiririz, ama cocuk azarlar gibi bizim oyuncuuza bairamazsin, haddini bil' diebilseydi olay baska turlu olurdu.
Bize gostedigi sari kartlari Ceklere gostermedi. Oyunun kurallari her iki takim icin de uygulanmali. Federasyon UEFA'ya gerekli sikayetlerde bulunmali, aglamayan cocuga meme vermiyorlar, hele adiniz Turk Milli Takimiysa.
Bu maci kaybetseydik burada sayfalar dolusu elestiri olurdu, maci kazandik, sevinmek yerine hala oyuncu degisiklikleri yanlisti, hakem hakliydi, vs. yorumlari var.
Uzun zamandir boyle bir mac seyretmedim, bu kadar sevinip bagirmadim. Emegi gecen herkese tesekkurler.

Cekler mac bittikten sonra kalecilerini tribunlere cagirip alkislamis, biz hala gunah kecisi ariyoruz. Ayiptir, gunahtir, emege saygisizliktir.

Icimizdeki Irlandalilara gecmis olsun.

Posted: Mon Jun 16, 2008 9:18 am
by Kenan Atak
Yahu bu Volkan sandigimdan da kavatmis. Az kaldi bir cuval inciri berbat edecekti.

Turk milli takimi bugune kadar hic yapmadigini yapti iki kere hersey bitmisken oyunu cevirdi. Yalniz Emre Asik'a kalirsak yandi gulum geten helva. Bu bizim GS'lilar defansta cok iyi.

Yumurta topuk ne kasilmistir dun gece. Gomlek koltuk altlari cart diye yirtilmis, konusmaya baslamadan evvel yanaklar ahtapot gibi ice disa inip sismistir. O kasilmasin da kim kasilsin. Kanuni'nin tahtina aday oldu Viyana'yi da kusatirsa Viyana'dan Istanbul'a takimi mehteran takimi ile kendisini de omuzlara alip dondurur.

Posted: Mon Jun 16, 2008 9:34 am
by Mehmet Gurdal Cetin
Cok degisik bir mac oldu hepimiz hemfikiriz bu konuda.

-Hakem daha macin basinda TOPAL'a ve AURELIO'ya sari karti cakinca macin zor gececegi belli oldu.Sanki koca bir takim komple KOLLER'i devirmeye calistik.Discovery Channel'da bir donem cikmis Afrika Mandasina saldiran aslanlar gibiydik.Her pencede bir parca et koptu ama herif gercekten cok gucluymus 36 yasinda herifi yikamadik.Golunu atti iki tane de kacirdi.

-Maclarin ilk yarilari bizim arzu ettigimiz gibi gitmiyor.TD'in (artik ismini kullanmak istemiyorum) Ama sonra takim oyuna konsantre oluyor.Ancak bu macin keyfini cikardiktan sonra oturup dusunmek lazim.

-Arda simdi 20 M Pound eder mi bilmem ama seneye daha fazla edecektir bu konuda cok sevincliyim.Galatasaray (eger satarsa) ilk kez transfer borsasinda kar edecek .

-Hırvatistan macini dusunmuyorum, benim tek derdim sakat oyuncularimizin (GS) cabucak iyilesmesi.

-Servet Cetin , Emre Gungor, Arda Turan , Hakan Balta, Mehmet Topal, Ayhan Akman, Sabri Sarioglu'dan biri dahi agir sakatlik gecirirse ve sezona baslayamayazsa (ki Sabri satilsin fikrine hala sahip cikarim)
turnuvanin benim gozumde hic bir degeri kalmaz.

Hatta mac 2-0 ken "buraya kadarmis, bari hemen donsunler dinlensinler ve iyilessinler" demistim.

Galibiyet kotu oldu :D

Posted: Mon Jun 16, 2008 5:15 pm
by Osman Kiciman
Gercekten inanilmaz bir macti. Uzun süredir bir milli maçta bu kadar kendimi kaybetmemiştim. Ancak artık adrenalin zorlamasını bırakmamız lazım. 1-0 dan maç çevirme rekorunu, 2-0 dan maç çevirmeyle yeniledik! Ama lütfen 3-0'ı denemeyelim 8)

Bunun için de Terim'in eşşek inadından vazgeçip formda kadroyu, doğru mevkileriyle sahaya sürmesi lazım. Gördük işte Hamit orta saha çizgisinin öte yanında nasıl farklı bir kimlikle mücade ediyor, etkili oluyor. Sabri ile ikisini dönüşümlü oynatsın hiç değilse... Bir de Emre sakatlanmasa Arda oynamayacak mıydı Sinyor Terimmm?...

