23. Hafta GSaray-V. Manisa 4-2 (Necati, Volkan, Song, Umit)

[Hasan Utku]

Hasan Utku bildigim kadari ile eski cikidir. Vardir onda gazete man$etleri.

Çok şey var da,Almanya maçı yok bak..Ben de olmayanları sağda solda,internette,eski kitap,gazete satan yerlerden toparlamaya çalışıyorum..Hatta bu eskilerle ilgili başka bir forumda ayrı çalışma yapmak istiyorum bu ara..Her gün hakem,ofsayt,penaltı tartışmalarından bıktım,usandım..

not: 1-1 bitmişti o maç..Bendeki hafıza hala iyi demek ki..

[Mustafa Dogan]

2002 dünya kupasında İlhan Mansız gibi formda bi adam varken aylarca doğru düzgün maç yapmamış Hakan tek forvet oynuyor diye az saydırmadık Şenol Güneşe. Ersun Yalanda Hakanı almayabilir, en doğal hakkı. İşe başlarken Hakana alemin kralı muamelesi yapıyordu. Sonra bi şekilde bozuştular. Ve takımdan kesti. Buda en doğal hakkı ne diyebiliriz? Açık açık söyle! Varsa Hakanda bi pislik söyle! Ama milletin kıçından güldürecek 'teknik sebeplerden ötürü' gibi bahaneler yumurtlarsan üstüne her stada giderken Ali samiyene uğramazsan ben senin adamlığından dürüstlüğünden ve cesaretinden şüphe ederim. En doğal hakkım, kim ne diyebilir? Hakan geçen sene Necatiyle beraber takımın gol yükünü taşıyan iki hamaldan biriydi, bu seneki gibi değildi.
Yani, Hakan formda değilse, aklında gerçekten başka bir sistem varsa, Galatasaraya karşı pislik yaptığına dair bir emare yoksa, Hakanı yada herhangi bir topçuyu oynatmıyor diye kimseye saydırma hakkımız olamaz. Bir kaç ay sonra futbola devam edip etmeyeceği bile meçhul bir Hakanı almayabileceği gibi, ilerde yüksek ihtimalle ihtiyaç duyacağı ama şu an takımında forma şansı bulamayan Serveti kadroya alabilir Terim. Şu bjk maçında Sergenin gollerini daha yakından izlemekten başka bişey yapmayan Ümit Özat kadroya çağrılmadı diye fenerliler eylem bile yapabilirdi, 'Kaptanımızı Yedirmeyiz' diye! Ama şimdi Özata kendileri saydırmakla meşgul.
Not: Turgay emmiyi SKYTÜRK'te denk gelirse perşembe akşamları izliyorum, çok komik bi ihtiyar hakkaten Nantes maçındaki yorumculuğuyla yeni neslin gönlünde taht kurdu. Televizyonum olsa, bütün maçlara yorumcu olarak Turgay abimizi çağırırım:
- ''Çay var mı çay'' (PSV-GS maçı)
- "ööle arabın yalellisini çalmaya gider gibi hep birlikte gidilmez ki canım" (Nantes-GS)
- "orda kale biraz daha yakın olsa top girse kaleye... haydiiiiiiiiiiiiiiiii!" (Nantes-GS)
- "ben bu hakemi tutuyorum,hep güzel kararlar veriyor,objektif adam!" (Aynı maç
- "fırt fırt fırt koşuyo" (lazio-GS)
Neyse bu kadar hatırlatma yeter

Detay onemli neden olmasin. Duzelttigin icin te$ekkur ederim. Engin konusunda onun ilk once Belcikaya gittigini saniyorum. Malaesef boyle $eyleri zaman gecince yanli$ hatirliyoruz (Mustafa kizacak ama olsun) sonra da boyle salliyoruz. Mustafa insan ya$lanmaya gorsun aslanim kotu oluyor sonu haberin olsun. Gerci elimde boston agzimda takma di$ yok daha ama zaman a$indiriyor hafizayi. Sorada Turgay agabeyimiz gibi Terim Hakan'i niye almadin dye soruyor adam. Bu bir gercek haberin olsun.

