Yolculuk / Ani /Konu dışı

Spor, kultur, muzik, sanat gibi konulara odaklanmis forum.

Moderator: Staff

Kenan Atak
Posts: 1734
Joined: Mon Jan 10, 2005 9:02 pm

Post by Kenan Atak »

Bu yolculukta bitirdigim bir kitabi herkese tavsiye ederim yazarin adi unlu amerikali filozof John Searle ve kitabin adi freedom and neurobiology. Ozellikle Wittgenstein, Eric Kandel (unlu neuroscientist) Kant ve daha nicesinin tartistigi free will konusunu irdeliyor. Kitabin devaminda politik gucu de irdeliyor. Bence dil felsefesi, bilinc, neuroscience ve beynin nasil calistigini analiz etmeden yapilan tum insan gercekligi ile ilgili teoriler havada kaliyor. Ustelik Searle'un ampirik bir ozelligi ve esoterik olmayan bir dili var butun kitaplarini tavsiye ederim.
“You have power over your mind - not outside events. Realize this, and you will find strength.”
― Marcus Aurelius, Meditations
Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Murat Kara wrote:Bu da Cengiz icin. Bu aralar cok yuklenildi yine.

http://www.turkishdailynews.com.tr/arti ... sid=113486
Benim boyle seylere aldirdigim yok. Uzuldugum nokta olayin bir guruplasma asamasina girmesi. Olay oymak oyulmak koymak koyulmak tartisimasinin disinda oldugunu .ve durumun bir gruplasma kavgasina donusme haline geldigini yeni gelenler bile fark ettigine gore benim acimdan mesele yok.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
Murat Kara
Posts: 1279
Joined: Tue Oct 22, 2002 11:38 pm

Post by Murat Kara »

Cengiz Akgun wrote:
Murat Kara wrote:Bu da Cengiz icin. Bu aralar cok yuklenildi yine.

http://www.turkishdailynews.com.tr/arti ... sid=113486
Benim boyle seylere aldirdigim yok. Uzuldugum nokta olayin bir guruplasma asamasina girmesi. Olay oymak oyulmak koymak koyulmak tartisimasinin disinda oldugunu .ve durumun bir gruplasma kavgasina donusme haline geldigini yeni gelenler bile fark ettigine gore benim acimdan mesele yok.
Bence gruplasmadan cok giciklasma asamasina girildi Cengiz. Hic gerek yok boyle seylere. Uc bes kisinin fikir olarak ayni telden calmasini gruplasma olarak gormuyorum ama elbette ayni fikirde olanlar, fikirlerinde ozgurler. Yani olay zihniyet meselesi ve gruplasmalar olussa bile, dogal bir sey olur. Ancak giciklasma olusmasi dogal degil ve kolaylikla engellenebilir. Insanlari oldugu gibi kabul etmek yeter bu is icin.

Ote yandan cok yazanlarin yaninda buyuk cogunluk sessiz ve sakin okuyucular. Senin yaptigin gibi fazla aldirmadan buyuk cogunluga yonelik yazmak en dogrusu.

Bir de tabii realist olmak her zaman icin ciban basi olmak demek. Cunku realism genelde romantizmi kaldirmaz ve insanlarin tatli hayallerine comak sokar. Ben hayal kurmanin insanlari hayvanlardan ayiran guzel bir ozellik oldugunu dusunmeme ragmen, hayal kurarken ayagini yere basmanin da onemli oldugunu dusunuyorum. Yere basmayanlari pacasindan cekip yere indirince, bozulmalari ise normal. Yapacak bir sey yok. Yoksa ucup gidecekler, daha da kotu olacak.
Mehmet Gurdal Cetin
Posts: 4210
Joined: Thu Oct 24, 2002 9:29 am
Location: Bursa-TR
Contact:

Post by Mehmet Gurdal Cetin »

Boyle bir sey olabilir mi ? Ustelik Isvec'te

http://www.stargazete.com/dunya/adiniz- ... 123451.htm


Cakma haberdir diye umuyorum
TRUST GALATASARAY
MGC
Murat Kara
Posts: 1279
Joined: Tue Oct 22, 2002 11:38 pm