Defansın ideal kadrosunu tesadüfen bulmuştu Terim ama turnuva stoper uğursuzluğu Güngör'ü de götürdü :twisted: Bakalım torbadan kim (ler) çıkacak?

Kaleci konusunda Rüştü'ye güveniyorum, ancak Aurelio'yu da arayacağız diyorum. Belki Topal, Ayhan birlikte oynarlarsa, belki...

Hakem konusunda yazılanlara katılıyorum ki hakkaniyetli bir yönetim göstermedi. Aurelio'yu da pisipisine kaybettik onun yüzünden :evil:

Son sözüm Terim'le Erkasap'ın dövmekten beter ettikleri gariban 4. hakeme! Adamı öyle korkutmuşlar ki adam dua ede ede Türkiye'yi galip getirdi ve maç sonu tecavüzünden kurtuldu, Allahın sevgili kuluymuş :lol:

Posted: Mon Jun 16, 2008 5:48 pm
by Mehmet Gurdal Cetin
:D
Mactan canli yorumlar (BBC 'nin yardimlari ile)

Bir taraftarin BBC'deki FT yorumu


Got to love Fatih Terim's shirt with the buttons undone - if ever a man needed a medallion to complete his look. Is he a big Tom Jones fan or something?"



BBC Radyo 5 'in Yorumcusu Eski Topcu Chris WADDLE'in mac sirasindaki yorumu

If anything is going to happen for Turkey, it will happen through Nihat.

Bu da spikerin Volkan'in kurtaris hakkindaki yorumu
Volkan just about gets away with some strange goalkeeping as he keeps Marek Jankulovski's cross away from Libor Sionko

Odevini yapmayi birakan bir delikanli 606 (BBC'nin canli call in programi) 'e bunu demis

"Turkey have to score. I want dodging out of my English essay to seem worthwhile. Surely seeing history is a good enough excuse?"

Yine Chris WADDLE


"There's no movement and not a lot is happening for Turkey, the manager has to ask his players how much they really want this? There has just been no movement at all in front of the back four."


Yanlis yorum :)

2109: GOAL Turkey 0-2 Czech Republic
Doesn't look like penalties then. Libor Sionko swings in a deep cross from the right and Jaroslav Plasil meets it at the far post to double the Czechs advantage. Czech mate for Turkey, that.


Interesting geliyor canim :)

2113: "This sucks. I was really hoping this would go to penalties to
make it more interesting. Poor Turkey."


Cevap gelmis

2122: GOAL Turkey 1-2 Czech Republic
Game on. Arda Turan scores his second goal of the tournament with a solid right-foot finish past Petr Cech from Hamit Altintop's clever pull back from the right. Interesting? Very interesting.


OMG !!

2129: Oh my goodness me. Servet Cetin thumps the ground after he rose highest to get on the end of a cross from the left but can only direct his header wide from four yards. Golden, golden chance. Fatih Terim looks like he might explode.


Durmak yok yola devam demis Tayyip :)
2134: Five minutes plus stoppages remain for Turkey.
Ulan ulan demis abi :)

2135: GOAL Turkey 2-2 Czech Republic
You will not believe it. Petr Cech produces the goalkeeping howler of the tournament, spilling Hamit Altintop's cross in the most un-Petr Cech-like fashion and Nihat is on hand to tap into an empty net. This tournament. This remarkable tournament.


Abinin dimaglarina sigmamis devam ediyor..

2137: GOAL Turkey 3-2 Czech Republic
One of the most remarkable finishes to a game you will ever see. Nihat looks miles offside but he's not, the Czechs have got it all wrong and he finishes in the most amazing way, crashing a brilliant right-foot curler in off the underside of the crossbar from 22 yards to give poor, poor Petr Cech no chance whatsoever. I just don't believe this.