[Hasan Utku]

Detay onemli olmayabilir ama Ender Koln'e degil, E.Frankfurt'a gitmisti. Eskisehir'e yani takimiyla hazirlik macina geldiginde yeni formasiyla izlemistim. Fener'e dondugunde solaciktan solbeke cekilmisti.

O gün için epey sükseydi transfer..Kaleci Özcan sonrası Alman ligindeki ilk topçu,hem de forvet..Ender Konca

Türkiye'deki Özcan'a yetişmedik, ama ilk bildiğimiz Metin'in ağları yırtan golünde Fener kalesinde olmasıydı..Sonra Almanya'ya gitmiş,oraya yerleşmiş,yıllarca Hamburg'da başarıyla oynadı..Seyredemezdik tabi biz de..gazetelerde adı geçerdi hep..Sanırım hala oralarda.

Ender'de Frankfurt'ta üç dört ,sezon oynamış olmalı..Dönüşü Didi dönemine rastlar.Solbek değil de sağbek gibi görünüyor o günkü kadrolarda..İşin tuhafı Fener'deki bu oyuncu mevki değiştirmeleri Didi ve Daum dönemlerinde çok tepki aldı..İki teknik adam da benzer görüntüler veriyor aslında.İkisi de çok güçlü bir G.Saray hegomanyası sonunda,yöneticilerin üstün gayretleriye biri Türkiye'de,diğeri hem içerde hem dışarda bulabildik ne kadar oyuncu varsa toplayıp takımlarını üst üste şampiyon yapabildiler.İkisi de medya tarafından çok eleştirildi,başarı kazandıkça yerden yere vuruldu..Didi iki yılın sonunda şok bir Avrupa yenilgisiyle (Benfica 7-0) ardına teneke bağlanıp yollandı..Daum hala direniyor,ama onun için de pek iyi gelecek görünmüyor Fener'de..

Tarih hep tekerrürmüdür dersiniz?

[Tolga Girici]

.... Şenol Güneşe. Ersun Yalanda Hakanı almayabilir, en doğal hakkı. İşe başlarken Hakana alemin kralı muamelesi yapıyordu. Sonra bi şekilde bozuştular. Ve takımdan kesti. Buda en doğal hakkı ne diyebiliriz? Açık açık söyle! Varsa Hakanda bi pislik söyle! Ama milletin kıçından güldürecek 'teknik sebeplerden ötürü' gibi bahaneler yumurtlarsan üstüne her stada giderken Ali samiyene uğramazsan ben senin adamlığından dürüstlüğünden ve cesaretinden şüphe ederim. En doğal hakkım, kim ne diyebilir? .....

Iste puf noktasi burasi. Bir de gecen mactan sonra "aleyhinize bagiriyorlar" diyince, "siddet maalesef gunumuz futbol sahalarinda vs. vs. " turunden suslu cumleler kuruyor Ersun Yanal. Kardesim desene iste "Hakan'la ilgili kararlarimdan dolayi tepki goruyorum, ama kararimin hala arkasindayim". Bunu diyecek cesaretin de yok Ersun? Yapma Ersun.. (Turgay Seren moduna gectim )

Turgay Seren Telegol'e ve mac yorumculuguna geri donmeli. Bence en guzel yorumlayan o, cunku hakkaten evinizde oturup bir arkadasiniz veya tanidiginizla mac izliyormus hissi yaratiyor Turgay Seren.

Not: Turgay emmiyi SKYTÜRK'te denk gelirse perşembe akşamları izliyorum, çok komik bi ihtiyar hakkaten Nantes maçındaki yorumculuğuyla yeni neslin gönlünde taht kurdu. Televizyonum olsa, bütün maçlara yorumcu olarak Turgay abimizi çağırırım:
- ''Çay var mı çay'' (PSV-GS maçı)
- "ööle arabın yalellisini çalmaya gider gibi hep birlikte gidilmez ki canım" (Nantes-GS)

[Cemal Savas]

O gün için epey sükseydi transfer..Kaleci Özcan sonrası Alman ligindeki ilk topçu,hem de forvet..Ender Konca

Türkiye'deki Özcan'a yetişmedik, ama ilk bildiğimiz Metin'in ağları yırtan golünde Fener kalesinde olmasıydı..Sonra Almanya'ya gitmiş,oraya yerleşmiş,yıllarca Hamburg'da başarıyla oynadı..Seyredemezdik tabi biz de..gazetelerde adı geçerdi hep..Sanırım hala oralarda.

