forum.cimbom.org

Forumda Galatasaray 2009-2010 konulu bir başlık bulamadım,varsa oraya taşıyabilriz...

13 maçtır sadece 1 yenilgi,2 beraberlik alıp geri kalan 10 maçı da kazanmışız.Nazar değmesin.Ben çok keyif alıyorum takımı izlerken.
Karşı tarafta çok ciddi bir korkuyla beraber saygı hatta sempati bile hakim.
(bkz:ekşi sözlükte Rijkaard başlığı) .

Mehmet Demirkol'du galiba bu hallerimizi Bolt'un yarı final ve öncesi koşularındaki temposuna benzeten.Umarım şu milli maçlar kazasız atlatılır,Euro2008 de taratorun çocukları nası öldürdüğünü gördük hepberaber,ondan korkuyorum.

Forumdan bazı kişiler tatillerinde elinde i-phone sabah akşam burayı ve resmi siteyi didikliyor durumdaydı,başkonsolosluk seviyesinde bir kişi meydanda kahvede çok garip adamlarla kıçkıça avrupa maçını izliyordu...

Çoğumuzda Galatasaray için hafif bir aklını oynatmışlık havası var.Hayırlı olsun...



Tarih Turnuva Bilgisi Maç Sonuç
31/08-09 Turkcell Süper Lig---------------------------Ankaraspor - Galatasaray 0:2
27/08-09 UEFA Europa League Qualification--------Levadia - Galatasaray 1:1
23/08-09 Turkcell Süper Lig---------------------------Galatasaray - Kayserispor 4:1
20/08-09 UEFA Europa League Qualification--------Galatasaray - Levadia 5:0
15/08-09 Turkcell Süper Lig---------------------------Galatasaray - Denizlispor 4:1
09/08-09 Turkcell Süper Lig---------------------------Gaziantepspor - Galatasaray 2:3
06/08-09 UEFA Europa League Qualification--------Galatasaray - Maccabi Netanya 6:0
30/07-09 UEFA Europa League Qualification--------Maccabi Netanya - Galatasaray 1:4
23/07-09 UEFA Europa League Qualification--------Galatasaray - Tobol Kostanay 2:0
16/07-09 UEFA Europa League Qualification--------Tobol Kostanay - Galatasaray 1:1
11/07-09 Kulüpler Arası Hazırlık Maçları-------------Bayer Leverkusen - Galatasaray 1:0
08/07-09 Kulüpler Arası Hazırlık Maçları-------------Galatasaray - Wydad Athletic 1:0
05/07-09 Kulüpler Arası Hazırlık Maçları-------------El Ahly - Galatasaray 0:1

Ne kadar genis ve heyecan verici bir kadro, ve bu gune kadar Frank ve ekibi kadroyu iyi degerlendirdi...tercihler mactan maca degisir bana sorarsan. Bu kadroda baska isimler de yer alabilir bana sorarsan.

Ellerine saglik Mehmet.

Bence Serdar unutuluyor bu kadroda. Arda'ya benzetiyorum tarzını ve soğukkanlılığını.

...ve her ne kadar A takım kadrosunda olmasa da Ayhan'ın yerini alabilecek tek isim gibi gözüken Emre Çolak... Rijkaard'ın nasıl onsuz bir takım seçimi yaptığını hala anlayamadım.

Eren Akkan wrote: ...ve her ne kadar A takım kadrosunda olmasa da Ayhan'ın yerini alabilecek tek isim gibi gözüken Emre Çolak... Rijkaard'ın nasıl onsuz bir takım seçimi yaptığını hala anlayamadım.

09-10 sezonunda Milli Takimda yer alamadi, cunku kart cezalisi. 08-09 PAF liginde sezonun son virajinda, Florya da, rakip ile itisti kakisti, direkt kirmizi gordu. BJK -GS A2 macinda kirmizi gordu, oyun disina davet edildi.

Ne zaman hirsini ve sinirini toptan cikarmayi ogrenecek, o zaman forma sansi bulacak. Tribunde oturmakla futbolunu gelistiremez. GS i devamli takip eden ve futbolu bilen bir agabeyimiz PAF oyuncularinin performanslarindaki dusus ve cikislara dikkat cekiyor. Bir bakiyorsunuz uc ay cok iyi performans gosteriyorlar ve cok iyi form tutuyorlar. Devaminda ise cok kotu ve agresif bir performans sergiliyorlar. Belli bir seviyede devamlilik, sureklilik ve gozle gorulur gelisim bu isin oluru. Emre Colak in sinirini ve hirsini kontrol etmesi, bu kontrol mekanizmasini ogrenmesi ve uygulamasi gerekiyor.