Post by Murat Kara »

Mehmet Gurdal Cetin wrote:Boyle bir sey olabilir mi ? Ustelik Isvec'te

http://www.stargazete.com/dunya/adiniz- ... 123451.htm


Cakma haberdir diye umuyorum
Mehmet hic sasirma bunlar cok yaygin seyler haline geldi son zamanlarda. Daha gecen gun ABC radyo kanalinda duydum adam yillar once Sudan uzerinde ucakta dogmus ve sonra NASA'da kidemli bilim adami sifati ile gizli dosyalara ulasma imkani var diye el cektirmisler ve isten atmislar sonra. ABD hukumeti dogum yerine gore insanlarin hayatlarini belirlemeye baslayali epey oldu.

Oturduklari adres nedeniyle ayricalikli olduklarini dusunen insan sayisi cok ama yakinda teker teker azalmaya baslar bu sayi.
Ismail Gezer
Posts: 6299
Joined: Thu Mar 30, 2006 6:35 pm
Location: Alisamiyene 10 dk
Contact:

Post by Ismail Gezer »

Murat Kara wrote: Mehmet hic sasirma bunlar cok yaygin seyler haline geldi son zamanlarda. Daha gecen gun ABC radyo kanalinda duydum adam yillar once Sudan uzerinde ucakta dogmus ve sonra NASA'da kidemli bilim adami sifati ile gizli dosyalara ulasma imkani var diye el cektirmisler ve isten atmislar sonra. ABD hukumeti dogum yerine gore insanlarin hayatlarini belirlemeye baslayali epey oldu.

Oturduklari adres nedeniyle ayricalikli olduklarini dusunen insan sayisi cok ama yakinda teker teker azalmaya baslar bu sayi.
Kendilerinden nefret ettirme konusunda sağladıkları başarıyı uluslararası alanda hiçbir konuda sağladıklarını sanmıyorum. ABD'nin ve hatta Amerikalı insanların başına ne felaket gelirse geldin "Oh olsun" diyen ciddi bir kalabalık var. İşte bunun en taze örneği.

Masumların kanını akıtmaya devam ederken başlarındaki celladın kim olacağını seçsinler bakalım...
Murat Kara
Posts: 1279
Joined: Tue Oct 22, 2002 11:38 pm

Post by Murat Kara »

Ismail Gezer wrote:
Murat Kara wrote: Mehmet hic sasirma bunlar cok yaygin seyler haline geldi son zamanlarda. Daha gecen gun ABC radyo kanalinda duydum adam yillar once Sudan uzerinde ucakta dogmus ve sonra NASA'da kidemli bilim adami sifati ile gizli dosyalara ulasma imkani var diye el cektirmisler ve isten atmislar sonra. ABD hukumeti dogum yerine gore insanlarin hayatlarini belirlemeye baslayali epey oldu.

Oturduklari adres nedeniyle ayricalikli olduklarini dusunen insan sayisi cok ama yakinda teker teker azalmaya baslar bu sayi.
Kendilerinden nefret ettirme konusunda sağladıkları başarıyı uluslararası alanda hiçbir konuda sağladıklarını sanmıyorum. ABD'nin ve hatta Amerikalı insanların başına ne felaket gelirse geldin "Oh olsun" diyen ciddi bir kalabalık var. İşte bunun en taze örneği.

Masumların kanını akıtmaya devam ederken başlarındaki celladın kim olacağını seçsinler bakalım...
Sunu unutmamak lazim. ABD'nin basindakilerin vahset siyaseti ABD halkina da yonelik. Kendi halkini ezmeden, onlarin parasini savas projelerine ayirmak imkansiz. Irak savasina muhalefet %70'lerde kac yildir. O nedenle muslumanlari ve diger azinliklari kullanarak boyle yasalar cikartmaktalar. Klasik bir yontem: halkin en zayif kismini hedef al sonra yavas yavas daha guclu kisimlarina karsi kullan o 'onlemleri'. Nazi'ler bunu mukemmellestirmislerdi. "Enhanced interrogation" Almanca'da Nazi'lerin kullandiklari terimin aynisi (http://edition.cnn.com/2008/POLITICS/08 ... index.html)