LINCOLN'DEN Rachel usenmemis mesaj atmis BBC'ye :)
Bu Lincoln bizim lincoln degil oranin yerlisi koyu diyelim

2139: "Oh my giddy aunt."
Rachel, Lincoln, via text

I know. I'm shaking.


Biri de sofra duasi yapmis sankim
2141: "Oh dear lord, we thank you for what is quite possibly the greatest game in football

Devam etmis bir digeri

2142: Well into injury time, no idea how much left though. This is the greatest tournament of all time. That's just a fact.

Chris WADDLE kafasini sallayarak

2146: "When have we ever seen Petr Cech do that? What great drama, that had just everything you could ever wish for from a cup game. I can't believe how the Czechs collapsed."
BBC Radio 5 Live pundit Chris Waddle


Bir Manchester United taraftari,

2151: "Beautiful game at its absolute finest, nothing more nothing less can be said about that game."

Ingiliz uzgun tabi mesaj atmis cepten
2213: "That is what football is all about. Who cares that England aren't there with matches like that?"
James in Plymouth, via text


Abinin biri dayanamamis cikmis demis,

2216: "This is the second time Turkey have risen from the dead. It is all about heart and spirit and that is what football should be."
Euro Two Thousand And Great - the tournament that gave football back to the fans. If this is a dream, I hope we never wake up.



Hikayemiz budur
Gerisi hikaye olmus

Posted: Mon Jun 16, 2008 6:14 pm
by Kenan Atak
Mehmet Gurdal Cetin wrote::D
Mactan canli yorumlar (BBC 'nin yardimlari ile)

Bir taraftarin BBC'deki FT yorumu


Got to love Fatih Terim's shirt with the buttons undone - if ever a man needed a medallion to complete his look. Is he a big Tom Jones fan or something?"
Burasi hakikaten muthis olmus. Isvec TV'si de Terim'e takik. Onlar tabii daha Terim'i futbolcu tokatlar, basini haslarken gormuyorlar daha ama tahmin ediyorlardir. Acaba Berlusconi ve Milanlilar ne diyordur merak ediyorum ama epey bir guluyorlardir.

Posted: Mon Jun 16, 2008 10:59 pm
by Levent Guntay
Macta kural hatasi var mi diye merak ettim, yokmus. Oyuncu degisikligi tamamen hakemin insiyatifine birakilmis. Bence "takim antrenoru degisiklik uyarisini 4. hakeme bildirdikten sonra oyunun ilk durdugu anda yedek oyuncu oyuna girer." diye bir kural olmali. Bu kural, degisikligi isteyen takim bir kisi eksikse, daha da onemli oluyor. Su anki FIFA kurallari asagida.

Substitution Procedure
To replace a player by a substitute, the following conditions must be
observed:
• the referee is informed before any proposed substitution is made
• a substitute only enters the fi eld of play after the player being
replaced has left and after receiving a signal from the referee
• a substitute only enters the fi eld of play at the halfway line and
during a stoppage in the match
• a substitution is completed when a substitute enters the fi eld of
play
• from that moment, the substitute becomes a player and the player
he has replaced ceases to be a player
• a player who has been replaced takes no further part in the
match
• all substitutes are subject to the authority and jurisdiction of the
referee, whether called upon to play or not

Hakemin hatali davranabilecegi bir diger durum da su. Mesela rakip takim tehlikeli yerden faul kazanmis. Oyunun duraklamasindan istifade edip defans oyuncunu degistiriyorsun. Oyuncu sahaya giriyor, daha pozisyonunu alamadan hakem oyunu baslatiyor ve defans yerlesemeden gol yiyorsun.

Kotu niyetli bir hakemin kurallari egip bukup bir takima zarar vermesi cok kolay.

Posted: Tue Jun 17, 2008 12:15 am
by Ismail Gezer
Kerem Tezic wrote: Burasi hakikaten muthis olmus. Isvec TV'si de Terim'e takik. Onlar tabii daha Terim'i futbolcu tokatlar, basini haslarken gormuyorlar daha ama tahmin ediyorlardir. Acaba Berlusconi ve Milanlilar ne diyordur merak ediyorum ama epey bir guluyorlardir.
İsveçliler Terim'e mi takık Türklere mi?