M.Görgen'in astığı kadrodan Linderoth'u çıkartıp yerine Serdar'ı, orta sahada da M.Topal ve M.Sarp'ı birbirinden ayırmak gerekiyor.Yani orta saha ortası M.Topal-Ayhan veya Sarp-Barış gibi düşünülmeli.

Linderoth denilen adamdan bir an önce kurtulmak gerekiyor,çok profesyonel,çok kaliteli vs vs olabilir ama ben bu kadar pişkin adam görmedim hayatımda.Utanmasa bacağı kırılan amcaoğlunu da alıp biz de tedavi ettirip üstüne maaş alacak.Kewell'ı sorgulayana kadar önce bu adama bakmak lazım takıma ne verdi,ne aldı diye...

Bence tek ön liberolu ideal kadro,iki ön libero olacak ise de önerim yukarıda yazdığım Topal-Ayhan veya Sarp-Barış gibidir.

-----------------------Leo(Ufuk)----------------------

--Sabri(Uğur)---G.Zan(E.Güngör)---Servet(E.Aşık)-----Hakan(Caner)

--------------------Topal(M.Sarp)---------------------

-----------Elano(Barış)----------------Arda(Ayhan)

-----Keita(Aydın)--------Baros(Nonda)---------Kewell(Serdar)

Sabahtan beri tum ajanslar soyle bir haberi konusuyormus.
2010 takim kadrolariniz degisebilir.

http://www.internetspor.com/gsaray-hami ... 13013.html

Serefsiz basina mi yazayim yoksa transfer soylentilerine mi bilemedim.

Mehmet Gurdal Cetin wrote:Sabahtan beri tum ajanslar soyle bir haberi konusuyormus.
2010 takim kadrolariniz degisebilir.

http://www.internetspor.com/gsaray-hami ... 13013.html

Serefsiz basina mi yazayim yoksa transfer soylentilerine mi bilemedim.

Yaşar Yalçın adlı şahıs, Sabah ve Fotomaç'ta da aynı haberi yapmış. Sallama gibi...

Bundan sonra ideal kadromuz şöyle olacak herhalde...
Sakatlar iyileşmiş olarak düşünüyorum:

------------- Leo Franco ---------------
---Uğur---Neill---Servet---Hakan Balta---
---Keita---Ayhan---Elano---Arda------
---------------Dos Santos-----------------
------------------Baros----------------

Jo'yu, Kewell'ı, Sarp'ı bir yere yerleştiremiyorum ben bu sistemde.
Hadi onlar girdi diyelim, çıkanlar kim olacak?
Baros'un sakatlıktan müzdarip olduğunu düşünürsek ileri bölgede tek santrfor olarak Jo oynayabilir.
Öte yandan: Elano çift yönlü orta saha oyuncusu rolünü ne ölçüde başarabilir?
Yıldızın mı var derdin var kardeşim.
Esas sol beke ve ön liberoya transfer lazım ama kaynadı gitti yine... Hadi Inter'de yüzü gülmeyen Vieira'nın alınmasından vazgeçtik, Sivasspor'da kadrodışı bırakılan sol bek Hayrettin niye düşünülmedi?

Salih Bora wrote:Bundan sonra ideal kadromuz şöyle olacak herhalde...
Sakatlar iyileşmiş olarak düşünüyorum:

------------- Leo Franco ---------------
---Uğur---Neill---Servet---Hakan Balta---
---Keita---Ayhan---Elano---Arda------
---------------Dos Santos-----------------
------------------Baros----------------

Jo'yu, Kewell'ı, Sarp'ı bir yere yerleştiremiyorum ben bu sistemde.
Hadi onlar girdi diyelim, çıkanlar kim olacak?
Baros'un sakatlıktan müzdarip olduğunu düşünürsek ileri bölgede tek santrfor olarak Jo oynayabilir.
Öte yandan: Elano çift yönlü orta saha oyuncusu rolünü ne ölçüde başarabilir?
Yıldızın mı var derdin var kardeşim.
Esas sol beke ve ön liberoya transfer lazım ama kaynadı gitti yine... Hadi Inter'de yüzü gülmeyen Vieira'nın alınmasından vazgeçtik, Sivasspor'da kadrodışı bırakılan sol bek Hayrettin niye düşünülmedi?