ABD halkinin destegi olmadan bu adamlari yenmek imkansiz. Tipki Rusya'yi yoneten ceteyi, Almanya'yi, Fransa'yi yonetenleri Rus, Alman ve Fransiz halkinin destegi olmadan iktidardan indirmenin mumkun olmadigi gibi. Buna Turkiye ve diger ulkeleri de ekle. Ayrica iktidardaki bu herifler birbirleriyle cikar savasi halinde iken, halklarindan gelen ciddi bir muhalefet karsisinda birlesiyorlar hemen.

Bu acidan bakilmaz ise birak sorunu cozmeyi, anlamak bile imkansiz. Sonra halklari birbirine dusuren milliyetci siyasete mahkum kalirsin. ABD halkini metedince Turkiye dusmani filan derler mesela. Mantik basit: ya bizlesin, ya onlarla! Ortasi yok. Bush doktrini yani!

Tek cozum hep birlikte calisip ABD, Alman, Rus, Turk, vs. halklarinin siyasi bilincini yukseltmek. ABD halkinin kendi cikarinin mesela Rus halkinin cikari ile ayni oldugunu bilmesi ve ona gore hareket etmesi gerekli. Tepedekiler kuresel olarak birlesebiliyorsa, halklarin da birlesmemesi icin hic bir neden yok.

Zor mu dedin? Zor mor baska care yok!
Mehmet Gurdal Cetin
Posts: 4210
Joined: Thu Oct 24, 2002 9:29 am
Location: Bursa-TR
Contact:

Post by Mehmet Gurdal Cetin »

Bir arkadas gondermis , eminim cogunuzda da vardir ama yine de paylasmak istedim.

Türk Ölçü Birimleri

1. 'abi geçen bi balık yakaladık nah kolum gibi'

2. 'muhsin abi geçen bi woofer almışım öküz gibi ses çıkarıyo. Mukemmel abi'

3. 'kaç karış?'

4. yol tarifinde bir ölçü birimi olarak yüz metre. 1 yuz metre = 300 metre

5. kedi kadar fare

6. başarılı bir Türk aşçı, Fransa'da bir luks otele transfer edilir.
diger aşçılara bazı tarifler öğretmesi gerekmektedir. geçerler ocağın
başına, bizimki başlar: - bir tutam maydonoz, bir tutam karabiber,yetecek kadar su...
fransiz dayanamaz sorar: - bunlarin bir ölçüsü yok mu?
-bizimki terslenir: - ben ne diyorum? bir tutam olacak demedim mi?

7. 'g.t kadar' gibi söylendiğinde sadece Türkler'in anlaması muhtemel, hatta bazen Türk olanların dahi anlamakta zorluk çektiği ve sizin karşınızdaki kişinin nasıl bir ortamda yetiştiği, sosyo kültürel yaşantısı gibi konularda derin tespitler yapmanıza sebebiyet veren ölçü birimleridir.
-kac metrekare lan senin ev.?
-göt kadar ya. ....

8. ayrıca yön tariflerinde de çığır açmış olmaları kaçınılmazdır.
-ne tarafta abi bu dükkan.-şeyimin istikametinde., gibi.

9. bir demet maydanoz.

10. iki tutam karabiber.

11. bir diş sarımsak.

12. bir avuç fındık.

13. bir tepeleme çay kaşığı tuz.

14. bir silme çay kaşığı tuz.

15. iki rekât namaz.

16. bir adım yol.

17. bir dünya iş.

18. bir araba laf. vs.

19. aşure kazanı

20. kafam kadar

21. burdan sana kadar, bilemedin kapıya kadar .

22. bir de bunların trakya insanına özgü olanları vardır ki, genelde revaçta olmama nedenleri nezaketsizliktir:
iki güzel örneği:
küçük ev = bülbüll büzüğü kadar
yenilen az yemek = kedi çükü kadar bişey yedim .