Code: Select all

Kürt gazeteci Mustafa Can, EURO 2008 maçlarını canlı veren İsveç'in Kanal 4 televizyonuna, Türkiye-Çek Cumhuriyeti maçı öncesi yaptığı yorumlarla tepki topladı.

Türkiye-Çek Cumhuriyeti maçını yorumlaması için Stockholm'ün merkezindeki Kungstra Park'ta bulunan standa davet edilen Kürt gazeteci Mustafa Can, çok ilginç bir konuşma yaptı.

Can, "Türkiye'de futbol, batılı devletlere karşı hınç alma aracıdır. Politikacılar, halkın futbol ile intikam duygularını kabartır. Gazetelerde, 'Viyana kapılarına kadar geldik, futbolla Avrupa'yı fethedeceğiz' türünden milliyetçi yazılar yayınlanır" dedi.

Sunucunun Fatih Terim ile ilgili sorusuna ise Can, "O, tam bir milliyetçidir. Nobel ödülü kazanan Orhan Pamuk hakkında dışlayıcı sözler söylemiştir. Ben böyle bir ülkenin değil, Çek Cumhuriyeti'nin bu maçı kazanmasını isterdim" şeklinde yanıtladı.

Mustafa Can'ın yaptığı yorumlar, İsveç'te yaşayan vatandaşlarımızın tepkisini topladı.

iha

Posted: Tue Jun 17, 2008 12:29 am
by Mert Tokman
Ismail Gezer wrote:
Kerem Tezic wrote: Burasi hakikaten muthis olmus. Isvec TV'si de Terim'e takik. Onlar tabii daha Terim'i futbolcu tokatlar, basini haslarken gormuyorlar daha ama tahmin ediyorlardir. Acaba Berlusconi ve Milanlilar ne diyordur merak ediyorum ama epey bir guluyorlardir.
İsveçliler Terim'e mi takık Türklere mi?

Code: Select all

Kürt gazeteci Mustafa Can, EURO 2008 maçlarını canlı veren İsveç'in Kanal 4 televizyonuna, Türkiye-Çek Cumhuriyeti maçı öncesi yaptığı yorumlarla tepki topladı.

Türkiye-Çek Cumhuriyeti maçını yorumlaması için Stockholm'ün merkezindeki Kungstra Park'ta bulunan standa davet edilen Kürt gazeteci Mustafa Can, çok ilginç bir konuşma yaptı.

Can, "Türkiye'de futbol, batılı devletlere karşı hınç alma aracıdır. Politikacılar, halkın futbol ile intikam duygularını kabartır. Gazetelerde, 'Viyana kapılarına kadar geldik, futbolla Avrupa'yı fethedeceğiz' türünden milliyetçi yazılar yayınlanır" dedi.

Sunucunun Fatih Terim ile ilgili sorusuna ise Can, "O, tam bir milliyetçidir. Nobel ödülü kazanan Orhan Pamuk hakkında dışlayıcı sözler söylemiştir. Ben böyle bir ülkenin değil, Çek Cumhuriyeti'nin bu maçı kazanmasını isterdim" şeklinde yanıtladı.

Mustafa Can'ın yaptığı yorumlar, İsveç'te yaşayan vatandaşlarımızın tepkisini topladı.

iha
Iyi de Mustafa Can'in soylediginde hic gerceklik payi yok mu?

Ama buna cok da sasmamak lazim cunku bu sadece bize ozgu degil futbol bizden gelismis oldugu dusunulen Ingiltere, Fransa, Almanya, Italya, Yunanistan, Sirbistan ve Hirvatistan gibi ulkelerde de cogu zaman milliyetcilige alet oluyor. Guney Amerika ulkelerinde de oyle... Bazi ulkelerde futbol biraz fazla ciddiye aliniyor ve bir milli gurur haline donusturuluyoe bazilari daha da ileri gidip milliyetcilige ve irkciliga alet ediyor. Arjantinlilerin Brezilya maclarinda soyledikleri "kara maymunlar" diye bir tezahurati var... hala soyluyorlar mi bilmiyorum...