Mustafa Sarp'i cok rahat Ayhan'in yerine yazabilirsin. Baros'un iyilesecegi yok gibi onun yerine Turkiye'de Jo, Avrupa'da mecburiyetten Kewell oynar. Atletico Madrid maclarinda ne olur onu bilemem.

Bir de iyilesince Sabri ile Ugur arasinda tercih yapmak lazim.

2010 Model Galatasaray'ın eksikleri olmasına rağmen, Adnan Polat tarzı yöneticiliğin bu kulübe çağ atlatan vizyoner karakterini gördükçe bir kez daha hayranlık duyuyorum ona.
Kongre çok çetin geçecek çok...
Geçenlerde Divan Kurulu'nda, zamanında bakanlık yapmış birisi, Mükerrem Taşçıoğlu, Polat döneminde kulübe 2 binin üzerinde yeni üye kaydı yapılmasını eleştiriyordu.
Tribündeki adamları sadece tribünde görmek isterim, dedi.
Şu yaklaşıma bakın.
Bu şu demek: Galatasaray'ın sahibi Galatasaraylılar değildir.
Ya kimdir Galatasaray'ın sahibi?
Kim olacak... "En bi' asil Galatasaraylılar" ancak gerçek Galatasaraylı görülebilir.
Onların kim olduğunu herkes biliyor.
Divan Kurulu'nda Yönetim'i yeni üyelikler mevzuunda bayağı sıkıştırmışlar.
Emin olun kongrede sünepenin birini sırf liseli olduğu için Polat'ın karşısına aday çıkartacaklardır.
Çünkü efendim, Galatasaray herkesin Galatasaray'ı olmaması gerekir. Galatasaray ancak bir kısım seçkin kimsenin malvarlığı olabilir.
Sırf bu kritere uyduğu için seçim üstüne seçim kazanan Canaydın bize seneler kaybettirdi.
Ribery'nin kaçışını, Sahip Som'lara kaptırılan paraları unuttuk mu?
Ya Fatih Terim'le birlikte takımın canına okuyuşları?
Lukunku'ları, Saidou'ları, Bratu'ları, Petre'leri, Almaguer'leri, Inamoto'ları...
Şimdi bu zihniyet, açıkça Polat'tan intikam almak isteyecek.
2010 Model Galatasaray'ın daha da gelişerek devamını arzulayan bütün Galatasaraylılar bu oyunun farkında olmalı.

4-3-3 düzeninde,
Baros,Sabri,Kewell iyileşene kadar Lig için ideal kadromuz olmalı diye düşünüyorum.

------------- Leo Franco ---------------

---Uğur---Neill---Servet---Hakan Balta---

--------------Sarp(Topal)---------

---------Elano-------Arda----------

-----Keita---------------Dos Santos--

------------------Jo----------------

Avrupa'da ise yeni bir forvet gelmeyecekse bu şekilde olabilir ki ileri üçlü kendi
arasında yer değiştirerek oynar çok rahat.Hepsinin golcü özelliği yeterli seviyede...

------------- Leo Franco ---------------

---Uğur---Neill---Servet---Hakan Balta---

-----------Sarp-----Topal---------

---------------Elano--------------

-----Keita----------------Arda---

--------------Dos Santos---------------

Bu düzende Ayhan ve Barış Sarp ve Topal'ın, Caner ise Arda ve Santos'un kanat oynayacağı maçlarda alternatifi olabilir.

Belli basmakalip cumlelerle ayni laflardan cok biktim.
Ezbere konusulmasindanda....