23. üç kalem mal.

24. iki satır yazı.

25. bir tek rakı.

26. iki duble rakı.

27. beş posta ... vs.

28. alabildiğince un.

29. kasıktan dize kadar....

30. Türk'ün kendisi ölçü birimidir: Türk kadar kuvvetli, bir Türk dünyaya bedel

31. kavgaya giderken 'bir kamyon adam' toplanır, sayı belirtmek icin uygun bir sıfattır.

32. çok uzakta: taa anasının ..da

33. çok uzakta: Allah'ın unuttugu yerde

34. çok uzakta: Allahin s...tir ettiği yerde

35. iki bıyık bükümü sağa

36. üç evlek ileri

37. bir zaman ölçüsü olarak sigara:
- hadi ne zaman gidiyoruz?
- sigaram bitince gideriz.

38. bir cimcik un,

39. bir fiske tuz,

40. göz alabildiğine geniş...
TRUST GALATASARAY
MGC
Mehmet Gurdal Cetin
Posts: 4210
Joined: Thu Oct 24, 2002 9:29 am
Location: Bursa-TR
Contact:

Post by Mehmet Gurdal Cetin »

Bu hafta degisik ilginc bir kitap bulup okuyayim derken, bu cikti karsima.Turkiye'de basildigini sanmiyorum.Internetten almak gerekecek.
Yakin tarihe bir baska farkli bakis acisi.

Book details journey to a father’s distant land—Kurdish ‘Jerusalem’
By Sandee Brawarsky

Yazinin devami icin
http://www.jewishjournal.com/books/arti ... _20080827/

Ariel Sabar
"My Father's Paradise: A Son's Search for His Jewish Past in Kurdish Iraq," by Ariel Sabar (Algonquin Books).

There are no more Jews in Zakho. Once the center of Jewish activity in Kurdish Iraq, the isolated town, a dusty vision of biblical landscape, was known as the "Jerusalem of Kurdistan." Residents spoke the ancient Aramaic language, which they kept alive, along with their faith and distinctive culture, for almost 3,000 years. In the 1950s, after the Iraqi government turned against the Jews, the entire community moved to Israel, as part of Operations Ezra and Nehemiah. More than 120,000 Jews were airlifted from Iraq, including 18,000 Kurdish Jews; other Kurdish Jews arrived from Syria and Iran.
TRUST GALATASARAY
MGC
Mehmet Gurdal Cetin
Posts: 4210
Joined: Thu Oct 24, 2002 9:29 am
Location: Bursa-TR
Contact:

Post by Mehmet Gurdal Cetin »

New Orleans icin Allah'in test ettigi eyalet (diye degistirelim-sehir yazik cahilligimiz ortaya cikti :) ) demek lazim herhalde. :roll:
Yine kasirga, bu sefer erkek adi vermisler. GUSTAV !

Cumhuriyetcilere dokunmus zarari..

http://www.ft.com/gustav
TRUST GALATASARAY
MGC
Ercan Arslan
Posts: 368
Joined: Sun Jul 29, 2007 5:46 pm

Post by Ercan Arslan »

Eminim pek cogunuzun haberi vardir ama yine de suraya linkini koyayim.

http://www.zeitgeistmovie.com/
Mert Tokman
Posts: 2581
Joined: Tue Oct 22, 2002 9:18 pm
Location: Virginia, USA

Post by Mert Tokman »

Kerem Tezic wrote:Bu yolculukta bitirdigim bir kitabi herkese tavsiye ederim yazarin adi unlu amerikali filozof John Searle ve kitabin adi freedom and neurobiology. Ozellikle Wittgenstein, Eric Kandel (unlu neuroscientist) Kant ve daha nicesinin tartistigi free will konusunu irdeliyor. Kitabin devaminda politik gucu de irdeliyor. Bence dil felsefesi, bilinc, neuroscience ve beynin nasil calistigini analiz etmeden yapilan tum insan gercekligi ile ilgili teoriler havada kaliyor. Ustelik Searle'un ampirik bir ozelligi ve esoterik olmayan bir dili var butun kitaplarini tavsiye ederim.
Sevgili Kerem -

California'dan dondun mu? Donduysen ayrintili izlenimlerini merak ediyorum... Bir baska konu altinda Carmel'i ziyaret ettigini gordum...