Posted: Tue Jun 17, 2008 12:37 am
by Salih Bora
http://video.google.com/videoplay?docid ... 1289506476
Dün bahsetiştim ya... Rıdvan'ın çıldırma anını birisi kaydetmiş.
Görüntü kötü ama idare edin. :D

Posted: Tue Jun 17, 2008 3:30 am
by Ali Gursel
Cengiz Akgun wrote:
Ali Gursel wrote:Cengiz bak The Guardian'in mac makalesinden bir bolum:

The Turks felt the Swedish referee Peter Frojdfeldt was against them. Fatih Terim, the manager, whirled his arms as niggly decisions went for the Czechs and his players fought to keep their frustrations in check.

Niggly bad-tempered, ill-tempered falan demek.
Oxford'a ggore niggle fiilinden turemis bir sifat. Iskandinav dillerinden geleme;

Niggle: cause slight but persistent annoyance, discomfort, or anxiety. 2 find fault with in a petty way

Cambirdge de soyle tanimlamis:

to worry someone slightly, usually for a long time

Yani kisacasi kizdiran. uzduren kararlar Ceklere gittikce Fatih Terim ellerini saga sola acti denmis orada. Yani Safi Poz'u tarif edip Ingilizler dalga gecmisler.

Turk basini disinda hakem cekleri tuttu verdigi kararlarla Turkleri ince ince kiydi gibi bir malzeme bulacagini sanmama. Ama arama. Ben kabul ettim hakem cok kotu idi amaci bizi yendirip Cekleri ilk sekize sokmakti diyeyim ki rahatlayin. Sanki pezevenk babamin oglu idi bu kadar yazdirip cizdirdiniz bana.
Cengizcigim,

Bak bu da ESPN.com'dan, aradigimdan falan degil, sirf okurken gordum:
Two bookings in the opening 15 minutes to the central midfield partnership of Mehmets Aurelio and Topal, ruffled Fatih Terim's gameplan and his players were unable to impose themselves on the game - thanks largely to an over fussy referee.
Yazinin tamami burada: http://soccernet.espn.go.com/columns/st ... 08&cc=5739

Yazanin adi Jon Carter.

Yalniz biraz endiseliyim, acaba over fussy referee derken Terim'in aklindan gecenleri yorumlayip, hakeme atfederek sanat yapmis yazar diyecek misin diye.

Ali

Posted: Tue Jun 17, 2008 4:33 pm
by Ismail Gezer
Benim yazmaya üşendiğim bazı şeyleride içinde barındırdığı için size Haşmet'in yazısından bir alıntı yapıyorum:
1- Gazeteler hep “pes etmeme”nin güzelliğinden söz ediyor. Tamam ama nasıl pes etmedik? O direnci iyi futbola nasıl dönüştürdük.? Burada asıl güzellik ve gelişme Arda ve Tuncay’ın ikinci yarıdaki futbollarıydı. Tuncay rakip önliberoyu gövdesiyle zorlayarak oyundan düşürdü. Arda ise oyunun doldur boşalta dönmesini önledi, topu yerde tuttu ve atak geliştirilmesini sağladı. (Gerçekten böyle durumlarda şuursuz bir baskıya girişir ve karambolden gelecek gollere bel bağlardık, bu sefer öyle olmadı)

2- Nihat’ın üst sınıf bir ligde top koşturuyor olmasının ilk kez köklü yararını gördük! Umarım bu çeyrek finalde de surer. Bir kere son goldeki vuruşu birinci sınıf bir güven ve cesaret örneğiydi. Beraberlik golündeki zeka ve çabukluğu da müthişti... Ama ben en çok maçın 81. dakikasında heyecanlanan Kazım’a “Sakin ol, çabuk çıkarma topu” uyarısı yapmasını sevdim. Eskiden olsa heyecana kapılır, enerjimizi boşa harcardık! (Kazım 2 defa şut mu orta mı yaptığı anlaşılamadan hücumu ziyan etti. Nihat'a olan güvenim işte orda arttı)

3- Maçın bitmesine birkaç dakika kala yapılan yer ve adam değişiklikleriyle sonuç almak her takımın becereceği iş değildir. Hamit’in kısa bir süre orta sahanın sağında oynaması ne kadar çok şeyi değiştirdi. Bu, oyuncularımızın özelliklerini kondisyonlarının tükenmeye yakın aşamalarında bile sahaya yansıtabildiklerini gösterir ki, söz konusu özellik mesela Portekiz’de yok!