Klube uyelik icin elbet bir takim kriterler olacaktir. Olmazsa; tupcu mu, yoksa AKPmi,
Aziz mi yoksa Azizmi, veya kucuk Gokcekmi buyuk Gokcekmi gibi secimler yapariz/yaptirtiliriz sozum ona halkin olan takimlarinda oldugu. Halkin olmak buysa, GS halkin falan degildir.
Sebaya kufur ederiz, kongrede havada sandalyeler ve kufurler ucusur,
daha once klubun onunden gecmemis, parasi olan mafya muteahhit satilmis oylarla
klubun tepesine gelir. Devire gore cuntanin, mafyanin , cemaatin, vs.. kucagina oturtulur.
GS boyle degildir, boyle olmayacaktir.
Bu oncelik kriterlerinden ilki sporcu olmaktir ve en onemlisidir. Liseli olmak ciktigi
yuva oldugu ve degerlerini klubun DNASina isledigi icin baska bir tercih sebebidir.
100 senedir bu boyle devam etmis ve eger insanlar GS'yi tercih etmislerse
bu lisenin GSyi sekillendirip, bu seviyeye ve noktaya getirmesindendir.
13 sene sampiyonluk gormeyip, gene GS secilmisse, iste bundandir.
Tribune asiliyorya '' Basari gecicidir, asalet ebedidir''. ISTE O.
Bu seviyeye, yapiya, kulture uyan herkes bizdendir ,yonetici olur, baskan olur.
AliUras, Adnan Polat, Alp Yalman, Faruk Suren , liseli olmayan baskanlardandir.


GS uyelerinin durup dururken hicbirine sunepe demiyelim, derseniz ''tribun serserileri'' lafinida hakli cikartirsiniz. Liselilerden onemli kismi Adnan Polati destekliyorken (mesela ben),Polatin listesinde liseliler varken, Haldun Üstüneli GSli yapan ve rol modeli olan dayisinin liseden oldugunu ve liselilere buyuk saygi duydugunu bilmeden fikir sahibi olmak sacma.
Ben ve benim gibi liseliler Adnan Polati desteklerken,olasi karsi adayi Hakan Sukur
ve surekasi destekliyor. Bu ne yaman celiskidir? Ne oldu simdi ezbere klise laflar.. Bu satirlari yazan liselide Canyadin tarafindan klub disiplinine verilmis, ceza almis, sonrada mahkemede GS klubunun o donemdeki idareceilerine tukurdugunu yalatmis birisidir. Nerde kaldi kayirlma, dayanisma sizlerin ezberden salladigi gibi.
Ezbere konusuyorsunuz,isin asli oyle degil.

Seckinlik falan yok adam olmak, seviye var, uygarlik var. Emegini koymak , sporcu olmak, ter dokmek , mucadele etmek var. Zihniyet varmi evet var. Lise lafini cikar beraberiz, kutsalimiz liseye laf edilirse, tam karsinizdayiz.

Salih Bora wrote:2010 Model Galatasaray'ın eksikleri olmasına rağmen, Adnan Polat tarzı yöneticiliğin bu kulübe çağ atlatan vizyoner karakterini gördükçe bir kez daha hayranlık duyuyorum ona.
Kongre çok çetin geçecek çok...
Geçenlerde Divan Kurulu'nda, zamanında bakanlık yapmış birisi, Mükerrem Taşçıoğlu, Polat döneminde kulübe 2 binin üzerinde yeni üye kaydı yapılmasını eleştiriyordu.
Tribündeki adamları sadece tribünde görmek isterim, dedi.
Şu yaklaşıma bakın.
Bu şu demek: Galatasaray'ın sahibi Galatasaraylılar değildir.
Ya kimdir Galatasaray'ın sahibi?
Kim olacak... "En bi' asil Galatasaraylılar" ancak gerçek Galatasaraylı görülebilir.
Onların kim olduğunu herkes biliyor.
Divan Kurulu'nda Yönetim'i yeni üyelikler mevzuunda bayağı sıkıştırmışlar.
Emin olun kongrede sünepenin birini sırf liseli olduğu için Polat'ın karşısına aday çıkartacaklardır.
Çünkü efendim, Galatasaray herkesin Galatasaray'ı olmaması gerekir. Galatasaray ancak bir kısım seçkin kimsenin malvarlığı olabilir.
Sırf bu kritere uyduğu için seçim üstüne seçim kazanan Canaydın bize seneler kaybettirdi.
Ribery'nin kaçışını, Sahip Som'lara kaptırılan paraları unuttuk mu?
Ya Fatih Terim'le birlikte takımın canına okuyuşları?
Lukunku'ları, Saidou'ları, Bratu'ları, Petre'leri, Almaguer'leri, Inamoto'ları...
Şimdi bu zihniyet, açıkça Polat'tan intikam almak isteyecek.
2010 Model Galatasaray'ın daha da gelişerek devamını arzulayan bütün Galatasaraylılar bu oyunun farkında olmalı.