Orayi gormus olduguna sevindim - cunku San Francisco'ya gidenlerin buyuk kismi orayi gormeden donuyorlar... Sen nasil Ege kiyilarinda emekli olmak istiyorsan benim de emekli olmak icin hayalim de Carmel var ama daha cok calismam lazim onu finansal olarak gerceklestirebilmek icin :D

Big Sur ile Carmel arasinda ki 12 millik kiyi yoluna girdiniz herhalde ve Pebble Beach Golf sahasini gormussundur - dunya da bir numara ustune yok...

Carmel'in bir donem valiligini Clint Eastwood'un yaptigini biliyormuydun?
Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Mert Tokman wrote: ...
Carmel'in bir donem valiligini Clint Eastwood'un yaptigini biliyormuydun?
Bu Dogrucu davutluk Ozgur'un isi ama bugunler de tatil filan yapiyor galiba. Carmel Belediye baskani diyecektin elin sucrmus.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
Kenan Atak
Posts: 1734
Joined: Mon Jan 10, 2005 9:02 pm

Post by Kenan Atak »

Mert Tokman wrote: Sevgili Kerem -

California'dan dondun mu? Donduysen ayrintili izlenimlerini merak ediyorum... Bir baska konu altinda Carmel'i ziyaret ettigini gordum...

Orayi gormus olduguna sevindim - cunku San Francisco'ya gidenlerin buyuk kismi orayi gormeden donuyorlar... Sen nasil Ege kiyilarinda emekli olmak istiyorsan benim de emekli olmak icin hayalim de Carmel var ama daha cok calismam lazim onu finansal olarak gerceklestirebilmek icin :D

Big Sur ile Carmel arasinda ki 12 millik kiyi yoluna girdiniz herhalde ve Pebble Beach Golf sahasini gormussundur - dunya da bir numara ustune yok...

Carmel'in bir donem valiligini Clint Eastwood'un yaptigini biliyormuydun?
Sevgili Mert, aslinda tam yazmak uzereyken senin yazini gördum. Oncelikle yarami destin. Ben zaten Ege fikrini falan artik tamamen rafa kaldirmistim, nedenini son yazilarimda herkes görebilir, kendi ulkesinin dogasinin talanini okuzun trene baktigi gibi seyreden bir insan toplulugu ile ve onlarin sectigi politikcalarin yonettigi yerde benim isim olmaz o yuzden bu sene Turkiye’ye tatile de gitmedigim gibi Bodrum’daki yazligi da satiyoruz. Yelkenci Sadun Boro'yu bile isyan ettirdiler adam Turkbuku bitti artik garip maddeler kiyilari sardi diyor dinleyen kim! Gelelim neden yarami destigine…Ben hayatimda kendimi epey yer goren biri olarak sansli hissediyorum. Hem sporculukla gezdim hem kendim butun yillik tatillerimi dunyayi gezmege adamis biriyim ve inanin bana hayatimda San Francisco gibi bir sehir ve San Francisco-Carmel-Big Sur seridi kadar muazzam bir serit gormedim. Sanirim emekliliklerimizi beraber gercirecegiz zira ben de kafaya taktim orayi, ozellikle Carmel’in altindaki Big Sur’u. En iyisi ben konusacagima resimler konussun ve forumdaki arkadaslarimiza bu resimleri gosterelim (bu resimleri netten sectim ancak kendi makinemle 300’un ustunde resim sectim)
Su alta koydugum resim Carmel-Big Sur arasi
http://geography.berkeley.edu/programco ... ighway.jpg

Hemen alttaki meshur Route 1 ve gene Big Sur civari
http://lithuanian.wunderground.com/data ... olo/27.jpg