Ender'de Frankfurt'ta üç dört ,sezon oynamış olmalı..Dönüşü Didi dönemine rastlar.Solbek değil de sağbek gibi görünüyor o günkü kadrolarda..İşin tuhafı Fener'deki bu oyuncu mevki değiştirmeleri Didi ve Daum dönemlerinde çok tepki aldı..İki teknik adam da benzer görüntüler veriyor aslında.İkisi de çok güçlü bir G.Saray hegomanyası sonunda,yöneticilerin üstün gayretleriye biri Türkiye'de,diğeri hem içerde hem dışarda bulabildik ne kadar oyuncu varsa toplayıp takımlarını üst üste şampiyon yapabildiler.İkisi de medya tarafından çok eleştirildi,başarı kazandıkça yerden yere vuruldu..Didi iki yılın sonunda şok bir Avrupa yenilgisiyle (Benfica 7-0) ardına teneke bağlanıp yollandı..Daum hala direniyor,ama onun için de pek iyi gelecek görünmüyor Fener'de..

Ben solbek hatirliyorum ama yaniliyor olabilirim. Yillar sonra Eskisehir'e dondu ve futbolu olarada bitirdi. Son senesinde, Eskisehir'de adettir Es Es amator kume karmasina karsi oynar. Karsisinda 17'lik delikanli var. Cocuk bir calim atti, Ender felegini sasirdi.Herhalde Almanya macinda Volks'a attigi calimlar aklina gelmistir o an. Hoca hemen oyundan almisti onu 35'inden sonra bu halde gormeye benim gibi onunda kalbi kaldirmamis.
EsEs'e, Ender'den sonra Sevki gelmisti sol aciga. Sonra ciddi bir paraya Cimbom'a transfer oldu. Sonra bir baktim adam solbek olmus. Sadece Didi dedinde aklima geldi.

Sevgili Cengiz,

Ben 6 yasindan buraya gocunceye kadar epey mac izlemistim. Memleket Eskisehir bu yuzden Ender hakkinda bilgim daha fazla. Senin bunayacagini sanmiyorum ama kaleminin bazen herseyden hizli calistigina inanirim bak Takma kafana tokadan baska. Sen buranin sembulusun. Ciddi soyluyorum. Ilk zamanlar epey sinirlenmistim ama simdi aliskanlik yapti. Gene Cengiz neler yazmis diye forumda baktigim ilk yazarsin.

Saygilar,
Apsua The Pantalonu Burusuk

[Ufuk Sezekkaplan]

Hakan Şükür ile ilgili bir iki ay önce bu foruma bir görüş yazmıştım, bir iki kişi galiba güldü geçti ama cesaretle bugün tekrarlamak istiyorum. Hakan defansa çekilmelidir.

Gerekçelerim şunlar :

Önce Hakan, iyi bir forvet değil. Öyle olduğu kabul edilse bile yaşlandı, son vuruşları zayıfladı ve gol atması yönündeki genel kamuoyu baskısını kaldıramıyor. Buna karşılık Hakan pozisyon almasını bilen, koşan ve baskı yapan türde bir oyuncu. Uzun yıllar ileri uç oyuncusu oynadığı için, bir forvetin yapacağı hamleleri hissiyatı ile bileceğini, böyle bir melekesinin olduğunu tahmin ediyorum. Bu da savunma oyuncusu için büyük faydadır.

Diğer yandan Hakan yapı itibariyle lider özellikli bir oyuncu, kızsak da beğensek de her taşın altından o çıkıyor. Takım arkadaşları üzerinde ve özellikle Türk oyuncular üzerinde etkisi var.