4- Sol kanadımız özellikle defans ve defanstan ileri çıkışta oyuna “yüksek katkı” yapmakta zorlanıyor. Ancak burada bile altı çizilmeye değer bir nokta var. Hakan Balta belki hiç parlamıyor ama ateşinin söndüğünü de görmüyoruz. (Hakan Balta alternatifsiz. Ama bu kendini geliştirmesine engel değil. En azından iyi ortalar yapabilirse, gerçekten kaliteli bir sol-bek kazanmış olacaz.)

5- Hamit sağ bekte oynadığı bütün maçlarda zaman zaman fena zorlandı. O da bunu maç içinde yaşadı, hissetti. Peki bozuldu mu? Yaptığı yanlışlar ve hocasının onu orada tutmaktaki ısrarı karşısında hayal kırıklığına uğrayıp “bana ne” cilik yaptı mı hiç? Hayır! (Hamit'in oynatılmaması gerektiğini iddia edenler bile vardı.)

***


Bu yazdıklarım ve daha birçok şey şunu gösteriyor. Milli Takımımız hazırlık maçı sevmiyor; esas maçlarda rakibiyle boğuşarak “hazırlanıyor!”

Sonuç: Gelişiyoruz.

Şimdi ve nihayet hem takım oyunumuz hem de futbolumuz gelişiyor.

Posted: Tue Jun 17, 2008 5:30 pm
by Mehmet Gurdal Cetin
Ingiliz (expert) spor yazarindan (Martin Tyler-SkySports) Cek maci ve diger maclar ile ilgili bir yazi.

Tyler's Diary - Part 3
Posted: 17th June 2008 12:45


Turkey: better than United in 99!

I still cannot come up with anything that really compares to Turkey's incredible comeback. England were 2-0 up against Portugal at Euro 2000 but they hit back rather quicker and even Manchester United's Champions League win over Barcelona in 1999, didn't end up with Peter Schmeichel being sent off and David Beckham taking over in goal!

Martin Tyler

While England's flops are spending the summer on beaches across the globe, Sky Sports' voice of football will be taking in the colour and excitement of the European Championships - and you can read what he's been up to in his exclusive Euro 2008 diary.


Entry number three takes in Friday 13th, a sensational Sunday showdown between Turkey and Czech Republic and a meeting with three former international strikers.

Oh, and a run-in with Uefa's strict sponsorship mandate...

Potent cocktail

I have had a wonderful run of games since my last entry, starting on Friday the 13th, which was anything but unlucky for Holland!


It was the first time we have seen Robin van Persie and Arjen Robben together and what a potent cocktail they served up, especially with that second goal.


Thierry Henry did pull a goal back, but before you knew it, Robben had scored again and the Dutch were on there way through and Raymond Domenech and Les Bleus were left with their day of destiny against Italy.


I did see Marcel Desailly in the press area after the match but thought it best to steer clear of him and as I am not doing interviews post-match I did not get to speak with Domenech. But I can tell you he is not quite as dour and serious as he might seem.


For instance, I found out this week that on April Fool's Day he posted a statement on the French Football Federation website that said something like: "due to the amount of big games the players have had to play recently, they will be too tired and it would be better if we didn't enter the European Championships".


He has also been responsible for one of my favourite quotes so far after drawing a blank with Romania: "We have a team that can score at any moment. It's just that we haven't found that moment yet." They could do with one such moment against Italy.


But for me, the highlight of the tournament came on Sunday, although even the sight of the Turkish fans bouncing up and down in the Stade de Geneve hours before kick-off did not prepare any of us for what was to come!


Incredible comeback

It has not been the footballing celebrity fest that the World Cup was, but before kick-off I did bump into Sami Al-Jabar, a veteran of no fewer than 152 caps for Saudi Arabia and several World Cup finals and one of Richard Key's colleagues on Al Jazeera. He asked me how Richard was, because he is actually based in Doha, and we had a quick chat and I have to say, he was utterly charming.