Mert’in bahsettigi meshur Carmel

http://pinker.wjh.harvard.edu/photos/sa ... ookout.jpg

Bu da hemen San Francisco’nun kuzeyindeki benim hayran kaldigim Stinson beach (kopekbaliklari yuzunden plaj kapali oluyor cogu zaman)
http://upload.wikimedia.org/wikipedia/c ... _beach.JPG
http://www.countyfilmcenter.com/7015_Stinson_Beach.jpg

Oncelikle bu resimler bu guzel yerleri tasvir etmege yetmiyor zira buralara gizemli havasini veren pek cok faktör var ve fotograflar bu faktörleri size tam yansitmiyor. En basta pasifigin gucu, o dalgalarin kayalara carpisi, arkadaki koruma altina alinmis (nerdeyse tum kiyi koruma altinda ya eyelet ya da ulusal parklar adi altinda, Turkiye kiyilarini peskes eden 50’lerden sonraki gelmis gecmis tum politikaci okuzlere ve onlari bikmadan usanmadan secen necipler necibi turk milletine ne demek lazim bilmiyorum) eyalet parklari denen ormanlar ve yuz-iki yuz senelik, hayatimda gormedigim buyuklukte dev govdeli agaclar, kumsalda otururken yuzunuze carpan pasifigin soguk ve temiz kokusu, bitmek bilmeyen gunes, her tur bitki ortusu, ve tum bu vahsi doganin cazibesi ile son derece uyumlu tek tuk evlerin insan dokunusu ile dogayla butunlesmis muthis cazibesi…Tabii burda bir de sapka cikardigim eyalet halki ve ozellikle hayatini bu dogaya adamis, sabahin korunde koltugun alti surf borad'u ile ucsuz bucaksiz plajlara yapayalniz inen ve bunu yasam bicimi yapan dalga sorfculeri. Ben bunlardan ucu ile konustum. Bu sorfculeri bu kadar bu isin muptelasi yapan bu vahsi dogaya duyulan saygi. Yoksa o buz gibi sular, beyaz kopekbaliklarinin cirit attigi sularda kolu bacagi her an deniz aslani niyetine kaptirmak ufak bir risk degil. Kaptiranlar da var amah ala devam ediyorlar. Bunlari anlatiyorum diye ‘go home yankee’ saplantili biri bana ozenti falan diye bilip bilmeden laf da edebilir hic umurumda degil. Ben ulkelerinin dis politikasindan bihaber insanlari katmiyorum burda isin icine. Sadece bu dogaya duyulan saygi beni cok cekti.