Şimdi tezime dönersem, bunun futbolda örnekleri de var. Yani yaşı ilerleyen ama futbola bakışı bakımından yetkinleşen oyuncuların en iyi oynayacağı alan savunmadır. Çünkü orta sahada çok koşmak gerekir, forvette ise gol atmadığın zaman ipe çekilirsin. Savunmada ise futbolcuların konumu daha uzun ömürlüdür. 37 yaşında savunmacı vardır ama golcü yoktur.

Örneklere gelirsek; Yaşı tutanlar (Cengiz agbi) bilir; Raşit Çetiner Galatasaray’a geldiğinde (Güngör ve Erdoğan Arıca ile takas edilmişti) Fenerbahçenin santrforuydu ve genellikle kafa golleri atardı. Bizde de santrfor olarak oynadı, sonra Özkan Sümer onu bir gecede stoper yaptı ve futbolu 4 numara olarak bitirdi.

Tabii ters örnekler de var. Ali Gültiken Beşiktaş’ta sağbekti, Milne onu santrfor yaptı ve adam gol kralı oldu. Yine bir iki misal; Muhammed Altıntaş Galatasaray’a geldiğinde Edirnespor’un golcusüydü (2.ligde gol kralı) Galatasaray’da hep orta saha oynadı; Cihan’ın geçenlerde bu forumların birinde Kocaeli’nde forvet oynadığı yazıldı, bizde malum, orta saha ve bek oynadı.

Ben bilmiyordum, benzer bir durum Fatih Terim için de varmış (Cengiz agbi bilir). Kazım Kanat yazdı, Terim Adana DemirSpor’dan transfer olduğunda gol kralı imiş. Galatasaray tarihi onu libero olarak bilir. Ben Cüneyt Tanman’ın da futbolunun ilk yıllarında iyi bir golcü olduğunu duymuştum.

Dünyadan örnekler var mı bilmiyorum, ama bana mantığım Hakan’ın stoper olarak oynayabileceğini, defansta lider özellikli bir oyuncu olarak fayda sağlayacağını, ilk 11’e girememe ve gol atma baskısı üzerinden kalkacağı için de maksimum fayda sağlayacağını söylüyor. Üstelik duran toplarda ileri yapacağı bindirmelerle iddiaya girerim bu sene attığından 3 kat fazlasını atar.

Bilmiyorum anlatabildim mi ? Anlatamadıysam, gülenler gülmeyenlere anlatsın.

[Mustafa Dogan]

Kesinlikle orjinal bir fikir. Muhtemelende haklısın
Yani her cümlenin altına imzamı atarım. Böyle birşey olabilirsede hem sevinir hem desteklerim. Hem Hakan topunu oynamaya devam eder, hemde GS önemli bir transfer yapmış bile sayılabilir. Gerçi sahada forvet mi stoper mi olduğunu karıştırırsa yanarız:)

Fakat Hakan sıradan bir oyuncu değil, maalesef dünya çapında bir oyuncu en azından ünü bu. Dün Eto'o geldiğinden Türk fubolculardan Hakan Şükürü tanıyorum diyor. Ama Hakan gerçekten bunun altından kalkabilirse süper olur. Ama kalkamazsa, futbol hayatının son demlerinde dünya aleme rezil olma tehlikesi varki değer mi değmez mi onu Hakan düşünsün.

[Osman Kiciman]

Birkaç ekleme;

Alpay Tanju’nun GS’ı üç kuruşa bıraktığını söylemiş, doğrudur ama o zaman için ciddi bir para olan 3,5 milyon $ da GS’ın kasasına girmiştir. Doğrusun, gönül adamlığında önceliği takımda az paraya oynamayı göze alana vermek lazım, ama endüstriyelleşme olaylara bakışımızı da bir parça değiştirdi sanırım Artık adam gibi para kazandıran da makbuldür gözümde, yeter ki gittiği camiada GS’ın aleyhine çalışmasın. Tanju da Fbye gittikten sonra GS’lılığını devam ettirebilmiştir. Çocuğu ve eşi de Gsli kalmıştır. Yazarlık döneminde de Gslılığını ön planda tutabilmiştir. Bu bağlamda Cemal Savaş’ın Tanju’yu neden Gslı göremediğini de anlamadım. Hödüktür falan ama Tanju GS’lıdır bana göre!

