Boyle bir olasilik hic yoktur diyemiyorum. Onun icin zaten, o parantezi eklemis oldum, onun yerinde olmakla, boyle uzaktan konusmak farkli olabilir diye. Ama, "Daha bariz kanitlar olmadan, simdilik boyle art niyetlerle bunlari yaptigina inanmayacagim" demek benim yukardaki yazdiklarimin anlami. Senin dedigin gibi degil yani ("Bu yaptiklarindan daha buyuk kanit ariyorsan, safsin" diyorsan, ben kendimce iyi niyetlilik olmak deyip, kabul ederim). Bilincsizdir, dart oku atarak, ya da zar atarak takim kuruyor, oyuncu degistiriyordur da demiyorum.Cengiz Akgun wrote:Bunu dedikten sonra bunlari da ilave etmisin.Ozgur Huseyinoglu wrote:Bu basliktaki bazi yazilarda iddia edildigi gibi, bu Sabri olayindan veya gelecek yilki gorevle ilgili aciklamalardan filan, inadina birseyler yapmis olmasi olasiligi ise bence daha korkutucu. Kisisel haklilik ispati/intikam hisleriyle filan, boylesine buyuk, milyonlarca kisiyi, dolari etkileyecek bir kurulusun kaderiyle bilerek isteyerek oynamak (bilmiyorum uzaktan konusmak daha mi kolay bu konuda, onun yerinde olmaktan ama) insafsizlik, karaktersizlik olur ki, ona yakistirdigimiz, tipik Alman karakterine de pek uymaz sanki...
...
Yani ihtimal veriyorsun. Bunu bilincsiz yapiyorsa Ali Erdogan'in dedigi Alzeimer lafi pek havada kalmiyor her ne kadar katilmiyorum diyorsan da. Yok kafasi yerinde ise bu yaptiklarinin aciklamasi ancak madem oyle iste boyleye geliyor. Demirel'in vaktiyle cok kereler dedigi gibi "vami bunun baska izah tarzi?" demek yersiz mi? Ha diyecen ki Terim de yapti Alzeimer mi idi intikam mi aliyordu diye.Ozgur Huseyinoglu wrote:Yine bile tek sorun odur deyip, "linc tayfasi"na katilmis olmam. Ama, ortalikta gorunen sorunlari cozme/halletme yetkisi, olanagi bulunan kisi gibi gorunurken, birak sorunlari cozmeyi, boyle tavsan cikarma denemeleriyle, boylesi kritik bir donemde ek sorunlar yaratmis olmasini da anlamak zor...
TD'lerin kendilerine gore, dogrulari, oyuncularindan beklentileri oluyor. Iste, yukarda yazdigimiz gibi art niyet olmadikca, kendi takiminin kotu oynamasini istemeyecegine gore, bu dogrulara, beklentilere gore, en iyi olacagina inandiklari takimi sahada tutuyorlar. Gelgelelim, bu dogrular/beklentiler pratige dokuldugunde,
- bazen kendi klubunde oynamayan/formsuz Tumer'in 2 duran toptan atacagi golle,
- bazen Serkan diye 21 yasinda bir gencin kocaaa GS'in tek forveti gibi ciktigi oyunda 88. dakikada atacagi golle,
... seni ipten almasiyla da sonuclanabiliyor.
Veya bugunki gibi, orta sahanin, defansin dengesinin bozuldugu, dusme tehlikesi yasayan bir takimin 2 topunu cizgiden cikarmak zorunda kaldigin bir macla da sonuclanabiliyor.
Kisitli kaynaklardan ekstra durumlar yaratmak, veya rakibin oyununu bozmak gibi nedenlerle, bu tip riskleri almayi anlayabiliyorum. Ama, FT de, KHF da bu tavsan cikarma denemelerini hem gerektiginden fazla zorluyorlar, hem de, basari oranlari dusuk. Benim kitabimda bu onlarin illa illa intikamci (ki FT'nin milli takimda alacagi bir intikam filan yok herhalde), ve/veya Alzheimer olmalari anlamina gelmiyor, kotu (konumlarina yetersiz) TD'ler sadece...