Tabii bir de ayri paragraf acilmasi gereken San Francisco sehri var. San Francisco kelimelerle ifade edilemeyecek bir sehir, görmeyene anlatmak olanaksiz. Inanin bana Istanbul’un, Stockholm’un, Paris’in, Roma’nin ve Barcelona’nin en guzel yerlerini alin toplayin yeni bir sehir insaa edin San Francisco’nun yuzde 1’i etmez. Abartmiyorum o kadar ruhlu ve guzel bir yer. Her sokagi her yeri adama mutluluk veriyor. Sehir bir defa uc yerden su ile cevrili (batida pasifik kuzeyde bogaz girisi, ve devaminda bay area denen körfez) ve yururken pasifigin havasini hissediyorsunuz, koca bir liman, bitmeyen marti sesleri, deniz aslanlarinin sesleri, vapur ve gemi sesleri, balik halleri, kucuk kafeler, Berkeley’in entellektuel cevresinin etkisi, sanatcilar, escinseller..vs hepsi bir araya gelmis ve bu mistik sehri yaratmis. Sacma sapan ahlaki yargilamalarin etkisi yok, kimse kimseyi rahatsiz etmeden “ozgurlugunu” yasiyor. Evler insana muthis cazip geliyor, genelde iki katli, Victorian tipi ama tas evler de var ve cok guzeller, havasi hep gunesli, ama bazen sisli, pasifigin dalgalari, sehrin nerdeyse yarisini kaplayan Golden Gate parki ve meshur Presidio, 200 senelik dev agaclar, akil almaz diklikte yokuslar, caz klupleri (Fillmore district), bohem bir ortam…ne desem nasil anlatsam bilemiyorum. Los Angeles ne kadar ruhsuz bir yerse San Francisco o kadar ruhlu. San Diego gibi guzel bir yer bile son derece sönuk kaliyor San Francisco'nun yaninda. Inanin bana böyle bir sehir dunyada olamaz. Bir de kiyilari var ki gene ayni ustte bahsettigim gibi ister kuzeyinden Route 1’I alin ister guneyinden . Pasifik dalgalari gunesin batisi, ucsuz bucaksiz kumsallar, kum tepeleri, arkadaki eyalet parklari ile bu bölgeyi tarif etmek oraya haksizlik aslinda, gidip yerinde görmek lazim. Ozellikle dikkatimi ceken gunesin parladigi zaman bu dogaya muthis yakismasi oldu. Annem babama uzak olacagimi bilmesem birgun durmam yerlesirim oraya. Aslinda saka degil cok ciddi uzamayi dusunuyorum oraya. Bu sehri gordugum an vuruldum ve baska hic bir yerde bu havayi hissetmedim. Evimde San Francisco’da gecen bir suru 60-70’li yillain filmleri var. Steve McQueen’in oynadigi Bullitt’ten tutun Eastwood’un Dirty Harry’isine kadar (Lalo Schifrin'in muazzam muzigi esliginde). O filmlerde baslamisti merak, sehrin o gizemli havasina. Gercekn insani buyuleyen bir yer. Alta gene iki resim koyuyorum San Francisco ile ilgili.
http://www.noehill.com/sf/landmarks/nor ... _hidef.jpg Mertcim Clint Eastwood'un belediye baskani oldugunu biliyordum ustelik hem San Francisco ve Carmel muptelasi hem de caz hastasidir Dirty Harry o yuzden kendisine ozel bir sempatim var ve genelde San Francisco'da gecen filmlerde oynar kendisi.
http://www.jmg-galleries.com/images/art ... n_view.jpg

Bu arada gelmeden son gun sonradan Sydney Poitier’nin kizi oldugunu ögrendigim Sydney isimli bir gaconun da oldugu mangal muhabbeti vardi 9-10 kisilik. Benim arkadasin cok yakin arkadasi oluyormus. Babasina hayrandim ozellikle in the heat of the night filminden. Bu da komik bir ani olarak kaldi. Dikkat ederseniz LA'de dört gun gecirmeme ragmen tek kelime etmedim zira bahsedecek hic birsey bulamadim. Iste iki sehrin arasindaki fark.


Bir sey daha...ustte bir kitap tavsiye etmistim. Onun yazari John Searle'un butun kitaplarini ve gene benzer konulara giren felsefe profesoru Thomas Nagel'i ve kitabi 'the view from nowhere'i herkese tavsiye ederim. John Searle'un degindigi konulara ve ele aldigi sorulara deginmeden Marxism, liberalism, demokrasi tartismalari falan filan hepsi fasa fiso. Bosa akintiya kurek cekiliyor su konular tartisilmadan: Bilinc, niyetlilik, niyetliligin uzantisi olan dil (speech acts), gene bunlarin uzantisi sosyal gerceklik, serbest irade ve kurumsal gerceklik ve tabii neuroscience. Searle'u gercekten ama gercekten tavsiye ederim ve kendisi filozof oldugu halde Nobel adaylari da dahil pek cok sinirbilimciyi de calismalarinda etkiledi.
“You have power over your mind - not outside events. Realize this, and you will find strength.”
― Marcus Aurelius, Meditations
Omer K. KOCAOGLU
Posts: 373
Joined: Sun Feb 27, 2005 7:07 pm
Location: Pittsburgh,PA--Bursa

Post by Omer K. KOCAOGLU »

Oncelikle herkese merhaba.

Digiturk Web TV'yi televizyondan izleyen var mi aranizda?Goruntu kalitesi nasil?DFH'i iptal etmeye deger mi?Fiyat acisindan cok daha avantajli gibi gorunuyor Digiturk Web TV.
Post Reply