[Alpay Dedeoglu]

Birkaç ekleme;

Alpay Tanju’nun GS’ı üç kuruşa bıraktığını söylemiş, doğrudur ama o zaman için ciddi bir para olan 3,5 milyon $ da GS’ın kasasına girmiştir. Doğrusun, gönül adamlığında önceliği takımda az paraya oynamayı göze alana vermek lazım, ama endüstriyelleşme olaylara bakışımızı da bir parça değiştirdi sanırım Artık adam gibi para kazandıran da makbuldür gözümde, yeter ki gittiği camiada GS’ın aleyhine çalışmasın. Tanju da Fbye gittikten sonra GS’lılığını devam ettirebilmiştir. Çocuğu ve eşi de Gsli kalmıştır. Yazarlık döneminde de Gslılığını ön planda tutabilmiştir. Bu bağlamda Cemal Savaş’ın Tanju’yu neden GSlı göremediğini de anlamadım. Hödüktür falan ama Tanju GS’lıdır bana göre!

FB GS'ye 3,5 milyon USd bonservis mi odedi? Eminmisin, hic hatirlamiyorum.

Benim hatirladigim baska sey, dava sonucuda olsa , Italyadan Hakan icin icin 7 milyon dolar civari para odendigidir ki bu GS tarihi icin rekor paradir.
GS'den FB'ye giden adamin GSliligi kalirmi sonra? Hem de yalniz bir miktar fark icin (Max %20 idi hatirimda kalan)?

[Cengiz Akgun]

Inter'den ucu icin (Hakan, Okan, ve Emre) Alpayin dedigi gibi 7 milyon dolar gibi bir para aldilar. Suren para diye agaca cikarken sadece Hakan'i Juventus'e 10M dolar icin pazarladi idi. Gitmedi cunku Juventus'ten alacagi GS'dan aldigindan biraz daha fazla idi. Riske degmez diye masaya oturup oturup kalkti. Zaten ona cok bozuldulardi.

[Kenan Atak]

Alpay Osman'in dedikleri dogru ayrica Tanju GS aleyhinde tek laf etmedigi gibi hep GS'la Tanju oldugunu öne cikartti kendisini GS'in Tanju yaptigini defalarca dile getirdi. Ayrica Cemal'in Tanju-Sergen benzetmesi bence hic olmamis. Tanju'yu o dönem defalarca seyrettim Tanju hicbir zaman bir mac oynayip 7-8 mac yatan adam olmadi. Her mac cikti takir takir gollerini atti. Bunun örnegini Osman da vermis. FB'de mercedes davalari surerken yuvasi catirdamisken cikip FB icin de gollerini atiyordu. Bu baglamda Hakan Sergen'e cok daha benziyor. Tanju Muller benzetmesi ne kadar dogru ise Hakan Van Basten benzetmesi o kadar yanlis bence. Van Basten fizik olarak Hakan'a benziyordu ama muthis bir yuzde ile oynardi, görulmemis özelliklere sahipti topa vurus teknigi olarak yani Hakan'in tam tersi. Ayrica Hakan'in GS'dan Italya'ya gittikten sonra GS icin dedikleri de kolay unutulur degil. Hakan'i GS yaratti. Yalniz Tanju'yu GS yaratmadi zira Tanju Samsun'dan gelirken de cok kabiliyetli idi. Bir de bana göre o 1988 kadrosu, futbolcusu ile yönetimi ile taraftari ile GS'in gelmis gecmis en efsane dönemi idi. O takima baktigimizda bilegini bir tek Milan bukerdi diyecek kadar guclu bir takimdi. Hep icim yanmistir o takimin Milan ile finali kilpayi kacirmasina. O efsaneyi Derwall yaratti. Semihleri Yusuflari falan bulmasi, Ali Uras ve yönetiminin pratik zekalari ile birlesti. Öyle bir yönetim de birdaha gelmez kolay kolay. Binicilikten, yuzme, sutopu, Voleybol ve baskete hep isinin ehli yöneticiler vardi.