I also bumped into Arsene Wenger, who was doing a quick preview for the same channel ,(Al Jazeera-bu kanal bu gunlerde cok populer, tum dunyanin gorsel basinindaki buyuk isismler bu kanalda, herifler BBC'nin bir donemki kadrosunu komple aldi, CNN den de tipler var, seyretmenizi tavsiye ederim, en tutarli ve en dogru haber tarafsiz bir bicimde bu kanalda, dogunun CNN'i oldu adamlar, ustelik ingilizce) but it was little more than a handshake and a hello. He was long gone by the time I could say "so what is happening with Aleksandr Hleb then?"!


And then came the game itself and in the two days since, I still cannot come up with anything that really compares to Turkey's incredible comeback. England were 2-0 up against Portugal at Euro 2000 but they hit back rather quicker and even Manchester United's Champions League win over Barcelona in 1999, didn't end up with Peter Schmeichel being sent off and David Beckham taking over in goal!


I have been lucky enough to have been doing this job since 1974 and I still cannot remember anything quite as dramatic. Even when Nihat scored the third and as a commentator I went for broke by saying "Turkey have won it", I couldn't be sure, thanks to the volcanic Volkan! Then all of sudden, the historic penalty shoot-out was a distinct possibility - with Tuncay in goal!


But it didn't quite come to that and as heart-breaking as it was for the Czechs and Petr in particular, you had to feel pleased for the Turks, not least their burly defender Servet. He may look more like a nightclub bouncer, but ended the game barely able to walk and deserved his place in the knockout stages. Here is a man who has already been through three central defensive partners in two games and really put his body on the line.

It was a draining night for us all and in truth, it I was still trying to come to terms with it when I had to walk out on it all a little early to head back to the hotel to grab a bit of sleep before heading to Vienna for Monday night's local derby between Austria and Germany.


Banned substance

But even when I got there after little more than five hours shut-eye, there was no escaping what had happened the night before because the Prater Ferris Wheel that overlooks Vienna has been decked out as Petr Cech, with his arms as the spokes. It was a stark reminder of the agonies the Chelsea keeper had been through.


There wasn't quite the passionate fans' welcome at the Ernst Happel Stadium, but there was an all too familiar chain of events when I tried to get in. I should have expected to fall foul of Uefa's strict sponsorship policy though (having done so at the last World Cup when Fifa guidelines determined that I down a whole two-litre bottle of the wrong brand of water before entering one game) and having had little more than five hours sleep, I soon found out that my energy drink was indeed a 'banned substance'.


Thankfully I was not forced to abandon it or down it and the security guys kept it for me, meaning that 90 minutes before kick-off I was able to nip down and replenish the energy levels that were flagging.


It was then I bumped into Jan Aage Fjortoft and Hans Krankl, the Austrian who famously sent Germany packing in the 1978 World Cup. Hans had also scored in that 1984 Cup Winners Cup final as Everton beat Rapid Vienna (which is where the Fjortoft connection comes from), as did a certain Andy Gray.


Energy levels

He said Andy was a "very fine striker" and as I have been ringing my old mucker in his north-east American base quite regularly with some on-site atmosphere and updates, I did so before the game. Needless to say he was delighted with the compliment, although I was less pleased when I had to turn down Fjortoft's dinner invite because he is a gregarious, out-going character and always very good company.


Sadly for Austria there was to be no repeat of the Krankl heroics and it was left to Michael Ballack to hammer home the first free-kick of the tournament and take Germany through. Yet there was still a twist as the two coaches earnt themselves a red card, which given that they are both two intelligent, erudite and sophisticated men, was almost as big a surprise as Turkey's comeback!


If my energy levels were OK, then so too were Austria's - and that was down to an Englishman, Roger Spry, their fitness coach. He cut his teeth with the likes of Malcolm Allison and Ron Atkinson over here and although my good luck message clearly didn't have the desired affect, he can be proud of the performance the Austrians put in. It's just a shame, I suppose, their passing, crossing and finishing coaches weren't so proficient!


I did get a lie-in until 7am on Tuesday when it was up to take the train back across the border to Berne for Holland against Romania. All the talk has been of conspiracy theories of course, but as we count down to kick-off ask yourself who the Dutch really want to accompany them through to the knockout stages.


They have put three past Italy, four past France in this tournament, but in the two qualifying games with Romania? They lost 1-0 and drew 0-0...

http://www.skysports.com/experts/expert ... 76,00.html