Siz böyle bodoslama Galatasaray Lisesi'nin kulüp üzerindeki etkisini eleştirirseniz, karşısına seçenek olarak neyi koymanız gerektiğini de sorgularlar haliyle.

Mecnun Odyakmaz mı, Yıldırım Demirören mi, Aziz Yıldırım veya Ali Şen mi? Küfürü basıp hoca kovan Ali İpek veya başkan olmak için takımını düşüren Levent Kızıl mı diye de sorulabilir.

Valla yerine ve adamına göre ben de tribündeki adamı tribünde görmek isterim, yöneticilik ayrı birşeydir. Sonra otopark mafyası kılıklı adamlar delege döve döve seçimleri belirlemeye başlaıyorlar çünkü.

Liseciliği eleştirmek doğru, bunu saplantı haline getirmek yanlış. Galatasaray Lisesini bütün günahların sebebi yapmak ise bağnazlık.

Son olarak, Canaydın'ı çok eleştirenler bile kulübü iflastan kurtardığını, kapıya haciz dayanmışken bile onun o olağanüstü bürokratik diplomatik yetenekleriyle Seyrantepe'yi söke söke aldığını reddedemezler.

Canaydın döneminde belki 5 yılda 3 şampiyonluk gitti ama kulüp iflastan çıktı. O günün önceliği ve planı maalesef oydu. Ve kulüp Seyrantepe ile belki 50 yılının önünü açtı.

Bugün Nonda'yı gönderir, Santos'u alırken geçmişin zorluklarını da unutmamak lazım.

Hakikaten gina geldi bu kisir tartismalardan. Liseli mi lisesiz mi muthehaat mi mafya babasi mi taryismasi disi doldurmuyor. Hic bir klubun oburunden farki filan yok.

Bana gore; benim bugune kadar gordugum (Ali Uras ve Tanriyar'i gormedim ve bilmiyorum) su denebilecek bir baskan gelmedi daha GS basina. Profile bakilirsa gelecekte degil. Klup baskanligini kendine ersilmez bir unvan sanan, bu yuzden unum yurusun diye bu koltuga oturmaya calisan bir suru egoist ortada. Butun amaclari kendi reklamlarini yapma ve adam yerine konma. Bunlarin diger klup baskanlarindan da farki yok ustelik. Bu gune kadar belediyeden ve devletten arsa cevirip vergi borcu sildirip avanta ile isi yurutup ama hala borcu kiclarindan akitanlarin basarisi ne olabilir ki? isin garibi bunlar basari gibi goruluyor.

Sokakta ac gezen her sene 100 cocugu tarayip bunlari tahsil ve terbiyesi ile tam profesyonel birer futbolcu olarak iclerinden 20 kisi cikaramayan adamlar bunlar. Bunun yerine Jo'ya, Jack'e, Pedro'ya, ya da Aleks'e suna buna cuvalla doviz sacan ama belediye ve basbakanlik, ya da cumhurbaskanligi onunde kol bukup gerdan kiviran adamlardan bahsediyoruz. Ustelik parayi kendi parasi gibi harcamayip klubu kendi sirketi gibi yonetmeyip ona buna peskes cekenlerin namim yurusun diye borc ustune borc katip onun bunun kicina sivayan ve bunlara hesap soramayacak kadar basiretsiz adi guya kongre uyesi ama kafa yapisi tribunlerden biraz daha hallice olanlar sayasinde bu insanlar ancak Turkiyede itibar goruyor iste. Zaten oraya esegi aday olarak koysaniz bunlar sececeik ve bir seyler kendiliginden olacaktir. Birseyler olacaktir diyorum cunku politikaci da bu isten kendine racon cikacagini bildigi icin ve kendi gonlu de bir fanatik gibi bu kluplerde oldugu icin bugun ha babam de babam bir sey olur gibi gozukuyor. Stad yapilsa ne olacak ne degisecek? Aslinda koca bir hic. Ama bu ulkede katledilen, bunca ilgi, sevgi, ve korkunc pazara ragmen, hala futbol.