[Alpay Dedeoglu]

Inter'den ucu icin (Hakan, Okan, ve Emre) Alpayin dedigi gibi 7 milyon dolar gibi bir para aldilar. Suren para diye agaca cikarken sadece Hakan'i Juventus'e 10M dolar icin pazarladi idi. Gitmedi cunku Juventus'ten alacagi GS'dan aldigindan biraz daha fazla idi. Riske degmez diye masaya oturup oturup kalkti. Zaten ona cok bozuldulardi.

Emre ve Okan Bosman yeni ciktigi icin bedava gittiler ,ama Hakan bir yil once gittigi icin 7 milyon USD aldi GS diye aklimda kalmis.

Tanju, Vieri , Jardel falan gibi butun mac durur,gol pozsiyonuna saklardi kendini. Hayattada adam gecemezdi. Top indirmesi, saklamasi, presi falan yoktu. Vasat bir zekasi yoktu ki, futbol zekasi olsun, taktikte yer alsin falan. Televziyonda bir Hakanin, bir Tanjunun konusmasina bakin, zaten zeka ve kultur farki ortaya cikar. Allahtan gitti, yoksa basimiza sembol falan kalacakti kazayla. Allah korudu. GS'ye gelmis en ahlaksiz oyunculardan biri idi.

Kaldı ki bir yil icindeki toplam golde Hakan Sukur hala birinci.
Bencede Van Bastene benziyordu tarz olarak ama özelikle gol vuruslarinda eksigi vardi.

[Tolga Girici]

Tanju'nun Fener formasiyla ciktigi ilk GS lig macinin ozet goruntuleri var asagida. 1991 senesi. Tanju'nun heyecani yuzunden okunuyor, ama epey de hirsli.

http://rapidshare.de/files/10513118/gs-fb.avi.html


1988'deki kadro o zaman icin iyi top oynuyordu, ama "bilegini sadece Milan buker" biraz fazla iddiali bence. O zaman ufaktim, ligde hatirliyorum gelene gecene 3-4 atiyorduk, cunku cok teknik oyuncularimiz vardi. Cogunlugu gurbetci kokenliydi zaten. O kadronun avrupa'da kendini gostermesi kesinlikle tesaduf degildi, ama Steau Bukres'ten (hakem yardimiyla da olsa) 4 yemistik. O macta hakem bariz yanlis kararlar verdi. Tanju ve Ugur'a kart gosterdigi icin rovansta da oynayamadilar zaten. Eger ilk macta hakem taraf tutmasa ve o kartlar olmasa, sansin da yardimiyla gecerdik belki turu.

(not video calismazsa veya ses duyulmazsa divx player ve bir codec yuklenerek problem cozulebilir)

http://ac3filter.sourceforge.net/
http://www.divx.com/divx

[Osman Kiciman]

Alpaycım öyle kalmış aklımda... Bir de sanki ücret farkı da az buz değildi sanki

Hakan konusunda haklısın ama senin bahsettiğin klan'ın, 2 bücürün de Inter'e transfer olmasında ve o paranın GS'a bir tür sus payı gibi ödenip toplam 3 oyuncunun transfer edilmesinde kullanıldığı da bir gerçek... Hakan para kazandırırken GS'ın en para getirecek oyuncusu olan Emre'nin uçup gitmesine sebep olmuş mudur? Olmuştur!

[Cengiz Akgun]

...
Emre ve Okan Bosman yeni ciktigi icin bedava gittiler ,ama Hakan bir yil once gittigi icin 7 milyon USD aldi GS diye aklimda kalmis.
....

Alt yapidan yeti$enlere hala bir fiyat biciliyor. Okan'i bilmem ama Emre alt yapidan. Elbette istedikleri paralari degil ama bir yuzde hesabi ile aldilar. Hakan da bu kaba hesabin icinde idi. Hakan'inda kontrati bitmi$ti. O da serbest idi.